Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/984 E. 2022/535 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 27. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/984 – 2022/535
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/984
KARAR NO : 2022/535

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2019
NUMARASI : 2018/325 2019/1159

DAVACI :
VEKİLİ
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/05/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili;Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili …’nin davalı … Grup Tekstil Yapı tic. Ltd. Şti adına düzenlediği … seri nolu 30.432,00 TL bedelli, … seri nolu, 14.282,00 TL bedelli, … seri nolu, 17.334,20TL bedelli faturalar nedeni ile davalı şirketten alacaklı olduğunu, davalı şirketin fatura bedellerine mahsuben 30.000,00 TL ödediğini, bakiye ödenmeyen 17.776,20 TL tutarındaki alacağın tahsili amacıyla Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/4230 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davacı arasında, müvekkili şirketin “…” markalı iş yerinin tadilatı için 11/10/2017 tarihli satış sözleşmesinin düzenlendiğini, söz konusu sözleşmenin davacı firma adına … tarafından imzalandığını, davacının sözleşme ekinde belirlenen proje ve teknik özelliklerde “bir adet soğuk oda -18 C ve +4 C ” ve bir adet “soğutmalı kebapçı dolabı ” yapım işini 24.000,00 TL bedel karşılığı yapmayı üstlendiğini, süreç içerisinde sözleşme harici işlerin yapılması gereksiniminin ortaya çıktığını, işin başlangıcından sona ermesine kadar müvekkili firma tarafından 30.000,00 TL’si banka havalesi, 17.766,20 TL’si tahsilat makbuzu karşılığı olmak üzere 7 seferde toplam 47.766,20 TL bedel ödendiğini, Tahsilat makbuzları altında 11/10/2017 tarihli satış sözleşmesini de imzalayan ve işin her aşamasında müvekkili şirket iş yerinde çalışıp müvekkili firma yetkilileri ile birinci derecede muhatap olan …’in imzasının bulunduğunu, müvekkili adına düzenlenen 30.432,00 TL bedelli ve 17.334,20 TL bedelli iki adet fatura bulunduğunu ve bu fatura bedellerinin ödendiğini, ayrıca 14.282,00 TL bedelli bir fatura bulunmadığını belirterek, davanın reddi ile müvekkili lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, taraflar arasındaki mevcut sözleşme, tahsilat makbuzları, tanık beyanı ve dosya içeriği bütün olarak değerlendirildiğinde, …’in özellikle davacı adına sözleşmeyi imzaladığı dikkate alındığında, onun adına 17.000,00 TL’yi yapılan iş karşılığında davalıdan tahsil etmesinin hayatın olağan akışına uygun olup, bu ödeme nedeni ile davalı şirkete sorumluluk yükletilemeyeceği, hak iddia ediliyor ise …’e dava yönetilebileceği dikkate alınarak davanın ve icra takibinin kötü niyetli yapılmaması nedeni ile davalının kötü niyet tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin davalı şirket … Grup… Ltd. Şti. aleyhine Ankara 4. İcra Müdürlüğü 2018/4230 E. Sayılı dosyası ile ödenmeyen fatura alacaklarına ilişkin olarak icra takibine geçtiğini, mahkeme tarafından iş karşılığı tahsil edilen paraya ilişkin …’e rücu davası açılabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, verilen kararın hatalı olduğunu, uyuşmazlık konusu alacaklarının 17.700,00 TL olduğunu, maddi gerçeğin ispatı hususunda tanık dinlenilebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, dava dışı …’in müvekkili şirketin çalışanı olmadığını, tek taraflı beyanlar ile dosyada delil kabul edildiğini, …’in müvekkilinin vekili, temsilcisi yahut çalışanı olmadığını, kullandığı tahsilat makbuzlarının müvekkiline ait makbuzlar olmadığını, yine mahkeme tarafından tarafların kabulü olarak değerlendirilse de davanın ilk başından itibaren cevap dilekçesi ekinde ibraz olunan tarihsiz ve kim tarafından düzenlendiği belli olmayan adi belgelerin delil niteliğine haiz olmadığını, yine … tarafından imzalanan hiçbir belgenin müvekkili tarafından kabul edilmediğini, mahkeme tarafından tek taraflı beyanlar ile verilen kararın usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 17/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip