Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/945 E. 2022/634 K. 01.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2020/945 – Karar No:2022/634
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/945
KARAR NO : 2022/634

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2020
NUMARASI : 2017/133 E-2020/140 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/06/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili ile davalı borçlu arasında 02/03/2015 tarihli “Yangın Algılama ve CCTV Sözleşmesi” yapıldığını, bu sözleşme kapsamında davalı şirketin sözleşmeye konu ürünleri müvekkili şirketten satın aldığını, müvekkili şirketin, söz konusu ürünleri irsaliyeli faturaları ile birlikte davalıya teslim ettiğini ve teslim edilen ürünlerin sunulan kesin kabul tutanağından da anlaşılacağı üzere eksiksiz olarak montajının yapılarak kurulumlarını gerçekleştirdiğini, davalı-borçlunun, ürünler kendisine teslim edilmiş olmasına rağmen, cari hesaptan kaynaklanan ve muaccel olan bakiye borcunu ödemediğini, bunun neticesinde borçluya Bakırköy 40. Noterliği’nden 27/06/2016 tarihinde … yevmiye numaralı ihtarname ile cari hesaptan kaynaklanan borcunu ödemesinin ihtar edildiğini ve ihtarname masrafı olarak 150,14 TL ödendiğini, ancak borçlunun, ihtarnamede belirtilen süre içerisinde herhangi bir ödeme yapmadığını, davalı-borçlu aleyhine Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün 2016/21832 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının başlatılan icra takibine borca, ödeme emrine ve faize itiraz ettiğini, davalının itirazlarının asılsız ve gerçeğe aykırı olup, icra takibini sürüncemede bırakma amacına yönelik olduğunu belirterek; davalının icra takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra-inkâr tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında dava konusu icra takibine dayanak olarak gösterilen faturaların bulunmadığını, davacıya borçlarının bulunmadığını belirterek; davanın reddini ve kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 02/03/2015 tarihli sözleşme ile davalının yükleniminde olan Aşgabat/ Türkmenistan’da bulunan ,… 2016 Konut işine ait yangın algılama ve CCTV ekipmanlarının temin edilmesi ile bu sistemlere ait montaj ve kablolamanın şantiyede süpervize edilmesi işinin davacı tarafça üstlenildiği, sözleşme içeriğine göre anılan iş kapsamındaki ekipmanların davacı tarafça üretilmesi kararlaştırıldığından taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, sözleşmede malzemenin imalatlarının tamamlanmasını takiben düzenlenecek fatura bilgilerinin satıcıya iletileceği, faturaların işverenin grup şirketlerin adına da düzenlenebileceğinin kararlaştırıldığı, davacının icra takibine konu ettiği, toplam tutarı 13.165,00 USD bedelli iki adet faturayı sözleşmenin tarafı olmayan dava dışı … Mühendislik Ltd Şti adına düzenlediği ve anılan faturaların taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yapılan işlere ilişkin olduğu, davalının talebi üzerine grup şirketi olan anılan şirket adına faturaların düzenlediğini iddia ettiği, davalının ise faturaların dava dışı şirket adına düzenlenmesi nedeniyle borçtan bu şirketin sorumlu olduğunu savunduğu, dosya kapsamına sunulan bilgi ve belgeler ile içeriği davalı tarafça da inkar edilmeyen davalı tarafça davacıya gönderilen elektronik posta yazışmalarından anılan 2 adet faturanın önce davalı şirket adına düzenlendiği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen 20/01/2015 tarihli elektronik posta ile faturaların KDV’siz şekilde Türkmenistan’da mukim dava dışı … Ltd Şti adına düzenlenmesinin talep edildiği , bu itibarla hem sözleşmede faturaların davalının grup şirketleri adına da düzenlenebileceğinin kararlaştırılması, hem delil olarak sunulan elektronik posta içeriği, hem de önce davalı adına düzenlenip sonra iptal edilen fatura içerikleri ile dava dışı şirket adına düzenlenen ve icra takibine konu edilen fatura içeriklerinin aynı olması karşısında anılan faturaların taraflar arasındaki sözleşme kapsamında ve davalının grup şirketi olduğu anlaşılan …Ltd Şti’ye düzenlediğinin ve yine az önce bahsi geçen elektronik posta yazışmalarında faturaya konu mal ve hizmetlerin alınmadığına dair bir itiraz olmaması karşısında toplam tutarı 13.165,00 USD bedelli iki adet fatura bedellerinden davalının sorumlu olduğunun kabulü gerektiği, davacının ticari defter ve kayıtlarında bulunup davalının ticari defter ve kayıtlarında yer almayan … nolu fatura yönünden ise davalı şirket temsilcisinin anılan faturaya konu malları ve hizmetleri almadığına dair yemin etmesi karşında davacının bu fatura tutarı yönünden davalıdan talepte bulunmayacağı, davacının icra takibinden önce icra takibine konu ettiği alacağın tahsili talepli davalıya gönderdiği ve belgelendirdiği 150,14 TL ihtar masrafını da davalıdan talepte haklı olduğu, alacak likit olmakla davacının icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu, davacı icra takibi yapmakta kısmen haksız olsa da kötü niyetli sayılamayacağından davalının kötüniyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından yerinde bulunmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne; davalının Ankara 27. İcra Müdürlüğü’nün 2016/21832 sayılı icra dosyasına vaki itirazının 150,14 TL asıl alacak ve 13.165,00 USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin 150,14 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi, 13.165,00 USD asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi gereğince uygulanacak faiz oranı yürütülmek suretiyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, hükmolunan tutarın (39.572,73 TL) %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının kötü niyet tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; mahkemede yapılan yargılama ve bilirkişi incelemelerinde, müvekkili şirketin itirazlarında haklı olduğunun, müvekkili ..Ltd.Şti.nin muhasebe defter ve kayıtlarında icra takibine dayanak yapılan faturalara ilişkin borç kaydının bulunmadığının, davacının icraya dayanak alacağının, müvekkil …Ltd.Şti.den değil, dava dışı … şirketinden olduğunun, müvekkili şirketin hakkında başlatılan icra takibine yaptığı itirazın haklı ve yerinde olduğunun ispatlandığını, takip konusu borcun ..Ltd.Şti.’ne ait olmadığı, ispatlandığı halde, Mahkemece müvekkili şirket aleyhinde asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olup, müvekkili şirket aleyhine hükmedilen %20 icra inkar tazminatının kaldırılarak, unsurları ve şartları oluşmayan icra inkar tazminatı alacak talebinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, yargılamanın hiçbir aşamasında, dava dışı … şirketinin, müvekkili ile grup şirketi olduğuna dair hiçbir delil sunulmadığı gibi, bu yönde herhangi bir araştırma ve inceleme de yapılmadığını, Mahkemenin “grup şirket” gerekçesini doğrulayacak dosyada bir delil de bulunmadığını, müvekkili şirketin grup şirketi bulunmadığı gibi, müvekkilinin de herhangi bir grup şirketine dahil olmadığını, davacının alacağının da takibin dayanağı faturalardan da açıkça anlaşılacağı gibi müvekkilinden değil, dava dışı … şirketinden olduğunu, davacının alacağını muhattabı … şirketinden talep ve dava etmesi gerekirken, haksız ve yersiz biçimde müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında bulunmayan ve müvekkili şirket adına kesilmeyen faturalar ile, müvekkilinden talep edilmesinin usul ve yasaya aykırı olmasına rağmen Mahkemenin eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ve yorumla, icra takibine dayanak fatura ve borçtan müvekkil şirketi sorumlu tutarak davanın kabulüne karar vermesinin hatalı olduğunu belirterek; istinaf taleplerinin kabulü ile mahkemece hükmedilen icra inkar tazminatının kaldırılmasını, davacının fatura ve dayanak alacaklarının, müvekkili şirketten değil, dava dışı … şirketinden olması nedeniyle, müvekkili hakkında verilen icra takibine itirazın iptali kararının kaldırılarak, müvekkili hakkında açılan davanın reddine karar verilmesini, davacının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşme kapsamında bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 02/03/2015 tarihli “Yangın Algılama ve CCTV Sözleşmesi” niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Sözleşmeye göre toplam sipariş bedeli 75.000,02 USD olup, Süpervizör ücreti günlük 275,00 USD+KDV adam/gün’dür. sözleşmenin 7.4 maddesinde fatura bilgileri düzenlenmiş olup, malzeme imalatlarının tamamlanmasını takiben düzenlenecek fatura bilgilerinin satıcıya iletileceği, faturaların işveren grup şirketleri adına da düzenlenebileceği kabul edilmiştir.
Mahkemece; hem sözleşmede faturaların davalının grup şirketleri adına da düzenlenebileceğinin kararlaştırılması, hem delil olarak sunulan elektronik posta içeriği, hem de önce davalı adına düzenlenip sonra iptal edilen fatura içerikleri ile dava dışı şirket adına düzenlenen ve icra takibine konu edilen fatura içeriklerinin aynı olması karşısında anılan faturaların taraflar arasındaki sözleşme kapsamında ve davalının grup şirketi olduğu anlaşılan …Ltd Şti’ye düzenlediğinin ve yine az önce bahsi geçen elektronik posta yazışmalarında faturaya konu mal ve hizmetlerin alınmadığına dair bir itiraz olmaması karşısında toplam tutarı 13.165,00 USD bedelli iki adet fatura bedellerinden davalının sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Mahkemenin bu kabulü, Dairemizce de, dosya kapsamına, taraflarca sunulan bilgi ve belgelere ve oluşa uygun görülmüştür.
Açıklanan nedenlerle; Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.703,21 TL istinaf karar harcından peşin alınan 675,80 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.027,41‬ TL harcın davalıdan tahisili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 362/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 01/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …