Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/826 E. 2022/313 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2020/826 – Karar No:2022/313
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/826
KARAR NO : 2022/313

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2020
NUMARASI : 2017/415 E-2020/220 K

DAVACI-KARŞI DAVALI :
VEKİLİ :

DAVALI-KARŞI DAVACI :
VEKİLİ :

ASIL VE KARŞI
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 17.03.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.03.2022

Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin asıl ve karşı davada mahkemece asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davalı- karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili özetle; müvekkili ile davalı arasında “… Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali Mühendislik İşlerine ilişkin 25/06/2012 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, anılan sözleşme kapsamında müvekkilinin yüklendiği mühendislik hizmetlerini yerine getirdiğini, projenin inşaasının 2016 yılı Haziran ayında tamamlanarak elektrik üretimine başlandığını, davacının sözleşme kapsamında yerine getirdiği edimlere karşılık toplam bedeli 1.400.969,57 TL olan 28 adet fatura düzelendiğini, davalının anılan faturalara karşılık 1.314.920,44 TL ödeme yaptığını, bakiye 86.040,13 TL’yi ihtarlarına rağmen ödemediğini belirterek 86.040,13 TL’nin muacceliyet tarihlerinden işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı vekili özetle; müvekkilinin davacıya borçlu değil aksine alacaklı olduğunu, davacının teknik ve mesleki kurallara aykırı olarak paftalarına büyük ölçekli uygulama projeleri çizimi yaparak pafta sayılarını artırdığını, böylece haksız ve sebepsiz zenginleştiğini, davacı alacaklarının önemli bir kısmının proje revizesinden kaynaklandığını, davalının lisansına sahip olduğu ve davacının da projelerini yaptığı dava konusu alacağın doğumuna neden olan … Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali inşaatının teknik müşavir ve kontrolörlüğünü davacı şirket ortaklarından …’in yaptığını, …’in aynı zamanda davacı şirketin ortaklarından olan … Enerji… Ltd Şti’nin de ortağı olduğunu, söz konu inşaatın teknik müşavir ve kontrolörlüğünü …Ltd Şti üzerinden yürüttüğünü, davacının kestiği faturalar ile belirtilen HES inşaatının yapımcısının hak edişleri ve kestiği faturaların …’in ödenmesi gerektiğine dair raporu üzerine müvekkili şirket kayıtlarına işlenerek ödendiğini, … ve diğer sorumlular hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunda müvekkilinden 4.392.499,83 TL fazla tahsilat yapıldığının belirlendiğini, soruşturma dosyasına konu olayın dava dışı müteahhitle davalı şirket arasındaki olaylara ilişkin olmakla beraber davacının ortağı olan … tarafından benzer yönetimin davacını ifa ettiği dava konusu alacağın doğumuna konu işlerin değerlendirilmesi ve faturaların onaylanması sırasında da kullanılıp kullanılmadığından emin olmadıklarını, bu durumun bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağını savunarak asıl davanın reddine karar verilmesi ile karşı davasında cevap dilekçesindeki iddiaları tekrarla sebepsiz zenginleşen davalıdan alacaklarının tespiti ile şimdilik 1.000 TL’nin faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Karşı davada davalı özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin 5 ve 12. maddelerine göre revize proje bedellerinin ödenmesi gerekiğini, anılan sözleşme hükümleri çerçevesinde pafta sayısının arttırılması ve revize projelerin ücret kapsamı dışında olduğu iddiasının yerinde olmadığını, sözleşmenin 14. maddesinde davacının sözleşme konusu taahhüdünü sözleşmeye uygun olarak yerine getirmemesi durumunda işveren davalı firmanın en az 20 gün süreli yazılı ihtar göndereceği ve ihtara rağmen aykırılığın devam etmesi halinde fesih yoluna gidileceğinin düzenlendiğini, buna rağmen işbu davanın ikamesine kadar bu yönde hiçbir itirazda bulunulmadığını savunarak karşı davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince; ” … iddia, savunma, toplanan deliller,hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında … Regülatörü ve Hidroelektrik Santrali Mühendislik İşlerine ilişkin 25/06/2012 tarihli sözleşmenin akdedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, tarafların birbiri ile uyumlu olan ticari defter ve kayıtlarına göre asıl davada davacının anılan sözleşme nedeniyle bakiye 86.049,13 TL alacaklı olduğu, bu durumun asıl davada davacının sözleşme ile üstlendiği edimi sözleşmeye uygun olarak yerine getirdiğine karine teşkil ettiği, davalı-karşı davacının revize projelerin bedelsiz olduğu savunmasının sözleşmenin 5. maddesi karşında yerinde olmadığı, asıl davada davalı karşı davada davacının taraflar arasındaki sözleşmeyle ilgisi bulunmayan ve ancak davacı şirket yetkilisi hakkında davacı şirketin taraf olmadığı başka sözleşmelerden kaynaklanan açılan soruşturma dosyası nedeniyle oluşan şüphe nedeniyle davacının yaptığı işten fazla fatura düzenleyip düzenlemediğinin tespitine yönelik iddiasının taraflar arasındaki sözleşmenin 8.2,8.3 ve 8.5 maddeleri karşısında yerinde olmadığı, zira anılan sözleşme maddlerinde davacı tarafından hazırlanan projelerin davalının onayına sunulup onayından sonra müteakip işlemlerini gerçekleştirileceğinin düzenlediği, yine asıl davada davalının işbu davanın açılmasına kadar asıl davada davacının yaptığı işlere yönelik, karşı davadaki iddiaları ile herhangi bir ihtarda bulunmadığı , açıklanan nedenlere asıl davada davacının sözleşmeye konu işi sözlemeye uygun olarak yerine getirdiğinin kabulü gerektiği, asıl davada davacının davalıdan 86.049,13 TL alacaklı olduğu, asıl davada davacının anılan miktarı, 06/02/2017 tarihli davalıya gönderdiği ihtarında davalıya tanıdığı 3 günlük atıfet mehli sonu olan 11/02/2017 tarihinden itibaren değişen oranlarda, tarafların sıfatı gereği, avans faiziyle talep edebileceği…” gerekçesiyle “…Asıl davanın kabulü ile, 86.049,13 TL’nin 11/02/2017 tarihinden işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Karşı davanın reddine…” karar vermiştir.
Davalı- karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin gerekçesini teşkil eden karinenin aksinin taraflarınca ispatlandığı, davacının hilesi nedeniyle defter kayıtlarına itibar edilemeyeceği, davacı- karşı davalının teknik ve mesleki kurallara aykırı olarak uygulama projelerini büyük ölçekli çizerek pafta sayılarını arttırmak suretiyle haksız ve sebepsiz zenginleştiği, davacının alacaklarının önemli bir kısmının proje revizesinden kaynaklandığı, bilirkişi raporunda müvekkillinden 4.392.499,83 TL fazla tahsilat yapıldığının belirlendiği, savunmalarının ve karşı davadaki iddialarının bilirkişi raporuyla kanıtlandığı nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasını, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup mahkemece asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karara karşı davalı- karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda davacı- karşı davalı yüklenici, davalı- karşı davacı iş sahibi olup, tarafların 25.06.2012 tarihli HES inşaatına ilişkin kesin ve uygulama projelerinin hazırlanmasına dair eser sözleşmesi akdettikleri çekişmesizdir. Sözleşmede davacı kesin ve uygulama projelerinin hazırlanmasını üstlendiği, kesin projelerin A3 boyutunda ve uygulama projelerinin ise A1 boyutunda belirtilen takım sayısınca hazırlanarak davalının onayına sunulmasının (3/3, 8.3), sözleşmenin 5.2 maddesinde her bir iş kalemi için birim fiyatların belirlenerek yüklenicinin hatasından kaynaklanmayan nedenlerle revizyon gerektirecek uygulama projesi paftalarında yapılacak revizyonlarda belirlenen birim fiyatının yarısının uygulanmasının kararlaştırıldığı, davalı şirketin şikayeti üzerine Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/118386 sayılı şüpheliler …, …, …, … ve … hakkında örgütlü sahte belge düzenlemek ve kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçundan başlatılan soruşturmada dava dışı, yüklenici olan adi ortaklığın temsilcisi … ile teknik danışman …’in ve davalının proje müdürü olan …’in birlikte hareket ettikleri, şüpheliler … ve …’in hakedişleri kontrol ederek uygun ise davalı şirkete göndermeleri gerekirken yapılmayan işleri hakedişe dahil ederek haksız kazanç sağlanmasını temin ettiklerinin öne sürüldüğü, bilirkişi heyetinin fazla ve yersiz ödeme miktarının 4.392.499,83 TL olduğunu rapor ettiği, soruşturmaya konu eylemlerin inşa aşamasına ilişkin olduğu, taraflar arasında akdedilen sözleşmede kararlaştırılan kesin ve uygulama projelerinin hazırlanmasıyla ilgili olmadığı, mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre taraf defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu ve davacının bakiye alacağının 86.049,13 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı- karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davalı- karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine,
2-) Harçlar Kanunu gereğince asıl dava yönünden alınması gereken 5.878,01 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.470 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.408,01 TL harcın davalı- karşı davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-) Harçlar Kanunu gereğince karşı dava yönünden alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalı- karşı davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-) İstinaf başvurusu nedeniyle davalı- karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve ödediği başvuru harçlarının kendisi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 361. madde gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 17.03.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…