Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/812 E. 2022/361 K. 01.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2020/812 – Karar No:2022/361
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/812
KARAR NO : 2022/361

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2019
NUMARASI : 2015/422 E-2019/998 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
:
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 01/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2022

Eser sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı Iskra…A.Ş vekili ile katılma yoluyla davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; müvekkili ile davalıların oluşturduğu iş ortaklığı arasında Hanak Kompresör İstasyonu ve Türkgözü Ölçüm Merkezi projesine ilişkin 23.09.2005 tarihli eser sözleşmesinin akdedildiğini, davalı tarafça uyuşmazlığın çözümü için tahkime başvurulduğunu, davalıların Prof. Dr. …’nu, müvekkilinin Prof. Dr. …’yı hakem tayin ettiğini, üçüncü hakem olarak Prof. Dr. …’in seçildiğini, hakem heyetinin verdiği 14.10.2009 tarihli kararın iptali için müvekkili tarafından Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/737 esas sayılı davasında kamu düzenine aykırılık nedeniyle hakem heyeti kararının iptaline karar verildiğini, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin kararı onadığını, davalı iş ortaklığı tarafından belirlenen hakem Prof. Dr. …’nun hakem ücretinin tahsili talebiyle Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/54 esas sayılı davasını açtığını, mahkemece 102.582,43 TL’nin müvekkili ve davalılardan müteselsilen tahsiline karar verildiğini, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2012/4550 E- 7982 K sayılı ilam ile kararın bozulmasına karar verdiğini, bozma üzerine mahkemece müvekkili yönünden 86.938,50 TL’nin tahsiline karar verildiğini, kararın onanmak ve karar düzeltme talebinin reddine karar verilmekle kesinleştiğini, hakem …’nun Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2012/4671 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, müvekkilinin icra dosyasına 154.153,03 TL ödediğini ve serbest meslek makbuzuyla da 6.701,37 TL ödeme yaptığını, ayrıca müvekkilinin mahkeme kararı gereğince 4.564,15 TL karar harcı, 4.453,80 TL onama harcı, 226 TL karar düzeltme para cezası ödediğini, müvekkili tarafından yapılan toplam ödemenin 170.098,35 TL olduğunu, sözleşmede tahkim yargılama giderlerinden ve hakem kararının iptal edilmesi halinde masraflardan hangi tarafın sorumlu olacağına dair açık bir düzenleme bulunmadığını öne sürerek 170.098,35 TL’nin tahsiline ve her bir alacak kalemi için belirtilen tarihlerden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……Ltd. Şti. vekili özetle; sözleşmede her türlü uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözüleceğinin kararlaştırıldığını, davaya konu uyuşmazlık da tahkim şartı gereğince yürütülmüş olan hakem yargılamasından doğduğundan tahkimde görülmesi ve bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, talebin hakeme yöneltilmesi gerektiğini, hakem kararının iptali üzerine taraflarca yeniden tahkim yargılaması başlatıldığını, hakem heyetinin Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/216 esas sayılı ceza davasını bekletici mesele yaptığını, tahkim yargılamasında verilecek nihai kararda giderlerin kime yükleneceğinin de karara bağlanacağını, önceki hakem kararı iptal edilmekle ortadan kalktığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… A.Ş. vekili özetle; sözleşme gereğince uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözülmesi gerektiğini, davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, hakem kurulu başkanı Prof. Dr. … tarafından hakem ücretinin tahsili için açılan Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/389 esas sayılı davasında uyuşmazlığın tahkime tabi olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiğini, hakem heyeti kararının iptalinden sonra yeni bir tahkim yargılaması başlatıldığını ve 2011/216 esas sayılı ceza davasının bekletici mesele yapılmasına karar verildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; “…somut olayda , davacı …’ın yasal zorunluluk nedeniyle iptâl edilen hakem kurulu kararının davalı iş ortaklığı tarafından atanan üye hakem Prof. Dr. … tarafından açılan dava sonucu ödemek zorunda kaldığı hakem ücretinden sorumluluğuna ilişkin taraflar arasında bir anlaşma bulunmadığı, ücrete hak kazanan hakemin dahil olduğu hakem kurulunun iş sahibi aleyhine verdiği hakem kararı iptâl edilerek ortadan kalktığından 4686 sayılı Kanun’un 16/B-1 maddesinin uygulanarak haklılık durumuna göre hakem ücretinin ve hakem yargılama giderinin paylaştırılması mümkün olmadığı , ücretini alan hakemin katıldığı kurulun davacı iş sahibi aleyhine verdiği karar iptâl edilmekle hukuken geçerli bir hakem kararı kalmadığından hakem ücretinin tamamından tahkim davasını açan yüklenicilerin sorumlu tutulması gerektiği…” gerekçesiyle “…Davanın kabulüyle; 154.133,03TL nin ödeme tarihi olan 26.112014 tarihinden, 6.701,37TL nin ödeme tarihi olan 30.12.2014 tarihinden , 4.564,15TL nin ödeme tarihi olan 24.04.2012 tarihinden , 4.353,80TL nin ödeme tarihi olan 18.12.2014 tarihinden ve 226,00TL nin ödeme tarihi olan 13.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya davacıya ödenmesine…” karar vermiştir.
Davalı ……A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; uyuşmazlığın hakem yargılamasına tabi olduğu, kaldı ki müvekkilinin hakem yargılamasında kusurlu bulunmuş olması gerektiği, hakem kararının iptali sonrasında taraflarca hakemler belirlenerek tahkim yargılamasının devam ettirildiği, hakem kararının iptal edilmesinde müvekkili şirketin hiçbir dahli ve sorumluluğunun bulunmadığı, davanın müvekkiline değil ödemenin yapıldığı hakeme karşı açılması gerektiği, dava dışı ……şirketinin Rusya ticaret sicilinden temin ettiğini iddia ettiği bir takım gerçek dışı belgelere dayanarak müvekkilinin var olmayan bir şirket olduğunu iddia ettiği, Yargıtay’ın ilk bozma kararında da bu hususa işaret edilerek konunun araştırılmasına değinildiği, … Teftiş Kurulu tarafından … şirketinin ticaret sicilinde yaptığı harf oynamalarına dayalı bir kandırmaca çabasında olduğunun belirlendiği, …’ın … şirketi hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, taraflarca başlatılan tahkim yargılamasında Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/216 esas sayılı ceza davasının bekletici mesele yapıldığını savunarak kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davanın kabulüne karar verildiği halde kanuni karşı vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu nedeniyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı ……A.Ş vekili ile davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda davacı … iş sahibi, davalılar adi ortaklığı oluşturan yükleniciler olup, tarafların doğalgaz boru hattı projesi kapsamındaki kompresör istasyonu ve ölçüm merkezi inşasına ilişkin 23.09.2005 tarihli eser sözleşmesini akdettikleri çekişmesizdir. Sözleşmenin 32. maddesinde uyuşmazlıkların Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun (MTK) 2/1-1 bendinde belirtilen hallerin varlığı halinde MTK hükümlerine göre çözülmesinin kararlaştırıldığı, yüklenici iş ortaklarının başvurusu üzerine başlatılan tahkim yargılamasında Prof. Dr. …, Prof. Dr. … ve Prof. Dr. …’dan oluşan hakem heyetince verilen 14.10.2009 tarihli kararla alacak kalemlerinin hüküm altına alındığı, iş sahibi … tarafından hakem kararın iptali talebiyle açılan davada mahkemece davanın kabulüyle kamu düzenine aykırı olduğu gerekçesiyle hakem kararının iptaline karar verildiği, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin kararın onanmasına karar verdiği, yüklenici iş ortaklığı tarafından seçilmiş olan hakem Prof. Dr. …’nun hakem ücretinin tahsili talebiyle iş sahibi ve yüklenici iş ortaklarına karşı açtığı Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/54 esas-2012/130 karar sayılı davada verilen 102.582,43 TL’nin müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan tahsiline dair kararın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi tarafından davalı … lehine bozulmasına karar verildiği, bozma sonrasında 2014/22 esasa kaydedilen davada mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulü ile 86.938,50 TL’nin davalı …’dan 27.02.2010 tarihinde itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verildiği, kararın onanmak ve karar düzeltme talebinin reddine karar verilmekle 02.03.2015 tarihinde kesinleştiği, ilamın Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2012/4671 sayılı dosyasında takibe konulduğu, … tarafından icra dosyasına ve serbest meslek makbuzuyla alacaklıya yapılan ödemelerle takibe konu borcun ödendiği, eldeki davada …’ın belirtilen kesinleşmiş mahkeme kararı gereğince icra dosyasına ve alacaklıya yaptığı ödemeler ile mahkeme karar harcı, onama harcı ve karar düzeltme para cezası için yaptığı ödemelerin tahsilinin talep edildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin
tahkim şartına ilişkin 32. maddesinde ve hakem yargılamasının tabi olduğu MTK’nın 16/A maddesinde hakem ücretinin ve hakem kararının iptali halinde hakem ücretinin kim tarafından ödeneceğine dair hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Sözleşmede tahkim şartı bulunmaktaysa da, hakem ücretine ilişkin uyuşmazlık taraflar arasında akdedilen sözleşmeden değil hakem ile taraflar arasında kurulan vekalet sözleşmesinden kaynaklandığından ödenen hakem ücretinin rücuen tahsili talepli uyuşmazlık sözleşmedeki tahkim şartına tabi olmayıp, taraflar hakem ücretinin ödenmesinden Türk Borçlar Kanunu 511 madde (eBK 395 ) gereğince hakeme karşı müteselsilen sorumludurlar. MTK 16/D madde gereğince hakem ücretinin haksız çıkan tarafa yükletilmesi gerekir. Somut olayda hakem kararı iptal edilmiş olmakla hakem ücretinin haklılık durumuna göre paylaştırılması mümkün bulunmadığından hakem ücretinin tamamından tahkim yargılamasını başlatmış olan davalılar sorumlu olduğundan davanın kabulüne dair mahkeme kararı dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı … …A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilmesi gerektiği (HMK 326) ve davanın kabulüne karar verilmekle kendisini vekille temsil ettirmiş olan davacı lehine karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan meblağ üzerinden hesaplanacak avukatlık ücretinin hüküm altına alınması gerekirken davacı lehine avukatlık ücretine karar verilmemiş olması doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, HMK 353/1.b.2 madde gereğince kararın kaldırılmasına, davanın kabulü ile davacı lehine avukatı ücretine karar vermek suretiyle yeniden hüküm tesisine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davalı …-… Sanayi Teknolojileri A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
2-) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
3-) Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2019 tarih, 2015/422 E-2019/998 K. sayılı kararının HMK 353/1.b-2 madde gereğince kaldırılmasına,
4-) Davanın kabulüne,
154.133,03TL’nin ödeme tarihi olan 26.11.2014 tarihinden, 6.701,37 TL’nin ödeme tarihi olan 30.12.2014 tarihinden, 4.564,15 TL’nin ödeme tarihi olan 24.04.2012 tarihinden, 4.353,80 TL’nin ödeme tarihi olan 18.12.2014 tarihinden ve 226 TL’nin ödeme tarihi olan 13.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-) Alınması gerekli 11.619,41 TL karar ve ilâm harcından davacı tarafça yatırılan 2.904,86 TL harcın mahsubuyla bakiye 8.714.55 TL harcın müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan alınarak Hazine’ye irat kaydına ,
6-) Davacı tarafından yapılan 23 adet tebligat gideri 260,50 TL, müzekkere posta masrafı 15 TL ve bilirkişi masrafı 600 TL toplamı 875,50 TL yargılama gideri ile davacı tarafça yatırılan 2.904,86 TL peşin harcın müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 20.097,94 TL vekalet ücretinin müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
😎 HMK 333. madde gereğince, taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran ilgili tarafa iadesine,
İstinaf incelemesi yönünden;
9-) Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-) Davalı …-… Sanayi Teknolojileri A.Ş.’den alınması gereken 11.611,22 TL istinaf karar harcından peşin alınan 2.904 TL harcın mahsubuyla bakiye 8.707,22 TL harcın davalı …-… Sanayi Teknolojileri A.Ş. alınarak Hazine’ye irat kaydına,
11-) Davacı tarafından istinaf başvurusu nedeniyle ödenen 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve 43,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 191,60 TL istinaf yargılama giderinin davalı …-… Sanayi Teknolojileri A.Ş. Alınarak davacıya verilmesine,
12-) Davalı …-… Sanayi Teknolojileri A.Ş. tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 01.04.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip