Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/699 E. 2021/664 K. 30.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2018
NUMARASI ….
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 30/06/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/07/2021
Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili; davacılar ile davalı arasında “…… yapımına dair 27/05/2005 tarihli eser sözleşmesi imzalandığını, yapım süresinin yer tesliminden itibaren 360 gün olarak belirlendiğini, davaya konu binaların yapılacağı arazinin imarsız olduğunu, imar işlerinin sözleşme gereği davacı tarafından yapılması gerektiğini, bu nedenle köşe ve koordinat noktalarının sayısal değerlerinin ilgili tapu müdürlüğü tarafından davacıya verilmesinin zorunlu olduğunu, bu işlemler yapılmadan sözleşmenin imzasından 4 gün sonra 01/07/2005 tarihinde yapılan yer tesliminin kroki üzerinde bir işlem olduğunu, imar işlerinin ikmali sonrası vaziyet planının davalı tarafından 23/02/2006 tarihinde onaylandığını, bu olayı takiben işe başlanıldığını, 05/04/2006 tarihinde ilk hakedişin düzenlendiğini, davalı tarafından davacıya 183 gün, 122 gün ve 50 gün süre uzatımları verildiğini, süre uzatımlarının davalıdan kaynaklanması nedeniyle sözleşme hükümleri uyarınca verilmesi gereken fiyat farklarının verilmediğini, güncelleme talep edildiğinde davacının davalıya verdiği fiyat farkı ödenmeksizin süre uzatım talebine ilişkin dilekçeleri gerekçe gösterilerek talebin reddedildiğini, davalının baskısı ile bu şekilde ifade kullanmak zorunda kaldıklarını, süre uzatım günlerinin çoğunun hava şartları nedeniyle çalışılmayan günlere denk geldiğini, işin geçici kabulünün 15/06/2007 tarihinde yapıldığını, idarenin onayladığı mukayeseli keşif doğrultusunda hazırlanan kesin hak edişin davacı tarafından 18/07/2007 tarihinde itirazi kayıtla imzalandığını, kesin hesap raporu 22/08/2008 tarihinde gönderilmesine, rağmen 6 ay geçtikten sonra davalı tarafından onaylandığını, davacının ihaleye hazırlanırken inşaat önündeki …’tını dikkate alarak teklif verdiğini, nitekim inşaat yapılırken şantiyenin elektrik ihtiyacının bu hattan temin edildiğini ancak kalıcı elektriğin … A.Ş. kararı ile … … II İTM’den temin edilmek zorunda kaldığını bu nedenle fazladan 280 metre uzunluğunda yeni elektrik hattı yapılmak zorunda kalındığını bu hattın davacıya maliyetinin 400.000,00 TL olduğunu, onaylı peyzaj projesi dışında davacının fazladan işler yaptığını, avan proje dışında kanalizasyon alt yapı sisteminin değişmesi nedeniyle fazladan iş yapıldığını, davacının kendisinden kaynaklanmayan sebeplerle iş süresinin uzaması nedeniyle davalı uhdesindeki teminat mektupları için bankalara fazladan prim ödemek zorunda kaldığını, yine işin yapım süresinin uzaması nedeniyle fazladan … bedeli ödenmek zorunda kalındığını, davalının dava konusu konutların su ihtiyacını beyaz su kapsamında karşılama kararı verdiğini, arıtma tesisinin davalı tarafından dava dışı 3.bir firmaya yaptırıldığını, bu işin gecikmesi nedeniyle alt yapı işlerinin testlerinin vaktinde yapılamaması sonucunda inşaatı biten konutların davacı idareye gecikme ile teslim edildiğini, bu gecikmeden kaynaklanan kesin kabulün zamanında yapılmaması sonucu davacı yüklenicinin şantiyedeki faaliyetine zamanında son veremediğini, bu nedenle fazladan personel çalıştırmak zorunda kaldığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak dava konusu inşaatlara geç başlanılması ve fiyatların güncellenmemesi nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 150.000,00 TL, fiyat farkı ödenmemesi ve eksik ödenmesi nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 150.000,00 TL, onaylı peyzaj projesinden farklı ve fazladan yapılan imalatlar nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 10.000,00 TL, avan projeden farklı olarak kanalizasyon alt yapı sisteminin değişmesi nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 1.000,00 TL, enerji nakil hattı bağlantısına ilişkin fazla imalat nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 4.000,00 TL, kesin kabulün geç yapılmasına dayalı olarak … sigortasının vadesinin uzatılması nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 5.000,00 TL, kesin kabulün geç yapılması sonucu teminat mektubunun idarede daha uzun süre kalması nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 5.000,00 TL, kesin kabulün geç yapılması sonucu fazladan ödenen personel ve şantiye giderleri nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 2.000,00 TL olmak üzere toplam 327.000,00 TL’nin hakkedişler ve kesin hesap raporunun davalı idareye verildiği tarihten itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davacılar vekili; 23/11/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile; … sigortasının vadesinin uzatılması nedeniyle 26.521,00 TL, teminat mektubunun idarede daha uzun süre kalması nedeniyle 34.444,50 TL, onaylı peyzaj ve avam projesinden farklı ve fazla yapılan imalatlar nedeniyle 61.812,29 TL, dava dilekçesinin 13. Maddesinde açıklanıp talep edilen bukle halı yerine fazladan yapılan seramik döşeme imalatı nedeniyle 112.708,00 TL, kanalizasyon alt yapı sisteminin değişmesi nedeniyle 344.969,29 TL, elektrik nakil hakkı bağlantısında fazla yapılan imalat nedeniyle 495.327,59 TL olmak üzere toplam 1.377.783,17 TL’nin hak edişler ve kesin hesap raporunun idareye verildiği tarihten itibaren hesaplanacak ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğunu, söz konusu işin davacı iş ortaklığı uhdesinde iken tamamlandığını, davacının tacir olması nedeniyle basiretli bir iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü olduğunu, sözleşmenin 19.maddesi ve ekinde bulunan idari şartnamenin 51.maddesinde yükleniciye hangi şartlarda süre uzatımı verileceğinin kararlaştırıldığını, bu düzenlemeler çerçevesinde davalı tarafından davacıya 3 kez süre uzatımı verildiğini, iş bitim tarihinin 25/06/2006’dan 15/06/2007’ye ötelendiğini, ihale bedelinin güncellenmesinin söz konusu olmadığını, davacıya fiyat farkının ödendiğini davacının ek fiyat farkı talebinin olmadığını, idari şartnamenin 13.maddesinde işin yapılacağı yerin görülmesi başlığı altında gerekli açıklamanın yapılarak sorumluğun davacıya ait olduğunun kararlaştırıldığını, imar uygulaması, köşe ve koordinat değerlerinin kadastro müdürlüğünden temini ve benzeri görevlerin davacı yükümlülüğünde olduğunu, sözleşme sürecinde davacının basiretli davranarak tüm riskleri dikkate alması gerektiğini, kanalizasyon işleri ile ilgili avan projede kanalizasyon şebekesi bulunmadığından mevcut kanalizasyon şebekesine kadar belediye ile irtibata geçilerek döşenmesinin gerektiğinin kararlaştırıldığını tüm iş kalemlerinin sözleşme eki özel idari ve teknik şartnamede kararlaştırıldığını, binaların anahtar teslimi eksiksiz hizmete sunulabilmesi için ihale sınırları içerisinde kalan gerekli her türlü imalat işlerinin tamamlanacağının kararlaştırıldığını, elektrik imalatları ile ilgili olarak Ö.İ.T.Ş madde 10’da şebekenin sisteme bağlanması sorumluluğunun davacıya bırakıldığını, geçici ve kesin kabul arasındaki 12 aylık sürenin teminat süresi olduğunu bu süre içinde iş yerinin sigortalanması gerektiğini, kesin hesap raporunun, sözleşme eki Y.İ.G.Ş’nin 41. maddesi uyarınca 6 aylık süre içinde 19/03/2009 tarihinde idare tarafından imzalandığını, kesin hesap raporunun incelenmesine, davacının itirazlarının yapı denetim görevlisi tarafından yazılı olarak cevaplanmasından sonra başlanabildiğini, davacıya davalı tarafından 3 ayrı etapta toplamda 356 gün süre uzatım verildiğini, verilen bu süre uzatımlarda mevsim nedeniyle çalışılamayan günlerin de dikkate alındığını, yapım işleri genel şartları 40. maddesinde geçici hak edişlere itirazın ne şekilde yapılacağı hususunun açıklandığını, davacının usulüne uygun olarak hak edişe itiraz etmemesi halinde hak edişi bu hali ile kabul edilmiş sayıldığını, bu nedenle itirazsız onaylanan hak edişlere dayanarak herhangi bir talepte bulunulamayacağını, Kamu İhale Kanunun 68.maddesi c bendi hükmüne göre Toplu Konut Kanunu kapsamındaki toplu konut projelerinde mülkiyet, arsa temini, imar işlemleri ve uygulama projesine ilişkin şartlar aranmaksızın ihaleye çıkılabildiğini davacı iddialarının yerinde olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğu, davacının; işin davacıdan kaynaklanmayan sebeplerle uzaması nedeniyle uğranılan zararlara (ihale ve fiyatların güncellenmemesi nedeniyle uğranılan zararlar, fiyat farklarının ödenmemesi nedeniyle eksik ödenen zararlar) yönelik talebinin yapılan incelemesinde; davacının süre uzatım taleplerinde açıkça fiyat farkı talep etmediği, verilen 3 süre uzatım talebinin de bu nedenle fiyat farkı ödenmeksizin uzatıldığı, davacının ara ödemeleri ara hak edişleri itirazsız olarak imzaladığı dikkate alınarak bu yöndeki talebin yerinde olmadığı, davacının diğer talebinin fazladan yapılan imalatlara ilişkin olup işin götürü bedelle alındığı, işin ayrıntılı olarak tanımlandığı, davacı tarafından davalının kabulü ve onayı ile yapılan ve sözleşme dışında kalan ilave işler yönünden alacağa hak kazanabileceği, nitekim söz konusu işin idarece kabul edilerek kullanıma alındığı, sözleşme kapsamı dışında yapıldığı anlaşılan bedellerden, onaylı peyzaj projesinden farklı ve fazladan yapılan ibreli ağaçlar, yapraklı ağaçlar, çalılar, sarılıcı ve yer örtücüler, çim ve çimenli alanların konut ve sosyal donatım inşaatı işinde fazladan yapıldığı anlaşılmakla itibar olunan bilirkişi hesaplamaları ışığında 61.812,90 TL’lik talebinin kabulü gerektiği, kanalizasyon imalatı ile ilgili ihale sınırına kadar olan işin sözleşme kapsamında olduğu, ancak yapılan keşif ve inceleme sonucunda toplu konutun kanalizasyon hattının davacı tarafından ihale sınırları dışında davalı idare tarafından yapılan arıtma tesisine bağlandığı, itibar olunan bilirkişi hesaplamaları doğrultusunda ihale sınırı dışında kalan kanalizasyon ve yağmur suyu hattının bedelinin dosyaya sunulmuş olan hesaplamalarda yer alan metraj değerlendirmelerine göre 2007 yılı serbest piyasa koşullarına göre hesaplanması sonucunda davacının kanalizasyon hattı yönünden 70.507,07 TL, yağmur suyu hattı yönünden 274.462,19 TL alacağı bulunduğu, elektrik nakil hattı bağlantısına ilişkin olarak, …’ın toplu konut yakınından geçen dağıtım şebekesinin kullanılmasına izin vermemesi sebebiyle yeni bir enerji hattı tesis edilmesi gerektiği, özel idari teknik şartnamenin 3.1.10 maddesinde “…/AG monoblok prefaprik köşk tipi transformatör merkezin inşaatı ve … dağıtım şebekesinin tesisi” şeklindeki ilk bölümün davacıya site yerleşkesi içerisinde trafo merkezi inşaatı ve elektrik idaresinden alınan orta gerilim hattı seviyesindeki elektrik enerjisinin elektrik nakil hattına bağlantı noktasından site yerleşkesinden trafo merkezlerine olan … hattını içerdiği, oysaki davacının yapmak zorunda kaldığı site yerleşkesi sınırları dışındaki enerji nakil hattının sözleşme dışı iş olarak kabul edilmesi gerektiği nitekim site içindeki trafoların yapıldığı buna ilişkin bir talepte bulunmadığı davalının enerji ile ilgili …’ın toplu konut yakınından geçen hattı kullandırmayacağını daha önceden araştırma ile öğrenip bunu da ihalenin kapsamına alması gerektiği, enerji nakil hattı tesisinin oldukça kapsamlı ve maliyetli iş olduğu dikkate alındığında davacı şirket tarafından …-II İTM’den tesis edilen …’nin, site yerleşkesine kadar olan maliyetin sözleşme dışı ilave işi olduğunun kabulü gerektiği bu bağlamda itibar olunan bilirkişi raporu ışığında 495.327,59 TL fazladan imalat bedelinin davalıdan tahsili gerektiği, bukle halı döşemelerinin seramik döşemeye çevrilmesine ilişkin fazladan yapılan ödemelere ilişkin talebinin incelenmesinde, yüklenicinin yaptığı iş fazladan iş olmayıp imalat değişikliğinden kaynaklandığı, itibar olunan bilirkişi hesaplamaları doğrultusunda imalat değişikliğinden kaynaklanan 95.752,08 TL’nin davalıdan tahsili gerektiği, kesin kabulün geç yapılması nedeniyle teminat mektuplarının davalıda uzun süre kalmasından kaynaklanan zararlar yönünden yapılan incelemede; 01/07/2005 tarihinde yer tesliminin yapılmış olması, işin hiç bir sorun olmaması halinde 25/06/2006 tarihinde ikmal edilmesi gerektiği ancak dava konusu inşaatların yapımında davalı tarafından davacıya verilen 3 süre uzatımı sonucunda işin ifasının 15/06/2007 tarihine ötelendiği, süre uzatımlarında davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, bu durumda geçici kabulün 25/06/2006 tarihinde yapılması gerektiği kabul edilir ise kesin kabulünün 25/06/2007 tarihinde yapılması gerektiği belirtilen sebeplerle 25/06/2007 tarihinden itibaren davalı uhdesindeki kesin teminat mektuplarına ilişkin olarak davacının ödemek zorunda kaldığı 34.444,47 TL’nin davalıdan tahsili gerektiği, kesin kabulün geç yapılması nedeniyle … sigortasının vadesinin uzatılmasına dayalı olarak uğranıldığı bildirilen zararlara ilişkin talebinin sözleşmenin 18.1 maddesinde işe başlama tarihinden kesin kabulün yapıldığı tarihe kadar … sigortası yapılması zorunluluğu bulunması, davacının talebi ile süre uzatımlar sonrasında geçici kabul itibar tarihinin 15/06/2007 olduğu, kesin kabul itibar tarihinin ise 15/06/2008 olduğu, yüklenicinin sözleşme hükmü uyarınca geçici ve kesin kabuller arasında bakım yükümlülüğü bulunduğu, yapım bedellerinin içinde işçilik malzeme, ulaşım, nakliye ve her türlü sigorta bedelinin dahil olduğuna ilişkin sözleşme hükmü değerlendirildiğinde … sigortaya ilişkin iddianın yerinde olmadığı, davacının fazla ödenen personel gideri, şantiye gideri ve yemek giderlerine ilişkin talepleri yapım bedeline bu giderlerin de dahil olduğu taraflar arası sözleşme içeriği ile anlaşıldığından yerinde görülmediği, gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacının kesin teminat mektupları yönünden bankaya ödemek zorunda olduğu zarar nedeniyle 5.000,00 TL’nin 29/12/2009 tarihinden itibaren, 29.444,47 TL’nin ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile, davacının peyzaj imalatına ilişkin taleplerinden 10.000,00 TL’lik kısmının 29/12/2009 tarihinden itibaren, 41.812,29 TL’nin ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile bukle halı/seramik imalatı farkından kaynaklanan 95.752,08 TL’nin 30/11/2016 ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile kanalizasyon alt yapı sisteminin değişmesiyle uğranılan zararlardan kaynaklanan 1.000,00 TL’nin 29/12/2009 tarihinden itibaren, 343.969,26 TL’nin ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile, elektrik nakil hattı bağlantısı nedeniyle 4.000,00 TL’nin 29/12/2009 tarihinden itibaren, 491.327,59 TL’nin ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, davanın kısmi dava niteliğinde açıldığı, usulüne uygun davalının temerrüde uğratılmadığı dikkate alınarak faiz başının dava ve ıslah tarihi olarak kabulüne karar verilmiştir.
Davacılar vekili istinaf başvurusunda; işin açık şekilde davalı iş sahibi idareden kaynaklanan nedenlerle uzadığını, davalı idarenin süre uzatımlarına karşılık gelen ve yasa gereği vermesi gereken fiyat farkını ödemeyerek müvekkil yüklenicinin ciddi şekilde maddi açıdan zarar etmesine neden olduğunu, davalı idarenin süre uzatımlarına yönelik uygulamaları ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa, Yapım İşleri Genel Şartnamesine, ihaleden sonra imzalanan İhale Sözleşmesine ve İdari Şartnameye aykırı hareket ettiğini, bu durumda taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 15.3 maddesi, İdari Şartname ve Kamu İhale Kanunu’nun ilgili hükümleri dikkate alındığında mahkemenin sadece Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 40. Maddesi çerçevesinde değerlendirme yaparak fiyat farkı talep edilemeyeceği yönüne karar vermesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, somut olaya ilişkin olarak BK 480/2 hükmünün uygulanması yönündeki taleplerinin mahkemece dikkate alınmadığını, BK 480/2 maddesinin amacının bilirkişi kurulunun değerlendirdiği gibi sadece müteahhidi yapılması zorlaşmış işten kurtarmak değil aynı zamanda yapımı güçleşen işe ilişkin şartların yeni koşullara uyarlanmasını sağlamak olduğunu, bu yönü ile de mahkeme kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, mahkemece … bedellerine yönelik taleplerinin reddine yönelik kararın da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu kabule göre işin uzama süresi 1 yıl değil de 5 yıl olsa idi 5 yıllık … primini de müvekkilinin ödemesi gerekeceğini, bu sebeple mahkemenin bu kalem alacağa yönelik taleplerini reddinin hatalı olduğunu, aynı şekilde işin idareden kaynaklanan sebeplerle uzaması nedeni ile müvekkili firmanın fazla süre ile personel istihdam ettiğini, şantiyeyi bu süreler içerisinde açık tutmak zorunda kaldığını ve zararı oluştuğunu, bu sebeple mahkemenin bu alacak kalemine yönelik taleplerini reddetmesinin de hatalı olduğunu, belirterek mahkeme kararının istinafa konu edilen talepleri bakımından incelenerek hukuka aykırı kararın kısmen kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini, aksi kanaat olursa, dilekçede belirtilen hususların değerlendirilerek delillerin toplanmasını ve gerekli görülür ise bilirkişi incelemesi yapılarak yeniden bir karar verilmesini, davanın yeniden görülmesi talepleri uygun görülmez ise mahkeme kararının istinaf gerekçeleri doğrultusunda kaldırılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; dosyada mevcut çelişkili raporlara rağmen yeni bir heyetten rapor alınması taleplerinin dikkate alınmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece karara esas alınan 07/04/2015 tarihli kök ve ek raporlara yönelik itirazlarını, yinelediklerini, kanalizasyon işleri ile ilgili olarak Özel İdari Teknik Şartnamenin 7.12- 3.1.2-3.1.8 maddelerine göre kanalizasyon bağlantısının tümünün kabul edilen iş bedeli kapsamında yapılması gerektiğini ayrıca, avan projenin not kısmında “Toplu Konut alanı yakınında kanalizasyon şebekesi olmadığından mevut kanalizasyon şebekesine kadar olan şebeke belediyesi ile irtibata geçilerek döşenmelidir. İhale sınırı dışında şebeke belediyesi ile görüşülerek imar planına uygun olacak biçimde döşenmelidir” denildiğinden kararın bu yönüyle dosya münderecatına uygun olmadığını, ayrıca bu imalatların bedelinin taraflar arasında yapılan götürü bedel sözleşme içinde pursantaj oranlarına göre davacı yükleniciye ödemesinin yapıldığını, elektrik imalatları ile ilgili olarak Özel İdari ve Teknik Şartnamenin 9-10-11-12-12-14. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında davacı yüklenicinin talepleri ve buna bağlı bilirkişi hesaplarının yasal dayanağı bulunmadığını, peyzaj imalatları ile ilgili müvekkili idare tarafından fazla imalat yaptırılmasından dolayı davacının zarara uğradığı kabulünün de doğru olmadığını, Özel İdari ve Teknik Şartnamenin 3.1 maddesi, Peyzaj Teknik Şartnamesi gereğince yapılan imalatların götürü bedel içinde kaldığını, götürü bedel işlerde pursantaj üzerinden ödeme yapıldığından sadece ana kalem imalat üzerinden ödeme yapıldığını, ayrıca davacının ara hakkedişlere bir itirazı da bulunmadığını, kesin teminat mektubunun yükleniciye iadesinde kesin hesap raporlarının incelenmesi süresine dayalı bir gecikme olmadığını, bu nedenle teminat mektuplarının geç iadesi edilmesi nedeniyle ödenen komisyon bedelleri yönünden davanın kabulüne karar verilmesinin dosya kapsamına uygun olmadığını, yüklenici ile idare arasında akdedilen sözleşme, kesin kabul, geçici kabul mevzuatı ile dosyada mevcut beyan ve dilekçelerinde belirtilen nedenlerle haklı ve teknik itirazları doğrultusunda yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına dair taleplerinin kabul edilmeyerek haklı ve teknik geçerli itirazları reddedilerek karar verilmiş olup, usul ve yasaya aykırı mahkeme kararına bu nedenlerle istinaf yoluna gidildiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılarak gerekirse bilirkişi raporu da aldırılarak yapılacak inceleme neticesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizin 15/05/2020 tarih ve… Karar sayılı geri çevirme kararı gereğince eksik delil klasörleri temin edilerek gönderilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında kararda usul ve esas yönünden aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında eksiklik görülmediğinden davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 27/06/2005 tarihli “Yapım İşlerine Ait Tip Sözleşme” niteliği itibariyle sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte olan 818 Sayılı Mülga Borçlar Kanunu’nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı yüklenici, davalı iş sahibidir.
Bu sözleşme ile davacı yüklenici davalı iş sahibine karşı, …, … ve Çevre Düzenleme İnşaatlarının yapım işini üstlenmiştir. Sözleşmenin 6. Maddesine göre, sözleşme anahtar teslimi götürü bedel sözleşme olup, 26.915.000,00 TL bedellidir. KDV iş bedeline dahil edilmemiştir. Sözleşmenin 9. Maddesine göre, Yapım İşleri Genel Şartnamesi sözleşmenin ekidir. Aynı sözleşmenin 10. Maddesine göre işin süresi, yer tesliminden itibaren 360 gündür. Sözleşmenin 11.maddesinde ise teminata ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Bu sözleşme kapsamında işe 01/07/2005 tarihinde başlanmıştır. İşin devamı sırasında, 28/11/2006 tarihli davalı iş sahibi idarenin Başkanlık Oluru ile … Kadastro Müdürlüğünün köşe koordinatlarını 01/11/2015 tarihinde vermesinden ötürü 183 gün, 24/07/2006 tarihli Başkanlık Oluru ile ülkede yaşanan ekonomik dalgalanmalar sonucunda zor durumda kalan yüklenicilere verilen süre uzatımı hakkı nedeniyle 120 gün ve 22/05/2007 tarihli Başkanklık Oluru ile bukle halı yerine seramik kaplama yapılması imalat değişikliği nedeniyle 52 gün olmak üzere toplam 355 gün ek süre verilmiş, işin bitirilmesi gereken tarih 15/06/2007 tarihi kabul edilmiştir. Davalı iş sahibince geçici kabul tutanağı 11/12/2007 tarihinde, kesin kabul tutanağı ise 06/04/2009 tarihinde onaylanmak suretiyle iş tamamlanmıştır. Davacı yüklenici 19/07/2008 tarihinde kesin hesap raporunun düzenlenmesini talep etmiş, müşavir firma tarafından düzenlenen kesin hesap raporuna yüklenici tarafından itiraz edilmiş, bu itirazlar ile birlikte kesin hesap raporu 22/08/2008 tarihinde müşavir firma tarafından davalı iş sahibi idareye gönderilmiştir. Bu tarihten sonra, davalı iş sahibi idarece kesin hesap raporları incelenmiş ve 09/03/2009 tarihinde onaylanmıştır. Kesin hakediş raporu ise 08/05/2009 tarihinde onaylanmış olup, davacı yüklenici kesin hakedişi 07/04/2009 tarihinde “Yasal yollara başvurmak ve fazlaya dair haklarımız saklık kalmak üzere” ihtirazi kaydı ile imzalamıştır. Bu ihtirazi kayıt; sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 40 ve 41. Maddesine uygun bir ihtirazi kayıt değildir. Bu nedenle kesin hakedişe giren imalatlar yönününden, yüklenici imalat ve alacağı kesinleşmiştir.
Bu kapsamda, mahkemece kabulüne karar verilen “Bukle Halı Yerine Fazladan Yapılan Seramik İmalatı” alacak kalemi incelendiğinde; taraflar arasında düzenlenen 14/09/2007 tarihli mukayeseli keşif raporuna göre, konutlarda yer kaplaması olarak kullanılacak halı yerine, bölgenin sıcak olması ve yöre halkının tercihi nedeniyle seramik kullanılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mukayeseli keşif raporunun eki olan mukayeseli keşif icmali incelendiğinde, sözleşme kapsamında yapılması kararlaştırılan 31.729,85 m² bukle halı kaplaması ve 36.091,40 m² MDF süpürgelik imalatı yapılmasından vazgeçildiği, yerine 34.256,44 m² seramik kaplama yapılmasının kararlaştırıldığı, bu imalat değişikliği ile birlikte sözleşme bedelinin 27.093.992,29 TL’ye yükseldiği, bu miktarın kesin hesap raporu ve kesin hakedişte de aynen kabul edildiği anlaşılmıştır. Davacı yüklenici, mukayeseli keşif raporunda kabul edilen miktardan daha fazla imalat yaptığını ispatlayamamıştır. Zira hükme esas alınan bilirkişi raporunda da hesaplama, yukarıda belirtilen seramik kaplama imalatı üzerinden yapılmıştır. Bu durumda, kesin hakedişe girmeyen sözleşme dışı seramik kaplama imalatı yapıldığı ispat edilemediğinden, bu alacak kalemi yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru olmamıştır.
Mahkemece kabulüne karar verilen bir diğer alacak kalemi, uzayan süreler içerisinde davacı yüklenici tarafından kesin teminat mektubu nedeniyle ödenen komisyon bedellerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin “Kesin Teminatın ve Ek Kesin Teminatın Geri Verilmesi” başlıklı 11.4 maddesinde kesin teminatın iade koşulları düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, geçici kabulün onaylanması ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığının tespit edilmesinden sonra teminatın yarısı, … ilişiksiz belgesi getirilmesi ve kesin kabul tutanağının onaylanmasından sonra ise kalan kısmının iadesi kararlaştırılmış olup, uzatılmış iş süresine göre yapılan kesin kabulün onaylanması ve …’dan ilişiksiz belgesi getirilmesi kadar teminat mektuplarının iadesi koşulları oluşmayacağından, davalı iş sahibi idare, ödenen komisyon bedellerinden sorumlu tutulamayacaktır. Teminat mektubunun davalı iş sahibi idarece iade edildiği tarihe kadar, yukarıda belirtilen şartların yerine getirildiği ve buna rağmen teminat mektubunun iade edilmediği ispatlanmadığından, bu alacak kalemi yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekirken, işin idareden kaynaklı olarak uzamış olması gerekçesiyle ve sözleşmede belirlenen sürelere göre geçici ve kesin kabul tarihleri belirlenmek suretiyle açıklanan gerekçeyle talebin kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
3-Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/10/2018 tarih ve …. Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
4-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a-Peyzaj imalatı yönünden talep edilen toplam 51.812,29 TL alacağın, 10.000,00 TL’sine dava tarihi olan 29/12/2009 tarihinden, 41.812,29 TL’sine ıslah tarihi olan 30/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
b-Kanalizasyon alt yapı sisteminin değişmesi nedeniyle toplam 344.969,26 TL alacağın 1.000,00 TL’sine dava tarihi olan 29/12/2009 tarihinden, 343.969,26 TL’sine ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
c-Elektrik nakil hattı bağlantısı nedeniyle toplam 495.327,59 TL alacağın 4.000,00 TL’sine dava tarihi olan 29/12/2009 tarihinden, 491.327,59 TL’sine ıslah tarihi 30/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
d-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 60.939,97 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.414,50 TL’ ile 17.945,00 TL ıslah harcı toplamı 22.359,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 38.580,47 TL karar harcının davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
6-Davacılar tarafından yatırılan 4.414,50 TL peşin harç ile 17.945,00 TL ıslah harcı toplamı 22.359,50 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar tarafından yapılan 15,16 TL başvurma harcı, 0,60 TL dosya gideri, 5,00 TL vekalet harcı, 928,20 TL tebligat masrafı ve 36.934,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 37.882,96 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına (%64,74) göre hesaplanan 24.525,42 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 61.655,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
10-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 41.333,70 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
11-HMK’nın 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacılara iadesine,
İstinaf İncelemesi Yönünden:
12-İstinaf başvurusunda bulunan davacılardan alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf başvuru harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,9‬0 TL harcın davacılardan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
13-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 17.458,43 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
14-İstinaf başvurusu nedeniyle davacılar tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
15-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 102,76 TL dosya posta masrafı olmak üzere toplam 200,86‬ TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere 30/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır