Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/480 E. 2022/269 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/11/2019
NUMARASI …
VEKİLİ : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 09/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/03/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davacının inşaat, nakliye ve hafriyat işleri ile uğraştığını, davalı tarafın ise ticaret siciline kayıtlı müteahhit olduğunu, ihale ile … … Spor salonu yapımı işini üstlendiğini, davacı ile davalının, … spor salonun yapımı için gerekli inşaat, hırdavat ve elektrik malzemelerinin davacı tarafından davalıya satılması ile bu inşaata ilişkin bazı nakliye ve hafriyat işlerinin davacı tarafından yapılması ve bedelinin davalı tarafından karşılanması konusunda anlaştıklarını, davacı tarafından davalıya satılıp teslim edilen mal ve hizmetlerin toplam tutarının 107.380,00 TL olduğunu, davalı tarafın 78.000,00 TL ödeme yaptığını, 29.380,00 TL’lik kısma yönelik ödeme yapmadığını, bunun üzerine Eskişehir 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/12349 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının, davacıya hiç bir borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ederek haksız şekilde takibin durmasına neden olduğunu belirterek; davalının Eskişehir 8.İcra Müdürlüğü’nün 2017/12349 Esas sayılı icra takip dosyasına iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; öncelikle davalının adresinin Sivrihisar ilçesi olduğundan bahisle yetki itirazlarının bulunduğunu, esas yönünden ise; müvekkilinin ihale ile … … Spor Salonunun yapım işini üstlendiğini, bu işin dolgu ve hafriyat işlerinin yapılması konusunda davacı ile götürü bedel usulü ile anlaştıklarını, bu işe ilişkin bedelin ödendiğini, davalının, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, takibe dayanak faturanın delil olarak esas alınamayacağını, zira söz konusu faturalara müvekkili tarafından itiraz edildiğini, faturalarda belirtilen malzemelerin müvekkili yada müvekkilinin yetkilendirdiği herhangi bir kişi tarafından alınmadığını, davacıya borçlu olunmadığı gibi, davacının davalıya 44.195,00 TL borcu olduğunu belirterek; davanın reddini ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın sözlü anlaşma ile davalıya yapılan dolgu ve hafriyat işi bedeli ile satılıp teslim edilen mal bedeli toplamı 107.380,00 TL’den ödenmediği iddia edilen 29.380,00 TL’lik yönünden davalı hakkında başlatılan takibe itirazın iptali davası olduğu, ihtilafın, tartışmasız olan hafriyat işi dışında mal satışına ilişkin teslimi kabul edilmeyen 05/09/2017 tarihli …nolu fatura konusu malların davalıya satılıp teslim edilip edilmediği, bağlı olarak verildiği tartışmasız olan hafriyat hizmeti ve iddia konusu satılan mallar nedeniyle talep edilen takip alacak aslı ve fer’ilerinin yerinde olup olmadığı hususlarında toplandığını, davacının 16/10/2018 tarihli dilekçesi ekinde sunulan belgeler ile bu oturumda dinlenen tanık beyanlarının dava konusu malların teslimine ilişkin değerlendirilmek suretiyle, davacı alacak talebinin değerlendirilmesi hususunda mali müşavir bilirkişi …’tan 06/05/2019 tarihli ek rapor alındığı, bilirkişi ek raporunda gerekçelerini açıkladığı üzere sonuç olarak; “dava dosyasındaki iş takip formları, cari hesap ekstresi ve tanık beyanlarına göre yapılan tespite göre, davacı alacağı 29.380,00 TL olduğu, davalı çalışanı olan … ve … …’in beyanları ile iş takip formları altındaki imzalarını kabul etmeleri, bu belgeler kapsamı, taraf ticari defterleri ve faturalar ile ödeme kayıtları değerlendirmek suretiyle alınan bilirkişi raporunda gerekçeli olarak açıklandığı üzere, fatura içeriğindeki malların, davalıya satılıp teslim edildiği, davacının bakiye 29.380,00 TL alacaklı olduğu gerekçesi ile; davanın kabulü ile, davalının Eskişehir 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/12349 E sayılı takip dosyasına konu 29380 TL asıl alacak yönünden itirazının iptaline, alacak likit bulunmakla asıl alacağın %20’sine karşılık gelen 5.876,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; ticari bir uyuşmazlıkta, ticari kayıtlara rağmen muvafakatları olmadan dinlenen tanık beyanlarına dayanılarak karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ticari kayıtların incelendiği bilirkişi raporunda; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmadığının, hafriyat işi dışında mal satışına ilişkin teslimi kabul edilmeyen fatura konusu malın satılıp teslim edildiğine dair yasal delil sunulmadığının ve davacı tarafından sunulan iş takip formlarının objektif belge olmadığının tespit edilmiş olup, böylece haklılıklarının tespit edildiğini, dinlenen tanıkların müvekkili ile husumeti olan kişiler olduklarını, bu kişilerin beyanlarının doğru olmadığını, mahkemece müvekkili ile aralarında husumet olup olmadığının sorulmadığını, kaldı ki tanıkların da müvekkili tarafından yetkilendirilmiş kişiler olmadıklarını, teslime dayanak alınan takip formlarının sonradan da davacı tarafından üretilebileceğini, ticari kayıtlarda yapılan incelemede haklılıklarının ispatlandığını, takibe dayanak yapılan faturaya süresi içinde itiraz edildiğini, ayrıca biran için itiraz edilmediği düşünülse dahi, faturaların Türk Ticaret Kanunu’nun 23. maddesi gereğince kesinleşmiş ve tarafları bağlayıcı olduğunun kabul edilebilmesi için, fatura konusu işle ilgili yanlar arasında sözleşme yapıldığının yasal delillerle kanıtlanması ve bedeli uyuşmazlık konusu işin de kabul edilebilir yeterlikte iş sahibine teslim edildiğinin yüklenici tarafından kanıtlanmış olması gerektiğini, davacı tarafın yargılamanın herhangi bir aşamasında fatura konusu ettiği malları teslim ettiğine dair yasal bir delil sunamadığını belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafça; taraflar arasında dolgu ve hafriyat işine ilişkin eser sözleşmesi ve malzeme satışına ilişkin satış sözleşmesi olduğu ileri sürülmüş, Mahkemece, davacı tarafından dosyaya sunulan iş takip formlarında teslim alan olarak imzası bulunan kişiler tanık olarak dinlenmiş, yine SGK’ya yazılan yazıya verilen cevaptan, iş takip formlarında imzaları bulunan ve bu belgelere imzalayan kişiler olmaları nedeniyle tanık olarak dinlenen kişilerin davalının çalışanları oldukları anlaşılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre dosyaya sunulan iş takip formundaki inşaat malzemesi ve yapılan iş toplamı ise 117.030,10 TL’dir. Yapılan iskontolar ile bedel fatura bedeline ulaşmakta olup, dosyadaki belge ve kabullere göre yapıldığı anlaşılan ödeme düşüldüğünde davacının talep ettiği miktarda alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, Mahkemece, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek, yasal düzenlemelere uygun ve isabetli gerekçeyle karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 madde gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.006,94 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL+457,34 TL olmak üzere toplam 501,74‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 1.505,2‬0 TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden davacı üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
….