Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/156 E. 2022/159 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2019
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 15.02.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17.02.2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili;Dava dışı … Şirketi’nin davalı şirketten fatura numaraları yazılı olan alacağını müvekkiline 06/08/2013 tarihli … yevmiye nolu noterden temlikname ile temlik ettiğini, temliknameden bir suretin aynı gün noterlik tarafından resmi tebligat yoluyla davalıya bildirildiğini, temlikname akabinde davalı şirket ile defalarca görüşüldüğünü, fakat davalının temlik edilen tutarı müvekkiline ödemediğini, bunun üzerine Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/13839 sayılı dosyası üzerinden müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı tarafça iş bu takibe kesin hesap yapılmaması ve temlik edenin kesin hesap alacağının belirlenmemesi nedeniyle itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, temlik edenin faturalarına davalının itiraz etmediğini, yani temlik edenin faturaya dayalı alacaklarının kesin hesaba zaten dönüştüğünü, kaldı ki davalı tarafından temlik tarihinden sonra temlik eden … şirketine ödeme yaptığını, davalı tarafın itirazının hukuki niteliği bulunmadığını, 20/12/2013 tarihinde ihtar çekilmesine rağmen borcun ödenmediğini belirterek davalının itirazının iptali ile %20’den az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili;Müvekkili şirketin … işini asıl iş sahibi sıfatıyla sahip olan tüzel kişilik “… “ile imzaladığı sözleşme ile üstlendiğini ve müvekkili şirketin söz konusu iş kapsamında bulunan “yangın dayanımlı alüminyum doğrama temin ve montaj ” iş kalemlerinin ifası için, dava dışı … Şirketi ile 19/03/2013 tarihli alt istisna sözleşmesini imzalandığını, bu sözleşme ile … şirketinin 375.000,00 USD + KDV komple ve anahtar teslimi bedel ile işi yapmayı kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşme doğrultusunda … şirketinin imalatları gerçekleştirdiğini, üretilen malzemelerin Azerbeycan’a ithal edileceğinden faturasının kesildiğini ve malzemelerin Azerbeycan’a nakledildiğini, malzemelerin niteliklerinin teknik şartnameye uygun olup olmadıkları hususlarının tespit edilmediğini ve malzemelerin montajı tamamlanmadığı halde ithal edileceğinden faturasının kesildiğini, dolayısıyla, sözleşme doğrultusunda kesin hesap yapılmamış olmasına rağmen, cari hesapta dava dışı … şirketinin alacaklı gözüktüğünü, ancak montaj tamamlanıp eser sözleşmesi doğrultusunda teslimin gerçekleşmediğini, … şirketinin 06/08/2013 tarihli … yevmiye nolu temlikname ile müvekkili şirketin cari hesabında gözüken alacaklarını davacı tarafa temlik ettiğini, söz konusu temlik ihbarının müvekkili şirketçe 06/08/2013 tarihinde tebliğ alındığını, müvekkili şirket tarafından … şirketinin sözleşme kapsamındaki işlerin montajını tamamlamaması, bazı malzemelerin teknik şartnameye uygun olmaması sonucunda söz konusu şirketle kesin hesabın yapılamamış olması nedeniyle … şirketinin kesin hesap bakiye alacağı belirlenemediğinden temlik teyiti yapılamadığını, halen de teknik şartnameye uygun olmayan malzemelerin yenileriyle değiştirilmediği gibi montaj işlerinin de tamamlanmadığını, faturası kesilen bazı malzemeler teknik şartnameye aykırı olduğundan asıl iş sahibi “… “tarafından kabul edilmediğini, söz konusu malzemelerin montajının da tamamlanmadığını, temlik edenin sözleşmeye konu edimlerini yerine getirmediğini ve anahtar teslimi sözleşme doğrultusunda teslimi gerçekleştiremediğini, temlik edenin alacağın temliki işlemi ile sözleşmenin 11.maddesini ihlal ettiğini, bu nedenle müvekkili şirketin ihtar şartına bağlı olmaksızın sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, bu durumda sözleşmenin 10.maddesi doğrultusunda temlik edenin sözleşme bedelinin %5’i oranındaki teminatının müvekkili şirketçe irat kaydedildiğini, temlik eden ile müvekkili arasında geçici ve kesin kabulun de yapılmadığını, yine … şirketinden alacaklı … tarafından Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421 esas sayılı dosyasında işbu davanın konusu olan temlik işleminin iptali amacıyla müvekkili şirket, davacı şirket ile … şirketine karşı dava açıldığını ve açılan bu davada ihtiyati haciz kararının verildiğini, bu ihtiyati haciz kararı doğrultusunda temlike konu söz konusu bedelden 36.137,35TL’nın Ankara 9.İcra Müdürlüğünün 2013/10334 sayılı dosyasına, 39.964,98TL’nın Ankara 20.İcra Müdürlüğünün 2013/11782 sayılı dosyasına yatırıldığını, söz konusu bu davanın eldeki dava açısından bekletici mesele sayılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; Davanın temliknameden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olduğu, davacı şirket tarafından davalı aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/13839 sayılı dosyasında temliknameden kaynaklanan 300.028,24 TL alacağın tahsili için icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrine davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğunun anlaşıldığı, takibe konu Ankara Yenimahalle 4. Noterliğinin 06/08/2013 tarih …. yevmiye numaralı temliknamesine göre, dava dışı … … .. Limited Şirketi tarafından temlik edenin davalı … … .. A.Ş. ‘den temliknamede belirtilen faturalardan kaynaklanan toplam 300.028,34 TL alacağın tamamının temlik alan … … Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye temlik edildiği, temliknameye konu alacağın dava dışı temlik eden … Limited Şirketi ile davalı … … arasında imzalanan 19/03/2013 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanan hak ediş alacağına ilişkin olduğunun anlaşıldığı, davalı tarafça eser sözleşmesinden kaynaklanan hakediş alacağının temlik eden yönünden doğmadığı gerekçesiyle davanın reddinin talep edildiği, dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişiden 15/04/2019 tarihli raporun alındığı, bilirkişi raporuna göre, davalı defterlerinde davalının temlik eden … .. Limited Şirketine 01/01/2014 tarihi itibariyle 300.140,36TL borçlu olduğu, 14/04/2014 tarihinde Ankara 9 İcra Müdürlüğünün 2013/10334 ve 2013/11782 sayılı dosyalarına yapılan toplam 76.102,33 TL ödemenin mahsubu sonucunda defterlere göre davalının temlik eden şirkete 224.038,03 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, diğer taraftan davalı şirket vekili tarafından Ankara 20 İcra Müdürlüğünün 2013/11782 sayılı dosyasına sunulan haciz ihbarnamesine karşı verilen cevap dilekçesinde … Limited şirketi ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilşikinin sonlanıp müvekkili şirketten alacağı olan 300.140,36 TL’nın 300.028,34 TL’lık kısmı için temlikname ile … … Sanayi A.Ş.’ne temlik edildiği, temlik borcu ödendikten sonra müvekkili şirket ile ticari ilişkisi sona ereceğinden başkaca daha sonrasında bir borcun da kalmayacağının bildirildiği, gerek davalı defterlerinde temlik edenin davalıdan 300.140,36 TL ‘lık alacaklı olduğunun kayıtlı olması gerekse Ankara 20. ve 30. İcra Müdürlüğüne sunulan 21/08/2013 tarihli dilekçede davalı şirketin temlik edene aynı miktarla borçlu olduğuna ilişkin ikrar dikkate alınarak temlik edenin takip tarihi itibariyle davalı şirketten temlik miktarının üzerinde alacağının bulunduğu, bu nedenle temlik alanın bu alacağı borçludan talep edebileceği kanaatine varıldığı, ancak Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421 esas sayılı dosyasında davacı … Şirketi tarafından davalılar … Limited Şirketi ve … aleyhine açılan tasarrufun iptali davasında 23/11/2017 tarihinde davanın kabulüne karar verildiğinden ve bu karar gereğince davalı şirket tarafından dava dışı 3.kişiye 76.102,33 TL ödeme yapıldığından temlikname gereğince davalının 224.038,03 TL miktarla sorumluluğunun devam ettiği gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile, Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/13839 sayılı dosyasında davalı tarafından ödeme emrine yapılan itirazın 224.038,03 TL miktar üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin istemin reddine, itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si olan 44.807,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/421 E. 2017/298 K. sayılı kararının henüz kesinleşmediğini ve herhangi bir bağlayıcılığının bulunmadığını, üstelik bu dosyada davalı şirketin davalı konumunda olduğunu ve ödemelerin tamamının temliknamenin davalıya tebliğinden sonra yapıldığını, bu nedenle davalının yaptığı bu ödemelerin kesinleşmemiş bir mahkeme kararına dayalı olması bir yana … şirketinin alacağından dolayısıyla temlik bedelinden düşülmemesi gereken ödemeler olduğunu, istinafa konu edilen kararda da belirtildiği üzere, taraflar arasındaki sözleşmenin 11. maddesinde … …… Ltd.Şti.’nin davalı şirketin yazılı muvafakatı olmadan alacağını temlik edemeyeceğini bildirildiğini, fakat davalı şirketin Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2013/11782 sayılı dosyasına ve Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/12474 sayılı dosyasına 22.08.2013 tarihinde verdiği birinci haciz ihbarnamesine itiraz dilekçelerinde açıkça “… …… Ltd.Şti. ile şirketimiz arasındaki ticari ilişkinin sonlanmış olup, şirketimizden alacağı olan 300.140,36 TL’nın 300.028,34 TL’lık kısmı için Yenimahalle 4. Noterliği’nce 06.08.2013 tarih ve 18884 yevmiye numarası ile hazırlanan temlikname ile … … San.ve Tic.A.Ş.’ ne temlik edilmiştir. Temlik borcu ödendikten sonra şirketimiz ile … …… Ltd.Şti.’nin ticari ilişkisi sona ereceğinden başkaca daha sonrasında ortaya çıkabilecek bir borç da kalmayacaktır.” denilmek suretiyle temliknameye muvafakat ettiklerini bildirdiklerini, ayrıca davalı şirket ile … …… Ltd.Şti. arasındaki sözleşmenin 11. maddesindeki hükümlere aykırı davranışlarda bulunulması halinde 10. maddedeki müeyyidenin uygulanacağının belirtildiğini, 10. maddenin ise davalı şirkete … …… Ltd.Şti. ile arasındaki sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetme ve oluşan zararı … şirketinden tahsil etme yetkisi tanıdığını, bu nedenle kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için davalı şirketin temliknameye muvafakatinin olmadığı varsayılsa bile bu durumun temliknamenin geçersizliği sonucunu doğurmayıp sadece davalı şirketin … şirketi ile arasındaki sözleşmeyi tek taraflı feshetmesine imkan tanıdığını, Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2013/10334 sayılı dosyasına ve Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2013/11782(yeni esas 2018/1306) sayılı dosyasına yapılan toplam 76.102,33TL’lık ödemelerin dayanağı olan birinci haciz ihbarnamelerinin davalıya tebliğ tarihinin 19/08/2013 olduğunu, dava konusu temliknamenin ise hem noterden düzenlendiği 06/08/2013 tarihinde davalıya bildirildiğini, hem de 12/08/2013 tarihinde noter vasıtasıyla tebliği edildiğini, haliyle hacizler için sıra cetveli yapılması halinde dahi temlik daha önce bildirildiğinden bu dosyalara ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, temliknamenin hükümsüzlüğünün söz konusu olmadığını, aksi durumun varlığı halinde davalının temliknameyi öğrendiği anda itiraz etmesi gerektiğini, davalının hiç bir zaman temliknameye itiraz etmediği gibi tarafına tebliğ edilen 89/1haciz ihbarnamelerine cevabi yazısında da temliknameyi kabul ettiğini, dolayısıyla da davalı tarafından yapılan toplam 76.102,33TL’lık ödemenin kabulü ve müvekkilinin temlikname ile devraldığı alacağından mahsubunun mümkün olmadığını, Yargıtay yerleşik kararlarında da bahsedildiği üzere temlik işleminden önce doğup kesinleşen alacakların takas ve mahsup edilebileceğini, bahsedilen ödemelerden önce temlik işleminin gerçekleştiğini, müvekkilinin davalı şirketten 300.028,36 TL’lık alacağının olduğunu, bu nedenle yapılan işbu ödemelerin geçersiz bulunduğunu, ayrıca kararın hüküm kısmında 8. paragrafta sadece davalının yaptığı yargılama giderleri hakkında karar verildiğini, müvekkilinin yaptığı yargılama giderleri hakkında karar verilmediğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Temlik işleminin hukuken geçersiz olduğunu, bu hususa dair itirazlarının mahkemece dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, ….Ltd.Şti’nin sözleşmede temlik yasağı olmasına ve kesin hesap yapılmamış olmasına rağmen cari hesapta alacaklı olarak göründüğü alacaklarını davacı ….A.Ş’ye temlik ettiğini, müvekkili ile … şirketi arasında imzalanan sözleşme gereğince müvekkilinin yazılı muvafakati olmadan bu sözleşme nedeniyle doğmuş ve doğacak herhangi bir alacağının kısmen dahi devir ve temlik edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, … lehine alacağın olduğunu kabul etmemekle beraber Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421 E. sayılı tasarrufun iptaline ilişkin davada alınan bilirkişi raporlarında temlik işleminin hukuken geçerli olup olmadığı hususun tartışıldığını, bilirkişi raporları ile belirtilen karardaki temlik işleminin geçerli olmadığına dair değerlendirmenin dikkate alınarak kararın kaldırılmasını talep ettiklerini, ….Ltd.Şti’nin müvekkilinden sözleşmeden kaynaklanan herhangi bir alacağının bulunmadığını, söz konusu faturaların kesilmiş olmasının söz konusu malzemelerin teknik şartnameye uygun olduğu anlamına gelmediğini, sözleşmeye konu montaj işlerinin tamamlandığını, faturası kesilmiş malzemelerin bazılarının teknik şartnameye aykırı olduğu için asıl iş sahibi … tarafından kabul edilmediğini, bazı malzemelerin montajının da tamamlanmadığını, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421E. sayılı dosyasında karar verilmesi sonucu cebri icra baskısı altında Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nün 2013/10334 sayılı dosyasına 16.635,40TL ve Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2018/1306 sayılı dosyasına18.532,63 TL ödeme yaptıklarını, yine Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421E. sayılı dosyası ile davacı lehine hükmedilen vekalet ücretleri ve yargılama giderlerine ilişkin olarak da davacıya 27/05/2019 tarihinde toplam 12.491,55TL ödeme yaptıklarını, kabul anlamına gelmemek üzere bu ödemelerin mahsubu gerektiğini, 28/05/2019 tarihli cari muavin raporunu dosyaya sunduklarını ve sunulan tarih itibariyle cari hesap bakiyesinin 176.378,45 TL olarak göründüğünü belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvuruluştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dava, temliknameden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkin olup davacı şirket tarafından davalı aleyhine Ankara 30. İcra Müdürlüğünün 2013/13839 sayılı dosyasında temliknameden kaynaklanan 300.028,34 TL alacağın tahsili için icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrinin 20/09/2013 tarihinde davalıya tebliğ edildiği ve davalı tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durması üzerine davanın İcra İflas Kanunu’nun 67.maddesi gereğince bir yıllık yasal hak düşürücü süre içersinde açıldığı anlaşılmıştır.
İcra takibine dayanak gösterilen Ankara Yenimahalle 4. Noterliğinin 06/08/2013 tarih 18884 yevmiye numaralı temliknamesinden dava dışı … şirketi tarafından davalı … şirketinden temliknamede belirtilen faturalardan kaynaklanan toplam 300.028,34 TL alacağın tamamının davacı … şirketine temlik edildiği, temliknameye konu alacağın dava dışı temlik eden … şirketi ile davalı … şirketi arasında akdedilen 19/03/2013 tarihli … İnternational Airport İnşaatında hava kontrol kulesi yapımı işi kapsamında bulunan “yangın dayanımlı alüminyum doğrama temin ve montaj ” işinin yapımı konusunda eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkin olduğu, bahsi geçen sözleşmenin 11.maddesinde … şirketinin, … şirketinin yazılı muvafakatını almadığı sürece sözleşme nedeniyle alacağını temlik edemeyeceğine ilişkin düzenlemenin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Alacağın temliki 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 183 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Kural olarak, alacaklı borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir. Alacağın temliki ile birlikte alacak devredenin malvarlığından çıkarak devir alanın mal varlığına gireceğinden alacağı temlik eden artık alacağın ödenmesini borçludan istemesi mümkün olmayıp bu hak temlik alan alacaklıya aittir.
Davacının alacağı temlik aldığı dava dışı şirket ile davalı arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, mahkemece dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun ve isabetli karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve özellikle sözleşmede temlik yasağı bulunmakla birlikte davalı tarafça 21/08/2013 tarihinde Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2013/11782 ve 2013/12474 sayılı icra dosyalarına temlik de eklenmek suretiyle temlik alana temlik nedeniyle ödeme yapıldıktan sonra bakiyenin ödeneceğinin belirtilmesi suretiyle temlikin davalı tarafça kabul edildiğinin anlaşılmasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı vekilinin istinafına gelince;
Mahkemece, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421 esas sayılı dosyasında davacı … … Limited Şirketi tarafından davalılar … Limited Şirketi ve … şirketi aleyhine açılan tasarrufun iptali davasında 23/11/2017 tarihinde davanın kabulüne karar verildiğinden ve bu karar gereğince davalı şirket tarafından dava dışı 3.kişiye icra dosyalarında 76.102,33 TL ödeme yapıldığından temlikname gereğince davalının 224.038,03 TL miktarla sorumluluğunun devam ettiği gerekçesiyle davanın 224.038,03 TL miktar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temliknamenin muvazaalı olduğu iddiasına dayalı olarak Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/421 esas sayılı dosyasında açılan tasarrufun iptali konulu davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile temliknamede temlik edilen tutardan Ankara 9 İcra Müdürlüğünün 2013/10334 ve Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2013/11782 sayılı dosyalarında alacağa ve ferilerine yetecek kısım üzerinden davacıya cebri icra yetkisi tanınmasına dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16.Hukuk Dairesinin 2020/979E.,2021/845K.sayılı 29/04/2021 tarihli kararıyla istinaf isteminin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, davalı … şirketi hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine, temlikname muvazaalı olmadığından diğer davalılar yönünden ise davanın esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.
Bu durumda, davaya dayanak olan temlikname 06/08/2013 tarihli olup az yukarıda açıklandığı üzere alacağın temliki ile birlikte alacak temlik edenin malvarlığından çıkarak temlik alanın mal varlığına girecektir. Bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere davalının kendi ticari defterlerine göre temlik tarihi itibariyle temlik eden dava dışı … şirketine 300.140,36 TL borçlu olduğu belirlenmekle buna göre davanın tümden kabulü ile davalının takibe itirazının tümden iptaline karar verilmesi gerekirken temlik tarihinden sonra 14/04/2014 tarihinde temlik eden … şirketi adına icra dosyalarına yapılan toplam 76.102,33 TL ödeme mahsup edilmek suretiyle 224.038,03 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Kabul şekli itibariyle de davacı tarafından yapılan yargılama giderlerine ilişkin olarak mahkemece herhangi bir hüküm kurulmaması da hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle mahkeme kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın kabulüne, alacak likit olup yasal şartları gerçekleştiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmek suretiyle aşağıdaki şekilde yeniden hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
3-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09.10.2019 tarih ve 2014/120 E.-2019/864 K. sayılı kararının HMK’nın 353/1.b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına,
4-Davanın kabulü ile davalının Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13839 sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptaliyle takibin devamına,
5-Hüküm altına alınan alacağın %20 oranı üzerinden hesaplanan 60.005,66 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 20.494,94 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.623,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 16.871,29 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 29.451,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça ikmal edilen 25,20 TL başvurma harcı ile 3.623,65 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yapılan 77,00 TL tebligat gideri ve 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 827,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
11- 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince, taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran ilgili tarafa iadesine,
İstinaf İncelemesi Yönünden:
12-Davacı tarafça ödenen 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
13-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 15.304,04 TL istinaf karar harcından peşin alınan 3.827,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 11.477,04 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,

14-Davacı tarafından ödenen 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
15-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından ödenen istinaf başvurma harcı ile yapıtığı yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 15/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan…

Üye…

Üye…

Katip…

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır