Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/1287 E. 2022/609 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2020/1287 – Karar No:2022/609

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1287
KARAR NO : 2022/609
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/07/2020
NUMARASI : 2019/235 E-2020/332 K

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 27.05.2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27.05.2022

Eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; davalının kilitli bir poşet içerisinde 5 değişik tipte torna parçasından oluşan bir takımı göstererek imalini talep ettiğini, malzemeli olarak takımı 9 TL’ye 1000 takım yapımı konusunda anlaşıldığını, davalının daha sonra üretimi 2000 takıma çıkardığını, müvekkilinin parçaları üreterek irsaliyeli faturayla teslim ettiğini, davalının 06.03.2019 tarihli 10.832,40 TL tutarlı faturayı ödediğini, ancak 10.620 TL tutarlı 07.03.2019 tarihli faturayı ödemediğini, takibin haksız itiraz sonucu durduğunu öne sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili özetle; tarafların sözlü olarak anlaştıklarını, anlaşmanın takım üzerinden yapıldığını, davacının 10.000 parçadan oluşan 5000 takıma ilişkin düzenlendiği 21.02.2019 tarihli 10.832,40 TL tutarlı faturayı müvekkiline … üzerinden gönderdiğini, ancak daha sonra düzenleyerek gönderdiği 06.03.2019 tarihli faturada miktarların adet mi yoksa takım mı olduğu belirtilmeksizin ve düzeltmeler yapılmak suretiyle yanıltıcı davrandığını, faturada 10.036 adet parça gönderildiği belirtildiği halde bedelin 5036 adet için düzenlendiğini, 10.036 adet parçadan oluşan ürün bu faturayla teslim edilmiş olduğu halde 5000 parça için 1 gün sonra, yani 07.03.2019 tarihinde ikinci bir fatura düzenlediğini, müvekkilinin bu faturayı iade ettiğini savunarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; “Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya ve denetime elverişli kabul edilen bilirkişi raporu ile birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle imalatı konusunda anlaşılan torna parçalarının malzeme bedeli hariç olmak üzere işçilik ücretinin eksik ödendiğinden 10.620,00-TL faturadan kaynaklı tahsilat amacıyla açılan Ankara 10.İcra müdürlüğünün 2019/3916 sayılı takip dosyasına davalının itirazı üzerine, mevcut davanın açıldığı anlaşılmakla, dava konusu makine parçalarının anlaşılan fiyat olan 9 TL’nin davacı tarafından 5 adet parça için olduğu, davalı tarafından da 10 adet parça için olduğu iddia edilmekle, mahkemeye sunulan numuneler üzerinde ölçü alımı ve çizilen teknik resimlerin, davalının elinde bulunan ve sonradan mahkemeye sunulan teknik resimler ile örtüştüğü, aynı imalat usulleri dikkate alınarak yapılan kıyasen incelemede 5 adet makine parçası için yaklaşık bedelin 16,35-TL olarak hesaplandığı, 10 adet makine parçasının 9 TL bedelle yapımının davacı şirket tarafından zarara neden olacağı, bu nedenle 10 adet makine parçasının ürünlerinin 9 TL’ye üretiminin mümkün olamayacağı, ancak 5 adetten oluşan makine parçasının 9 TL’ye üretilebileceğinin mümkün olduğu tespit edilmiş ayrıca davacı şirketçe sunulan ticari defter ve kayıtların incelenmesinde taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğu kendisi lehine delil niteliğine haiz olduğu ve tasdiklerinin kanuni sürelerinde yapıldığı, davalı taraf ile yapılan cari hareketlerin incelenmesi sonucu davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 10.620,00-TL bakiye alacağı bulunduğunun tespit edilmesi , davalı tarafça ticari defter ve kayıtlara ilişkin ibrazdan kaçınması ve aksini ispatlayacak tevsik edici bilgi, belge dosyaya sunulmamaması üzerine, davacının 10.620,00-TL alacaklı olduğunu kabul etmek gerekmiş ancak davacının temerrüt faizine ilişkin talebinin ise davacının takip öncesi alacağın istemine ilişkin bilgi veya belge bulunmaması nedeniyle fatura tarihinden itibaren faiz işletilmesi uygun görülmemiş olmakla, davacının davasını kabul etmek gerekmiş, alacağın ise likit” olmadığı gerekçesiyle “Davanın Kısmen Kabulü ile Ankara 10.İcra Müdürlüğünün 2019/3916 sayılı icra takibine yapılan vaki itirazın iptali ile takibin 10.620,00-TL asıl alacak üzerinden aynı şartlarda devamına, İİK 67 . Maddesi gereğince 2.124,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” karar vermiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece salt davacı beyanları esas alınarak hüküm kurulduğu, bilirkişi incelemesine yönelik itirazlarının dahi dikkate alınmadığı, raporda takım-adet-kit ayrımı yapılmadığı, uyuşmazlığın siparişte belirtilen iş bedelinin adet üzerinden mi yoksa takım üzerinden mi olduğuna ilişkin bulunduğu, ekli fotoğraflarda görüldüğü üzere kit içerisinde birbirinin aynı olan parçalar yer aldığı, müvekkilinin kitin yalnızca 5 parçasını davacıya sipariş ettiği ve adet üzerinden fiyat aldığı, davacının düzenlediği 21.02.2019 tarihli … yoluyla gönderilen ekli faturayı adet itibariyle ve 10.000 adet olarak düzenlediği, oysa teslimatın yapıldığı 06.03.2019 tarihli faturada ise miktarın adet mi, takım mı olduğu belirtilmediği, bilirkişi raporunda da takım ve adet ayrımı yapmaksızın hesaplama yapıldığı, davacının teslimat sırasındaki faturayı açıkça yanıltıcı biçimde düzenlediği, bilinçli olarak miktar bölümünde takım ibaresine yer verilmediği, irsaliyeli faturayla 10.036 adet ürün teslim edildiği halde faturanın 5036 adet için düzenlendiği, faturada pek çok düzeltme yapıldığı, yine ürünün tamamının tesliminden 1 gün sonra 5036 adet için 07.03.2019 tarihinde ikinci bir fatura düzenlendiği, 06.03.2019 tarihli faturada düzeltme yapabilmek için yer olmasına rağmen ikinci bir fatura düzenlenmesinin açıkça dürüstlük kurallarına aykırı olduğu, irsaliyeli faturada teslim edilen ürün bedelinin aynı irsaliyeli faturaya yazılmasının ticari bir teamül olduğu, müvekkilinin itiraz edilen faturaya ilişkin olarak bir yanlışlık bulunduğunu davacı tarafa bildirdiği, telefon üzerinden … yazışmalarının incelenmesi gerektiği nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. madde uyarınca istinaf nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Taraflar arasında malzeme davalıya ait olmak üzere makine parçalarının imaline ilişkin eser sözleşmesi kurulduğu ihtilafsız olup, sözlü eser sözleşmesinde bedel ihtilaflı ise, yapıldığı yıl mahalli rayiciyle ( dahil olduğundan ayrıca KDV eklenmeksizin) tespit edileceğinden mahkemece davacı tarafça ispatlan miktar yönünden imalatın yapıldığı yıl piyasa rayiçleriyle iş bedelinin belirlenmesi gerekir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacı tarafça yapılan imalatın niteliği ve birim fiyatın sadece işçiliğe ilişkin olup olmadığı hususunda açık bir tespit bulunmadığı gibi davalının bu hususa ilişkin bilirkişi raporuna yönelik itirazı noktasında ek rapor alınmadığı anlaşılmakla, aynı bilirkişi heyetinden yukarıda belirtilen hususları açıklar nitelikte denetlenebilir rapor alınması gerekirken eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının HMK 353/1.a.6 madde gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun biçimde yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-) Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
2-) Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06.07.2020 tarih ve 2019/235 E-2020/332 K sayılı kararının HMK 353/1.a.6 madde gereğince kaldırılmasına,
3-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,

4-) Davalı tarafından yatırılan 181,36 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-) Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderleri ile ödenen istinaf başvurma harcının ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK 353/1-a madde gereğince KESİN olarak 27.05.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …