Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2020/1180 E. 2022/749 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
Esas No: 2020/1180 – Karar No:2022/749
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1180
KARAR NO : 2022/749
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/09/2020
NUMARASI : 2018/235 E-2020/336 K

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 29/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalı ile davacı arasında 15/08/2015 tarihinde sözleşme yapıldığını, sözleşmenin konusu ve süresi başlıklı kısmında sözleşmenin 15/08/2015 ile 31/05/2020 tarihleri arasında belirlenen şartlarda geçerli olacağının kararlaştırıldığını, sözleşmeden kaynaklı alacaklarının ödenmemesi neticesinde Eskişehir 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/11292 Esas sayılı takip dosyası ile takibe geçildiğini, takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu, davalı itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek; davalının Eskişehir 8. İcra Müdürlüğü’nün 2017/11292 Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazının iptali ile icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacı şirket ile davalı şirket arasında 15/08/2015 tarihinde okul kıyafetleri üretim ve satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 2. maddesine göre okul kıyafetlerinin davacı şirketin … adresinde satışa sunulacağının belirlendiğini, bu duruma aykırı olarak okula gelerek okulun ortasına kıyafetlerin bulunduğu bir takım poşetler bırakıp gittiğini, poşet üzerinde bakiye olarak 26.763,00 TL yazılı olduğunun görüldüğünü, bunun üzerine davacı şirkete ihtarname gönderildiğini, gönderilen ihtarnameye cevap veren davacı şirketin bırakılan not kağıdında yazılı bulunan rakamlardan farklı şekilde şirketten 3.000,00 TL daha fazla isteyerek 29.763,00 TL talep ettiğini, sonrasında davalı şirketçe bu ihtarnameye cevap verilerek bu durumun haksız olduğunun belirtildiğini, davacı şirket tarafından davalı şirketin hiçbir talimatı ve onayı olmadan 1338 adet ürünün imal edildiğini ve davalı şirkete bu ürünlerin satılmak istendiğini, davalı şirketin yıllık ortalama 40-50 öğrenciye eğitim verdiğini, normal şartlar altında bu ürünlerin alınmasının mümkün olmadığını, davacının dürüstlük kuralına aykırı olarak böyle bir girişimde bulunduğunu belirterek; davanın reddini ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, sözleşme gereği davalı için hazırlanan okul kıyafetleri bedeline ilişkin takibe itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasında düzenlenen 15/08/2015 tarihli sözleşme hükümleri değerlendirildiğinde, davacının, davalı şirkete ait okul öğrencilerine, okul kıyafeti hazırlayıp satma yükümlülüğünde olduğu, davalının ise sözleşmenin 5. maddesinde belirtildiği üzere davacının ürettiği kıyafetleri, okul kıyafeti olarak öğrencilere bildirip, giydirmek yükümlülüğünü üstlendiği, 9. maddede okul kıyafetlerinin tamamen veya kısmen giyilmemesi durumunda, davalının, firma elindeki stokları toptan fiyatından almakla yükümlü olduğu düzenlemesi mevcut olup, dosyaya celp edilen belge ve taraf beyanlarında davalıya ait okul kapasitesinin 344 olduğu, ancak anlaşmanın kapsadığı 2015-2016 yılı için davalı okulunun fiili öğrenci sayısının 66 olduğu, her ne kadar davacı tarafça, okulun milli eğitimce 344 olarak belirlenen okul kontenjan sayısına (yukarıda ifade edildiği üzere 25/04/2018 tarihli dilekçedeki beyana göre sözlü olarak kendilerine bildirilen 200-250 öğrenci sayısına) ve öğrencilerin beden farklılıklarına göre elbiselerin hazır tutulması gerekliliği sebebiyle 2’şer adet olmak üzere yazlık ve kışlık olmak üzere 668 kısa kollu, 670 uzun kollu tişört imal edildiği iddia edilmiş ise de, düzenlenen sözleşmede davalının, davacının ürettiği okul kıyafetlerini alma değil, okul kıyafeti olarak davacının ürettiği kıyafetlerin belirlenerek, öğrencilerine bu kıyafetleri almalarını sağlaması yükümlülüğünü yüklenmiş olduğu, davalının bu yükümlülüğüne uymadığı, yani davacı tarafça imal edilen okul kıyafetlerinin giyilmesi hususunu öğrencilerine bildirmediği ve bunu sağlamadığı hususunun davacı tarafça iddia ve ispat edilmediği, yine sözleşmede, davalıya ait okuldaki 2015-2016 dönemi mevcut 66 olarak belirtilen ve dava konusu olmayan öğrenci sayısı yerine okul kontenjanı olarak milli eğitime bildirilen 344 öğrenci sayısına göre okul kıyafeti hazırlanacağının açıkça düzenlenmemiş olması ve bu konuda hatırlatılan yemin hakkının davacı tarafça kullanılmaması karşısında davacının mevcut öğrenci sayısını aşan şekilde 2015-2016 yılı için 2’şer adet olmak üzere yazlık ve kışlık olmak üzere 668 kısa kollu, 670 uzun kollu tişört bedelini davacıdan talep hakkının bulunmadığı, davalının, takibe itirazında haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine, davacı alacaklının kötü niyeti ispatlanmadığından, davalının haksız takip tazminatı talebinin de reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvurusunda; daha önce … Dershanesi adı altında eğitim veren davalı kurumun, 05/06/2015 tarihinde … Bakanlığı tarafından verilen izinle … Lisesi olarak 344 öğrenci kontenjanı ile (… Bakanlığının vermiş olduğu ruhsatta görüldüğü üzere) 2015-2016 eğitim öğretim yılında ticari özel lise olarak eğitimine başladığını, taraflar arasında düzenlenen 15/08/2015 tarihli sözleşmenin, 15/08/2015 ile 31/05/2020 tarihleri arasında geçerli olduğunu, mahkemenin sözleşme şartları ve hukuki ihtilafın tespitinde yanılgıya düştüğünü, müvekkili firmanın belirlenen kıyafet modellerinin 4 yıl süre ile değişmeyeceği ve sözleşmenin 5 yıllık olduğunu, stokların davalı tarafından alınacağı taahhüt edildiğinden üretim yaptığını, okulun kapanması/kıyafetlerin giyilmemesinin sözleşmenin 9. maddesi kapsamında olduğunu, okulun kapanmasında müvekkili şirketin herhangi bir kusuru olmadığını, 344 öğrenci kontenjanlı bir kurum için üretim yapan müvekkilinin basiretli bir tacir gibi davrandığını ve sözleşme hükümlerini yerine getirdiğini, Eylülde açılacak bir okulun kıyafet adedini kimsenin bilemeyeceğini, ürünlerin 6 ay önceden hazırlandıklarını, davalı tarafın müvekkili şirkete yazılı bir bildirimi de bulunmadığından sözleşme şartlarını ihlal ettiğinin açık olduğunu, yine sözleşmenin 10. maddesinde sözleşmenin feshi ve iptali başlığı ile Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında sözleşmenin tek taraflı olarak fesih edilemeyeceğinin kararlaştırıldığını, davalı tarafın sözleşmenin bu maddesini de ihlal ettiğini, davalının sözleşmeyi feshettiğini müvekkiline bildirmediğini, böylece müvekkili şirketin zarara uğramasına neden olduğunu, müvekkili şirketin iyi niyetle; stoktaki kıyafetler okul armasını ve logosunu ihtiva ettiğinden kıyafetlerdeki armaları söktürerek armaların yerine cep diktirdiğini, bu haliyle okulun ismi değiştiğinde de kullanılmak üzere davalıya teslim edildiğini, müvekkili firma yetkilisi … ile davalı şirket temsilcisi …’in yazışmalarından da anlaşılacağı gibi davalı tarafın stoktaki ürünlerin alınmayacağına dair bir itirazı bulunmadığını, ayrıca müvekkili şirketin, mesaj yoluyla stoktaki ürünlerin listesini karşı tarafa bildirdiğini, buna da herhangi bir itiraz olmadığını, konfeksiyon üretim ve satışı konusunda ehil bir bilirkişiden hem benzer sözleşme hem de ticari teamüller gereğince özel bir lise için yazlık kışlık, cinsiyet, beden/uzun, kısa kol, eşofman vb. kriterler dikkate alınarak nasıl üretim yapıldığı, basiretli bir tacirin sorumluluktan kurtulmak için stokta mal bulundurma gereğine dair, beyanları doğrultusunda bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında davalı eğitim kurumunun öğrencilerinin giyeceği okul kıyafetlerine ilişkin 2015-2016 eğitim-öğretim yılından itibaren 15/08/2015 başlangıç- 31/05/2020 bitiş tarihlerini kapsar şekilde üretim ve satış sözleşmesi yapıldığı ihtilafsızdır.
Sözleşmenin 3. maddesine göre davacı, davalıya ait okulun tüm öğrencilerinin bedenlerine göre kıyafetleri sağlamakla yükümlüdür. Bunun karşılığında davalı da okul kıyafetlerinin tümünü firmadan temin etmeyi kabul etmiştir. Yine sözleşmede taraflarca okul kıyafetlerinin her yılın 10 Ağustos gününe kadar satış fiyatlarının ilan edileceği ve kıyafetlerin ilan edilen fiyatlarda satılacağı kabul edilmiş; 2015-2016 eğitim-öğretim yılı için de okul kıyafetlerinin birim fiyatları belirlenmiştir.
Davacı, davalı tarafın müvekkili şirkete yazılı bir bildirimde bulunmadan sözleşmenin 10. maddesine aykırı olarak feshedilemeyecek tarihlerde sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, böylece müvekkili şirketin zarara uğramasına neden olduğunu belirterek; 2016-2017 öğretim yılı için ürettiğini ve davalı tarafından teslim alınıp bedelinin ödenmediğini iddia ettiği kıyafetlerin bedelinin tahsili için yapılan ilamsız takibe itirazın iptalini talep etmiştir.

Dosyada bulunan … Bakanlığı … Kurumları Genel Müdürlüğü’nün 21/09/2016 tarih ve E. 10012153 sayılı yazı örneğinden, davalı özel öğretim kurumunun; kurucusu tarafından kapatılmak istenmesi üzerine, kurumun 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 7.maddesine göre, kurum açma izninin ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatının iptal edilmesinin Bakanlıkça uygun görüldüğü anlaşılmıştır.
Bu açıklamalar kapsamında somut olay incelendiğinde, davacı sözleşmenin feshi nedeni ile davalıya özel olarak ürettiği okul kıyafetlerinin satışını yapamaması nedeniyle uğradığı zararının tazminini talep etmektedir.
Yukarıda açıklandığı üzere, taraflar arasındaki sözleşme 5 yıl süreli olup, … Bakanlığı … Kurumları Genel Müdürlüğü’nce, davalı kurumun kendi isteği ile kurumun izinlerinin iptal edilmesine karar verildiği anlaşılmakla, sözleşmenin 2. yılı olan 2016-2017 öğretim yılı için, davalı tarafça davacıya üretim yapılmaması yönünde herhangi bir uyarıda bulunulduğu da iddia ve ispat edilememiş olmakla, mahkemece üretildiği ve davalıya teslim edildiği iddia edilen okul kıyafetleri üzerinde inceleme yaptırılarak; davacı tarafça, sözleşme kapsamında davalıya ait okul için özel okul kıyafeti üretimi yapılıp yapılmadığı tespit edilerek, özel üretim yapıldığının kanıtlanması durumunda, 2016-2017 öğretim yılına ilişkin üretilmesi gereken makul sayıda kıyafet miktarı yönünden, davacının imalat maliyetinin belirlenmesi, yine üretilip, davalı tarafa bırakılan okul kıyafetlerinin mevcut hali ile piyasada satılıp satılamayacağı da tespit edilerek, satılabileceğinin tespiti halinde ve davalı tarafça iade edilmesi şartıyla davacının hesaplanacak zararından mahsup edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,

2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/09/2020 tarih ve 2018/235 Esas- 2020/336 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,

3-Dairemiz kararına uygun şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,

4-Davacı tarafından yatırılan 200,66 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,

5-İstinaf talep eden davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 29/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …