Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/776 E. 2021/472 K. 17.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2019
NUMARASI :….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/05/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalının inşaat işleri yapmakta olduğunu, davalının inşa ettiği yapının mekanik tesisat projesinin davacı tarafından yapılarak teslim edildiğini, ilgili kurum ve kuruluşlardan bu projelere ilişkin gerekli onayların alındığını, ancak davalının bu edimden kaynaklanan bedeli ödemediğini, bu nedenle Eskişehir 4. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ederek durmasına neden olduğunu, bu nedenle davanın kabulüne, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava dilekçesinde belirtilen faturaların kapalı fatura olduklarını, kapalı fatura niteliği gereği fatura meblağının ödendiği karinesi oluşturulmakla iş bu borcun ödenmediği iddiasının ispatının davacı tarafta olduğunu, davacının ödenmediğini kanıtlaması gerektiğini, davacının mükerrer tahsilat yapmaya çalıştığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı defterlerinde kayıtlı olan 167.955,30 TL. tutarlı 14 adet faturaya karşın davalı kayıtlarında bu faturaların 146.107 TL.’lik 10 adedinin kayıtlı olup, davacı kayıtlarında yer alan 111.529,30 TL’lik tahsilat düşüldüğünde davacı alacağının 34.577,70 TL. olarak gözükmekte ise de, davacı kayıtlarında yer almayan davalı kayıtlarında yer alan ve dayanakları sunulan ve fatura tarihindeki davacı ortak ve yetkilisi…. ifadesi ile doğruladığı 21.847,70 TL.’lik 01/01/2015 – 24/08/2015 – 26/08/2015 – 06/08/2015 tarihli tahsilat makbuzları toplamı ile davalı tarafça daha sonra dosyaya sunulan 17/12/2015 tarihli 7.259,90 TL’lik nakit ödemeye ilişkin tahsilat makbuzu ile bilirkişi raporunda belgesi olmadığı ifade edilen 22.000 TL’lik çek ödemesine ilişkin tahsilat makbuzu toplamı gözetildiğinde bakiye 34.577,70 TL’lik bu miktarın da ödendiği, dolayısıyla dava konusu alacağın ödenmiş olduğu anlaşılmakla; davanın reddine, ödenmiş olan borca ilişkin takibe geçmekte davacı kötü niyetli görüldüğünden asıl alacağın %20’sine karşılık gelen 12.148,10 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarında davalı tarafından ödeme olarak sunulan makbuzların bulunmadığını ve gerçekte bir ödeminin de olmadığını, şirketin 04/03/2016 tarihine kadar yetkilisi olan …icra takibinden sonra şirketi temsil ettiği döneme tekabül edecek şekilde gerçeğe aykırı makbuz düzenlediğini, makbuzdaki imzanın … ait olmadığını , bu hususun mahkemece yeterince incelenmediğini, davalının usulüne uygun olarak tanık dinleme delili olmadığı halde her nasılsa tanığın duruşmaya gelerek mahkemece kendiliğinden davalı tanığı olarak… dinlenildiğini, bunun usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin ön inceleme durmasından sonra tanık olarak bildirdiği… dinlenilmediğini, mahkemece müvekkili aleyhine verilen kötü niyet tazminatının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının kötü niyetinin ayrıca kanıtlanması gerektiğini, dava tarihinde şirketin temsilcisi olmayan, şirketten husumetli olarak ayrılan ve usulüne aykırı şekilde çağrılıp tanık olarak dinlenilen kişinin müvekkili şirketin kötü niyetli olduğunu kanıtlayan bir olgu olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve davalı lehine verilen kötü niyet tazminatının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
İİK.67/II.maddesi uyarınca itirazın iptali davalarında alacaklının aleyhine yani borçlu yararına tazminata hükmedilebilmesi için davanın reddi tek başına yeterli olmayıp, ayrıca takipte haksız ve kötüniyetli olduğunun kanıtlanmış olması gerekir. Yanlar arasında yazılı eser sözleşmesi bulunmadığı, sözlü eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu anlaşılmakla yapıldığı iddia olunan işlerin yapılıp yapılmadığının saptanması yargılamayı gerektirdiği ve davacının kötüniyetli olduğu açıkça kanıtlanamadığından koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece davalının kötü niyet tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın reddi ile davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/03/2019 tarih ve … K. sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın REDDİNE,
4-Davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
5-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 974,93 TL harçtan mahsubu ile bakiye 915,63 TL harcın karar kesinleşince ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 11.300,37 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
İstinaf İncelemesi Yönünden:
10-İstinaf talep eden davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harcın talep halinde kendisine iadesine,
11-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf başvurma harcı ile 4,50 TL tebligat gideri ve 31,00 TL dosya gönderme masrafı olmak üzere toplam 156,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 17/05/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır