Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/679 E. 2021/692 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
.

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

.
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

.

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2019
NUMARASI :….
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVALARIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 08.07.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 08.07.2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli dava ve birleşen davalarda mahkemece davanın kabulü ile birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada
Davacı vekili özetle; taraflar arasında, … ….Projelerinin Hazırlanması İşi’ne ilişkin 06.09.2011 tarihli taşeronluk sözleşmesinin imzalandığını; bu sözleşmenin iş artışına ilişkin 6. maddesinde, ayrıca yapılması istenen projeler olduğu takdirde karşılıklı mutabakat sonucu ücretlendirileceğinin yazıldığını; davalı şirketin talebi üzerine ……. Etabına ait projelerinde müvekkili tarafından hazırlandığını ve işin KDV hariç 200.000 TL karşılığında hazırlanması hususunda anlaşma sağlandığını, bu hususta elle hazırlanmış ve imzalanmış tutanak bulunduğunu, davacı müvekkilinin üstlendiği edimini yerine getirdiğini ve (KDV dâhil) 203.600 TL bedelli faturayı kestiğini, davalının borcu ödemediğini ve alacağın tahsili için Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasından icra takibi yapıldığını ve davalının takibe itiraz ettiğini; bu sebeple, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra ve inkâr tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili özetle; 06.09.2011 tarihli sözleşmede bilahare iş artışına gidilerek 3. ve 4. Etap işlerinin ilave edildiğini; sözleşmede iş artışı bedelinin tespiti için hüküm bulunmadığını, davacı ve davalı şirket yetkilileri arasında iş artışı bedeli için idarenin ortak girişime ödeyeceği bedelin yarısının davacı şirkete ödenmesi konusunda mutabakata varıldığını, bu tutarın 215.000 TL’nin yarısı olacağını; iş artışı hususunda idare tarafından toplam tutara dâhil projelerin eksik ve kusurlarının 25.01.2013 tarihli yazıyla müvekkili tarafından davacı şirkete iletildiğini ve projede yapılması gerekli düzeltmelerin 30.01.2013 tarihine kadar yapılmasının istenildiğini; davacı şirket tarafından eksik ve hataların giderilmemesi nedeniyle davacı nam ve hesabına ödenmek üzere farklı firmalarla 3 adet 67.000 TL bedelli sözleşmeler imzalandığını ve iş bedellerinin ödendiğini, davacının gerekli çalışma ve düzeltmeleri yapmaması sebebiyle iş sahibi tarafından sözleşmenin feshedildiğini, müvekkilinin 50.000 TL teminatının iade edilmediğini, bakiye 97.747,69 TL ile ilave işler bedeli 71.000 TL’nin ödenmediğini¸ davalının doğrudan 285.747,69 TL zararının doğduğunu savunarak davanın reddine ve kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen…esas sayılı davada
Davacı vekili özetle; taraflar arasında, ….. Hazırlanması İşi’ne ilişkin 06.09.2011 tarihli taşeronluk sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmenin 6. maddesinde iş bedelinin KDV hariç 285.000 TL olarak belirlendiğini, müvekkilinin 109.000 TL ve 188.330 TL tutarlı iki adet fatura düzenlediğini; birinci hakedişin ödendiğini fakat 188.330 TL tutarlı ikinci hakedişin eksik ödendiğini ve 72.330 TL bakiye alacak kaldığını, alacağın tahsili için Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı takip dosyasından icra takibi yapıldığını ve davalının haksız olarak itiraz ettiğini öne sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı vekili özetle; taraflar arasında akdedilen 06.09.2011 tarihli sözleşme kapsamında müvekkilinin 109.000 TL tutarlı ilk faturayı ödediğini, 188.330 TL tutarlı faturanın ise 116.000 TL’sinin ödendiğini, kalan 72.330 TL’nin iş sahibi tarafından projelerin onaylanmaması ve ortak girişim hakedişlerini ödememesi, davacı tarafından yapılan projedeki eksik ve kusurların giderilmemesi nedeniyle iş sahibinin sözleşmeyi feshetmesi nedenleriyle ödenmediğini savunarak davanın reddine ve kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen….. sayılı davada
Davacı vekili özetle; 06.09.2011 tarihli sözleşme kapsamında hazırlanan projelerin değişiklikler nedeniyle en az dört kez tekrar yapıldığını, sözleşmenin ilave işler kısmından kaynaklanan 30.540 TL’nin tahsil için fatura düzenlenmişse de ödenmediğini, 2013/1011 sayılı takibin haksız itiraz sonucu durduğunu öne sürerek itirazın iptaline, icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili özetle; davaya konu faturanın sözleşme kapsamındaki işlere ilişkin olmadığını, sözleşme kapsamındaki 1. ve 2. Etap projelerine ilişkin iş sahibi tarafından müvekkiline ilave iş bedeli olarak ödeme yapılmadığını, davacının yaptığı işlerin onaya tabii olduğunu ve projelerin eksik ve hatalar nedeniyle onaylanmadığını, iş sahibinin girişim ortaklığının sözleşmesini feshettiğini savunarak davanın reddine, kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; “Asıl davanın konusu, davalı şirketin talebi üzerine … Projesinin 3. ve 4. Etabına ait projelerin de davacı tarafından hazırlanması nedeniyle KDV hariç 200.000,00 TL tutarın tahsiline ilişkindir. Bu davadaki sorun, iş artışından dolayı düzenlenen KDV dâhil 203.600,00 TL tutarlı faturadan kaynaklanan alacak bulunup bulunmadığı hususudur. Bu davanın/icra takibinin dayanağı faturanın iş artışından kaynaklandığı konusunda çekişme yoktur. Davalının da içinde yer aldığı adi ortaklığın keşide ettiği 11/02/2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamede, “…. arasında 26/08/2011 tarihinde imzalanmış olan ‘….. Projelerinin Hazırlanması İşi’ kapsamı haricinde bulunan 3. Ve 4. Etaplara ait projelerin de hazırlanması talimatımız, Firmanız için iş artışı oluşturmuştur…” denilmektedir. İhtarname açık bir şekilde iş artışı olduğunu ve adi ortaklığın talimatı ile yapıldığını kabul etmektedir. Bu aşamada iki sorun bulunmaktadır. Birisi iş artışının tutarı ve diğeri ise ayıplı ve eksik imalat bulunup bulunmadığıdır. Az yukarıdaki ihtarnamede iş artış tutarı konusunda beyan bulunmaktadır. Şöyle ki ihtarnamede: “…İşverenin konu hakkındaki kararı Müşavir Firmamıza iletilmiş olup (Ek-b’de verilmektedir), iş artışı için toplam 215.000 TL+KDV tutarında ödeme yapılması karara bağlanmıştır…” şeklinde beyan mevcuttur. Davalı, sözlü mutabakat gereğince bu tutarın 1/2 oranının davacıya ödeneceğini iddia etmektedir. Bu iddianın ispatı davalıya ait olup davalı yasal ve yazılı delillerle bu hususu ispatlayamadığından davacı beyanında sözü edilen 200.000,00 TL’nin iş artış bedeli olduğunun kabulü gerekmiştir. İkinci sorun ise eksik ve ayıplı imalat noktasındadır. İş ortaklığı, davacıya hitaben 25/01/2013 tarih 1107-13/007 sayılı yazıyı göndererek: “… Taahhüdümüz altında bulunan ‘…..İnşaatlarına Dair İhale Dokümanlarının Hazırlanması İşi’ kapsamındaki idare tarafından ekte gönderilen dokümanlar ışığında, projelerde yapılması gerekli olan düzeltmelerin 30/01/2013 tarihine kadar yapılarak tarafımıza gönderilmesini rica ederiz. Aksi takdirde idare tarafından istenilen bu revizyonlar nam-ı hesabınıza yaptırılacaktır…” ihtarı yapılmıştır. Davalı, (…) yevmiye sayılı ihtarnamesinde 12.000+15.000+40.000=67.000,00 TL nama ifa yapıldığını, 215.000/2 = 107.500,00 – 67.000,00 = 40.500,00 TL alacak bulunduğunu ihtar etmiştir. Davacı ise Ankara 56. Noterliği’nin 17/04/2013 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinde 203.600,00 TL alacağın bir hafta içinde ödenmesini istemiş; ihtarın 18/04/2013 tarihinde tebliğ edildiği ve 26/04/2013 tarihinde temerrütün oluştuğu izlenmiştir. Birinci bilirkişiler kurulunun 16/02/2015 tarihli raporlarındaki defter incelemesi, belgelere yöneliktir. İş ortaklığının 2012/2013 yılı defterlerinin sahibi lehine delil gücüne sahip olduğu, iş ortaklığının defterinde, 16/04/2012 tarihli 109.000,00 TL, 05/10/2012 tarihli 188.300,00 TL ve 07/01/2013 tarihli 30.540,00 TL olmak üzere üç adet toplam 327.870,00 TL tutarlı faturaların deftere kayıt edilmiş oldukları, aynı yıllarda toplam 225.000,00 TL ödeme kaydı nedeniyle davacıya kendi defterlerine göre 102.870,00 TL borçlu olduğu, belirlenmiştir. İş ortaklığının defterlerinde yer alan 109.000,00 TL ile 188.300,00 TL toplamı “… … Hazırlanması İşi” başlıklı taşeronluk sözleşmesinin 1. ve 2. Etap Altyapı projelerinin hazırlanması işine ait olup, toplam bedel deftere işlenmiş olduğundan, davacı alt taşeronun 06/09/2011 tarihli sözleşme kapsamında işi tam teslim ettiğinin kabulü gerekir. Aksi kabul adi ortaklığın defterine aykırı olacaktır ki eksik iş konusu davalı tarafından ispatlanamamıştır. Bunda sonraki asıl davanın konusu olan … Projesinin 3. ve 4. Etabına ait projelerin de davacı tarafından hazırlanması nedeniyle alacak istemi değerlendirilmelidir. İş artışına ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Dolayısıyla iş miktarı, nitelikleri ve diğer hususlar konusunda yazılı bir belge yoktur. Yazılı belge bulunmaması sebebiyle ayıbın davalı tarafından ispatı da mümkün olmamıştır. Davalı, dilekçesinde iş sahibi tarafından 215.000,00 TL iş artışı ödemesi yapıldığını kabul etmektedir. Ancak bu tutarın yarısının davacıya ödeneceğine ilişkin mutabakatı yasal ve yazılı delillerle ispatlayamadığından davacı beyanında geçen iş artış bedelinin 200.000,00 TL (KDV hariç) olduğunu kabul etmek gerektiği kanaatine varılmış, bilirkişilerin kimi yerlerde farklı açıklamaları ile aksine olan savunmaya itibar edilmemiştir. Bu kabule göre asıl davanın 203.600,00 TL (KDV dâhil) üzerinden kabulüne karar verilmelidir. Birleşen Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …K. sayılı dava dosyası, sözleşmenin 6.maddesine göre ikinci hakedişe esas düzenlenen KDV dâhil 188.330,00 TL tutarlı faturadan bakiye 72.330,00 TL’nin tahsiline ilişkindir. Az yukarıda incelenen adi ortaklığın defterlerinde bu faturanın kayıtlı olduğu sabittir. Bu kaydın sehven yapıldığına yönelik itiraz bulunmadığı gibi kaydın aksine yasal delillerde bulunmamaktadır. Bu nedenle, söz konusu faturada bakiye alacak olan 72.330,00 TL yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmelidir. İşlemiş faiz yönünden ise, temerrüt ihtarı sunulmadığından, koşulları bulunmayan işlemiş faiz isteminin reddi gerekmiştir. Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… K. sayılı dava dosyasında; sözleşme gereğince yapıldığı ileri sürülen ilave iş nedeniyle düzenlenen KDV dâhil 30.540,00 TL tutarlı fatura alacağı davanın konusudur. Bu faturanın adi ortaklığın defterinde kayıtlı olduğu belirgindir. Defter kaydı davalı için de bağlayıcı olup bu kaydın sehven yapıldığına ve kaydın aksine yasal ve yazılı delil sunulmamıştır. Bu sebeple, 30.540,00 TL fatura alacağı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmelidir. İşlemiş faiz yönünden ise, temerrüt ihtarı sunulmadığından, koşulları bulunmayan işlemiş faiz isteminin reddi gerekmiştir. Asıl ve birleşen davalarda, davalı tarafından nama ifa yapıldığı ve 12.000+15.000+40.000=67.000,00 TL nama ifa nedeniyle bu tutarların davacı alacağından mahsubu gerektiği savunulmuştur. Yukarıda açıklandığı gibi taraflar arasında, 06/09/2011 tarihli “… … Hazırlanması İşi” başlıklı taşeronluk sözleşmesi imzalanmış ve 1. ve 2. Etap Altyapı projelerinin hazırlanması davacı tarafından yerine getirilmiştir. Bu sözleşmenin tutarı adi ortaklığın defterine kayıt edilmiştir. O halde bu sözleşme yönünden eksik iş ve nama ifa koşulları bulunmayacaktır. Taraflar arasında, davalı şirketin talebi üzerine … Projesinin 3. ve 4. Etabına ait projelerin de davacı tarafından hazırlanması işi yönünden ise yanlar arasında yapılan bir yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Dolayısıyla iş artışı miktarı dosyadaki belgelerle ve beyanlarla belirlenebilirken iş miktarı konusunda bir belirleme mümkün değildir. O halde iş artışı yönünden eksik iş olduğu ve bunun nama ifa edildiğinin ispatı davalıda olup, davalının dava dışı firmalara ait yalnızca sözleşme örneklerini sunarak faturaya dayanmayan iş nedeniyle nama ifanın bulunduğunu ispatından söz edilemez. Bu sebeple, koşulları bulunmayan nama ifa yönünden mahsup isteminin reddi gerekmiştir. Bilirkişilerin son ek raporu ile yukarıda açıklama ve kabullere uygun düşmeyen görüşleri dosyadaki bilgi ve belgeler karşısında uygulanabilir görülmemiştir. Somut olayda; asıl davada uyuşmazlık eser sözleşmesi kapsamında iş artışından doğan faturaya dayalı alacağın tahsiline yöneliktir. İş artışının miktarı ile tutarı çekişmeli olup alacak yargılamayı gerektirdiğinden, icra inkâr tazminatı isteminin reddi gerekmiştir. Birleşen Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. K. sayılı dava dosyası, sözleşmenin 6.maddesine göre ikinci hakedişe esas düzenlenen KDV dâhil 188.330,00 TL tutarlı faturadan bakiye 72.330,00 TL’nin tahsiline ilişkindir. Adi ortaklığın defterlerinde bu faturanın kayıtlı olduğu sabittir. Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta ise de icra takip dosyası dayanağı faturanın davalı defterinde kayıtlı olduğu ve bu şekilde alacak ‘likit’ olduğundan, davacının icra inkâr tazminatı talebi yerinde görülmüştür. Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… K. sayılı dava dosyasında; sözleşme gereğince yapıldığı ileri sürülen ilave iş nedeniyle düzenlenen KDV dâhil 30.540,00 TL tutarlı fatura alacağı davanın konusu edilmiş olup, bu faturanın adi ortaklığın defterinde kayıtlı olduğu belirgindir. Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta ise de icra takip dosyası dayanağı faturanın davalı defterinde kayıtlı olduğu ve bu şekilde alacak ‘likit’ olduğundan, davacının icra inkâr tazminatı talebi yerinde görülmüştür. Davacının, rededilen miktar yönünden takibe geçilmesi haksız olmakla birlikte kötüniyeti ispatlanamadığından, davalının koşulları bulunmayan tazminat” isteminin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle “1-Asıl davada: A) Davanın kabulü ile; Davalının, Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün…. E. sayılı takip dosyasında vaki itirazının; 203.600,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına; asıl alacağa, takip tarihinden itibaren yıllık %9,00 ve değişen oranlarda faiz uygulanmasına, B) Koşulları bulunmayan tazminat isteminin reddine, 2-Birleşen Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. K. sayılı dava dosyasında: A) Davanın kısmen kabulü ile, Davalının, Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasında vaki itirazının; 72.330,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına; asıl alacağa, takip tarihinden itibaren yıllık %16,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, Fazlaya ilişkin istemin reddine, B) Hükmolunan alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 14.466,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C) Davalının, koşulları bulunmayan tazminat isteminin reddine, 3.-Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…K. sayılı dava dosyasında:
A) Davanın kısmen kabulü ile,
Davalının, Ankara 13. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı takip dosyasında vaki itirazının; 30.540,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline ve takibin devamına; asıl alacağa, takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 ve değişen oranlarda avans faiz uygulanmasına, Fazlaya ilişkin istemin reddine,” karar vermiştir.
Dava ve birleşen davalarda davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşme gereğince taşeronun yaptığı işlerin yüklenici onayına tabii olduğu, 1 ve 2. etap iş bedeli 285.000 TL + KDV için düzenlenen 109.000 TL bedelli faturanın müvekkili tarafından ödendiği, 188.330 TL bedelli faturanın 116.000 TL’sinin ödendiğini, bu fatura bakiyesiyle davacı tarafça ilave işler ile 3. ve 4. Etaba ilişkin düzenlenen faturaların ise davacı tarafından yapılan projelerin iş sahibi tarafından onaylanmaması, iş sahibinin iş ortaklığının sözleşmesini feshetmesi, bakiye iş bedelini ödememesi, teminatı paraya çevirmesi nedenleriyle müvekkillinin toplam 285.747,69 TL zarara uğratılması nedeniyle ödenmediğini, yargılama aşamasında üst işveren ve müşavir firmadan tüm kayıt ve belgeler getirtilerek bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmesine rağmen kayıt ve belgeler gelmeden rapor ve ek rapor alındığı, belgelerin celbinden sonra alınan 24.09.2018 tarihli raporda sözleşmenin feshedildiği de gözetilerek davacının 1. ve 2. etap işinden 199.557 TL, ilave işler için 805,12 TL ve 3. ve 4. etapla ilgili iş nedeniyle 92.262,50 TL ücrete hak kazandığının rapor edildiği, raporda etapların karıştırıldığı, ek raporda 1.ve 2.etap için hak kazanılan 199.557 TL’den ödendiği sabit olan 109.000 TL+116.000 TL’nin mahsubu halinde davacının 25.447 TL borçlu olduğunun görüldüğü, ek raporun sonuç bölümünde dava ve taleplerin karıştırıldığı, raporlara göre davacının 3.ve 4.etap için bakiye 92.262,50 TL alacağından 1.ve 2.etap için fazla ödenen 25.447 TL’nin mahsubuyla davacının 66.815,50 TL alacaklı olacağı ancak bu tutardan da müvekkili tarafından 3.kişilere yaptırılan işler için ödenen 67.000 TL’nin mahsubu halinde davacının alacağı kalmadığı, bilirkişilerin 109.000 TL + 116.000 TL ödemeyi mahsup etmeyerek sonuç bölümünü hatalı yazdıkları nedenleriyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava ve birleşen davalar, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli olup, mahkemece davanın kabulü ile birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde dava ve birleşen davalarda davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında 06.09.2011 tarihli 285.000 TL+KDV bedelli 1. ve 2. Etap işlerine ilişkin yazılı sözleşme ilişkisi olduğu, bu sözleme kapsamında davacı tarafça kesilen ve davalı defterlerinde de kayıtlı bulunan 109.000 TL ve 188.330 TL tutarlı faturalar için davalı tarafça 225.000 TL ödeme yapıldığı, davacının bakiye 72.330 TL alacağının kaldığı, yine sözleşme kapsamında davacı tarafça ilave işler yapıldığı, bunun bedelinin de 30.540 TL olduğu ve buna ilişkin faturanın da davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ihtilafsızdır.
Yine asıl davaya ilişkin yazılı sözleşme dışında 3. ve 4. Etaplara ilişkin taraflar arasında sözlü eser sözleşmesi ilişkisi olduğu tarafların kabulünde olup, davacı tarafça iş bedeli 203.600 TL olarak talep edilmiş, davalı taraf ise iş ortaklığının dava dışı iş sahibiyle 215.000 TL’ye anlaştığını, ancak dava dışı iş sahibinden iş bedelinin tahsilinde davacıya %50’sinin ödeneceğinin taraflarca kabul edildiğini savunmuş ise de, iddiasını usulüne uygun olarak ispatlayamadığından 3. ve 4. Etaba ilişkin sözlü eser sözleşmesi kapsamında iş bedelinin davacının talep ettiği miktar olan 203.600 TL olarak kabulü yerindedir.
Davalı tarafça davacının sözleşme kapsamındaki işleri eksik ve ayıplı yaptığını, bu nedenle dava dışı iş sahibince kendisine bildirimlerin olduğunu, davalı tarafça da bu hususların davacıya iletildiği ancak davacı tarafça giderilmediği için bir kısım işleri kendilerinin dava dışı 3.kişilere tamamlattırdığı iddiasında bulunulmuş, buna yönelik bir kısım yazışma ve belgeleri dosyaya sunmuş, ayrıca davacının eksik ve kusurlu işleri nedeniyle iş sahibi tarafından sözleşmenin feshedildiği, davacının sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle zarara uğradıklarını belirterek asıl ve birleşen davadaki taleplere karşı çıkarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama kapsamında bilirkişi raporu ve ek raporlar alınmış ise de, davalının bu iddia ve delilleri gereğince dosya kapsamına uygun denetlenebilir bir inceleme yapılmamış, alınan son ek raporda davacının yazılı ve sözlü eser sözleşmeleri gereğince işleri değerlendirilmeksizin davalının dava dışı iş sahibiyle yaptığı sözleşme kapsamı ve miktarı taraflar arasındaki sözleşme kapsam ve miktarına oranlanmak suretiyle inceleme ve değerlendirme yapıldığı görülmüştür.
Tüm bu açıklamalar ışığında, mahkemece yukarıda açıklandığı üzere taraflar arasındaki yazılı ve sözlü eser sözleşmesi kapsamında kabulünde olunulan iş bedelleri esas alınarak dava dışı işsahibi ve müşavir firmaca davalıya hitaben eksik ve ayıplı işlere yönelik yazılar ve eki belgeler ile davalı tarafça davacıya bu nedenle gönderilen yazı ve belgeler ile dava dışı iş sahibinin belirlediği eksik ve ayıplı işler de davacının sözleşmeler kapsamında sorumlu olduğu iş kalemleri bulunup bulunmadığı, varsa bu kalemler yönünden davalının davacıya uyarıda bulunup bulunmadığı saptanarak bu kalemlerin davalı tarafça giderildiğine ilişkin delilleri de değerlendirilmek suretiyle davacı iş bedelinden mahsubu gereken bir bedel olup olmadığı belirlenmek suretiyle asıl ve birleşen davaların sonuçlandırılması gerekirken eksik inceleme ve değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK 353/1.a.6 madde gereğince kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
2-) Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13.02.2019 tarih,…. sayılı kararının HMK 353/1.a.6 maddeler gereğince kaldırılmasına,
3-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-) Asıl ve birleşen davalarda davalı tarafça yatırılan 5.234 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-) İstinaf talep eden asıl ve birleşen davalarda davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nun 353/1.a maddesi gereğince KESİN olarak 08.07.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.