Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/358 E. 2021/429 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2018
NUMARASI :….
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVANIN KONUSU : Tazminat/ Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 21/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan tazminat ve birleşen davada alacak davasında mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkili şirket tarafından dava dışı kooperatife ait inşaatların tüm silikon giydirme,….. imzalandığını, işin bitim tarihinin 21/07/2014 olarak kararlaştırıldığını, davalının süresinde işi bitirmemesi nedeni ile 05/09/2014 tarihli ihtarname düzenlenerek işin 7 gün içeresinde tamamlanmasının istenildiğini, davalı tarafından ek süre talep edilmesi üzerine 10 günlük ek süre verildiğini, 18/03/2015 tarihli ihtarname ile de son kez süre verilerek işin yapılmaması halinde nam ve hesaba üçüncü kişiye yaptırılacağının bildirildiğini, işin bitirilmemesi üzerine işin müvekkili şirket tarafından 3.kişiye yaptırılmasına karar verildiğini, ancak öncesinde Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin… sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını ve bu dosyada alınan bilirkişi raporunda eksik işlerin tamamlanma bedelinin 142.641,25 TL olarak belirlendiğini, davalının bu rapora itiraz ederek Ankara 2. Sulh hukuk mahkemesinin … sayılı dosyasında yaptırdığı tespitte, eksik imalat tutarının 44.118,75 TL olduğunun belirlendiğini, eksik imalat bedeline ilişkin olarak 142.641,25 TL’nin müvekkiline ödenmesini talep ettiklerini, yine taraflar arasındaki sözleşmenin 9.maddesine göre müvekkilinin günlük 1.000,00 TL gecikme cezası talep etme hakkı olduğunu, bu kapsamda şimdilik 1.000,00 TL gecikme cezasının da ödenmesini talep ettiklerini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 142.641,25 TL eksik ve hatalı imalat bedelinin ve 1.000,00 TL gecikme cezasının davalıdan faizi ile tahsilini istemiştir.
Davalı vekili; işin sürekli olarak elektrik voltaj düşmeleri, olağan dışı hava şartları, binanın inşaat aşamasında olması, diğer imalat ve tesisatların beklenmesi nedeni ile davacı şirketin bilgi ve onayı dahilinde gecikmeli de olsa bitirildiğini, gecikmelerin davacıdan kaynaklandığını, müvekkili şirkete sözleşmede belirtilen sürede ödemelerin yapılmadığını, işin kusursuz olarak bitirildiğini, yapılan iş bedelinin ödenmemesi üzerine işin bırakıldığını, imalatların bir kısmının davacı tarafından söküldüğünü, Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan tespitte yapılan imalatların sökülmüş olduğunun belirlendiğini, cezai şartın geçersiz olduğunu, davacı tarafın tespit raporunun kabul edilmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
BİRLEŞEN ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN…. KARAR SAYILI DOSYASINDA
Davacı vekili; taraflar arasında düzenlenen sözleşme kapsamında yapılan işlerin bedelinin bir kısmının geç, bir kısmının ise hiç ödenmediğini, işin bitirilen kısmı ile hak ettiği ödemeler tutarı ve müvekkiline sözleşmeye göre ödenmesi gerektiği halde ödenmeyen toplam alacağının tarafların defter ve kayıtları da celbedilmek suretiyle ve/veya mahallinde yapılacak keşif sonucu ortaya çıkacağını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı vekili; taraflar arasındaki sözleşmede belirlenen sürede ve sözleşme koşullarına uygun olarak ifa edemediğinden Ankara 50. Noterliğinin 05/09/2014 tarih ve …. yevmiyeli ihtarnamesi keşide edilerek, işin 7 gün içinde tamamlanmasının ihtar edildiğini, davacının işi tamamlamadığını, işin kalan kısmının müvekkili tarafından 3. Kişiye yaptırıldığını, davacının alacağı bulunmadığını belirterek; daha önce açılan ve aralarında hukuki ve fiili bağlantı olan Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası ile iş bu dosyanın birleştirilmesini talep etmiş, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemenin 24/11/2016 tarih ve….Karar sayılı kararı ile; iş bu dosyanın Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece; asıl davada, eksik yapılan işler bedeli ile gecikme cezasının tahsili, birleşen davada ise iş bedelinin tahsilinin talep edildiği, taraflar arasında imzalanan 03/03/2014 tarihli eser sözleşmesi ile dava dışı kooperatife ait konutların silikon giydirme, cephe ve kompozit panel cephe kaplaması imalatlarının asıl dosyanın davalısı tarafından taşeron olarak üstlenildiği, sözleşme ile işin bitim tarihinin 21/07/2014 tarihi olarak belirlendiği, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi davalı taşeronun davacı tarafından keşide edilen 18/03/2015 tarihli ihtarda verilen süreye rağmen edimini yerine getirmediği, işi tamamlayarak davacıya teslim etmediği, davacının da gecikmede kusurlu olduğu, bu nedenle davalıdan gecikme nedeniyle talepte bulunamayacağı, davalının gerçekleştirdiği imalatlarda eksik ve ayıplı işlerin mevcut olduğu, ayıplı işlerin davalıya 18/03/2015 tarihli ihtar ile ihbar edildiği, bu nedenle davacının henüz imal edilmemiş eksiklikler yanında ayıplı işlerle ilgili bedel indirim talebinde haklı olduğu, gerek dava tarihi olan 11/08/2016 tarihi itibariyle gerekse de birleşen dava tarihi olan 28/10/2016 tarihi itibariyle asıl dosyanın davacısı tarafından davalı Alfe şirketine toplam 894.383,80 TL ödeme yapıldığı, davalı tarafından sözleşme kapsamındaki imalatların eksiksiz ve ayıpsız yapılması durumunda 748.538,05 TL KDV dahil olarak belirlendiği, bu hesaba göre davacının fazla ödeme tutarının 145.845,75 TL, davalı tarafından yapılan eksik ve ayıplı imalat tutarının 56.003,75 TL olduğundan birleşen dava bakımından fazla ödeme aldığı belirlenen birleşen dosya davacısının taleplerinin haklı olmadığı gerekçesiyle; Asıl davanın kısmen kabulüne, 56.003,75 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebi reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş; kısa hükümde “asıl davanın kabulüne .. TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline” şeklinde hüküm kurulmuş ise de davacının talebi yukarıda açıklandığı gibi 1.000,00 TL gecikme cezası, 142.641,25 TL ise eksik ve imalat bedeline yönelik olup, kabul de eksik ve imalat bedeline yönelik olduğundan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekirken davanın kabulüne şeklinde sehven yapılan yanlışlık kısa kararla gerekçeli karar arasında farklılık olmayıp, HMK’nın 304.maddesine göre düzeltilebilecek maddi hata olduğundan kısa karardaki sehven yapılan bu yanlışlık gerekçeli kararda düzeltildiği belirtilmiştir.
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı .. ………. vekili istinaf başvurusunda; asıl davada verilen kararın “davalı tarafından imalatların eksiksiz ve ayıpsız yapılması durumunda iş bedelinin 748.538,05 TL KDV dahil olarak belirlendiği, bu hesaba göre fazla ödeme tutarının 145.845,75 TL, davalı tarafından yapılan eksik ve ayıplı imalat tutarının 56.003,75 TL olduğu” gerekçesine katılmadıklarını, zira müvekkil şirketçe dava açılmadan önce Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… sayılı dosyasında yaptırılan tespit sonucu alınan bilirkişi raporunda işin tamamlanmış sayılması için yapılması gereken masrafın 142.641,25 TL olduğunun tespit edildiğini, mahkemece bu miktarın 56.003,75 TL olarak değerlendirilmiş olup bu miktarı kabul etmediklerini, yine davalı tarafından Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin….İş sayılı dosyasında yaptırılan tespitte davalının 44.118,75 TL eksik iş yaptığının tespit edildiğini, aynı kaleme ilişkin gerek tarafların yaptırdığı tespitlerde, gerekse de mahkemece alınan bilirkişi raporunda belirlenen eksik iş bedeline ilişkin arada fahiş fark olup, bu farklılıkların neden kaynaklandığını ortaya koyan mahiyette bir rapor alınması talep edilmesine rağmen mahkemece bu talepleri kabul edilmeden karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca bilirkişi heyetince gecikme cezasına ilişkin talepleri yönünden hesaplama yapılması gerekirken, hukuki yorum yaparak gecikme cezası talep edilmeyeceği belirtilerek herhangi bir hesaplama yapılmamasının da hukuka aykırı olduğunu belirterek; mahkeme tarafından asıl davada verilen kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı- birleşen davada davacı .. .. ..…… vekili istinaf başvurusunda; kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olduğunu, kararın gerekçesinin ayrıntılı olmadığını, dosyada birbirinden farklı ve terditli görüşlü bilirkişi raporlarından hangisinin teknik değerlendirmesine göre karar verildiğinin açıklanmadığını, müvekkilinin sözleşme imzalanmadan önce davacı-birleşen davalıdan aldığı ödemelerin bu sözleşme borcuna mahsubunun da hatalı olduğunu, dolayısıyla 04/03/2014 tarihinde yapılan 7.000,00 TL ödeme dahil olmak üzere 03/03/2014 tarihinden önceki tüm ödemelerin bu sözleşmeyle ilgisi olmadığından, ödeme olarak kabul edilmemesi gerektiğini, müvekkili şirketin bu sözleşme kapsamında davacı-karşı davalıdan, toplam (555.670,27 TL – 7.000,00 TL olmak üzere) 548.670,27 TL tahsil ettiğini, mahkemenin müvekkiline yapılan ödemeyi 894.383,80 TL olarak dikkate almasının yanlış olduğunu belirterek; mahkeme kararının istinaf taleplerinin kabulü ile kaldırılmasını, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat ve alacak istemlerine ilişkin olup mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 03/03/2014 tarihli davacının yükleniminde olan binanın silikon giydirme, cephe ve kompozit panel cephe kaplaması işlerinin yapılmasına ilişkin davalı ile düzenlen eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, mahkemece dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilerek yasal düzenlemelere uygun karar verilmiş olduğu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm, davacı-birleşen davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Davacı-birleşen davada davalı vekilinin gecikme cezasına yönelik istinaf nedenlerinin incelenmesinde; taraflar arasında düzenlenen 03/03/2014 tarihli sözleşme niteliği itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı-birleşen davada davalı yüklenici, davalı-birleşen davada davacı taşerondur.
Sözleşmenin “İşin Süresi” başlıklı 3. Maddesine göre işin süresi 140 gün olup, sürenin sözleşmenin imzalanması ile birlikte başlayacağı, mücbir sebepler (olağanüstü doğa olayları ve işverenini idare ile imzaladığı ana sözleşmede belirtilen hususlar, vs.) ve işverenden dolayı olan gecikmelerin işin toplam süresine ayrıca ilave edilebileceği kabul edilmiştir. Sözleşmenin “Gecikme Cezası” başlıklı 9. Maddesinde ise; taşeronun iş programına uymadığı ve taahhüdündeki işi süresinde teslim etmediği takdirde, iş programında teslimi geciken her gün için 1.000,00 TL/gün gecikme cezası ödeyeceği kabul edilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; gırgır vincin kaldırmaması nedeniyle,18/03/2015 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarname tarihine kadar, edimin ifasına davacı yüklenici de engel olmuştur. Ancak bu tarihten sonra işin kalan kısmının yapılmaması ve ayıpların giderilmemesinde ise davalı taşeron kusurlu olup, davacı yüklenici tarafından sözleşme ayakta tutulduğundan, sözleşmenin 9. Maddesine göre, TBK’nun 158/2 maddesi kapsamında ifaya ekli ceza niteliğindeki gecikme cezası talep edilebilecektir. Bununla birlikte talep edilebilecek gecikme cezası; ancak eksik kalan imalatların tamamlanma süresi ve sözleşmenin 9/2 maddesindeki süre ile sınırlı olabilecektir. Bu süre bilirkişilerce tespit edilmemiş olmakla birlikte sözleşmenin 9. Maddesindeki günlük gecikme cezası miktarı ve dava dilekçesinde gecikme cezası olarak talep edilen miktar gözetildiğinde, her halükarda bu miktar kadar gecikme cezası talep edilebileceğinden, mahkemece bu alacak kalemine yönelik talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin asıl ve birleşen davaya yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, asıl davada davacı- birleşen davada davalı vekilinin asıl davaya yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, asıl davaya yönelik mahkeme kararının HMK’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl davada davalı- birleşen davada davacı … …. vekilinin asıl ve birleşen davaya yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Asıl davada davacı/ birleşen davada davalı… vekilinin asıl davaya yönelik istinaf başvurusunun KABULÜNE,
3-Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/11/2018 tarih ve … Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
4-Asıl davanın KISMEN KABULÜNE,
56.003,75 TL eksik ve ayıplı işler bedeli ile 1.000,00 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 57.003,75 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.893,92 TL nispi karar ve ilam harcı için peşin alınan 2.453,04 TL’nin mahsubu ile noksan olan 1.440,88 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.210,49 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 12.062,88 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından bu dosya için yatırılan 2.453,04 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Birleşen davanın REDDİNE,
a)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 853,88 TL’den mahsubu ile arta kalan 817,98 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
b)Davalı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 5.850,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
10-Asıl dosya davacısı tarafından yapılan 29,20 TL başvuru harcı ve 1.873,50 TL posta/tebligat/bilirkişi gideri toplamı 1.902,70 TL yargılama giderinden asıl ve birleşen davaların kabul ve red oranlarına göre hesaplanan taktiren 1.404,15 TL yargılama giderinin davalı …’nden tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Asıl dosya davalısı tarafından yapılan 1.145,00 TL posta/tebligat/bilirkişi giderinden asıl ve birleşen davaların kabul ve red oranlarına göre hesaplanan taktiren 300,02 TL yargılama giderinin davacı …’nden tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
12-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine
İstinaf İncelemesi Yönünden;
13-Asıl davada davacı-birleşen davada davalı tarafından asıl davaya yönelik istinaf başvurusu için yatırılan 44,40 TL maktu istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
14-Asıl davada davalı- birleşen davada davacı tarafından asıl davaya yönelik istinaf başvurusu için alınması gereken 2.453,03 TL istinaf karar harcından peşin alınan 956,41 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.496,62‬ TL harcın asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
15-Asıl davada davalı-birleşen davada davacı tarafından birleşen davaya yönelik istinaf başvurusu için alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
16-İstinaf talep eden asıl davada davacı-birleşen davada davalı tarafından yapılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile 22,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 143,8‬0 TL istinaf yargılama giderinin asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan tahsili ile asıl davada davacı/-birleşen davada davalıya verilmesine,
17-İstinaf talep eden asıl davada davalı/ birleşen davada davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvuru harcı ile yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nun 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 21/04/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır