Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/227 E. 2021/251 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :….
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2018
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 11/03/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/03/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin 02/05/2016 tarihi 308.000,06 TL bedelli faturayı davalı şirketin ilgili dönemdeki genel müdürüne teslim ettiğini, fatura bedelinin 158.000,00 TL’lik kısmının davalı şirket tarafından çek ile ödendiğini, ancak bakiye 150.000,00 TL’nin ödenmediğini, fatura bedelinin ödenmemiş kısmına ilişkin olarak Ankara 30. İcra Müdürlüğünün…. sayılı dosyası ile icra takibinde bulunduklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalının kendi genel müdürü hakkındaki suç duyurusunun davalının iç ilişkisi olduğunu, faturaya konu işin, “….. olup, müvekkilinin edimini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, işin teslim edildiğinin ekte sunulan tutanaklarla ispatlandığını, ayrıca müvekkilinin hazırladığı kartlara bilgilerin yüklenerek aktif olarak kullanılmaya başlandığını, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmasa da teslim edilen fatura ve içeriğine itiraz edilmemiş ise faturanın akdi ilişkiye karine oluşturacağını belirterek; davalının Ankara 30. İcra Müdürlüğü’nün ….sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptali ile alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; alacağa konu faturanın bir dayanağının bulunmadığını, …. müvekkilinin itirazının faturada yapılan işe ilişkin olup, faturada belirtilen işin yapılmadığını, davacının yapıldığını iddia ettiği “….” davaya konu faturadan ayrı işler olduğunu, davalının faturayı tamamen farklı bir işle birleştirmeye çalıştığını, taraflar arasında imzalanmış eser sözleşmesi de olmadığını, davacının eser sözleşmesinin varlığını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, faturanın tek taraflı olarak ispata yeterli olmadığını, faturanın yazılı delil başlangıcı da sayılmayacağını, faturayı teslim alan genel müdür hakkında yapılmamış işler nedeniyle ödeme yaptığından ve şirketi zarara uğrattığından Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunduklarını, davacının sözleşmenin varlığını kanıtlaması gerektiğini, önceki genel müdür hakkında suç duyurusunda bulunulmuş olmasına göre yapılan ödemenin de akdi ilişkinin varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığını, yapılan ödemenin davacı açısından sebepsiz zenginleşme oluşturduğunu, böyle bir işin yapıldığını gösteren kabul tutanağı, teslim tutanağı veya belge bulunmadığını, kaldı ki işin yapılmasının mümkün de olmadığını, fatura da belirtilen işin yapılması için gerekli olan esas ürünün kullanıma girmediğini, kullanıma girmeyen ürün için bakım onarım işleminin yapılmasının da mümkün olmadığını belirterek; davanın reddini ve kötü niyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın eser/hizmet sözleşmesinden kaynaklanan iş sahibine düzenlenerek teslim edilen faturaya dayalı iş bedelinin tamamının ödenmediğinden bahisle yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında faturanın davalı şirkete teslim edildiğine ve yasal süresi içerisinde bedele ve fatura içeriğine itiraz edilmediğine ilişkin ihtilaf olmadığı, taraflar tacir olduğundan mahkemenin görevli olduğu, yetkiye itiraz olmadığı, davanın eser/hizmet sözleşmesi gereğince yapılan ek geliştirme ve bakım onarım bedellerinin ödenmediğinden bahisle yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasında sözleşmenini yazılı yapılmasının geçerlilik şartı olmadığı, sözleşmenin varlığının her türlü delil ile kanıtlanabileceği, teknik bilirkişi tarafından tarafların iddia ve savunmasını aşar şekilde, taraflar arasında yazılı sözleşme olmaması nedeniyle, davacının, dava dışı …. taşeronu olarak iş yaptığı kanaatine vardığı belirtilmiş ise de; bu hususta tarafların iddia ve savunmaları olmadığı gibi, aksine davalı tarafından söz konusu işler nedeniyle haksız olarak…e para ödemesi yapılmasına rağmen bir kısım işlerin davacıya yaptırıldığının, gerek soruşturma dosyasında, gerekse de Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında ileri sürülerek, dava dışı firmaya yapılan haksız ödemelerin talep edildiği, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında, iş bu davaya konu edilen fatura ve kısmi ödemenin usulsüzlüğüne ilişkin bir iddiada da bulunulmadığını, tarafların Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesindeki dava ile iş bu davanın birleştirilmesine gerek olmadığını ileri sürdükleri, bu durumda taraflarca iddia ve savunma olarak ileri sürülmeyen; davacının dava dışı şirketin taşeronu olarak işlemleri yaptığına ilişkin bilirkişi raporundaki kanaate itibar edilmediği, öte yandan faturaya konu işlerin “Yazılım Ek Geliştirme ve Bakım Onarıma ilişkin olup” bilirkişi tarafından, dava dışı …. ile imzalanan sözleşmeler çerçevesindeki faklı sözleşmelerdeki eksikliklerden hareket ile eksik işler olduğunu iddia etmesinin, taraflar arasında imzalanan ve davalı tarafından itiraz edilmeyen, aksine müfettiş raporlarında davacının yaptığı işler kapsamında değerlendirilen tutanaklar çerçevesinde davacının “Yazılım Ek Geliştirme ve Bakım Onarım işini” yerine getirdiğinin kabulü gerektiği, her ne kadar davalı tarafça, davacının müvekkili şirkette çalışmasına ilişkin soruşturma tutanağındaki tespitlere ilişkin olarak, davacının müvekkili şirketteki çalışmalarının faturaya konu iş çerçevesinde olmadığı iddia edilmiş ise de, gerek soruşturma dosyasındaki tespitler, gerek söz konusu faturanın soruşturma dosyasında değerlendirilmesine rağmen usulsüzlüğüne ilişkin işlem yapılmamış olması, gerekse de fatura bedelinin kısmen ödenmiş olması ve faturaya ilişkin bir itirazlarının bulunmaması karşısında, davalının bu savunmasına itibar edilmediği, davacı tarafından dosyaya sunulan çalışma tutanakları ve teslim tutanakları çerçevesinde davalı tarafa, Yazılım Ek Geliştirme, Bakım Onarım hizmetini sağlandığı, gerek davacı ticari defterlerine gerekse de davalı tarafın defterlerine göre davacının davalından 150.000,006 TL alacaklı olduğunun anlaşıldığı, taraflar arasında davalının savunmasının aksine fatura konusu iş dışında doğrudan yapılan iş olduğuna ilişkin taraf ticari defterlerinde başkaca kayıt da bulunmadığı, ayrıca süresi içerisinde her hangi bir ayıp ihbarı da yapılmadığı, davacının faturaya konu eser ve hizmeti kullanmamış olmasının yahut faaliyete geçirmemiş olmasının davacıyı faturaya konu iş bedelini ödemekten kurtarmayacağını, davacının teslim edilen iş karşılığından, itiraz edilemeyen fatura miktarı kadar alacağının olduğu ve yapılan kısmi ödeme sonrasında davacının takibe konu ettiği 150.000,00 TL kadar alacaklı olduğu, davacı tarafından davalının temerrüde düşürülmemesi nedeniyle davacının takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edebileceği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, Ankara 30. İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasında yapılan takibin 150.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,73 ve 3095 Sayılı Yasanın 2/2 maddesi gereğince değişen oranlarda avans faizi işletilmesine, davalı takibe haksız olarak itiraz ettiğinden itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında olmak üzere 30.000,00 TL icra inkar tazminatının İİK’nun 67/2 maddesi gereğince davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvurusunda; mahkemece icra takibinde talep edilen işlemiş faiz yönünden davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, TTK’nın 1530. Maddesine göre hesaplama yaparak faiz talebinde bulunduklarını, TTK’nın 1530/4-a maddesi uyarınca faturanın borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük sürenin sonundaki temerrüt faizi taleplerinin reddedilerek takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verildiği gibi, kabul- red oranına göre müvekkili aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin de kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek; mahkeme kararının alacağa işletilmesi gereken faiz kısmının kaldırılarak kısmi istinaf nedenlerine uygun itiraz ve savunmaları doğrultusunda yeniden hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davaya konu faturada belirtilen “Yazılım Ek Geliştirme Ve Yazılım Bakım-Onarım” hizmetinin müvekkili şirkete verilmediği gibi, bu işlerin yapılabilmesi için gerekli olan esas ürünün dahi hizmete girmediğini, iş bu tespitlerin ancak müvekkili şirkette, yerinde bilirkişi incelemesi yapılmak sureti ile mümkün olduğu halde ve bu yönde talep ve iddiaları da olduğu halde, dosya üzerinden yapılan incelemeye itirazları kabul görmeden ve yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmaksızın davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemece dosyada bu işin yapıldığına dair tutanakların mevcut olduğu gerekçesiyle davacı tarafın bu işi yaptığı kanaatine varıldığını, oysa dosyada yer alan tutanaklar dikkatlice incelendiğinde faturada belirtilen işin davacı tarafından yapıldığını gösterir bir tutanak olmadığının açık ve net olarak görüleceğini, bu nedenle, mahkemenin dosyada yer aldığı iddia olunan tutanaklara istinaden işbu davanın kabulüne karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu faturanın, müvekkili şirketin soruşturma geçirmiş ve yaptığı usulsüz işlemler nedeniyle hakkında Gölbaşı 1.Asliye Ceza Mahkemesi ‘nin…ğını, bu nedenle, zaten faturanın taraflarınca kabul edilmediğini, bu durumda mahkemece ceza mahkemesi dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken, bu husus gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek; mahkeme kararının kaldırılarak davanın tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan faturaya ve cari hesaba dayalı olarak bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece asıl alacak yönünden davanın kabulüne, icra inkar tazminatı takdirine, işlemiş faiz yönünden ise talebin reddine dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; davaya konu icra takibine dayanak olarak gösterilen 02/05/2016 tarihi 308.000,06 TL bedelli “ …. Davalının savunmasının aksine tacir olan tarafların ticari defterlerine kaydedilmiş olan fatura akdi ilişkinin varlığını kanıtlar. (Usul ve Esaslarıyla Eser Sözleşmesi Uygulaması-….). Yine tacir olan tarafların ticari defterlerine kaydedilmiş olan fatura, taraflar arasında kurulmuş olan eser sözleşmesi kapsamında işin bedelinin faturadaki miktar olduğunun da kabulünü gerektirir. Ayrıca, dosyada bulunan, davacının 25/04/2016 tarihli kabul talebi üzerine, 05/05/2016 tarihinde, yapılan işin pilot uygulamasının yapılarak, aynı tarihli tutulan tutanakla, belirtilen işlerin sorunsuz olarak çalıştığı tespit edilmiş ve onaylanmıştır. Bu durumda, taraflar arasında kurulan eser sözleşmesi ilişkisi kapsamında davacı tarafından takibe dayanak faturada gösterilen işlerin, yine faturada gösterilen bedel üzerinden, eksiksiz ve ayıpsız olarak yapılıp teslim edildiğinin kabul edilerek, yapılan ödemenin mahsubu ile bakiye kısmın tahsili için yapılan icra takibine itirazın asıl alacak yönünden iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacı vekili, takipten önce işlemiş olan faiz yönünden taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Yargıtay Yüksek 15. Hukuk Dairesi’nin 05/02/2018 tarih ve …. sayılı kararında da belirtildiği üzere; 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1530. maddesindeki ticari hükümlerle yasaklanmış işlemler ile mal ve hizmet tedarikinde geç ödemenin sonuçları ile ilgili olarak yer alan düzenlemenin 2. ve 4. bentlerinin uygulanması, ticari işletmeler arasında mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde mümkün olup, yanlar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi ilişkisi olması nedeniyle somut olayda bu madde hükmünün uygulanması mümkün değildir. İcra takibinden önce davalıyı temerrüde düşüren nitelikte bir ihtar da bulunmadığından, mahkemenin takipte talep edilen işlemiş faize yönelik red kararında da bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşılmasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 10.246,50 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 2.561,62 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.684,88 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle taraflarca yapılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın taraflara tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da TEMYİZ yolu açık olmak üzere 11/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır