Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/1733 E. 2021/1123 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/06/2019
NUMARASI :…

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; taraflar arasında eser sözleşmesinden kaynaklanan hukuksal ilişki olduğunu, davalıdan sadır olan muavin defter kaydına göre davalının davacıya 100.012,18 TL borçlu olduğunu, asıl alacağın varlığı konusunda tartışma bulunmadığını, Ankara 1. Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasında davalı taraf lehinde 138.000,00 TL cezai şart alacağı hesaplandığını, bunun üzerinde anılan 100.012,18 TL alacağın davalının cezai şart alacağı ile takas ve mahsup edilmesi yönünde talepte bulunduklarını, davalı tarafın takas ve mahsup talebini kabul etmediğini, bunun üzerine alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının asıl alacağın neredeyse tamamını ödeme emrini tebliğ alır almaz ödediğini ancak icra vekalet ücreti ve tahsil harcını ödemediğini ve işlemiş faiz olan 46.446,18 TL’ye ise itiraz ettiğini, davalının itiraz dilekçesinde iddia ettiği gibi hapis hakkını kullanmış olması halinde Ankara 1. Ticaret Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyasında hesaplanan 138.000,00 TL cezai şart alacağından anılan 100.012,18 TL’nin takas ve mahsup talebini kabul etmesi gerektiğini, icra takibinin yapılmasına davalının sebebiyet verdiğini, takip tarihinden sonra ödeme yapılması halinde borçlunun vekalet ücreti ve icra harçlarından sorumlu olması gerektiğini belirterek; davalının Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile itiraza konu miktarın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı takdirini talep etmiş; yargılama devam ederken, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında verilen …. Karar sayılı 12/11/2013 tarihli kararın bozulması ve takas mahsup iddialarının kabul edilmesi akabinde verilen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Karar sayılı 19/02/2016 tarihli kararının onanması nedeni ile davanın konusuz kaldığını belirterek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından verilen … Karar sayılı 12/11/2013 tarihli kararın bu davanın davacısı … Ltd. Şti. tarafından temyiz edildiğini, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin… Esas sayılı 26/11/2014 tarihli ilamı ile bu kararı bozduğunu, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bu kez….Karar numaralı 19/02/2016 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verdiğini, kararın onandığını, kararın onanmasının ardından davacı vekilinin hesabına ve daha önceki karar nedeniyle davalı hakkında başlatılan icra dosyasına (Ankara 25. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasına) ödemeler yapıldığını, şayet davacı Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki davanın Yargıtay aşamasının sonlanmasını ve kararın kesinleşmesini beklese idi ve kesin karar neticesinde davalı tarafından kendisine ödeme yapılmasa idi bu davayı ikame edebileceğini, bu dava açıldığında takas mahsup iddiasının kesin bir kararla sonuca bağlanmamış olduğunu, kararın bozulması ve takas mahsup iddiasının Yargıtay ve mahkemece kabulünden sora davacı yana yargılama nedeni ile fazladan tahsil edilen bedellerin iade edildiğini, davacının davasını açmakta hukuki yararı bulunmadığını belirterek; davanın reddini ve kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın eser sözleşmesinden doğan asıl alacağa işlemiş faiz yönünden itirazın iptali davası olduğu, davada asıl alacak miktarı veya işlemiş faiz miktarında uyuşmazlık olmadığı, uyuşmazlığın; davalının, davacının eser sözleşmesinden doğan alacağına ilişkin hapis hakkını kullanmasının mümkün olup olmadığı ve Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. Esas sayılı dosyasında takas ve mahsup talep edilen alacağa ilişkin takip yapma hakkının veya hukuki yararının bulunup bulunmadığı, işlemiş faizin talep tarihi olan icra takibi tarihi itibari ile doğmuş olup olmadığı hususlarında olduğu, esasen davacının davanın konusuz kaldığını beyanla takas edilen alacak yönünden işlemiş faiz işlemeyeceğini kabul ettiği, ancak o tarihte takas talebi reddedildiğinden zamanaşımı gibi nedenler ile takip yapmakta ve dava açmakta hukuki yararının bulunduğunu iddia ettiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre davacının alacağı olan iş bedeli alacağı ile davalının cezai şart alacağı arasında öncelik-sonralık sırasının bulunmadığı, ilk olarak iş bu davanın davalısının 08/02/2011 tarihinde cezai şart alacağının 7 gün içinde ödenmesi için ihtarname keşide ettiği, ihtarnamenin 10/02/2011 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, bunun üzerine davacının 11/03/2011 tarihinde Ankara 51.Noterliğinin 06286 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile dava konusu iş bedelinin (100.000,00 TL) 10/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile 3 gün içinde ödenmesini talep ettiği, talep içinde cezai şart alacağına ilişkin hükme yer vermediği, buna karşın davalının 29/03/2011 tarihinde Yenimahalle 5.Noterliği’nin …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cezai şart alacağının bulunduğunu hapis hakkını kullandığını öne sürdüğü ve ödemezlik defi hakkını kullandığı, akabinde 18/08/2011 tarihinde Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde cezai şart yönünden dava açtığı, dava konusu icra takibinin ise, 13/11/2013 tarihinde açıldığı, Borçlar Kanunu’nun 97. maddesine göre davacının hapis hakkını kullanmasının mümkün olduğu, aynı kanunun 154/2. maddesine göre ise hapis hakkının kullanılması ve dava ikame edilmesi ile davacının alacağı yönünden zamanaşımının kesildiği, davacının alacağının icra takibi itibari ile zamanaşımına uğramasının söz konusu olmadığı, kaldı ki asıl alacak miktarının Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında da uyuşmazlık konusu olmadığı, aynen kabul edildiği, şu halde kendisine karşı hapis hakkı kullanılan ve 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmekte olan davada takas mahsup talep eden davacının bu karar kesinleşmeden icra takibi başlatmakta hukuki yararı bulunmadığı, davalı tarafından davacının açıkça kötü niyetle hareket ettiği ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatı taleplerinin de reddi gerektiği gerekçesiyle; davanın hukuki yarar bulunmadığından reddine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf başvurusunda; müvekkilinin Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında ileri sürdüğü iş bedeli alacağına ilişkin takas/mahsup talebinin davalı tarafından 12/11/2013 tarihli duruşmada kabul edilmemesi nedeniyle alacağını bir an önce tahsil etmek, sermaye akışını sağlıklı tutabilmek için yine aynı gün icra takibi başlattığını, ödeme emrinin davalıya 15/11/2013 tarihinde tebliğ edildiğini, aynı gün asıl alacağın neredeyse tamamını ödediğini, ancak ödemesine isabet eden icra vekalet ücreti, tahsil harcı ve işlemiş faizi ödemeyerek, takibe 18/11/2013 tarihinde itiraz ettiğini, iş bu itirazın iptali davasının 1 yıl içinde açılması gerekmesi ve müvekkilinin alacağına çabuk kavuşabilmesi için açıldığını, nitekim Yargıtay’ın da 1 yıllık süreden sonra bozma kararı verdiğini, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bozma sonrasında verdiği karar ile iş bu davaya konu vekalet ücreti, tahsil harcı ve işlemiş faiz vs gibi taleplerinin de konusuz kaldığını, davalı iyi niyetli bir şekilde Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan davada takas ve mahsup taleplerini kabul etse idi yada Ankara 1. Ticaret Mahkemesince, kanuna ve Yargıtay kararına uygun olan takas ve mahsup talepleri, zamanında kabul edilseydi iş bu davanın açılmasına gerek kalmayacağını, icra takibine ve iş bu itirazın iptali davasına davalının gerçeğe ve kanuna aykırı itirazı ile Ankara 1. Ticaret Mahkemesi’nin kanuna aykırı kararı yol açtığından, davalının yargılama giderleri ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, Mahkemenin kabulün aksine, davalının kendi cezai şart alacağı için dava açmasının, müvekkilinin imalat bedeli yönünden TBK madde 154/2 uyarınca zamanaşımını kesmeyeceğini, kaldı ki, tacirin, ticari faaliyetlerini yürütmek için sermayeye ihtiyaç duyacağını, mahkemelerin, sen alacağını alma, zamanaşımı süresi sonuna kadar bekle diyebileceği bir kanun maddesi de bulunmadığını, davacının, icra/dava tarihi itibariyle haklı olduğunu ve davacı lehine yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiğini, 14/05/2019 tarihli dilekçelerinde belirtildiği üzere, davanın konusuz kalması halinde, maktu harca ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını, bu talepleri kabul edilmez ise maktu vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 9/06/2010 tarihli sözleşme niteliği itibariyle dava tarihinde yürürlükte olan 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinden düzenlenen eser sözleşmesi olup, davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Sözleşmenin uygulanması kapsamında oluşan gecikme tazminatı alacağının tahsili için iş sahibi …Ltd.Şti.tarafından Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinde alacak davası açılmış; davada yüklenici … …..Ltd.Şti. tarafından iş bedeli alacağı yönünden takas mahsup talebinde bulunulmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 12/11/2013 tarih ve … Karar sayılı; yüklenicinin takas-mahsup talebi kabul edilmeksizin verilen karar, Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesi’nin 26/11/2014 tarih ve … Karar sayılı yüklenicinin iş bedeli alacağı yönünden araştırma yapılarak alacağı var ise mahsup yapılarak davanın sonuçlandırılması gerektiği gerekçesi ile bozulmuş, bozma sonrası uyulan bozma kararı uyarınca yapılan yargılama sonucunda 19/02/2016 tarih ve … Karar sayılı kararında davalı yüklenicinin mahsup talebi kabul edilerek davanın kısmen kabulüne, 37.987,92 TL gecikme tazminatı alacağının 18/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu kararın temyizi üzerine Yargıtay Yüksek (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda 11/02/2019 tarih ve bbbbKarar sayılı kararı ile kararın onanmasına karar verilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve özellikle kesinleşen Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde iş sahibi tarafından cezai şarta ilişkin olarak açılan alacak davasında, Mahkemece verilen 19/02/2016 tarih ve ….. sayılı kararında, yüklenicinin iş bedeline ilişkin mahsup talebi de değerlendirilerek karar verildiği, yüklenicinin alacağının Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ilk karar tarihi olan 12/11/2013 tarihinden sonra, 15/11/2013 tarihinde gecikmeksizin iş sahibi tarafından ödenmiş olduğu, davalı iş sahibinin yapılan icra takibinde talep edilen asıl alacağın fer’ilerine ilişkin itirazında haklı olup, istinafa konu davanın açılmasına sebebiyet vermediğinin anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alının 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf talep eden davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır