Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/1695 E. 2021/838 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2019
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 06/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; davalı işveren ile “….” sözleşmelerinin düzenlendiğini, iş bedeli toplamı 25.301,69+KDV olduğunu, edimin yerine getirilerek teslim edildiğini, bedelin ödenmesi için 22/03/2018 gün ve …. numaralı faturanın düzenlendiğini, fatura bedeli ödenmediğinden Ankara 13.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek; itirazın iptali ile icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacı ile “…” sözleşmesi düzenlendiğini, iş bedelinin 40.000,00 TL olup davacı tarafından düzenlenen 31/10/2017 tarihli ve 40.000,00 TL bedelli fatura karşılığında 15/11/2017 günlü 20.000,00 TL ve 15/12/2017 günlü 20.000,00 TL bedelli çekler ile ödemenin yapıldığını, işin asıl işverene 16/11/2017 tarihinde teslim edildiğini, davacının iş tesliminden 5 ay sonra aynı alacağa ilişkin ikinci fatura keserek takip başlattığını belirterek; davanın reddini ve %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı takdirini savunmuştur.
Mahkemece; davanın, eser sözleşmesi uyarınca imalatlara bağlı hak edişler nedeniyle düzenlenen faturalara dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı arasında … işi için sözleşme bulunduğu, işin tamamlanarak teslim edildiği hususunda çekişme bulunmadığı, sözleşmelerin sunulmadığı, davacının icra takibinin dayanağının davalı adına düzenlenen 22/03/2018 günlü …. seri numaralı fatura olduğu, bu fatura içeriğinden … ve … … Bağlantıları işinin yapıldığı, iş bedelinin icra takibine konu bedel olan KDV dahil 29.855,99TL olduğunun anlaşıldığı, taraflar arasındaki alacak/borç ilişkisinin belirlenmesi için tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişinin düzenlediği 30/04/2019 günlü raporda, davalı iş sahibi borçlunun ticari defterleri uyarınca fatura bedeli kadar borçlu olduğunun saptandığı, bu hususun davacı ticari defterlerince de doğrulandığı, davalının çekler ile ödediği bedelin 31/10/2017 günlü 203083 numaralı faturaya ait olduğu, takibe konu faturanın ise 22/03/2018 günlü … seri numaralı fatura olduğu, bilirkişi raporunda dayanaklarının gösterildiği, raporun objektif nitelik taşıması ve bilirkişinin niteliği dikkate alınarak rapora itibar edildiği, tarafların ticari defterleri ile davacının davalıdan takip talebinde istenen asıl alacak miktarı kadar alacaklı olduğunun kanıtlandığı, bunun yanında, icra takibinde talep edilen faizin TTK’nın 1530/4-a maddesi dikkate alındığında yerinde olduğu, davalının takibe itirazı ile takip durduğundan ve bu itirazında haklı olmaması nedeniyle İİK’nın 67.maddesi gereği devamına karar verilen alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedildiği gerekçesi ile; Davanın kabulü ile Ankara 13. İcra Müdürlüğü’ nün… sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak belirli ve likit olduğundan asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davacının gördüğü işin bedeli olarak 40.000,00 TL’lik fatura düzenlediğini ve bu borcun ödendiğini, ihale alınan işin davalı müvekkilince bitirilip idareye teslim edilmesinden 5 ay sonra davacının aynı işe ilişkin 2. kez fatura düzenleyip para istemesinin haksız ve yersiz olduğunu, eserin fatura tarihinden 5 ay önce bitirilip idareye teslim edildiğini, eğer sonradan bir iş yaptırıldığı iddia ediliyorsa, somut delillerle ispat edilmesi gerektiğini, raporda salt defterde fatura işli olduğu için davalı müvekkilinin borcu olduğu tespitinin hatalı olduğunu, faturanın karşılığı olarak bir iş yapılmadığını, mahkemenin yaptığı gibi sadece faturanın deftere işlenmesinin borcun doğmasına yeterli olmadığını, davacının işin yapıldığını fiilen ispat etmesi gerektiğini, fatura düzenlenip, karşı tarafa tebliğ edilmesinin tek başına işin yapıldığının delili olamayacağını belirterek; mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatı takdirini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargıtay Yüksek 15. Hukuk Dairesi’nin 31/01/2018 tarih ve… Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30’uncu madde hükmü uygulanır (16/4. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilâm harcının 1/4 ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
Dava konusu somut olayda, icra takip talebinde 29.855,99 TL asıl alacak ile 2.644,13 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 32.500,12 TL alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faiziyle tahsili istenmiş, davalı borçlu tarafından borcun tamamına itiraz edilmiştir.
Davacı tarafından dava açılırken dava değeri icra takibindeki asıl alacak olan 29.855,99 TL gösterilmiş, bu miktar üzerinden peşin harç yatırılmıştır. Her ne kadar davacı tarafından asıl alacak olan 29.855,99 TL üzerinden peşin harç yatırılmış ise de, dava dilekçesinde davalının itirazının iptâli ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece davanın kabulü ile, icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
Az yukarıda açıklandığı üzere yargı işlemlerinden alınacak harç yatırılmadıkça müteakip işlemler yapılamaz.
Bu nedenle mahkemece HMK’nın 31. maddesinde düzenlenen “hakimin davayı aydınlatma ödevi” kapsamında davacı tarafa süre verilerek davacının davadaki talebinin ne miktar olduğu hususu açıklattırılıp, sonucuna göre gerektiğinde 2.644,13 TL işlemiş faiz talebi üzerinden yatırılması gereken nispi harcın 1/4’ünü yatırmak üzere davacı tarafa süre verilip yatırılması halinde işin esasını inceleyip karar vermek, aksi halde Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gözetilerek karar verilmesi gerekirken açıklanan bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK’nın 353/1-a.4 maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın Dairemiz kararına uygun şekilde yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2019 tarih ve…sayılı kararının HMK’nun 353/1-a.4 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Dairemiz kararına uygun şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yatırılan 510,00 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
6-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafça yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 06/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
….

e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır