Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi 2019/1439 E. 2021/736 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/02/2019
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 16.09.2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16.09.2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili özetle; taraflar arasında akdedilen 13.01.2014 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin davalıya ait Alanya’da bulunan otel inşaatında belirlenen çelik konstrüksiyon kubbeleri 2,7 TL/kg birim fiyatla KDV hariç 213.000 TL bedelle yapmayı üstlendiğini, imalata başladıktan sonra davalının proje değişikliği yaptığını, müvekkilinin 19 ve 14 metre çaplı kubbeler ile 12 adet küçük kubbeyi davalının e-posta ile ilettiği şekilde imal ettiğini, 2014/23 d.iş sayılı dosyada sözleşme dışı işlerin tespit edildiğini, sözleşmede 79.000 kg çelik kullanılması kararlaştırılmış ise de, müvekkilinin 82.720 kg çelik kullandığını, iş bedelinin 2.7 TL/kg hesabıyla KDV dahil edildiğinde 263.545, 93 TL olduğunu, davalının toplam 184.980 TL ödeme yaptığını, bakiye 78.563,93 TL’nin tahsili için başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu öne sürerek itirazın iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili özetle; davacının sözleşme tarihinden itibaren 30 gün içerisinde işi tamamlayamadığını, 21.04.2014/9630 sayılı ihtarnameyle davacının işi süresinde teslim etmemesi ve kubbenin ağırlığını taşıyamaması sonucu çelik kirişlerin sehim yapması nedeniyle kirişlerin güçlendirilmesinin talep edildiğini, davacı güçlendirme yapmadığı için müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğini, davacının yaptırdığı delil tespitinde bir kubbenin taşıyıcı kolon sistemlerinin bulunmadığının ve doğrudan betonarme zemin üzerine monte edildiğinin, uzun kolonların sehim yaptığının ve tespit tarihi itibariyle davacının işi tamamlamamış olduğunun belirlendiğini, davacının 04.06.2014 tarihli ihtarnameyle bedeli ödendiği takdirde güçlendirme yapacağını bildirdiğini, 23.06.2014 tarihli cevabi ihtarnamede iş bedelinin ödendiğinin, sağlam olmayan kirişlerin müvekkili tarafından güçlendirildiğinin ve tehlike arz eden kubbenin yerinden sökülerek yenisinin taktırıldığının izah edildiğini, gecikme cezası ile müvekkilinin uğradığı zararın mahsubu gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; ” taraflar arasında imzalanan sözleşme ve sonrasında yapılan proje değişikliği kapsamında davacı tarafından sözleşmeye konu otelin çelik konstrüksiyon işlerinin imalatı ve montajının yapımına başlandığı, ancak davacının üstlendiği işi gereği gibi ve zamanında yerine getirmediği, tamamladığı bölümlerde ise eksik ve kusurların olduğu, keşif tarihi itibariyle davacının sözleşmeye konu edimini tamamlamadığının ve davacı tarafından yapılan kubbelerde eksik ve kusurların olduğunun Alanya 2. SHM’nin … D. İş sayılı tespit dosyasında da tespit edildiği, kirişlerin kubbeyi taşıyamaması sebebiyle sehim yaptığının davacının da kabulünde olduğu, dolayısıyla davacının edimini sözleşmeye ve projeye uygun şekilde ifa etmediği, davacı tarafından, proje değişikliği ile istenen güçlendirmenin sakıncalı olduğunun davalı tarafa bildirilmesine rağmen davalının ısrarları üzerine güçlendirmenin yapıldığı ve bu nedenle meydana gelen sehimden dolayı davalının kusurunun bulunduğu ileri sürülmüş ise de, işin uzmanı olan davacı, proje değişikliğinin sakıncalı olduğu ve yapılacak güçlendirmenin sehim yapabileceği hususunda davalıyı yazılı olarak uyardığına ilişkin belge dosyaya sunmadığı gibi, davacının sakıncaları ve tehlikeleri öngörmesine rağmen güçlendirmeyi yapması neticesinde oluşan sehimde kendisinin kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Bununla birlikte davacı tarafından 12 adet kubbenin teslim ve montajının yapılmadığı görülmüş, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre teslim edilmeyen kubbeler haricinde davacının teslim ettiği işin tutarının KDV dahil 136.998 TL, davalı tarafından yapılan ödemenin ise 184.982,00 TL olduğu, buna göre davacının davalıdan herhangi bir alacağının olmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacının, ticari defterlerinde davalıdan 78.563,93 TL alacaklı olduğu tespit edilmişse de, davacının ticari defterlerindeki kayıtlar tek başına alacağın varlığını göstermedi gibi davacı tarafından dava konusu iş için düzenlenen 263.545,92 TL tutarındaki faturanın da davalının ticari defterinde kayıtlı olmadığı görülmüş, tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmiş, davacı alacaklı olduğu hususunu ispatlayamadığından ve takip başlatmakta kötüniyetli olmadığından davalının kötüniyet tazminat talebinin” reddi gerektiği gerekçesiyle davanın ve davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşmede 79.000 kg çelik kullanılması öngörülmüşken 82.720 kg çelik kullanıldığı, iş bedelinin 263.545 TL ve toplam ödeme tutarı 184.980 TL olduğundan müvekkilinin bakiye alacağının 78.563, 93 TL olduğu, icra takibinden önce davalıya ihtarname keşide edilerek edimlerini ifa etmesinin bildirildiği, müvekkili tarafından delil tespiti yaptırıldıktan sonra davalının sözleşmeyi feshettiği ve feshe ilişkin ihtarnamenin müvekkiline gönderilmediği, proje hazırlama yükümlülüğünün davalıda olduğu, davalının projeyi değiştirerek e-posta ile değişikliği bildirdiği, müvekkilinin davalının istediği değişikliklere uygun hareket ettiği, sözleşmede çapı 19 metre olarak belirlenen kubbe çapının 20 metreye artırıldığı, müvekkilinin kubbenin güçlendirilmesinin sakıncalı olacağının defalarca belirtmesine rağmen davalı mühendislerinin sehim olmayacağında ısrar etmeleri üzerine imalat yapıldığı, müvekkilinin belirttiği gibi kirişlerin kubbeyi taşıyamadığı ve sehim yaptığı, güçlendirme için 6.626 kg çelik gerektiği, davalının 21.110, 43 TL güçlendirme bedelini ödemediği, müvekkilinin yaptığı çelik imalat miktarının irsaliylerler belirli olduğu, 12 adet küçük kubbenin imal edildiği, davalının daha ucuza yaptıracağı gerekçesiyle bunları şantiyeye almadığı, bu hususu ispatlamak için bildirdikleri tanıkların dinlenmediği, sözleşmede iş süresini 30 gün olarak belirlendiği, ancak davalının proje değişikliği nedeniyle iş miktarının %40 oranında arttığı halde iş süresinin uzadığının dikkate alınmadığı, davalının uygun vinç temin etmemesi nedeniyle imal edilen kubbelerin 12 gün bekletildiği, davalının defterlerini usulüne uygun tutmadığı nedenleriyle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali talepli olup mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda davacı yüklenici, davalı ise işsahibi olup, tarafların otel inşaatındaki çelik konstrüksiyon kubbelerin imaline ilişkin 13.01.2014 tarihli eser sözleşmesini akdettikleri, sözleşmede çapları yazılı kubbelerin 2,7 TL/kg götürü birim fiyatla yapılmasını kararlaştırdıkları, sözleşmede toplam imalat yaklaşık79.000 kg olarak belirlenmiş ise de, sözleşmenin ifası aşamasındaki proje değişikliği ile imalat miktarında değişiklik yapıldığı taraf beyanları ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Mahkemece kararlaştırılan 2,7 TL/kg götürü birim fiyat esas alınarak dosyada mevcut tespit, taraf iddia ve delilleri de değerlendirilmek suretiyle keşfen davacı tarafça yapılan toplam imalat miktarının tespitiyle iş bedelinin belirlenmesi, davacı tarafça yapıldığı iddia ve ispat olunan imalatlara ilişkin davalı tarafın eksik – ayıplı iş savunması yönünden ispat edilerek belirlenen eksik-ayıplı iş bedelinin toplam iş bedelinden mahsubu ile davacının talep edebileceği iş bedelinin belirlenmesi, bu tutardan toplam ödeme miktarı indirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlara ilişkin denetlenebilir bir inceleme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının HMK 353/1-a.6 madde gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-) Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
2-) Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27.02.2019 gün ve…. sayılı kararının HMK 353/1-a.6 maddeler gereğince kaldırılmasına,
3-) Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-) Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-) Davacı tarafından ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 16.09.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

….