Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 27. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
27. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/05/2019
NUMARASI :…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 15/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/10/2021
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; Müvekkilinin alacağın temliki sözleşmesine dayanarak Gaziantep 13 İcra …’nün … sayılı dosyasında ilamsız genel haciz yoluyla davalı aleyhine takip yaptığını, alacağın dayanağı olan 18.04.2014 tarihli temlik sözleşmesinin konusunun dava dışı … … … Ticaret A.Ş.nin davalıdan alacaklı olduğu, hakedişlerin temlikine ilişkin olduğunu, … …..A.Ş.nin davalı şirketten … … … … ….19.000.000 m3 dekapaj (…) ihalelerinin alt yüklenicisi olduğunu ve 18.04.2014 tarihli alacağın temliki sözleşmesi ile bu ihaleler sebebiyle davalı şirket tarafından kendisine her ay ödenmesi gereken alacağının %55’ini müvekkili şirkete devrettiğini, bu durumda müvekkilinin davalıdan 7.237.163,44 TL faiz ve masraflar hariç alacağının mevcut olduğunu, bu alacağın tahsili için Gaziantep 13 İcra …… sayılı dosyasında davalının icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve ferilerine itirazı üzerine takibin durduğunu, bunun üzerine müvekkilince Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece davanın kısmen kabulüne, yetki itirazının yerinde olmadığına ve esas bakımından da 6.429.304,07 TL alacağın ticari faiziyle birlikte tahsiline ilişkin itirazın iptaline, fazla talebin reddine karar verildiğini, bu karar üzerine ilamın icra dosyasına konularak hacizler yoluyla tahsil edilen paralardan brüt 2.602.598,70 TL’nın müvekkili hesabına aktarıldığını, davalının bu kararı istinaf etmesi üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi’nin 24.10.2017 tarih, … Karar sayılı ilamıyla istinaf talebi kabul edilerek sadece yetki yönünden incelenerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına dair verilen kararın Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nin 28.12.2017 tarih ve…..Karar sayılı ilamından da görüleceği üzere sadece yetki açısından değerlendirilerek temyiz talebinin reddedildiğini ve istinaf mahkemesi kararının kesinleştiğini, söz konusu karar gereğince takibin yetkili icra … olan Ankara İcra …’nce yapılması için süresinde başvuru yapmaları üzerine Ankara 28 İcra …. sayılı dosyası üzerinden takibe devam edilerek davalıya yeniden ödeme emri tebliğ edildiğini, davalı tarafından borca ve ferilerine itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, yetkisiz icra müdürlüğünde takip yapılmış olması nedeniyle Gaziantep 1 İcra Hukuk Mahkemesi’nin…. sayılı 25.01.2017 tarihli kararı ile Gaziantep 13 İcra …’…. sayılı takipteki tüm hacizlerin kaldırılmasına ve alacaklıya yapılan ödemelerin iadesi için işlem yapılmasına karar verildiğini, davalı borçlunun … yasalarına göre kurulmuş ve merkezi …’da olan bir şirket olduğunu, mal varlığını kaçırma hazırlığında olduğunu, ihtiyati haciz ve iadesi istenen alacak için ihtiyati tedbir talep etmek zorunda kaldıklarını belirterek fazla hakları saklı olmak üzere Ankara 28 İcra ….. sayılı dosyasında davalının 6.429.304,07 TL asıl alacak ve ferileri kısmına itirazının iptali ile takibin devamına ve en az %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; Dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, müvekkilinin kurumsal yapısına rağmen davacı tarafça yapıldığı iddia edilen 18.04.2014 tarihli temlik sözleşmesinden ve verildiği iddia edilen muvafakat yazısından müvekkilinin bilgisinin bulunmadığını, icra takibinden sonra temlik sözleşmesi ile muvafakatten haberdar olunduğunu, ayrıca temlik sözleşmesi ve 22.04.2014 tarihli belgenin noter ya da resmi makamlar önünde imzası tasdik olunan bir belge niteliğinde olmadığını, söz konusu belgenin müvekkilinin …… Şubesi ve …’daki ana merkez kayıtlarına işlenmediğini, muvafakat yazısında imzası bulunduğu iddia edilen … döneminde çeşitli usulsüzlüklerin yapıldığının bilindiğini, 22.04.2014 tarihli muvafakat yazısındaki imzanın …’a ait olup olmadığı hususunda imza incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, ayrıca temlike muvafakat hususunun son derece önemli olup bir kişinin attığı imzanın müvekkilini bağlamayacağını, dava konusu alacağın temlikine konu sözleşmelerden … sözleşmesinin 18.6, … sözleşmesinin ise 19.6.maddelerinde izinsiz temlikin yasaklandığını, buna göre müvekkilinin yazılı onayı olmadan … ….A.Ş.nin temlik yapamayacağını, temlik sözleşmesinin üzerinde müvekkilinin herhangi bir onayının da bulunmadığını, 22.04.2014 tarihli belgeyle alacağın temliki sözleşmesinin aynen onaylanmış olmadığını, müvekkilinin … şirketinde olan mahsup ve takas haklarının saklı kalmak kaydıyla yapıldığının yazılı olduğunu, kaldı ki belgedeki bu kayıt ve şart olmasa dahi Borçlar Kanunu’nun 167.maddesi gereğince her türlü defii ve mahsup hakkının davacıya karşı ileri sürülebileceğini, yapılan ödemelerin alacağın temliki açıklamasıyla değil dava dışı … …..A.Ş.nin bu konudaki virman talimatlarına göre yapıldığını, söz konusu ödemelerin yapılmış olmasının temlikin kayıtsız şartsız müvekkilince kabul edildiği anlamına gelmeyeceğini, müvekkili ile temlik eden … ….A.Ş.arasındaki … işine ilişkin sözleşmenin 25.06.2014 tarihinde, … işi sözleşmesinin ise 27/07/2014 tarihinde … … A.Ş.nin sözleşmeyi ifada güçlüğe düşmesi ve temerrüdü üzere teminatların irat kaydedilmek suretiyle müvekkilince feshedildiğini, bu fesihler sonrasında … şirketine verilmesi gereken muaccel bir borcun da kalmadığını, ayrıca … …..A.Ş.nin Beşiktaş 14 Noterliği’nin 20.05.2014 gün, … yevmiye sayılı alacağın temliki sözleşmesinde müvekkili nezdinde bulunan alacakları daha önce herhangi bir kişi ve kuruma temlik etmediğini açıkça ifade ettiğini, dava dışı … … A.Ş.ye davanın ihbar edilerek söz konusu çelişkili hususun giderilmesinin talep edildiğini, ancak Gaziantep’te görülen davada bu yöndeki taleplerin dikkate alınmadığını dolayısıyla dava konusu temlik sözleşmesinin sıhhati bakımından eksik inceleme yapıldığını, söz konusu belgeler arasındaki çelişkinin giderilmesini talep ettiklerini, yine 20.05.2014 tarihli temlik sözleşmesinin tarihi itibarıyle davaya konu 22.04.2014 tarihli muvafakat yazısının o tarih itibarıyle olmadığına ilişkin iddialarını güçlendirdiğini, 18.04.2014 tarihli temlik sözleşmesinin ve 22.04.2014 tarihli muvafakat yazısının hangi tarihte düzenlendiğinin ayrıca üzerindeki imzaların sahte olup olmadığının uzman bilirkişi tarafından tespitini talep ettiklerini, yine temlik eden … …. A.Ş.nin borçlarından dolayı müvekkiline 3.şahıslarca gönderilen 89/1 haciz ihbarlarının bulunduğunu, … … ….A.Ş.nin cari hesabının tasfiyesi neticesinde herhangi bir bakiye olduğunda bu ödemelerin İİK’nun hacze iştirak ve derece hükümleri gereğince öncelikle söz konusu icra dosyalarına yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine ve en az %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … vekili; Davaya müdahale taleplerinin bulunmadığını, 28.04.2014 tarihli temlik sözleşmesinin … tarafından onaylanan veya önceden izin verilen bir temlikname olmadığını, söz konusu temlik sonrasında … Şirketine doğrudan yapılan bir ödemenin de bulunmadığını, davacıya yapılan 1.800.000,00 TL’lık ödemenin ise alacağın temliki açıklamasıyla değil, … … şirketi’nin virman talimatları doğrultusunda yapıldığını, bu bakımdan sözkonusu ödemelerin yapılmış olmasının temlikin kayıtsız şartsız … tarafından kabul edildiği anlamına gelmeyeceğini, … … şirketinin 18.04.2014 tarihli alacağın temlik sözleşmesi tarihinde … şirketi nezdinde muaccel iş avansları sebebiyle … şirketine borcunun bulunduğunu belirtmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; Takibin dayanağının 18/04/2014 tarihli alacağın temlik sözlemesi olduğu, temlik sözleşmesi ile temlik eden … … … … işleri nedeni ile doğmuş doğacak muaccel halde bulunan ve muaccel hale gelmiş tüm hak ve alacakların toplamı olan 145.600.000,00 TL’nın 36.000.000 metreküp dekapaj (Tavşanlı- Kütahya) işi için 48.840.000 TL, 19.000.000 metreküp dekapaj (…- Manisa) işi için 31.240.000,00 TL olmak üzere toplam 80.080.000,00 TL’sını temellük edene Türk Boçlar Kanunu 183. maddesi ve devamı uyarınca davacıya temlik ettiğinin anlaşılmış olduğu, davanın dayanağı yapılan 18/04/2014 tarihli alacağın temliki sözleşmesinin yazılı olarak yapılması nedeniyle geçerli olarak kabul edildiği, davalı taraf sözleşmedeki imzanın …’a ait olup olmadığının tespiti için imza incelemesi yapılmasını talep etmişse de …’ ın Gaziantep 2. ATM’ne sunduğu 01/02/2016 tarihli beyanı ile imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmiş olması, davalı tarafın … tarafından söz konusu muvafakat yazısı ile davacı ile birlikte dolandırıcılık yaptığını iddia etmesi ve davalı tarafından davacıya yapılan 1.800.000,00 TL’lık ödeme dikkate alındığında davalı tarafın imzanın …’a ait olmadığı savunmasının yerinde görülmediği, ayrıca …’ın imza yetkisi olmadığı iddia edilmişse de yine 1.800.000,00 TL’ lik ödeme ve Gaziantep ATM’ne sunulmuş olan ticaret sicil gazetesinin 13/01/2014 tarihli sureti dikkate alındığında bu iddianın da yerine görülmediği, her ne kadar 1.800.000,00 TL’lik ödemenin alacağın temliki açıklaması ile değil davalı şirket kayıtlarına göre virman talimatına istinaden yapıldığı iddia edilmişse de ticari defterdeki kayıtların tek başına sahibi lehine delil teşkil etmeyeceğinden söz konusu ödemenin virman talimatı ile yapıldığı savunmasının kabul edilmediği, … … ile davalı arasında imzalanan sözleşmelerde, sözleşmelerden doğan alacağın davalı şirketin rızası olmaksızın temlik edilemeyeceğine ilişkin hüküm bulunduğu, anılan hükümler gereğince dava dışı … …’ in davalıdan olan alacağını temlik edebilmesi için davalının rızasının bulunması gerektiği, temlik tarihinden önce davalının temlike onayının bulunmadığının tartışmasız olduğu, ancak davalı şirketin Türkiye Şubesinin temsilcisi olan … tarafından imzalanan 22/04/2014 tarihli yazı içeriği ile 18/04/2014 tarihli temlik sözleşmesine şartlı olarak onay verildiğinin mahkemece kabul edildiği, bu nedenle … … ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşmedeki alacağın temliki onay şartına tabi olması şartının yerine getirilmiş bulunduğu, davalı tarafından, temlikname ve muvafakat yazısı ile dolandırıcılık yapıldığı iddia edildiğinden davacının şikayeti ile açılan soruşturma dosyalarının akıbetlerinin araştırılmasına karar verildiği, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararları ile sulh ceza hakimliklerince verilen itirazın reddine ilişkin kararlar dikkate alındığında, davalı tarafın temlikname ve muvafakatname ile müvekkili şirketin dolandırıldığı iddiasının ispat edilemediği anlaşıldığından alacağın temliki sözleşmesi ve muvafakatnamenin geçerli olduğunun kabul edildiği, Gaziantep 2. ATM’ ce talimat yolu ile davalı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi İrfan Ösoy’ dan 10/12/2015 tarihli kök ve 08/06/2016 tarihli ek rapor alınmış olduğu, bilirkişi raporlarına göre, 22/04/2014 tarihli muvafakat yazısından Gaziantep 13. İcra müdürlüğündeki 08/08/2014 takip tarihine kadar davalı şirket tarafından temlik sözleşmesine konu sözleşmeler kapsamında dava dışı … … şirketine toplam 14.962.371,03TL ödeme yapılmış olduğu, temlike konu sözleşmelerden doğan alacağın %55′ i temlik edildiğinden davacıya ödenmesi gereken miktarın 8.229.304,07 TL olarak bulunduğu ve bu miktardan da davalı tarafından yapılan 1.800.000,00 TL ödeme düşüldükten sonra bakiye 6.429.304,07 TL davacının alacağı olarak hesaplanmış olduğunu, davalı defterlerinde inceleme yapılmış olması ve davalı defterlerin aleyhine delil teşkil etmesi nedeni ile 26/12/2018 tarihli duruşmada 2 numaralı ara kararı ile … İşletmelerinden yapılan ödemeye ve davalı tarafından dava dışı … …’ e davanın dayanağı olan temlikname tarihinden sonra yapılan ödemelere ilişkin Gaziantep 2. ATM’ ce alınan bilirkişi raporlarında tespit edilen ödeme miktarları ve tarihler hakkında beyanda bulunmak için süre verildiği, davalı vekilinin 09/01/2019 tarihli beyan dilekçesinde müvekkilinin temlik sözleşmesinden bilgi sahibi olmaması nedeniyle … … firmasına18/04/2014 tarihinden sonra ödemeler gerçekleştirildiğini, yapılan bu ödemeler nedeni ile gerek davacının gerekse … … firmasının müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını bu itibarla yapılan ödemeyi de müvekkili firmaya ödenen hakedişlere ilişkin herhangi bir itirazlarının bulunmadığını bildirmiş olduğu, temlik tarihinden sonra temlik edene yapılan ödeme miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaması nedeni ile HMK 187 maddesi gereğince defterler üzerinde yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek görülmediği, Gaziantep 2.ATM’ ce alınan raporlar ve davalı vekilinin yukarıda açıklanan beyanı dikkate alınarak 18/04/2014 tarihli temlik sözleşmesinden sonra davalı şirket tarafından temlik eden dava dışı … … şirketine temlik sözleşmesine konu sözleşmeler kapsamında 14.962.371,03 TL ödemenin yapıldığının mahkemece kabul edildiği, bu miktarın %55′ ini teşkil eden 8.229.304,07 TL’sı alacağın temliki sözleşmesinin konusu olup sözleşme gereğince davacı şirkete ödenmesi gerektiği, yapılan 1.800.000,00 TL’lık ödeme düşüldükten sonra davacının bakiye 6.429.304,07 TL alacağının kaldığının anlaşılmış olduğu, her ne kadar davalı şirket temlik sözleşmesinden haberdar olunmadığını bildirmişse de yukarıda açıklandığı üzere temlik sözleşmesine olur verilmiş olması ve bu olurun sonradan verildiğini ve dolandırıcılık yapıldığının ispat edilememiş olması nedeni ile davalı şirketin temlikten haberdar olduğu halde temlike aykırı olarak temlik edene ödeme yaptığının anlaşıldığı, bu nedenle Borçlar Kanununun 186. maddesi gereğince borçtan kurtulmasının mümkün olmadığı, davalı tarafından ayrıca muvafakatin şartlı olarak verildiği, … … şirketinden olan alacaklarına karşılık takas mahsup haklarını kullandıklarının beyan edildiği, gerçekten Borçlar Kanunun 188/1 maddesine göre borçlu devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana karşı da ileri sürebileceği, ancak davalı şirket tarafından herhangi bir takas ve mahsup hakkı kullanılmaksızın … … şirketi ile aralarındaki sözleşmeden doğan hakedişler kapsamında 14.962.371,03 TL ödeme yapılmış olması nedeni ile takas ve mahsuba konu alacağının bulunmadığı kanaatine varıldığı, temlik edene karşı kullanmadığı takas ve mahsup hakkını temellük edene karşı kullanması mümkün olmadığından davalı tarafın, … … şirketinden olan alacaklarının tespiti için bilirkişi inceleme yapılması talebinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile, Ankara 28. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın 6.429.304,07 TL miktar üzerinden iptaline, takibin devamına, alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının ihtiyati haciz için yatırılan teminatın iadesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Ankara 2 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…esas sayılı dosyası üzerinden görülen davada itirazları konusunda bir hiçbir değerlendirme yapılmadan yetkisiz mahkeme olan Gaziantep 2 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….. esas sayılı dosyası üzerinden yapılan eksik ve hatalı değerlendirmenin aynen kabul edilerek aynı nitelikte karar verildiğini, bir mali müşavir bilirkişisinden alınan raporla yetinilerek karar verildiğini, müvekkili ile dava dışı … …..A.Ş.arasında alt yüklenicilik sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmeye istinaden dava dışı … … şirketi tarafından işin yapımına geçildiğini ve gerçekleştirilen işlere istinaden ödemeler yapıldığını, dava dışı … … şirketinin bu sözleşmeden doğmuş ve doğacak alacaklarının %55 oranına tekabül eden kısmına ilişkin alacağını davacı ile aralarında yaptıkları alacağın temliki sözleşmesine istinaden davacı şirkete temlik etmiş olduğunu, … sözleşmesinin 18.6 maddesinde, … sözleşmesinin ise 19.6.maddesinde izinsiz temlikin yasaklandığını, muvafakatin geçerliliği ya da içeriği konusunda mahkemece hiçbir değerlendirme yapılmadığını, 22.04.2014 tarihli belgede alacağın temliki sözleşmesinin de aynen onaylanmış olmadığını ve 22.04.2014 tarihli belg de mahsup ve takas hakları saklı kalmak kaydıyla bu yönde ileri sürebilecekleri her türlü savunma ve takas hakkının temellük eden için de geçerli olmak üzere kayıt ve şartıyla kabul edildiğinin açıkça yazılı olduğunu, mahkeme kararında Gaziantep 2 Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasından alınan eksik ve hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkili şirket tarafından herhangi bir takas ve mahsup hakkı kullanılmaksızın dava dışı … … şirketi ile aralarındaki sözleşmeden doğan hakedişler kapsamında 14.962.371,03 TL ödeme yapılmış olması nedeniyle takas ve mahsuba konu alacağın bulunmadığının ifade edildiğini, bu değerlendirmenin hatalı olduğunu, bu raporda muvafakatname imzalandıktan sonra … … Firması’na 14.962.371,07 TL ödeme yapıldığı şeklinde tespit yapıldığını, mahkemece bu tespitten yola çıkıldığını ancak bilirkişi tarafından rapor hazırlanırken taşeronluk sözleşmesinin göz önünde bulundurulmadığını, miktarın hatalı hesaplandığını, ödemelerin … firmasına değil, … … firması adına … … şirketi ile müvekkili şirketin müteselsil sorumlu tutulacağı kısımlarla ilgili olarak gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin davacı şirkete 1.800.000,00 TL tutarında … … şirketi adına ödeme yaptığını, ancak yapılan bu ödemeyle müvekkilinin alacağın temlikine muvafakati bulunduğu sonucuna ulaşılmasının hatalı olduğunu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkili şirketin temlik eden … … A.Ş.ye karşı ileri sürebileceği defilerin yok sayıldığını, yine sözkonusu muvafakatnameye imza atan kişinin yetkisi ile ilgili olarak mahkemece herhangi bir incelemenin yapılmadığını, … firmasının alt yüklenicilik sözleşmelerinde belirtilen maddi yükümlülüklerinden kendi işçilerine ait …. ve maaş ödemelerini yerine getirmemesi ve işbu ödemelerin müvekkili şirket tarafından yasal mevzuat uyarınca ödenmek zorunda kalınması nedeniyle bu ödemelerin mahsup edilmesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bahse konu sözleşmeler incelenmeksizin … … firmasının üzerine düşen yükümlülükleri eksiksiz bir biçimde yerine getirdiğinin kabul edildiğini, dava dışı … firmasınca ihale konusu işin gerçekleştirilmesi esnasındaki işçilerini fazla çalıştırmış olması nedeniyle … Genel … tarafından müvekkili şirket aleyhine 59.015,00 TL tutarında para cezası kesildiğini, bu tutarın da … … şirketinin alacağından mahsup edilmesi gerektiğini, … … şirketinin işçileri tarafından açılan işçi alacaklarına ilişkin davaların bir kısmında … İşletmelerinin de davalı olarak gösterildiğini, bu nedenle TKİ’nin de işveren sıfatıyla ödemiş olduğu işçilik dosya bedellerinin müvekkili şirkete yansıtılmış olması nedeniyle bu bedellerin de mahsup edilmesi gerektiğini, alt yüklenicilik sözleşmeleri kapsamında ihale konusu işin gerçekleştirilmesine ilişkin patlayıcı maddelere ilişkin masrafların müvekkili tarafından ödeneceği ve ödenen meblağların ise hakedişten mahsup edileceğinin kararlaştırıldığını, ancak hükme esas alınan bilirkişi raporiunda müvekkili şirkete ödenen hakedişin doğrudan %55’ni almak suretiyle alacak hesabının yapılmasının hatalı olduğunu, … … şirketinin ihale konusu işi gerçekleştirmek amacıyla … ……Ltd.Şti.’den araç satın aldığını, müvekkili firmanın da kefalet sözleşmesi imzaladığını ancak … şirketine bir ödeme yapılmamış olması nedeniyle müvekkili şirket tarafından bir kısım ödemelerin yapıldığını ve bu kefalet sözleşmesi nedeniyle aleyhe açılan davanın devam ettiğini, … … şirketinin müvekkili firmanın kanunen sorumlu tutulacağı bir kısım ödemeleri yapmadığını, bununla birlikte müvekkili şirketin kefil olduğu 1.790.000,00 USD tutarındaki ödemeyi de yapmadığını ve bu bedellerin müvekkili şirket tarafından ödenmek durumunda kalındığını, bu ödemelerin temlike ilişkin verildiği iddia edilen muvafakatnamede de belirtildiği üzere takas ve mahsup edilmesinin hukuken zorunlu olduğunu, yine mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada doğrudan idarece ödenen hakediş bedellerinin esas alınması suretiyle hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, dava dışı … … şirketi ile düzenlenen alt yüklenicilik sözleşmesinde belirlenen m3 biriminin esas alınması gerektiğini, idare tarafından müvekkili şirkete m3 başına 3.78 TL ödenmekle birlikte müvekkili şirketin de dava dışı … … şirketine m3 başına 3.55 TL ödediğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Gaziantep 13. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında davacı tarafından davalı aleyhine 18/04/2014 tarihli alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan toplam 7.237.904,44 TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrine davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin….Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda 14/12/2016 tarih, …. K. sayılı ilamla Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın “Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren hâller” başlıklı 266. maddesinde “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.” 281/3. Maddesinde “Mahkemece gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görülürse yeni görevlendirilecek bilirkişi aracılığıyla tekrar inceleme de yaptırılabilir.” 282. maddesinde “Hakim bilirkişinin oy ve görüşlerini diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” hükümlerine yer verilmiştir.
Dava konusu somut olayda mahkemece davadaki talep ve davalının savunmaları kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmamış olup Gaziantep 2 Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyasında görülen ve Yargıtay incelemesinden de geçerek dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilen davadaki bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Buna göre usulden reddedilen dava dosyasında alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınması mümkün olmadığı gibi dosyadaki belgelerden davaya konu temlike taraf şirket yetkilileri yönünden de mahkemece Nizip Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılan müzekkereye verilen 12.03.2019 günlü cevabi yazıda soruşturma dosyasının yetkisizlikle Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiği ve …. soruşturma sırasına kaydedildiği bildirilmiş olmakla belirtilen savcılık tahkikatı ve sonucu da araştırılıp değerlendirilmeden eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle,davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, esası incelenmeksizin mahkeme kararının HMK.’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne,
2-Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 08/05/2019 tarih, ….. K sayılı kararının HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına,
3-Dairemiz kararına uygun şekilde davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
4-Davalı tarafından ödenen 109.797,00 TL peşin istinaf karar harcının istek halinde kendisine iadesine,
5-Davalı tarafından ödenen istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak 15/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır