Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2023/801 E. 2023/516 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/801 – 2023/516
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/801
KARAR NO : 2023/516

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 13.04.2023
NUMARASI : 2023/278 Esas

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz (Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 15/09/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 15/09/2023

Mahalli mahkemesince verilen 14.04.2023 tarihli ara karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 27.04.2022 tarihinde davalı … adına kayıtlı ve davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, davacı …’ya çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davalıların meydana gelen kazada tam kusurlu olduğunu, kaza sonucu davacı …’nın sakat kaldığını, sürekli başkasının yardımı ve bakımına muhtaç olduğunun belirlendiğini, davalı … AŞ tarafından düzenlenen … poliçe numaralı Genişletilmiş Kasko Süper Oto Sigorta Poliçesi bulunduğunu, poliçede ihtiyari mali mesuliyet klozu teminat limitinin 750.000,00-TL olduğunu belirterek … için 1.000.000,00-TL, annesi … için 500.000,00-TL, babası … için 500.000,00-TL, küçük kardeşi … için 500.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini, davalıların davacılara 2.500.000,00-TL ya da uygun görülecek miktarda geçici ödeme yapılmasına karar verilmesini, ayrıca İİK’nın 257.maddesinde hem vadesi gelmiş hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlendiğini ve ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin öngörüldüğünü, bu sebeple İİK’nın 257 ve devamı hükümlerine göre ihtiyati haciz talebinin kabulü için kesin bir ispat koşulu aranmayıp yaklaşık ispat koşulununda yeterli olduğunu, davalılar işleten ve sürücünün ileride hükmedilecek tazminatın tahsilini akamete uğratma girişiminde bulunması ihtimaline yönelik taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları ile banka hesaplarına talep edilen 2.500.000,00-TL manevi tazminat tutarı kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece 14.04.2023 tarihli ara karar ile; kazaya ilişkin kaza tespit tutanağında her iki tarafa da kusur verildiği, dosya kapsamında kusur oranına yönelik herhangi bir belirlemenin yapılmadığı, alacağın yargılamayı gerektirdiği, İİK’nın 257 vd maddelerinin şartları bulunmadığından davacıların ihtiyati haciz talebinin bu aşamada reddi gerektiği belirtilerek, davacıların ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, ara karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; zararın haksız fiilden kaynaklandığını ve kaza tarihi itibariyle alacağın muaccel olduğunu, meydana gelen trafik kazası neticesinde davacı …’nın %90-99 oranında maluliyeti bulunduğunu, diğer davacıların sürekli bakamına muhtaç olduğunu, kazaya ait video görüntülerinden davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun anlaşılacağını, kusur durumu ne şekilde belirlenirse belirlensin davalılar aleyhine tazminata hükmedileceğini, sigorta şirketi dışındaki davalıların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları ile banka hesaplarına 2.5000.000,00 TL manevi tazminat tutarında ihtiyati haciz konulması ve ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararın kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri ile bağlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacı … çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirterek davacı … ile yaralanan …’nın annesi, babası ve kardeşi için belirlenecek manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş, davalı işleten ve sürücü yönünden davalılara ait taşınır ve taşınmaz mallarına, üçüncü kişiler ve bankalardaki hak ve alacaklarına üzerine ihtiyati haciz konulması talep etmiş, mahkemece talebin reddine karar verilmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 257/1.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlenmiş olup, muaccel olmayan/vadesi gelmemiş alacak yönünden ise ihtiyati haciz koşulları aynı yasanın 257/2. maddesinde; “Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Bu açıklamalara göre ihtiyatı haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır.
Davacılar vekili dava dilekçesi ile davacı … için 1.000.000,00-TL, annesi … için 500.000,00-TL, babası … için 500.000,00-TL, küçük kardeşi … için 500.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini ve 2.500.000,00-TL manevi tazminat için İİK’nın 257 ve devamı hükümlerine göre davalıların taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları ile banka hesaplarına talep edilen 2.500.000,00-TL manevi tazminat tutarı kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları, olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat olmadığından alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Açıklanan nedenlerle manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin 14.04.2023 tarihli ara karara yönelik istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurma harcı ile istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tebliğinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nun 362/1(f) maddesi gereğince KESİN olmak üzere 15.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.