Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2023/727 E. 2023/865 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/727 – 2023/865
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/727
KARAR NO : 2023/865

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/05/2023
NUMARASI : 2022/820 Esas 2023/318 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 10/11/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 04/12/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
Davacı vekili, 06.09.2022 tarihinde davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı araç sürücünün neden olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmadığını, arabuluculuğa başvurulduğunu, anlaşma sağlanamadığını belirterek fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak üzere şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200,00TL tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden sigortalısının kusuru oranında tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 28.05.2023 tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketine karşı açtıkları davadan feragat ettiklerini, davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davalı tarafa vekalet ücretine hükmedilmemesine, yargılamaya sebebiyet vermediklerinden arabuluculuk ücretinin davalı tarafından karşılanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu iddiasını kabul etmediklerini, maluliyet tazminatına ilişkin hesaplamanın genel şartlarda düzenlenen esaslara göre yapılmasını, davacıya ait SGK’dan güncel hizmet dökümünün getirtilmesini, geçici iş göremezlik süresi boyunca maaş almaya devam ettiğinin tespit edilmesi durumunda geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerektiğini, müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirim yapılmasını, davanın reddini savunmuş, 29.05.2023 tarihli dilekçesinde davacı ile sulhe varıldığını, davalı şirket hakkında esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına yönünde karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI;
Mahkemece toplanan delillere göre, davanın trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin 29.05.2023 tarihli dilekçesi ile sulh olduklarından davadan feragat ettiklerini, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini isteediği, HMK’nun 310. ve 311. maddelerine göre; feragatin hüküm kesinleşmeden her zaman yapılabileceği gibi feragat beyanının kesin hükmün hukuki neticelerini doğurduğu ve feragat beyanının işin niteliğine göre kamu düzenine aykırı olmadıkça geçerli bulunduğu, feragatin sonuç doğurması için karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı, bu sebeple feragat dilekçesinin karşı tarafa tebliği zorunluluğu bulunmadığı, davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde feragat yetkisi bulunduğu, yine feragatin gerçekleşmesi halinde oturum beklenmeden karar verilebileceği, ayrıca dosya üzerinden karar verebilmenin yargılama sürecinin kısaltılması amacıyla düzenlenen 6100 sayılı HMK’nun özüne de uygun olacağı gerekçesiyle davanın feragat nedeniyle davanın reddine, yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 3.120,00TL ticari arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, tarafların leh ve aleyhlerine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına yönünde karar vermiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, arabuluculuk ücretinin hatalı olarak taraflarına yüklendiğini, arabuluculuk bürosu tarafından suç üstü ödeneğinden karşılanan arabuluculuk tarife bedelinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydedilmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davacı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 06.09.2022 tarihinde davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın neden olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını belirterek maddi tazminat talep etmiş, 28.05.2023 tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketine karşı açtıkları davadan feragat ettiklerini bildirmiş, mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili arabuluculuk bedelinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydedilmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davacının maddi tazminat talebinden feragatinin hakkın özünden vazgeçilmesinden kaynaklanmadığı, yargılama aşamasında davalı sigorta şirketi tarafından zararlarının karşılanması sonrasında davasından feragat ettiği, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu ve davacının yapılan ödeme ile maddi tazminat alacağının konusuz kalması nedeniyle davasından feragat ettiğinin anlaşılmasına göre dava açmakta haklı olan davacı aleyhine arabuluculuk ücreti hükmedilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.b.2 maddesi gereğince hüküm fıkrasının düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
HMK.nın 353/1.b.2. maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Buna göre;
1)Açılan davanın FERAGAT nedeniyle REDDİNE,
2)Alınması gereken 269,85-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3)Yargılama giderlerinin davacı üzerine BIRAKILMASINA,
4)6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı 3.120,00-TL ticari arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5) Tarafların leh ya da aleyhine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının İADESİNE,
II-İSTİNAF BAŞVURUSU NEDENİYLE YAPILAN HARÇ VE MASRAFLAR YÖNÜNDEN;
1- Davacı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde davacıya iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 492,00 Tl istinaf başvuru harcı ve 112,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
4-Kararın taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 361.maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere 10.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.