Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2023/209 E. 2023/84 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/209 – 2023/84
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/209
KARAR NO : 2023/84

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2022
NUMARASI : 2022/444 Esas 2022/688 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 10/02/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 02/03/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29.08.2020 tarihinde davalılardan …AŞ’ne zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçla davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığın ve malul kaldığını, dava öncesi yapılan başvuru üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 22.04.2021 Tarih 2021 E.80368 karar sayılı kararı ile davalı sigorta şirketi aleyhine 50.000,00 TL sürekli 2.000,00 TL geçici işgöremezlik tazminatına karar verilmiş ise de anılan karardaki bilirkişi raporunda davacının 15.08.1998 olan doğum tarihinin 15.08.1988 olarak esas alındığını ve yanlış hesaplama yapıldığını, davacının sürekli işgöremezlik zararının 140,580,80 TL’den fazla olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli ve geçici işgöremezlik tazminatı ile tedavi gideri olarak 10.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketine 410.000,00 TL limitle sigortalı olup sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, davacının davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvurusu bulunmadığı gibi arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, Sigorta Tahkim Komisyonundaki dava nedeniyle eldeki davanın derdestlikten reddini, dava konusu kazada kaskı bulunmayan davacının asli ve tam kusurlu olduğunu, istenen tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …A.Ş. vekili, davacının davalı sigorta şirketine eksik belge ile başvurusu üzerine kendisinden eksik belgelerin istendiğini, eksik belgeler tamamlanmadan eldeki davanın açıldığını, Sigorta Tahkim Komisyonun 01.01.2022 Tarih 2022/İHK -129 kararının temyiz incelemesinde olduğunu ve derdestlik nedeniyle eldeki davanın reddi gerektiğini, maluliyet yönünden Adli Tıp Kurumundan, kusur yönünden KGM’den rapor alınmasını, tedavi ve geçici işgöremezlik talebinin teminat dışı olduğunu, kaskı bulunmayan davacının müterafik kusurlu olduğunu, dava tarihinden faiz istenebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece taraflar arasındaki ihtilafın; davalı sigorta firması tarafından sigortalı … plakalı aracın davacı sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 29/08/2020 tarihinde yapmış oldukları kaza nedeni ile davacının davalılardan maddi tazminat (sürekli, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri) ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarı noktasında toplandığı, mahkemenin 24/10/2022 tarihli celsesinde davacı vekilinin manevi tazminat talebinin tefriki ile ayrı bir esasa kaydına karar verildiği, maddi tazminat yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; davacı tarafından dava konusu 29/08/2020 tarihli trafik kazası neticesinde yaralanması nedeni ile sigorta tahkim komisyonuna dava açmadan önce sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik talepli başvuruda bulunduğu sigorta tahkim komisyonu tarafından 28/09/2021 tarih ve K-2021/140496 sayılı kararı ile 50.000,00-TL sürekli iş göremezlik, 2.000,00-TL geçici iş göremezlik olmak üzere 52.000,00-TL’nin …A.Ş’den başvuru sahibine ödenmesine şeklinde karar verildiği, söz konusu karara karşı itiraz hakem heyeti tarafından 01/01/2022 tarihli, 2021/E.80368, 2022/İHK-129 itiraz hakem heyeti kararı ile itirazın reddine karar verildiği, söz konusu kararın temyiz edilerek halen Yargıtay aşamasında olduğu anlaşılmakla, aynı davacı tarafından aynı olaya ilişkin, aynı hukuki sebebe ilişkin açılan işbu maddi tazminat istemine yönelik davada, dava şartı olan derdestlik itirazının yerinde olduğu kanaatine varılmakla maddi tazminat yönünden HMK 114/1-ı maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak oluşturulan tahkim dosyasının işbu dava dosyasına derdestlik teşkil etmediğini, davacının davalılardan …’ın haksız fiili neticesinde maddi ve manevi zarara uğradığını, zararının tazmini için …’a ve poliçe kapsamında sorumluluğu bulunan sigorta şirketine karşı eldeki davanın açıldığını, …A.Ş.’nin sorumluluğu kapsamında eldeki dava öncesinde Sigorta Tahkim Komisyonuna fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak başvuruda bulunulduğunu, ilgili dosya kapsamında toplamda 52.000,00-TL’nin sigorta şirketinden tahsiline karar verildiğini, ilgili tahkim dosyasının temyiz aşamasında olduğunu, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. Maddesine göre dava şartlarından biri ”Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.” olarak düzenlendiğini, Sigorta tahkim komisyonuna başvuru bir dava olmadığı gibi, ilgili başvuruda fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu, tahkim neticesinde davacının zararının tamamı yönünden hüküm kurulmadığını, zararının tamamının tespit edilmediğini, fazlaya ilişkin hakların temini amacıyla eldeki davanın açıldığını, Anılan kanunun 109. Maddesinde; ”Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir. Dava açılırken, talep konusunun kalan kısmından açıkça feragat edilmiş olması hâli dışında, kısmi dava açılması, talep konusunun geri kalan kısmından feragat edildiği anlamına gelmez.” düzenlemesinin yer aldığını, Hukuk Muhakemeleri Kanunu kısmi dava açılan hallerde dahi dava devam ederken, ek dava açılmasına imkan tanımakta olup bu halde derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmezken tahkim dosyasının varlığı nedeniyle işbu davanın reddine karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğu, ”Kısmi davada saklı tutulan alacak bölümü için gerek kısmi dava karara bağlanmadan önce, gerekse daha sonra ayrı bir dava açılması usulen olanaklıdır. uygulamada bu ayrı davaya ek dava denilmektedir. Yine kısmi davadan sonra açılan ek davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması ve davacının hukuki yararının bulunması koşullarının birlikte varlığı halinde, birden fazla ek dava açılması mümkündür. O halde, somut olayda, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutan davacının ıslah talebinden sonra, ek davalar yoluyla fark alacağını isteyebileceği sonucuna varılmaktadır.” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2004/9-754 E., 2005/36K. Sayılı, 09/02/2005 Tarihli Kararı)açıklanan nedenlerle; dosyanın esasına girilerek yargılama yapılması ve davacının maddi zararının tespiti gerekirken davanın usulden reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, tahkim dosyasının derdestlik oluşturması söz konusu olsa dahi davalı … yönünden başvuru söz konusu olmayıp işbu davalı yönünden yargılamaya devam edilmesi gerektiğini, hukuka aykırı şekilde derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilirken davalılar yönünden ayrım da yapılmadığını, tahkim dosyası kapsamında yalnızca sigorta şirketinden talepte bulunulmakta olup diğer davalı …’ın ilgili dosyada taraf olmadığını, …’a karşı başkaca başvuru yahut dava da bulunmadığını, haksız fiilinden dolayı davacının zararına sebebiyet veren … yönünden de derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğun belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
HMK’nun 355. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı, tedavi gideri ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114’üncü maddesinin (ı)bendi “Aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması” hükmünü içermekte olup anılan madde gereğince bir davanın derdest olmaması dava şartları arasında düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı vekili, 29.08.2020 tarihinde davalılardan …AŞ’ne zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçla davacının sevk ve idaresindeki … plakalı motorsikletin karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığın ve malul kaldığını, dava öncesi yapılan başvuru üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 22.04.2021 Tarih 2021 E.80368 karar sayılı kararı ile davalı sigorta şirketi aleyhine 50.000,00 TL sürekli 2.000,00 TL geçici işgöremezlik tazminatına karar verilmiş ise de anılan karardaki bilirkişi raporunda davacının 15.08.1998 olan doğum tarihinin 15.08.1988 olarak esas alındığını ve yanlış hesaplama yapıldığını, davacının sürekli işgöremezlik zararının 140,580,80 TL’den fazla olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sürekli, geçici işgöremezlik tazminatı ve tedavi gideri olarak 10.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş; .22.08.2022 tarihli açıklama dilekçesinin 2. Nolu bendinde “…..fazlaya ilişkin hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000,00 TL geçici işgöremezlik tazminatı ile 8.000,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının …. “ şeklinde talebini açıklamıştır. 24.10.2022 tarihli ön inceleme duruşmasında mahkemece taraflar arasındaki itilafın davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle geçici, sürekli işgöremezlik tazminatı ile bakıcı gideri ve manevi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarı noktasında toplandığı belirlenmiş manevi tazminat yönünden dava tefrik edilmiş; maddi tazminat yönünden davanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Davacının dava dilekçesindeki talebi geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı ile tedavi giderine ilişkin olup 22.08.2022 tarihli açıklama dilekçesindeki talebinin geçici ve sürekli işgöremezlik talebine ilişkin olduğu, ön inceme duruşma tutanağında ise geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı ile bakıcı giderini yönelik olarak belirleme yapıldığı anlaşılmakla mahkemece öncelikle davacı vekiline dava dilekçesindeki taleplerini açıklaması ( hangi kalem zarar için kimden ne miktar istediği ve davasının niteliği) için süre verilmesi açıklama dilekçesinden sonra davalı sigorta şirketi yönünden Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 01.01.2022 tarih 2022 /İHK -129 sayılı kararının eldeki dava yönünden derdestlik oluşturup oluşmadığı yönünden değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
Davalı sürücü … Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 01.01.2022 tarih 2022 /İHK -129 sayılı kararında taraf olmadığı dolasıyla anılan kararın davalı sürücü … yönünden derdestlik oluşturmadığı anlaşılmakla davalı sürücü yönünden işin esasına girilerek taraf delillerini toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; 6100 sayılı HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.10.2022 tarihli, 2022/444 Esas-2022/688 Karar sayılı kararının HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Davanın yeniden görülüp sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan 80.70 TL maktu istinaf karar harcının istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yeniden yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın davacıya iadesine,
5-Karar tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.a. maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10.02.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.