Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2023/1286 E. 2023/1155 K. 28.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

Ankara BAM 26. Hukuk Dairesi 2023/1286 Esas – 2023/1155 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2023/1286
KARAR NO : 2023/1155

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20.10.2023
NUMARASI : 2023/700 Esas

İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN
DAVACI
VEKİLİ
ALEYHİNE İHTİYATİ HACİZ TALEP EDİLEN
DAVALILAR :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (İHTİYATİ HACİZ)
KARAR TARİHİ : 28/12/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 08/01/2024

Mahalli mahkemesince verilen 20.10.2023 tarihli ara karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, 30.05.2023 tarihinde davalıların işleteni ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu… plakalı aracın davacıya ait akaryakıt istasyonuna çarptığını, akaryakıt istasyonunda yakıt pompası, yazar kasa, çatı, tabela ve sair diğer unsur ve eşyalarda maddi hasar oluştuğunu, davacının zarar gören malları nedeniyle ticari faaliyetine devam edemediğini ve gelir kaybı yaşadığını, zararlarının tazmini için aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı … Sigorta AŞ’ne başvurulduğunu ve teminat limitleri dahilinde 240.000,00-TL ödeme alındığını, zorunlu mali mesuliyet sigortasının teminat limitlerinin tüketilmesi nedeniyle ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı … Sigorta AŞ’ne başvuru yapıldığını, ödeme yapılmadığını, kazanın yarattığı hasarların onarımı için, faturalar ile sabit onarım işlemlerinin yapıldığını, zarar bunlarla sınırlı olmasa da, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 225.000,00-TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini, davaya konu kazadan doğan zararların ileride tahsili imkanının borçlular tarafından engellenmesinin önüne geçilmesi ve haklı alacakların teminat altına alınması için davalıların taşınır ve taşınmaz malları, banka hesapları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları dahil olmak üzere tüm malvarlığı üzerine teminatsız ihtiyati haciz konulmasına kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;
Mahkemece 20.10.2023 tarihli ara karar ile, mevcut delil durumu itibariyle alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiği, mevcut delillerin yaklaşık ispat koşullarının oluştuğunun kanıtı için yeterli sayılamayacağı, bu aşamada yasal koşulları oluşmadığı gerekçesi ile ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Alacağın varlığının kolluk kuvveti tarafından tutulan kaza tespit tutanağı ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı tarafından ödeme yapılmış olması ile yaklaşık ispat kuralının ötesinde kesin ve net bir şekilde ispat edildiğini, kaza tek taraflı olduğundan kusur konusunda da bir uyuşmazlık bulunmadığını, alacağın miktarının da faturalar ile ispat edildiğini, kaldı ki, ihtiyati haciz talebinde tam ispat değil, yaklaşık ispat kuralının uygulanacağını, hasarın onarım masraflarının fatura ile ispat edildiğini, davaya konu kazadan doğan zararlarının ileride tahsili imkanının borçlular tarafından engellenmesinin önüne geçilmesi için davalıların taşınır ve taşınmaz malları, banka hesapları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları dahil olmak üzere tüm malvarlığı üzerine teminatsız ihtiyati haciz konulması kararı verilmesi gerektiği halde talebin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davacı vekilinin HMK’nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili, davalıların işleteni ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu iş makinası yüklü çekici ve tırın davacıya ait akaryakıt istasyonuna çarpması sonucu akaryakıt istasyonu, yakıt pompası, yazar kasa, çatı, tabela ve sair diğer unsur ve eşyalarda maddi hasar oluştuğunu, zararın tazmini için aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacına yapılan başvuru üzerine 240.000,00 TL ödendiğini ancak zararın karşılanmadığını belirterek 225.000,00 TL zararın davalılardan tahsiline ve alacaklarının teminat altına alınması için davalıların taşınır ve taşınmaz malları, banka hesapları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları dahil olmak üzere tüm malvarlığı üzerine teminatsız ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İİK’nın 257.maddesi hükmüne göre :” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.
İİK’nın 258.maddesinde ise; “İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.
Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 – 4949 S.K./60. md.;Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./16.mad) İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.
2004 sayılı İİK’nın 258/1. Madde metninden de anlaşıldığı üzere ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ”alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” gereklidir. Mahkemenin ”alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değil, diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç davaya ilişkin yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip, uyuşmazlığı esastan sona erdirmek değildir. Yani ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için ispat gerekmez, yaklaşık ispat için delil sunulması yeterli olup, alacaklının ilişkisinin varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin olarak ispat etmesi aranmaz. Ancak ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacaklının alacağın varlığı ve haciz sebepleri hakkında yaklaşık ispat kuralları çerçevesinde kanaat getirecek deliller sunulması gerekir.
Dosya kapsamına göre davalıların işleteni ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu iş makinası yüklü çekici ve römorkun davacı şirkete ait akaryakıt istasyonuna çarpması sonucu akaryakıt istasyonunda hasar meydana geldiği, dosyada mevcut kaza tespit tutanağı, akaryakıt istasyonunda meydana gelen hasarın belirlenmesi için düzenlenen ekspertiz raporu, olay yeri fotoğrafları, dosyaya sunulan faturalara göre alacağın varlığı hususunda kanaat oluşturacak belgeler olduğu, yaklaşık ispat koşulları çerçevesinde İİK’nın 257/1.maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddi usul ve yasaya aykırı olduğundan ihtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun davalı … Şirketi yönünden kabulü ile, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince davacı vekilinin talebinin kabulü ile davalı … Şirketi yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2. maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA
Buna göre;
1-Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin … Şirketi yönünden kabulüne; 225.000,00 TL. alacağa yetecek miktarda borçlunun taşınır, taşınmaz malları, üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına,
3-İİK’nın 259/1. maddesi gereğince takdiren alacağın %20 oranında 45.000,00 TL. tutarında HMK’nın 87.maddesine göre nakdi teminat veya süresiz banka teminat mektubu alınmasına,
4-Teminat yatırıldığında kararın infazı için Ankara Nöbetçi İcra Müdürlüğünün yetkili kılınmasına,
II-İstinaf Başvurusu Nedeniyle Yapılan Harç ve Masraflar Yönünden;
1-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,,
3-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1(f) ve İİK 265/son madde gereğince kesin olmak üzere 28.12.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.