Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2022/366 E. 2022/1696 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:…
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/11/2021
NUMARASI ….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

KARAR TARİHİ : 23/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 04/07/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin oğlunu trafik kazasında hayatını kaybetmesi üzerine, destek tazminatı için … … Komisyonuna müracaat ettiğini, … … Komisyonun kararında; HMK’ya aykırı olarak yapılan ilk tensipte dosyanın bilirkişiye gönderilmesine ve rapor geldikten sonra ıslah yapılacaksa verilen kesin süre içerisinde yapılmasını, aksi halde yeni süre verilmeyeceğini ihtar ettiğini, sonrasında … komisyonunda alınan raporun müvekkili tarafından hukuka aykırı görülerek, aleyhe hususlara … edildiğini, ancak hak kaybına sebebiyet vermemek için fazlaya dair haklarının saklı tutulduğu da belirtilerek talebin ıslah edildiğini, … Heyeti tarafından müvekkilinin itirazları haklı görülerek, dosyada yeniden bilirkişiden rapor alındığını, müvekkili tarafından da, rapor doğrultusunda dava değerinin artırıldığını, … Heyeti tarafından ikinci rapora ve talebine göre karar verildiğini, ancak … üzerine, … incelemesini yapan … … heyeti tarafından ise, davanın 2. kez ıslah edilemeyeceği belirtilerek, ek rapor sonrası artırılan miktarı usulden reddederek, ilk ıslah dilekçesine göre talebin esası hakkında karar verildiğini, bu nedenle … … heyeti tarafından usulden reddedilen kısımın tahsili için Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2020/8530 E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibinde bulunduklarını, davalı borçlunun takibe … ettiğini, itirazın haksız olduğunu belirterek, davalının icra dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalıya; usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermemiş, yargılama sırasında davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın davacının oğlu olan desteğinin ölümü nedeni ile hüküm altına alınmayan destekten yoksun kalma tazminatının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu; Mahkemece daha önce yapılan yargılama sonucu kesin hüküm nedeni ile davanın usulden reddine karar verildiği, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 01/07/2021 tarihli kararı ile dava konusu edilen talep yönünden kesin hüküm oluşmadığından kararın kaldırılmasına karar verildiği; davalıya sigortalı olup şehir içi yolcu taşımacılığı yapan aracın seyir halinde iken, araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybedip sağ tarafta bulunan durağa çarpmasıyla sonuçlanan trafik kazası sonucu durakta araç bekleyen ya da kaldırımda yaya olarak bulunan ve aralarında davacının oğlu …’ın da bulunduğu birden fazla kişinin ölümü ve yaralanması ile sonuçlanan kazaya neden olduğu, kaza sonrası davacının da aralarında bulunduğu hak sahipleri tarafından … şirketine yapılan başvuru üzerine kısmi ödeme yapıldığı, yapılan bu ödemenin yetersiz olduğu düşüncesinde olan davacının … … komisyonu … … Heyetine başvurduğu, taleple ilgili yapılan inceleme sonucu alınan hesap raporu ile davacı … ‘in 45.859,52 TL destekten yoksun kalma zararı talep edebileceğinin belirlendiği, belirlenen bu miktar üzerinden davacı tarafından bedel artırım işlemi yapıldığı ve rapora yönelik … uyarınca alınan 2. raporda davacının talep edebileceği zararının 64.881,70TL olduğunun belirlendiği, davacı tarafından bu kez de ıslah işlemi yapıldığı, … … Heyetinin yaptığı değerlendirme sonucu davacı … yönünden 64.881,70 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verildiği, davalı tarafından … … Heyeti kararı aleyhine … … Heyetine başvurusu sonucu yapılan değerlendirmede, ikinci kez ıslah işlemi yapılamayacağı, bu nedenle davacının son rapor ile belirlenen alacağı üzerinden oluşturulan hükmün kaldırılmasına, ilk raporda belirtilen 45.859,52TL’nin 18/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği, … … Heyetinin kararınin 25/09/2020 tarihinde taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde de açıkça belirttiği gibi bu kararla ilgili devam eden yasa yoluna başvurulmadığı ve … … Heyeti kararının bu hali ile kesinleştiği; Davacının, … … Heyeti tarafından hüküm altına alınan alacak miktarı ile ilk karardaki hükme esas alınan ikinci bilirkişi raporu ile belirlenen miktar arasındaki fark nedeniyle alacaklı olduğunu düşündüğü için bu alacağının tahsili amacıyla Ankara 23. İcra Müdürlüğü’nün 2020/8530 esas sayılı icra takibini başlattığı, ödeme emri 02/10/2020 tarihinde tebliğ edilen davalının süresinde gerçekleşen itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, itirazın iptali amacıyla eldeki davanın açıldığı, davacı bu kararla ilgili devam eden yasa yollarını kararın kendisine tebliğinden itibaren yasada öngörülen süre içerisinde kullanmadığı için … … Heyeti kararı taraflar yönünden kesinleşmiş olmakla birlikte, … … Heyetinin ikinci rapor ile ortaya çıkan ve bedel artırımı sonrası ıslah işlemine konu edilen talep ile ilgili ret kararının usulden ret şeklinde gerçekleşmesi nedeni ile davacının fazlaya ilişkin miktar yönünden icra takibi yapması ve mahkemelerde yeniden talepte bulunmasının mümkün olduğu; Mahkemece yapılan değerlendirme sonucu, davacının oğlu ve desteği olan Muzaffer Emre’nin ölümü nedeni ile davacının destekten yoksun kalma talebinde bulunmasının yerinde olduğu, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma alacağının … … Heyetinin isteği üzerine düzenlenen 12/05/2020 tarihli raporda belirlendiği gibi 64.881,70 TL olduğu, bu miktarın 45.859,52 TL’sinin … … Heyetinin 22/09/2020 tarihli olup yasa yoluna gidilmediği için kesinleşen kararı ile hüküm altına alındığı, davacının mahkemeden talep edebileceği alacağının ise (64.881,70 TL-45.859,52 TL) 19.022,18 TL olduğu, Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2020/8530 Esas sayılı icra takibine konu edilen alacağın da 19.022,18 TL olması nedeni ile davalının asıl alacağa yönelik itirazının haklı nedene dayanmadığı için iptali gerektiği; Davacının icra takibindeki bir diğer talebi işlemiş faize ilişkin olup, … Heyetine başvuru yapılmadan önce … şirketine yapılan başvuru üzerine 18/11/2019 tarihinde kısmi ödeme yapıldığı için, davalı yönünden bu tarihte temerrüdün gerçekleştiği, sigortalı araç ticari nitelikli olduğu için talep edilebilir faizin avans faizi olması gerektiği, temerrüt tarihi ile icra takibinin başlatıldığı tarih aralığında talep edilebilir faiz miktarının ise (21.12.2019 – 18.11.2019= 33 gün o dönemde yürürlükte olan yıllık % 18.25 avans faiz oranından – 13.06.2020 – 21.12.2019 = 175 gün o dönemde yürürlükte olan yıllık % 13,75 avans faiz oranından ve 29.09.2020 – 13.06.2020 = 188 gün o dönemde yürürlükte olan yıllık % 10 avans faiz oranından) toplam 10 ay 11 gün üzerinden 2.130,74 olduğu, bu miktar faiz isteğinin de yasal düzenlemeye uygun olması nedeni ile 2.130.74 TL işlemiş faize yönelik itirazın da iptali gerektiği; İcra inkar tazminatı talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise, talep destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin olup, takip öncesi yapılan yargılama sırasında ölenin elde ettiği gelir, hak sahipleri ve diğer hesaplama unsurlarının belirlendiği, bilirkişi raporu ile de talep edilebilir destekten yoksun kalma alacağının hesaplandığı, üstelik elde edilen verilere göre … şirketinin tazminat miktarını hesaplaması da mümkün olmakla alacak likit niteliğe dönüştüğü için haksız … nedeniyle davacının alacağına ulaşması geciktirildiğinden hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili gerektiği kabul edilip, davanın kısmen kabulü gerektiği gerekçesi ile;“1- Davanın Kısmen Kabulü ile Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2020/8530 sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile 19.022,18 TL asıl alacak ve 2.130,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.152,92 TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Ana para olan 19.022,18 TL’ye takip tarihinden itibaren %13,75 geçmeyecek şekilde değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Kabul edilen 21.152,92 TL üzerinden İİK ‘nın 67/2. ve 4. Maddesi hükmü gereğince % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu; davacının daha önce … … Heyetine başvurduğu ve davacı lehine 60.696,07 TL destek tazminatı hesaplandığı, davacının da talebini ıslah ettiğini, itirazı üzerine alınan ikinci raporda ise zararın 86.756,25 TL hesaplandığını talebin bu miktar üzerinden ikinci kez ıslahı üzerine Uyulmazlık … Heyeti tarafından ikinci kez ıslah yapılamayacağından talebin reddine karar verildiğini, … üzerine verilen … … Heyeti kararının da temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, öncelikle ilamsız takibin dayanığı bilirkişi kök raporunun ve ek raporunun … … tarafından incelenip değerlendirilmesi yapılmadığından tazmini gereken gerçek bedelin tespit edilmediğini, bu nedenle mahkemenin yeniden rapor alıp karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verdiğini, bu yüzden alacağın likit olduğundan da söz edilemeyeceğini, zira icra takibine itirazlarının … … komisyonundan alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmamasından kaynaklandığını, bu nedenle kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu; davacının ek dava açmak yerine, müvekkiline müracaat etmeksizin icra takibinde bulunması nedeniyle kötüniyetli olduğunu, bu nedenle de icra inkar tazminatına karar verilmesinin haksız olduğunu, … Tahkimde davacının ilk rapora göre kararı ıslah ettiği, sonrasında alınan ek rapora göre davayı ıslah etmiş ise de, davanın ikinci kez ıslah edilemeyeceğinden bahisle kararın kaldırılarak karar verildiğini, bu nedenle ikinci rapora yönelik itirazlarının da değerlendirilmediğini, bu nedenle likit alacaktan söz edilemeyeceğini, yerel mahkeme tarafından, yeniden aktüer hesap raporu alınmadan karar verilmesinin savunma haklarını kısıtlar mahiyette olduğunu, gerçek bedelin hesaplanması için yeniden rapor alınması gerektiğini belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma nedeniyle tazminatının tahsili istemiyle girişilen icra takibine vaki itirazının iptali istemidir.
Davacı vekili, destek zararı nedeniyle … … Komisyonu’na yapılan başvuru neticesinde zararın tespit edildiğini, ancak davanın bir kez ıslah edilebileceğinden bahisle ıslah edilen miktarın üzerinde kalan zararının karara bağlanmadığını ileri sürerek, karara bağlanan kısım ile … … Komisyonu tarafından tespit edilen miktar arasındaki farkın icra yolu ile davalıdan tahsilini talep etmiş, davalının itirazı üzerine eldeki dava açılmıştır.
Mahkemece, davacının destek zararına ilişkin olarak … … Komisyonuna müracaatı sonrasında, fazlaya ilişkin talebi saklı tutarak ıslah ettiği kısım üzerinden talebinin kabulüne karar verildiğinden, … … Komisyonu tarafından alınan bilirkişi raporu ile tespit edilen, karar verilen miktarı aşan kısmı da davalıdan talep edebileceği, ayrıca bakiye alacağın da … komisyonu tarafından tespit edilmiş olması nedeniyle alacağın likit olduğu kabul edilerek, itirazın kısmen iptaline (işlemiş faizin fazla hesaplandığından bahisle) takibin 19.022,18 TL asıl alacak ve 2.130,74 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, alacak likit olduğundan toplam alacağın üzerinden %20 icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
1-Davalı vekili tarafından, davacının … … Komisyonuna müracaatı üzerine, … … Heyeti tarafından, (istinaf dilekçesinin açıklama kısımda davacı … … hakkındaki karar yerine sehven eldeki davada taraf olmayan … hakkındaki karardan bahsederek) davacının ikinci ıslahı sonrasında 86.756,25 TL üzerinden talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, karara itirazları üzerine … … Heyeti tarafından, davanın ikinci kez ıslah edilemeyeceğinden bahisle, davacının ilk ıslah dilekçesine göre 60.696,07 TL üzerinden talebin kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verdiği, davacının kararı temyiz etmediğinden, artık bakiye zararı talep edemeyeceği ileri sürülmüş ise de; dairemizce eldeki dosyada daha önce verilen 2021/1148 E. 2021/1301 Karar Sayılı 01/07/2021 tarihli kaldırma kararında da açıklandığı üzere, davacı … … Heyeti tarafından tazminat hesabına ilişkin alınan ilk rapora … ederek karar verilmeye elverişli olmadığını belirtmesine rağmen, hak kaybına neden olmamak üzere fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 45.859,52 TL olarak talebini ıslah etmiş, itirazı haklı görülerek yeniden alınan rapor ile zararının 64.881,70 TL tespit edilmesi üzerine, yeninden verdiği dilekçe ile talebini 64.881,70 TL’ye artırmış, … … Heyeti 08/06/2020 tarihli 2020/49157 K. Sayılı kararı ile alınan ikinci rapor karar vermeye elverişli görülerek 64.881,70 TL destek tazminatının başvurucuya (… …) ödenmesine karar verilmiş iken, … Şirketi’nin, alınan raporun uygun olmadığı ve ikinci kez ıslahın mümkün olmadığı ileri sürülerek … yoluna müracaatı üzerine … … Heyeti 22/09/2020 Tarih 2020/İHK-17967 K. Sayılı kararı ile, … Şirketinin bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının reddine karar verildiği, ancak talebin ikinci kez ıslah edilmeyeceğinden, ilk ıslaha göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek ilk ıslah talebine göre talebin kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verildiği görülmüştür. … … Heyeti gerekçesinde, … … heyeti tarafından hükme esas alınan rapor çerçevesinde karar verildiği, bilirkişi raporuna … şirketinin itirazının reddedildiği karar gerekçesinden anlaşılmaktadır. … şirketi tarafından verilen karar da temyiz edilmemiştir.
Bu durumda; davacının … … Heyetine verdiği ilk ıslah dilekçesinin kısmi talep mahiyetinde olmasına ve talebinde açıkça fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmasına, … … Heyeti’nin karar ve gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, ret sebebinin davanın ikinci kez ıslah edilmeyecek olmasına yönelik usul hükmünden kaynaklanmış olmasına, davacının … … Heyeti Kararına … etmemiş olmasının, fazlaya ilişkin talebinin eldeki başvuruda talep edilemeyeceğinin kabul mahiyetinde olmasına, bu nedenle davacının karar verilen miktarı aşan zararı hakkında yeniden dava veya takip yapmasında usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının, davacının hüküm altına alınan kısmı aşan zararların talep edilemeyeceğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
2-Davalı vekili tarafından, bakiye zarara ilişkin olarak yeniden rapor alınması gerektiği ileri sürülmüş ise de; … … Komisyonu tarafından alınan rapor ile tazminat miktarının hesaplanmış olmasına, … şirketinin rapora yönelik itirazlarının da, … Hakeme Heyeti tarafından kararda reddedilmiş ve davalı … şirketinin buna karşı itirazının bulunmamasına, davalı tarafından tazminat miktarın kesinleşen … kararından sonra azalmasını gerektirecek gelişen durumlar oluştuğuna yönelik savunması da bulunmamasına, buna ilişkin de dosyada delil bulunmamasına göre mahkemece … … Komisyonu tarafından hesaplanan toplam tazminat çerçevesinde, bakiye zarara göre karar verilmiş olmasında isabetsizlik görülmemiştir.
3-Davalı vekili, icra takibi ile talep edilen tazminatın likit olmadığı ileri sürülmüş ise de; tazminat miktarının … … Heyeti tarafından alınan rapor ile tespit edilmiş olmasına, … … Heyeti tarafından da, davacının rapora yönelik itirazlarının reddedilerek, esastan karar verilmiş olmasına, kararda açıkça hüküm altına alınan miktar açısından raporun yeterli görüldüğüne (Rapor uygun olmamakla beraber talep kadar zararı olduğundan bahisle raporun kabul edildiğine yönelik değerlendirme olmamasına) ilişkin bir kabul bulunmamasına, … Heyeti tarafından destek zararı miktarının 64.881,70 TL olarak tespit edilmiş olmasına göre, mahkemece bakiye tazminat miktarı açısından alacağın likit olduğunun kabul edilmiş olmasına isabetsizlik görülemiştir.
Buna göre; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, davacının bakiye destek zararının … … Heyeti tarafından tespit edilmiş olmasına, … … Heyeti tarafından taleple bağlı kalarak verilen kararın, kısmı talep mahiyetinde olması nedeniyle eldeki davada hüküm altına alınmayan kısım yönünden kesin hüküm mahiyetinde olmamasına göre davalı vekilinin tüm istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden, istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı vekilinin yerel mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 1.444,98 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 362,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.082,96 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan istinaf gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 23/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
……

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.