Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2022/2335 E. 2022/2040 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2335
KARAR NO : 2022/2040

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/08/2022
NUMARASI : 2022/560 Esas

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz
KARAR TARİHİ : 13/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 13/10/2022

Mahalli mahkemesince verilen ara karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12.02.2022 tarihinde, davalı sürücü …’ın alkollü bir şekilde sevk ve idaresindeki, davalı … AŞ’ne sigortalı ve … A.Ş.nin maliki olduğu … plaka sayılı araç ile davacının içinde bulunduğu … plakalı araca çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında davacının ağır şekilde yaralandığını, meydana gelen kazada davalı-sürücü …’ın tam kusurlu olduğunu belirterek, davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu ve davacının kaza nedeniyle zarar gördüğü açıkça anlaşıldığından, kazaya karışan ve davalı …A.Ş. adına tescilli olan … plakalı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, dava konusu kazada davacıda oluşan sakatlığa bağlı meydana gelen geçici ve sürekli çalışma gücü kaybı sebebiyle ortaya çıkan maddi zararların ve tespit edilerek işbu bedele kaza tarihi olan tarih olan 12.02.2022 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalılardan … Sigorta A.Ş. açısından poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik geçici iş göremezlik tazminatı için 50,00 TL, sürekli iş göremezlik tazminatı için 50,00 TL. olmak üzere 100,00 TL), dava konusu kaza nedeniyle, SGK kapsamı dışında kalan bakım ve/veya giderinden dolayı uğradığı maddi zararının tespit edilerek işbu bedele haksız fiilin gerçekleştiği tarih olan 12.02.2022 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan … Sigorta A.Ş. açısından poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla müştereken ve müteselsilen tahsiline, (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL), 500.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan (… Sigorta A.Ş. hariç) kaza tarihi olan 12.02.2022 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, 17.08.2022 tarihli ara karar ile dosyaya sunulan delillere göre, haklılık durumu ve alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden, davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Meydana gelen kaza davacı üzerinde düzeltilemeyecek nitelikte ağır hasarlara sebebiyet verdiğini,
İşbu meydana gelen kazada davalı sürücü …’ın tam kusurlu olduğunu, Davada gerçeğin ortaya çıkması ve davacının uğradığı zararın tazmini için tespit edilecek meblağın belirlenmesinin yargılama gerektirdiğini, ancak bunun öncesinde menfaatler yarıştığında davacının işbu kaza nedeniyle ağır yaralandığı, haklarının ve menfaatinin tehlikeye uğradığı ve yargılama sona erinceye kadar geçecek uzun süreçte davacının kuvvetle muhtemel haklarının güvence altına alınması noktasında, işbu durumun araç üzerine konulan ihtiyati hacizden öncelikli olduğunu,
Davacının vahim durumu ve uğradığı maddi – manevi kayıp gözler önünde iken, hastane kayıtları, kaza tutanakları, savcılık dosyası ortada iken, ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmesinin hakkaniyete açıkça aykırılık arz ettiğini,
Yargılama sonunda davacının uğradığı zararların tazmin edilememesi, hukuka duyulan güveni sarsacağı gibi, davacının geri dönülemez şekilde mahvına yol açacağını, İhtiyati haciz konulması talep edilen aracın karşı yanların haklarını zedelemediği, aksine ihtiyati haciz konulmaması halinde, davalıların mal kaçırmaları durumunda davacının uğrayacağı hak kaybının daha büyük yıkıma yol açacağı göz önüne alınarak, hukuk normları ve hukukun var oluş amacı başlı başlı ele alınarak değerlendirme yapılması gerektiğini, ancak yerel mahkemece bu hususlar göz önüne alınmadan ve taleplerinin reddine haksız ve hukuka aykırı olarak karar verildiğini,
Yerel mahkemece verilen kararın kaldırılarak, iş bu davanın sonuçlanmasının uzun bir süreç alabileceği ve bu sürede davalılar tarafından, dava sonucunda hükmedilebilecek tazminat alacaklarının tahsilini engellemek amacıyla mal kaçırabileceği ihtimallerine binaen, davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğu ve davacının kaza nedeniyle zarar gördüğü açıkça anlaşıldığından, kazaya karışan ve davalı …A.Ş. Adına tescilli olan … plakalı aracın kaydına teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin olup, uyuşmazlık, davacı vekilinin açılan dava nedeniyle davalının … plakalı aracı üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi talep edildiği halde mahkemece bu talebin reddine karar verilmesinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
1-2004 sayılı İİK’nın 257/1.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiş olup, muaccel olmayan/vadesi gelmemiş alacak yönünden ise ihtiyati haciz koşulları aynı yasanın 257/2.maddesinde ise; “Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
İİK’nun 257/1.maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş para borçlarının alacaklısının ihtiyati haciz talep edebileceği belirtilmiştir.
Bu açıklamalara göre ihtiyatı haciz “Alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulması”dır.
Somut olayda davacı vekili tarafından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam 200,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilinin talep edilmiş olması, hayatın olağan akışı içerisinde talep edilen miktarın herkes tarafından ödenebilecek bir rakam olması, koşullar değiştiğinde yeniden ihtiyati haczin talep edilebilmesinin mümkün olması ve mahkemenin red gerekçesine göre, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin ihtiyati haciz talebi yönünde istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
2-Manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok sübjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf başvurusunun da reddi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekili tarafından yatırılan maktu istinaf karar harcının mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvuru giderlerinin başvuruda bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK.nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 13.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.