Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2022/2124 E. 2022/2308 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2124 – 2022/2308
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2124
KARAR NO : 2022/2308

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/04/2022
NUMARASI : 2022/48 Esas 2022/322 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

KARAR TARİHİ : 05/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 06/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıya ZMMS ile sigortalı, davalı …’e ait ve kendi idaresindeki… plakalı aracın 17.08.2020 tarihinde… plakalı araçlara çarptığını, davacı şirketçe hasar gören araçlar için hasar dosyası açılarak hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, işbu hasar tazminatının Trafik Sigortası Genel Şartlarının B4/F maddesi gereğince davalı taraftan tahsili gerektiğinden araç sahibi … aleyhine Ankara 9. İcra Dairesi 2021/10002 esas sayılı dosyası ile 22.303,94 TL asıl alacak, 1.446,40 TL ödeme gününden itibaren işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.750,34 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafın haksız itirazı sonucu takibin durdurulduğunu belirterek, davalının aleyhine başlatılan Ankara 9. İcra Müd.’nün 2021/10002 E. Sayılı dosyasına ilişkin itirazının iptaline ve haksız itiraz nedeniyle davalının %20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davada aracın ticari olmadığı, hususi araç olduğu, sigortalının da tacir olmadığı, tüketici olduğu saptanmakla, davaya bakmaya Ankara Tüketici Mahkemesinin görevli olması nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı istinaf başvuru dilekçesinde; Üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini, araçlara verilen zarar sigorta şişirmesi olduğunu belirterek gerekçeli kararın iptalini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalının istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketi, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında zarar gören üçüncü kişilere ödenen tazminatın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B-4.F maddesi gereğince kendi sigortalısından rücuen tahsili talebinde bulunmuştur.
Dava tarihinden önce 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Davacı vekili, davalının davacının sigortalısı olduğunu, davalıya ait aracın karıştığı kaza neticesinde zarar görenlere poliçe kapsamında ödeme yaptığını belirterek üçüncü şahıslara yapılan ödemelerin zorunlu mali sorumluluk sigorta sözleşmesi genel şartlarına aykırılık sebebiyle davalıdan tahsilini istemiştir. Davalıya ait araç hususi otomobil olup davalı tüketicidir.
Açıklanan nedenlerle, mevcut davada taraflar arasındaki hukuki ilişki 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından ve davanın Tüketici Mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden, dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği ve harç mahsup işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.c maddesi gereğince KESİN olmak üzere 05.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.