Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2022/1731 E. 2022/1770 K. 18.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : …
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbir
KARAR TARİHİ : 18/07/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 18/07/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
DAVACININ İDDİASI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13.08.2021 tarihinde davacı …’ın … …. … yolu mevkiinde hayvanlarını otlattığını, davalı …’nun tarlasını biçtireceği sırada aynı köylü …’ün çobanlığını yapan … çobanın hayvanlarının davalı …’nun ekinine girmesi üzerine çobanla tartıştıklarını, …’nun çobana tokat attığını, çobanın oradan ayrıldıktan yaklaşık 5 dakika sonra … ve çobanın yürüyerek davacı ile birlikte duran …’nun yanına geldiğini, …’nun … plakalı traktörüne bağlı olan römorkü indirerek traktörü çalıştırdığını, davalı …’nun … ve çobanı görünce hemen traktöre bindiğini, aralarındaki mesafenin yaklaşık 15-20 metre olduğunu, davacının bu sırada hayvanlara bakmak için gittiği esnada …’e hitaben dövüşmeyin dediğini, davacının …’ün yanına geldiğinde davalı …’nun traktör ile …’ün üzerine doğru geldiğini, …’nun traktörün ön tarafı ile davacıya çarptığı ve sol arka tekeri ile ezdiğini, davacının olay sonucu bedensel zararlara maruz kaldığını, davalı …’nun maliki olduğu ve olayda kullanılan … plaka sayılı aracın davalı … … Şirketine ZMMS ile sigortalı olduğunu belirterek, maddi tazminata matuf taleplerinin HMK m. 107 hükmü uyarınca belirsiz alacak davası olup, alacaklarının belirli hale gelmesini takiben taleplerini arttırmak kaydıyla 100,00TL tedavi giderleri, ulaşım, bakıcı masrafı, 200,00TL kazanç kaybı, 50,00TL ulaşım, 50,00 TL bakıcı gideri, 400,00 TL çalışma gücünün kaybı ve yitirilmesi, 200,00 TL ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan kayıplardan oluşan 1.000,00TL maddi tazminatın 13.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı … … Şirketi’nin poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, poliçe limitini aşan maddi tazminatın davalı …’dan 13.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, 300.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan 13.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, davalı …’nun taşınır, taşınmaz, araç ve banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, 11.04.2022 tarihli ara karar ile HMK 389/1 maddesi uyarınca uyuşmazlık konusu olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kararın hukuk kurallarına aykırı olduğunu, zira HMK’da düzenlenmiş ihtiyati tedbir ile ilgili kurallar uyuşmazlık konusu olan şey hakkında verilebileceği gibi tazminat ve alacak talepli davalarda da ilamın infazında güçlükle karşılaşmamak ve ilamın icrasını sağlamak için sorumlunun mal varlığına ihtiyati tedbir uygulanacağını, aksi durumda ilamın infazının mümkün olamayacağı ve hak sahibinin hakkını elde etmesi imkansız olacağını, oysa hukukun temel amacının hak sahibinin hakkının korunması gerektiğini amaçladığını,
Diğer taraftan HMK m. 389 hükmü uyarınca mevcut durumda meydana gelecek değişme karşısında hakkın elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden ve ilamın infazı mümkün olmayacağından gecikme sebebiyle zarar hasıl olacağından anayasal ve yasal bir hak olan mahkemeden hukuki himaye talep etme hakkı ihlal edilmiş olacağından ve hak sahibinin hukuktan beklediği menfaat elde edilmiş olamayacağından tazminat ve alacak talepli davalar bakımından ihtiyati tedbir kararı verilmesini engelleyen bir düzenlemenin de olmadığını,
Yüksek Mahkemenin takdirinde olmak üzere ihtiyati tedbir ile ilgili düzenlemelerin dar yorumlanamayacağı kanaatini taşıdıklarından ve mahkemenin uyuşmazlık konusu olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine dair kararı hukuk kurallarına aykırı olduğundan ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılarak davalı …’nun taşınır, taşınmaz, araç, banka hesaplarına ve üçüncü şahıslardaki talep, hak ve alacaklarına ihtiyati tedbir uygulanmasına dair kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin olup, uyuşmazlık ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır.
6100 Sayılı HMK’nın 389/1 maddesinde; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, UYUŞMAZLIK KONUSU HAKKINDA ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulması talep edilen araç mülkiyeti ile davalı …’nun taşınır, taşınmaz ile diğer hak ve alacakları ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile eldeki tazminat davasının konusu değildirler.
Bu durumda mahkemece usul ve yasaya uygun bir şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Peşin alınan harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf başvuru giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı HMK.nın 362/1-f maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 18/07/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.