Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2022/1084 E. 2022/1466 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1084 – 2022/1466
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1084
KARAR NO : 2022/1466

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2021
NUMARASI : 2020/34 Esas 2021/245 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 02/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 15/06/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/03/2014 tarihinde, kaza tarihini kapsar şekilde ZMMS poliçesi bulunmayan … plakalı araç ile davalı … Sigorta A.Ş.’ye sigortalı olan … plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda araç içinde yolcu olarak bulunan davacının ağır şekilde yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, … plakalı aracın kaza nedeni ile sorumluluğunun bulunup bulunmadığının ve davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu olup olmadığının tespitini, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatına mahsuben şimdilik 20.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalı …’ndan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın oluşuna ilişkin olarak kusur durumunun usulüne uygun belirlenmesini, davacının müterafik kusurunun olup olmadığının incelenmesini, kaza nedeni ile davacının maluliyeti oluşup oluşmadığının ATK’dan alınacak rapor ile tespitini, olayda hatır taşıması olup olmadığının incelenmesini, davacının tazminata esas gelirinin belgelerle ispat edilmesini ve davalının ancak kaza tarihinden yasal faiz ile sorumlu tutulması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu mahkemeleri olduğunu, kazaya karışan … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, kaza nedeni ile doğan zarardan davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, ancak sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesine ilişkin olarak kusuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, kazanın oluşuna ilişkin kusur durumu ile davacı tarafın yaralanmasına ilişkin maluliyet durumunun yürürlükteki mevzuata uygun olarak belirlenmesi gerektiğini, davalı şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini, uygulanması gereken faizin ise yasal faiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davacının yaralanması nedeni ile geçici ve sürekli iş göremezlik istemi ile verilen ilk kararın Ankara BAM 22.HD’sinin, davalı … yönünden kaldırılmasına dair kararı doğrultusunda yapılan araştırma ve incelemeye göre, kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde yapılmış olan ve … Sigorta AŞ tarafından düzenlenmiş bulunan poliçesinin olduğunun belirlenmesi karşısında davalı … hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı … Sigorta A.Ş. hakkında verilen ilk karar istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden bu davalı hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının yaralanmasına neden olan trafik kazasının … ve … plakalı araçlar arasında meydana geldiğini, davadan önce Türkiye Sigorta Reasürans ve Emeklilik Şirketler Birliği’ne yapılan başvuru üzerine … plakalı aracın ZMMS olmadığının bildirilmesi üzerine davanın …na karşı da açıldığını, yerel Mahkeme’nin verdiği ilk kararın davalı …’nın istinaf talebi üzerine kaldırıldığını, ancak davalının yargılama aşamasında ileri sürmediği husumet itirazını istinaf aşamasında öne sürdüğünü, kararı kaldıran Ankara BAM’nin de yargılamada ileri sürülmeyen hususların istinaf aşamasında ileri sürülmesi halinde incelenemeyeceği kuralına aykırı olarak kararı kaldırdığını, davacı aleyhine verilen usulsüz karar doğrultusunda yeniden yargılama yapan Mahkeme tarafından davalı … yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verildiği gibi, kurumların ve davalının hatalı bildirimleri nedeni ile yanlış kişiye dava açan davacı taraf aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine karar verilmesinin usule aykırı olduğunu, davacıyı yanıltan davalı … aleyhine 3 katı vekalet ücreti takdiri ile tüm yargılama giderlerinin bu davalıya yükletilmesi gerekirken aksine değerlendirme ile verilen kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
… plakalı araç ile … plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, davacı vekilinin; yapılan araştırmaya göre zorunlu mali mesuliyet poliçesi olmayan … plakalı araç yönünden davalı …’na, … plakalı araç yönünden ise … Sigorta AŞ’ne karşı dava açıldığı belirtilmiş, ilk derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda, kazanın meydana gelmesinde … plakalı aracın sürücüsünün kusurunun olmaması nedeni ile davalı … Sigorta AŞ yönünden davanın reddine, davalı … yönünden ise davanın kabulüne dair verilen karar Ankara BAM 22.Hukuk Dairesi’nin kararı ile kaldırılmıştır. Kaldırma kararı doğrultusunda yapılan inceleme doğrultusunda, kazaya karışan … plakalı aracın da zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunduğu ve davacı tarafın doğan zararını dava dışı … Sigorta AŞ’den tahsil ettiği belirlenmiş olup, davalı … yönünden de davanın reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekili, davalı … tarafından yargılama aşamasında ileri sürülmeyen husumet itirazının istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceğini, … plakalı aracın sigortası olduğunu araştırmayarak kendisini yanıltan davalı …’nın yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve davacı taraf lehine vekalet ücreti ödemesi gerektiğini savunmuştur.
Öncelikle, davacının kazaya karışan araçların zorunlu mali mesuliyet sigortasının bulunması halinde, sigorta şirketlerine karşı dava açarak talepte bulunabileceği; kaza tarihini kapsar şekilde ve geçerli ZMMS bulunan araç yönünden davalı …’na husumet düşmeyeceği sabit olup, bu davalı yönünden davanın HMK’nun 114/1-d, 115/1-2 maddeleri uyarınca taraf ehliyeti (pasif husumet) yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
Davalı …’nın kendisine yöneltilen talepler bakımından kazaya karışan aracın sigortasının olup olmadığını araştırarak “davacı tarafı bu konuda bilgilendirmek” gibi bir yükümlülüğü de bulunmamaktadır. Bu araştırmayı en doğru şekilde yaparak, husumeti doğru kişiye yöneltme sorumluluğunun, HMK 114/d. maddesine göre, davacı tarafta olduğu açıktır.
Kaldı ki, aynı kazada … plakalı araçta bulunan ve yaralanan …’ın … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasını yapan şirketi doğru olarak belirleyerek, dava dışı … Sigorta AŞ’ne 25/11/2014 tarihinde yaptığı başvuru ile zararını talep ettiği dikkate alınır ise; davacı tarafın bu tespiti yapmadan, davalı …’na açtığı davada husumeti yanlış yöneltmiş olması nedeni ile yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf isteminin HMK.nun 3531-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70-TL karar harcının peşin olarak alınmış olması nedeni ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan harcın Hazine’ye gelir kaydına,

3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın usulen tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere 02/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.