Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/683 – 2023/695
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/683
KARAR NO : 2023/695
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/09/2020
NUMARASI : 2018/807 Esas 2020/485 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 13/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 06/11/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
Davacı vekili, 13.06.2011 tarihinde sürücü …’in idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, kaza tespit tutanağına göre sürücü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu, Demirci Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2011/955 soruşturma 2011/600 karar sayılı dosyasında başlatılan soruşturmada şikayet olmaması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davacının yaşadığı sürece başkasının bakımına muhtaç olduğunu, davalı sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde davacıya bir miktar ödeme yapıldığını, ancak yapılan bu ödemenin davacının gerçek zararını karşılamaktan uzak olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00TL geçici iş göremezlik zararı, 900,00TL kalıcı iş göremezlik zararı, 50,00TL bakıcı tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 02.07.2020 tarihli dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, HMK madde 107/2 uyarınca, sürekli iş göremezlik zararı talebini 93.481TL’ye, tedavi giderleri (bakıcı gideri) zararı talebini 812,70TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ tarafından cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI;
Mahkemece toplanan delillere göre, davaya konu kazanın kazanın tek taraflı trafik kazası ve davacının yolcu konumunda olması nedeniyle kusur raporuna ihtiyaç duyulmadığı, davacıda meydana gelen maluliyet oranının tespiti için dosyanın Dokuz Eylül Üniversitesi ATK’ya gönderildiği, ATK tarafından hazırlanan 07.10.2019 tarihli rapora göre, davacıda yaşı oranında değerlendirildiğinde %64 oranında sürekli iş göremezlik, 60 gün geçici iş göremezlik halinin bulunduğu, 30 gün süre ile bakıcı ihtiyacının oluştuğunun rapor edildiği, ATK raporunun usul ve yasaya uygun olarak hazırlanması, denetime elverişli olması nedeniyle mahkemece kabul gördüğü, davacının maddi zararının hesaplanması için dosyanın aktüer bilirkişiye tevdi edildiği, aktüer bilirkişi tarafından hazırlanan 22.04.2020 tarihli rapora göre, davacının bakıcı ihtiyacından dolayı zararının 812,70TL, sürekli iş göremezlikten kaynaklı zararının 93.481,00TL olduğunun rapor edildiği, aktüer raporunun usul ve yasaya uygun olarak hazırlanması, denetime elverişli olması nedeniyle mahkemece kabul gördüğü, davacının davasının aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda ıslahı ettiği, davacının geçici iş göremezliğe yönelik talebinin kaza tarihi itibariyle davacının 18 yaşından küçük olması, fiilen çalıştığına yönelik dosyada herhangi bir kayıt olmaması nedeniyle bu talebin reddi gerektiği belirtilerek; davanın kısmen kabulü ile, 93.481,00TL sürekli iş göremezlik zararı, 812,70TL bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 94.293,70TL’nin temerrüt tarihi olan 21.03.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının geçici iş göremezliğe yönelik tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ;
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, 13.06.2011 tarihinde sürücü …’in idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi soncu meydana gelen trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, davacının yaralanması sonucu maluliyet tazminatına ilişkin davalı şirkete başvuru yapıldığını, bu hususta ödemeler yapılarak poliçe kapsamında sorumlulukların yerine getirildiğini, haksız ve mesnetsiz karara karşı itirazlarının olduğunu, davalı şirket tarafından 21.03.2013 tarihinde davaya konu kazaya ilişkin 106.519,00TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin tarih itibari ile güncellenerek mahsup edilmesi gerekirken sadece ödemenin hesaplanan tazminat miktarından düşüldüğünü, davalı şirketin yapmış olduğu ödemenin güncellenerek mahsup edilmesini, davacı …’in askerlik dönemine ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığını, tazminat hesaplaması yapılırken bilirkişinin davacının askerlik döneminde gelir elde edemeyeceğini göz önünde bulundurulmasını,davacının kazada yolcu konumunda olması sebebiyle hakimin resen müterafik kusuru değerlendirmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davalı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın neden olduğu kaza sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının davacının yaralandığını belirterek maddi tazminat talep etmiş, açıklama dilekçesi ile maddi tazminatın geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatına ilişkin olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda, sigorta şirketi tarafından 21.03.2013 tarihinde davacıya 106.519,00TL ödeme yapıldığı belirtilerek ödeme tarihindeki verilere göre davacıya yapılan ödemenin yeterli olup olmadığı denetlenmiş, davacının ödeme tarihi itibariyle zararının 322.690,39TL olarak belirlenmesi nedeniyle ödeme tarihi itibariyle zararının karşılanmadığı anlaşıldığından rapor tarihi verilerine göre davacının %64 maluliyet oranına göre 1.208.583,71TL tazminat hesaplanmış, sigorta şirketi tarafından yapılan 106.519,00TL ödeme yasal faiz ile güncellendiğinde 175.490,05 TL olacağı belirlenmiş, hesaplanan zarar bedelinden mahsubu halinde sonuca etkili görülmemiş, olay tarihi olan 13.06.2011 tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortasının bedeni zararlar için kişi başı teminat limiti 200.000,00TL ile sınırlı olduğundan ve davalı sigorta şirketi tarafından davacıya yapılan 106.519,00TL ödemenin poliçe limitinden mahsubu ile bakiye poliçe teminatının 93.481,00TL kaldığı gözetilerek davacının zararı bakiye poliçe limiti ile sınırlı olarak 93.481,00TL belirlenmiş olması nedeniyle davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili yargılama aşamasında aktüer bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, davacının emniyet kemeri takmaması nedeniyle müterafik kusuru bulunduğunu belirtmiş ise de ; dosya kapsamına göre davacının kaza sırasında araçtan fırladığı ve emniyet kemerinin takılı olmadığı anlaşılmakla birlikte bu kapsamda hesaplanan tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması halinde dahi davacının gerçek zararının poliçe limitinin üstünde olduğu anlaşılmakla sonuca etkili görülmemiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 6.441.20TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.610,30TL’nın mahsubu ile kalan 4.830,90TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 13.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan
Üye
Üye
Katip
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.