Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/616 – 2023/684
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/616
KARAR NO : 2023/684
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/11/2020
NUMARASI : 2018/24 Esas 2020/734 Karar
DAVACILAR
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 13/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 06/11/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 25.11.2017 tarihinde davalıya Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve bağlı … plakalı römorkla emniyet şeridine girerek durduğu sırada aynı istikamette giden dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araçla araca arkadan çarpması sonucu …’un aracında yolcu olarak bulunan davacılardan …’nin eşi …’un babaları …’ın vefat ettiğini, kaza tespit tutanağı ve savcılık aşamasında alınan kusur raporlarında her iki sürücünün de kusurlu olduğunun belirlendiğini, Sakarya 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/363 Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, davalı sigorta şirketine 25.12.2017 tarihinde başvurmalarına rağmen ödeme yapılmadığını belirterek HMK 107 maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş … için 800 TL, çocuklar … için ayrı ayrı 100’er TL olmak üzere toplam 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının desteğin içinde bulunduğu araç sürücüsünün kusuruna denk gelen kısım hariç diğer kurum ve kişilerinin kusurlarına düşen sorumluluk dahil limitle TBK‘nın 61, 163 ve 2918 Sayılı KTK’nın 88.maddesi gereğince 06.01.2018 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, kazaya karışan … plakalı aracın 18.02.2017-18.02.2018 tarihleri arasında davalı nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, şirketin sorumluluğu sigortalının kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı olduğundan, ceza dosyası istenerek ATK’dan kusur ve desteğin müterafik kusuru yönünden rapor alınmasını, desteklik durumunun ispatlanması halinde aktüerden rapor alınmasını, ticari faiz talebinin yerinde olmadığını, sigortalı araç sürücüsü başkasının takografını kullandığından tazminat miktarının işletene rücu şartları oluşacağından davanın sigortalı Hiyasettin Balmış’a ihbarı ile davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece davanın ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat davası olduğu, mahkemece alınan 15.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda davalı … Sigorta Şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı … plaka sayılı römork sürücüsü dava dışı …’ın 2918 Sayılı KTK’da asli kusur sayılan 84/k ve 59. maddelerindeki kuralları ihlal ederek ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana gelmesinde %50 (yüzde elli) kusurlu olduğunu, … plaka sayılı kamyon sürücüsü müteveffa …’un 2918 Sayılı KTK asli kusurlarından 84/, 56/1-a maddelerindeki kuralları ihlal ederek kendisinin de ölümüyle sonuçlanan trafik kazasının meydana gelmesinde %50 (yüzde elli) kusurlu olduğunu, müteveffa yolcu …’ın ölümüyle sonuçlanan kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, yoldan kaynaklanan bir sorun olmadığından yolun yapım ve onarımından sorumlu kuruluşun tamamen kusursuz olduğunu, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/530 Esas sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinden dava konusu trafik kazasına ilişkin kusur raporu alındığı, müteveffa sürücünün asli ve tam kusurlu olduğuna dair rapor tanzim edildiği, mahkemece alınan ve Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/530 Esas sayılı dosyasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinden alınan raporlar arasında çelişkinin giderilmesi amacıyla alınan 24.12.2019 tarihli heyet raporunda özetle; müteveffa dava dışı sürücü …’un meydana gelen olayda asli ve tamamen kusurlu, davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …’ın kusursuz olduğunu belirtildiği, tüm dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde; 25.11.2017 tarihinde gerçekleşen davalı yana sigortalı … plakalı çekiciye bağlı … plakalı yarı römork ile müteveffa … yönetimindeki … plakalı kamyon arasında meydana gelen kazada müteveffa sürücü …’un meydana gelen olayda asli ve tamamen kusurlu bulunduğunu, davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …’ın kusursuz olduğu, davacıların desteği, murisi müteveffa …’ın … plakalı kamyonda yolcu olarak yer aldığı, somut olayda davalı … Sigortanın zorunlu trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olmadığının belirlenmiş olması karşısında, TBK. ve KTK. hükümlerine göre davalı … Sigortanın sorumluluğunun bulunmadığı dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının yasaya aykırı olduğunu, dava konusu kaza kapsamında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre; … plakalı araç sürücüsü …’ın, 2918 Sayılı K.T.K’nın 59. Maddesini (Yerleşim birimleri dışındaki kara yolunda zorunlu haller dışında duraklamak veya park etmek, zorunlu hallerde gerekli önlemleri almadan duraklamak veya park etmek, zorunlu hallerde gerekli önlemleri almadan duraklamak veya park etmek) ihlal ettiğini, müteveffa kendi şeridinden bütün kurallara uyarak, dikkat ve özen yükümlülüğü içerisinde seyir ederken hiçbir önlem almaksızın duran araca çarptığını, bu sebeple kazanın oluşumunda … çekici sürücüsü …’ın tamamen kusurlu olduğunu, dosya kapsamında alınan 15.01.2019 tarihli kusur raporuna göre; … Plaka sayılı römork sürücüsü dava dışı …’ın %50, … plaka sayılı kamyon sürücüsü müteveffa …’un %50 kusurlu olduğunun belirlendiğini, … yerleşim yeri dışındaki otoyolda seyir halinde ilerlerken dinlenme tesislerine girip duraklamak ve parketmesi gerekirken zorunlu bir neden olmadan tedbirsiz,dikkatsizce trafik akışının yoğun olduğu tem otoyolunda aracını emniyet şeridine çekerek arkasından gelen araçları tehlikeye düşürdüğünü, 2918 Sayılı KTK’nın asli kusur sayılan 84/k ve 59 maddelerini ihlal ettiğinden ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, …‘in duraklamakta olduğu esnada sevk ve idaresinde bulunan römork takılı çekicisini emniyet şeridinden taşacak şekilde duraklattığını, kaza sonrası çekilen fotoğraflarda emniyet şeridi çizgisinin sanık sürücünün kullandığı çekicinin arka tekerlerinin ortasında kaldığını, bu nedenle sigortalı araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki römorka takılı çekiciyi emniyet şeridinden araçların seyir halinde olduğu şeride taşacak şekilde duraklama halinde olması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunu, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/530 E. ve 2019/423 K. Sayılı 24.10.2019 Tarihli kararı ile … hakkında beraat kararı verilmiş ise de söz konusu ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk dosyasının hakimini bağlamadığını, hâkimin, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı olmadığını, aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararının da, hukuk hâkimini bağlamadığını, 6098 Sayılı Borçlar Kanunun 74. Maddesinde bu hususun düzenlendiğini belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacılar vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 25.11.2017 tarihinde, davalı sigorta şirketine Zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı araç ile davacıların desteğinin içinde yolcu olarak bulunduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacıların eş ve babalarının öldüğünün belirterek sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında toplam 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; mahkemece sigortalı araç sürüsünün kusursuz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından kusur oranı yönünden istinaf edilmiştir.
25.11.2017 tarihli saati 05.40 olan kaza tespit tutanağında; Sakarya istikametinden, Akyazı istikametine doğru seyretmekte olan …’un sevk ve idaresindeki … plakalı kamyon ile olay mahalline geldiğinde, seyrine göre yolun sağ kenarında emniyet şeridinde bulunan … yönetimindeki … plakalı çekiciye bağlı … plakalı yarı römorka arkadan çarpması sonucu … plakalı kamyonda yolcu olarak bulunan …’ın ölümü ve maddi hasarla neticelenen dava konusu kazanın meydana geldiği, kazanın oluşunda …’un 2918 Sayılı KTT’nın 56/A maddesi gereğince, …’ın 2918 Sayalı KTK’nın 59. maddesi gereğince kusurlu olduğu; eldeki davada alınan 15.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda her iki sürücünün de eşit oranda (%50’şer ) kusurlu olduğu, tarafların itirazı üzerine alınan 24.12.2019 tarihli heyet raporunda sigortalı araç sürücü …’in kusursuz, desteğin içinde yolcu olarak bulunduğu araç sürüsü …’ün asli ve tam kusurlu olduğu; Sakarya 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/530 Esas 2019 /423 Karar sayılı dosyasında keşif sonrası alınan 08.04.2018 tarihli bilirkişi raporunda her iki araç sürüsünün de asli kusurlu olduğu; 02.10.2018 tarihli ATK raporunda ise sigortalı araç sürücü …’in emniyet şeridinde park halinde olduğundan kusursuz; desteğin içinde yolcu olarak bulunduğu araç sürüsü …’ün ise asli ve tam kusurlu olduğu belirlenmiş olup,ATK raporu gereğince sigortalı araç sürücüsü … hakkında beraat kararı verildiği, kararın istinaf edildiği Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 2020/1052 E-2021/29 K. Sayılı kararı ile katılanlar vekilinin istinaf talebinin reddine dair temyiz yolu açık olmak üzere karar verildiği anlaşılmaktadır.
6098 sayılı TBK’nın 74. Maddesi gereğince “Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.” hükmünü içermektedir.
Mahkemece TBK’nın 74. Maddesine göre hukuk mahkemesi hakimi ceza mahkemesinde belirlenen maddi olgular ile bağlı ise de alınan kusur raporları ile bağlı olmadığından ceza mahkemesi dosyasının kesinleşmesi beklenerek anılan dosya da getirtilerek gerektiğinde İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Fakültesi öğretim üyelerinden seçilecek bilirkişi heyetinden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmediğinden davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereği kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendilerine iadesine,
3-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
4-Davacılar tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının talep halinde kendilerine iadesine,
5-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 13.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan
Üye
Üye
Katip
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.