Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/604 E. 2023/366 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/604
KARAR NO : 2023/366

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2020
NUMARASI : 2020/131 Esas 2020/646 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 24/05/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 15/06/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
Davacı vekili, 19.09.2019 tarihinde davalı … şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı, davalı … idaresinde bulunan … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araca çarptığını, aracın kullanılamaz hale geldiğini ve pert durumunda olduğunu, belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 500,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL değer kaybının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı … hakkında açılan davanın 10.12.2020 tarihli duruşmada tefrikine karar verilmiştir.
Davalı … vekili; davalı idaresinde bulunan araca plakası tespit edilemeyen başka bir aracın çarpması sonucu aracın çarpmanın etkisiyle karşı şeride savrularak davacının kullandığı araç ile çarpıştığını, kazanın plakası tespit edilemeyen ve kaza sonucu kaçan araç sürücüsünün kusurundan kaynaklandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; plakası tespit edilemeyen bir aracın davalı … idaresindeki … plakalı araca çarpması ile karşı yola savrulması ve davacının idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, zincirleme trafik kazasının oluşumunda, plakası ve kimliği tespit edilemeyen mavi renkli araç sürücüsünün arkadan çarpma nedeniyle %100 asli kusurlu olduğu, kazaya taraf olan … plakalı araç sürücüsü davacı …, … plakalı araç sürücüsü davalı … ile nizami park konumunda bulunan … plakalı araç malikinin kazanın oluşumunda kusur ve ihmali bulunmadığı, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz edilmişse de, yapılan tespitler olayın oluşuna uygun bulunduğundan yeniden inceleme yapılmasına gerek görülmediği, davacı vekilinin son duruşmaya katılmadığı, dosyayı takip etmediği, davalı … vekili tarafından dava takip edildiğinden esasa ilişkin değerlendirme yapıldığı, davalı … hakkında ise tefrik kararı verildiği, … plakalı araç sürücüsü davalı …’in olayın gerçekleşmesinde kusurunun bulunmadığı, olaya plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün neden olduğu, davalının tazminattan sorumlu tutulamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; reddedilen alacakları yönünden gerekçeli kararda açıklama yapılmadığını, gerekçesi belirtilmeden reddedildiğini, mahkemece eksik ve yetersiz olan bilirkişi raporu doğrultusunda itirazları dikkate alınmadan dosyada yeni bir rapor tanzimi yoluna gidilmeden karar verildiğini, kazanın oluş şekline, olay yeri tutanaklarına bakıldığında kazada tek ve %100 kusurlu tarafın … plakalı araca arkadan vurduğu iddia edilen mavi araç sürücüsü olarak nitelendirildiğini, ancak bu nitelendirme hatalı olduğunu, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde de belirttikleri üzere olay anında kazanın şoku etkisi altında iken davacının vermiş olduğu ifadesinin davalının iddialarına göre verildiğini, davacının karşı şeritte gerçekleşen olayı göremediğini, davacının karşı şeritteki araca arkasından bir aracın çarptığını görebilmesinin de hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, olayın davalının iddia ettiği şekilde olması halinde davalının aracı sol tarafta akmakta olan trafiğe doğru değil de aracının sağ tarafında bulunan yaya kaldırımına doğru yönelerek olayın şiddetine göre sağ tarafta bulunan yaya kaldırımına çıkması gerektiğini, mahkemece bu durumlar dikkate alınmadan yeterince araştırma yapılmadan, itirazları değerlendirilmeden davanın reddine karar verildiğini, dosyanın tevdii edildiği bilirkişinin hukuki nitelendirmeleri doğrultusunda hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişilerce hukuki değerlendirilme yapılamayacağını, hukuki değerlendirmenin hakim tarafından yapılması gerektiğini belirterek mahkemece verilen kararın incelenerek kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davacı vekilinin HMK.nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı … idaresinde bulunan … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araca çarptığını, aracın hasar gördüğünü belirterek maddi ve manevi zararı ile değer kaybının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yargılama aşmasında davacı tarafından davanın takip edilmemesi, davalı … vekilinin davayı takip edeceğini bildirmesi üzerine davalı … şirketine yönelik davanın tefrikine karar verilmiştir.
Dava konusu kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında “… plaka sayılı otomobil sürücüsü … aracı ile sol şeritte seyrederken beyanına göre bölünmüş yolda karşıdan gelen …’in sürücüsü olduğu … plakalı araca arka gerisinden gelen … marka bir aracın çarptığını ve durmadan kaza yerini terk ettiğini, … plakalı aracın çarpmanın etkisi ile direksiyon hakimiyetini kaybederek … plakalı araca çarptığı, onunda yolun sağ kenarında park halindeki … plakalı kamyonete çarptığı olayda kazaya sebebiyet verdiği beyan edilen plakası tespit edilememiş kaza yerini terk eden araç ve sürücüsünün tespiti ile kazanın TCK 179/2 kapsamında değerlendirileceği, … plakalı aracın arkasında mavi boya izi bulunduğu belirtilmiştir.
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/28368 sayılı hazırlık soruşturma dosyasında davacı … alınan ifadesinde karşıdan gelen … plakalı araca plakasını alamadığı mavi renkli aracın çarpması sonucu … plakalı aracında yan dönerek kendi şeridine girdiğini ve kafa kafaya çarpıştıklarını beyan etmiş, davalı … ise ifadesinde aracına arkadan bir aracın çarpması sonucu direksiyon hakimiyetinin kaybettiğini ve karşı şeride geçerek diğer araç ile çarpıştığını belirtmiş, olay yerinin terk eden aracın güvenlik kameralarından tespit edilmediği, tarafların birbirlerinden şikayetçi olmamaları nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen mavi renkli araç sürücünün kazanın oluşumunda 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun, 46/ a-c, 47/c-d, 52/b,c, S6/c ve aynı kanunun 84/4 maddesi gereğince önünde seyreden araca arkadan çarpması nedeniyle %100 asli kusurlu olduğu, diğer sürücülerin kusurunun bulunmadığı belirtilmiş, mahkeme rapora göre davalının kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile kalan 120,60 TL. harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 361.maddesi gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere 24.05.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.