Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/251 E. 2023/301 K. 05.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/251 – 2023/301
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/251
KARAR NO : 2023/301

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/10/2020
NUMARASI : 2015/667 Esas 2020/566 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 05/05/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 17/05/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta AŞ vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 16.09.2013 tarihinde davalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçla davacı yayaya çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacı küçüğün ağır şekilde yaralandığını ve malul kaldığını, davalıya başvurmalarına rağmen ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 3.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 26.02.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 14.913,48 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; kazaya karışan aracın 26.10.2012-26.10.2013 tarihleri arasında 250.000,00 TL limitle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, eksik belge ile başvuru yapıldığından ödeme yapılmadığını, kaza nedeni ile doğan sürekli işgöremezlik zararından davalı şirketin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, kusur ve sürekli maluliyeti yönünden ATK’dan rapor alınmasını, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece davanın trafik kazasından kaynaklanan yaralanmaya bağlı işgücü kaybı tazminatı istemine ilişkin olduğu, 16.09.2013 tarihinde düzenlenen kaza tespit tutanağında, …plakalı aracın karayolunda seyri sırasında yolun karşına geçmeye çalışan …’a çarptığı, 16.05.2016 tarihli bilirkişi raporunda, davalıya sigortalı araç sürücüsünün dikkatsiz ve gerekli tedbiri almaksızın yaya çarpması eyleminde tali- % 25 oranında, davacı yayanın geçit olmayan yerde karayoluna kontrolsüz çıkması nedeniyle asli- % 75 oranında kusurlu olduğu; davacının kaza sonrasında meydana gelen yaralanması nedeniyle işgücü kaybı olup olmadığının belirlenmesi için alınan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 22.07.2019 tarihli raporda davacının kaza nedeni ile 2 ay geçici işgöremez halde kaldığı ve % 4,2 oranında sürekli işgücü kaybına uğradığının belirtildiği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi delaletiyle 85. maddesine göre, davalı trafik sigortacısının sigortalı aracın işletilme halinde neden olduğu zararları teminat altına aldığı, davacının, davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün % 25 kusurlu eylemi ile geçici ve sürekli işgücü kaybına uğrayacak şekilde yaralandığı, 2 ay süreyle geçici ve % 4,2 oranında sürekli işgücü kaybına uğradığı, sigorta poliçesinin düzenlendiği tarihte geçerli genel şart hükümleri ve yerleşik Yargısal kararlar uyarınca düzenlenen 10.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda yaşı küçük davacının sürekli iş gücü kaybı zararının kusur indirim sonrası 14.913,48 TL olduğu belirtilmiş olmakla raporun yeterli açıklıkta, doğru verilerle hazırlanmış olduğundan hükme esas alındığı, davalının davadan önce temerrüt kanıtlanamadığından dava tarihinden, araç ticari olmakla avans faiz uygulanması gerektiği kanısıyla davanın kabulü ile; 14.913,48 TL iş gücü kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı … Sigorta AŞ vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının herhangi bir kalıcı maluliyeti söz konusu olmadığından davanın reddi gerekirken kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğunu, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen raporun fahiş nitelikte olup bu hatalı raporun hükme esas alınamayacağını, davacının sürekli maluliyetinin oluşmuş olduğu iddiasının asılsız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, hükme esas raporun bağımsız medikal firma olan … AŞ tarafından denetlendiğini ve davacının maluliyet oranının %0 olarak tespit edildiğini, bu bağlamda, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Genel Şartlar A. 5 maddesi, c bendi 2. Paragrafında “Sürekli sakatlık tazminatına ilişkin sakatlık oranının belirlenmesinde, sakatlık ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda hazırlanacak sağlık kurulu raporu dikkate alınır. Tazminat ödemesinde, ilgili sağlık hizmet sunucularınca tanzim edilecek trafik kazasına ilişkin belgelerde illiyet bağı ile ilgili tespitin yer alması durumunda bu tespitin aksini ispat sigorta şirketine aittir. Sigortacı söz konusu rapor hakkında ilgili mevzuat uyarınca itiraz usulüne başvurduğunda mağdurun itiraz üzerine yaptığı belgelenmiş harcamaları bu teminat kapsamında karşılamakla yükümlüdür.” ifadesinden de anlaşılacağı üzere sigorta şirketlerinin sorumluluğunun sürekli sakatlık durumunda doğduğunu, davaya sebebiyet veren kaza neticesinde yerel mahkeme tarafından yapılan yargılama esasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından alınan bu rapor ve bağımsız medikal firmadan alınan raporda aynı belirtiler saptanmasına rağmen çelişki giderilmeden hüküm verilmiş olmasının yasaya aykırı olduğunu, aksi kanaatte olunması halinde, buna göre dava konusu kazada Adli Tıp Kurumunun ilgili kurulu tarafından davacının daimi sakatlığa maruz kalıp kalmadığı, kalmışsa derecesi, gerçek zararının miktarının saptanması için beyan ve talepleri doğrultusunda dosyanın aktüer sıfatına haiz bir bilirkişiye tevdii ile tazminat hesaplanmasının yaptırılması gerektiğini, kazaya karışan sigortalı araç poliçede her ne kadar kamyonet olarak kaydedilmiş olsa da hususi amaçla kullanıldığı için haksız fiil hükümleri uyarınca tazminat talebinde uygulanacak faizin yasal faiz olduğunu, avans faize hükmedilmesinin haksız olduğunu (Emsal T.C. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E. 2015/16831 K. 2018/9346 22.10.2018 tarihli ilamı) belirterek istinaf isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Yerel Mahkeme tarafından davacının sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Somut olayda, davacının maluliyetine ilişkin rapor Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı’ndan alınmıştır. 22.07.2019 tarihli raporda; 05.03.2004 doğumlu …’ın 16.09.2013 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle dudakta kesi, molar ve premolar dişlerde kırık olduğunu çiğnemeyi güçleştiren alt ve üst çene kırıkları için %45 olduğu, ancak hastanın klinik durumu göz önüne alınıp 1/8 olarak oranlandığında % 6 olduğu, yaşına (9) göre (E cetveli) % 4,2 (dörtvirgüliki) olarak bulunduğu, çalışma ve meslekte kazanma gücü kaybı oranının %4,2 (dörtvirgüliki) olduğu ve yaralanmasının sekel halini aldığı, tıbbi iyileşme süresinin 2 (iki) aya kadar uzayabileceği belirlenmiş olup, bu rapor doğrultusunda hesaplanan sürekli iş göremezlik tazminatından davalının sorumlu tutulmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybına uğranıldığı iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Mahkeme tarafından alınan maluliyet tespitine ilişkin raporun da belirlenen bu esaslara, oluşa, usul ve yasaya uygun olması nedeni ile rapor doğrultusunda ve gerekçeleri açıklanarak karar verilmiş olmasında, kazaya karışan aracın Ford Transit marka kamyonet olması nedeniyle hüküm altına alınan tazminata avans faiz uygulanmasında bir usulsüzlük görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, olaya ilişkin alınan bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun olduğu,kararın yeterli gerekçe içerdiği, davalı vekilinin ileriye sürdüğü istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı ve ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden yasaya uygun bulunduğundan, davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353 /1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.018,73 TL karar harcından peşin alınan 254,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 764,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansından artan kısım varsa karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 05.05.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.