Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/2130 E. 2021/1862 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

Ankara BAM 26. Hukuk Dairesi …..

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2018
NUMARASI :…..
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 08/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 04.09.2008 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıların yolcu olarak bulunduğu araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacıların geçici ve kalıcı maluliyetinin oluştuğunu belirterek davacı… için 10.000,00 TL, … için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, …için fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL kalıcı maluliyet olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı … … A.Ş.’den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili, kaza tarihi itibariyle davanın zamanaşımına uğradığını, husumet yönünden davanın … AŞ’ye ihbarının gerektiğini, araç sürücünün … A.Ş. çalışanı olduğunu, idarenin sorumluluğunun bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … … A.Ş vekili, davalı tarafından… için babası …’a 4.195,00-TL, annesi …’a 4.195,00-TL olmak üzere toplam 8.390,00-TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme nedeniyle sorumluluğunu yerine getirdiğini, ödeme ile dava arasında iki seneden fazla süre geçtiğini, bakiye ödeme talebinin haksız olduğunu, geçici iş göremezlik taleplerinden sorumlu olmadıklarını savunmuştur.
Davalı … süresinde cevap dilekçesi sunmamış, yargılama aşamasında davanın zamanaşımına uğradığını savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; …..Dairesinden alınan raporda sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, …….alınan raporda davacı…’un yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik halinin bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin 7 gün olduğunun, davacı…’un ise sürekli iş göremezlik oranının %10,3 , geçici iş göremezlik süresinin ise 24 ay olduğunun belirlendiği, davacı vekilinin … … A.Ş.ile uzlaştıklarını, … şirketi aleyhine açtıkları maddi tazminat davasından feragat ettiklerini bildirildiği, meydana gelen olayda kusur durumu, davacılardaki yaralanma miktarı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alınarak davacı…’un maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davacı… için 7.000,00-TL’nin davacı… için 3.000,00-TL. manevi tazminatın 01.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kazanın 04.09.2008 tarihinde gerçekleştiğini, davanın ise 2016 yılında açıldığını, kazanın üzerinden 8 yıl geçmekle zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacı … lehine 7.000,00-TL, … lehine ise 3.000,00-TL manevi tazminata olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmek üzere hükmedildiğini, tazminat miktarları hem olay tarihi hem de zarar miktarı ile orantılı olmadığını, dava konusu olayın 2008 yılında gerçekleştiğini, davacıların 8 yıl gibi uzun bir süre geçtikten sonra dava açtıklarını, tazminat miktarlarının olay tarihi dikkate alındığında yüksek olduğu, mahkemece olay yeni gerçekleşmiş gibi tazminat miktarları belirlendiğini, tazminat miktarının o dönemdeki alım gücü ve emsal olaylarda belirlenen tazminat miktarlarına uygun olarak belirlenmesi gerektiğini davacı …’a maluliyet oranına göre tüm yaşamı boyunca uğradığı maluliyet için 23.690 TL. ödeme yapıldığı halde, 2008 yılında gerçekleşmiş olay için manevi tazminatın 7.000,00-TL olarak hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığını, davacı …’un herhangi bir maluliyeti bulunmadığı, 7 gün iş ve gücünden kaldığına ilişkin rapor tanzim edildiğini, davacı için 2008 yılında gerçekleşmiş olay nedeniyle 3.000,00-TL manevi tazminata hükmedildiğini, tazminat miktarının olay tarihi, zarar miktarı, kusurun niteliği dikkate alındığında çok fazla olduğunu, davacılardan …’un sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi için ATK’dan rapor alındığını, rapor içeriğinden olayın akabinde bacağından ameliyat olan davacının enfeksiyon kapması sebebiyle 6-7 kez daha ameliyat olduğu, bu durumun davacının durumunu ve varolan yaralanmasının sonuçlarını ağırlaştırılıp ağırlaştırmadığı ve iş göremezlik oranı üzerinde bir etkisinin bulunup bulunmadığının belirtilmediğini, mağdur kendi kusuru ile zararın büyümesine ve ağırlaşmasına sebep olmuş ise bunun dikkate alınması gerektiğini ileri sürmüştür.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kaza tarihi itibariyle davanın zamanaşımına uğradığını, kaza tarihinin üzerinden 8 yıla yakın bir süre geçtiğini, kazaya karışan …. plakalı aracın … A.Ş. adına kayıtlı olduğu, kaza tarihi olan 04.09.2008 tarihinde …… çalıştığı, davalı …’ın ise … A.Ş. personeli olarak görev yaptığını ve kaza tarihinden sonra … A.Ş. tarafından iş akdinin feshedildiğini, sürücü … A.Ş. çalışanı olduğundan ve bu şirketin ayrı bir tüzelkişiliği, bulunduğunu, davanın bu şirkete karşı açılması gerektiğini, davanın … yönünden husumet sebebiyle usulden reddi gerektiğini, ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı … vekili ve davalı … vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan manevi tazminat talebine ilişkindir.
Davacılar vekili davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıların yolcu olarak bulunduğu araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacıların yaralandığını belirterek her iki davacı için manevi tazminat talep etmiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın kazanın meydana gelmesinde önünde seyreden araca arkadan çarpması nedeniyle tam kusurlu olduğu belirlenmiş, davacıların yaralanması nedeniyle ….. .. ….. alınan raporda davacı…’un 2008 yılında trafik kazası sonrası femur şaft kırığı nedeniyle opere olduğu, ancak tekrarlayan osteomyelit nedeniyle 5 defa opere olduğu, fizik muayenesinde sağ uyluk lateralinde ağrı ve hassasiyet tariflediği, bacak uzunluk farkı tespit edilemediği, sağ kalçada hareket kısıtlılığı olmadığı, sağ dizde 15 derecelik fleksiyon kısıtlılığı mevcut olduğu, yara yerinde akıntısı olmadığı belirtilerek sağ diz kısıtlılığı için vücut genel çalışma gücünden kayıp oranın %10,3 olduğu ve 24 ayda iyileşeceği belirlenmiş, davacı…’un ise kaza sonucu baş, boyun, batın ve sırtta lezyonları olduğu, vücut diyagramında alında kesi, abdomen sol üst kadran ve sırtta hassasiyet olduğu, vücuduna acı veren veya sağlığını ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan bir durum olduğu, yaşamını tehlikeye sokan bir durum olmadığı yaralanması neticesinde vücut genel çalışma gücünden kaybetmediği, 7 gün süre ile iş göremezlik halinde kaldığı belirtilmiştir.
Dava konusu kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağına göre; kaza 04.09.2008 tarihinde meydana gelmiş, davacılar tarafından dava 10.05.2016 tarihinde açılmış olup 2918 sayılı KTK.nın 109/2. Maddesi gereğince 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinde açılmış, kaza tespit tutanağı ve trafik tescil kaydına göre kazaya karışan … plakalı aracın davalı … adına kayıtlı olduğu anlaşılmış olmakla davalıların bu yöne ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiş olmakla dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle davacı…’un manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre davacı… yönünden belirlenen manevi tazminat miktarına ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.
Davacı… yönünden verilen karara ilişkin istinaf nedenlerinin incelenmesinde; 6098 sayılı TBK.nın 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, 04.09.2008 tarihinde meydana gelen kazada davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, olayın meydana geliş şekli, somut olayın özellikleri, zararın ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının kaza sonucu yaralanması nedeniyle maluliyetinin bulunmaması 7 günde iyileşeceğinin belirlenmesi, kaza tarihi, kaza tarihindeki paranın alım gücü göz önünde bulundurulduğunda, davacı… için belirlenen manevi tazminatın olay tarihi ve iş göremezlik durumu gözetildiğinde bir miktar fazla olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davacı… için 1.000,00 TL manevi tazminatın davalı … ve davalı …’dan tahsiline ve ayrıca hüküm fıkrasında faiz başlangıç tarihi kaza tarihinin önceki bir tarih olan 01.09.2008 yazıldığı, yanılgının maddi hataya dayandığı anlaşıldığından faiz başlangıç tarihinin 04.09.2008 olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerektiğinden davalı … vekili ve davalı … vekilinin… için hükmedilen manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.nın 353/1.b.2. maddesi gereğince her ne kadar mahkemece manevi tazminata ilişkin hükmedilen vekalet ücretleri yanlış ve davacıların davalılar … ve …’dan maddi tazminat talebi olmadığı halde lehlerine vekalet ücreti verilmesi doğru değil ise de istinafa başvuranlar aleyhine değerlendirme yapılamayacağından kesinleşen yönler korunarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davalı … vekili ve davalı … vekilinin davacı…’a ilişkin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
II- Davalı … vekili ve davalı … vekilinin davacı…’a ilişkin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; ilk derece mahkemesi kararın KALDIRILMASINA,
HMK.nın 353/1.b.2.maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Buna göre;
1-Davacı…’un maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine,
2-Davacı…’un manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00-TL manevi tazminatın 04.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacı…’un manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 1.000,00-TL manevi tazminatın 04.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 546,48 TL. karar ve ilam harcından peşin alınan 69,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 477,48 TL harcın davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı… manevi tazminat yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı… manevi tazminat yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/1. Maddesi ve 13/2. Maddesi gereğince hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Davalı … manevi tazminat yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davalı … manevi tazminat yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak söz konusu davalıya verilmesine,
9-Davalı … ve davalı … maddi tazminat yönünden duruşmada kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesi uyarınca hesaplanan 200,00-TL vekalet ücretinin davacı…’tan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davacıların … … A.Ş yönünden yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
11-Davacılar tarafından yapılan 102,50-TL harç toplamı, 294,80-TL posta ve tebligat masrafı ve 1.114,50-TL ATK gideri olmak üzere toplam 1.511,80-TL yargılama giderinin red kabul oranına göre hesaplanan 604,72-TL’nin davalılar … ve …’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,(… … yönünden yapılan yargılama giderleri toplamdan düşülmüştür.)
12-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
III-İstinaf Başvurusu Nedeniyle Yapılan Harç ve Masraflar Yönünden;
1-Harçlar Kanunu gereğince davacı… yönünden verilen hüküm nedeniyle davalılar davalı … ve davalı …’dan alınması gereken 478,17 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 119,54 TL. nın mahsubu ile kalan 358,63 TL. harcın davalı … ve davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
2-Davalılar tarafından davacı… yönünden verilen hüküm nedeniyle alınan istinaf karar ve ilam harcının iadesine,
3-Davalı … tarafından yapılan 44,00 TL yargılama gideri ile davalı … tarafından yapılan 23,63 TL. yargılama giderinin davacı…’tan tahsili ile davalılar … ve …’a ödenmesine,
4-Başvuran taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 21.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.