Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/19 E. 2023/234 K. 31.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/19 – 2023/234
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/19
KARAR NO : 2023/234

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2020
NUMARASI : 2014/953 Esas 2020/553 Karar

ASIL DAVA DOSYASINDA
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 31/03/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 25/04/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
Asıl dava dosyasında davacı vekili davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açtığı davada; 21.10.2009 tarihinde … idaresinde bulunan … plakalı araç ile davacının yolcu olarak bulunduğu … idaresinde bulunan … plakalı motosikletin çarpıştığı kaza sonucu davacının yaralandığını, ceza mahkemesi dosyasında …’nın asli, …’nın tali kusurlu olduğunun belirlendiğini, davalı … Sigorta A.Ş.’nin Tevfik Karaca idaresinde bulunan … plakalı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğunu, meydana gelen kaza neticesinde davacının sakatlanarak kalıcı iş göremez hale geldiğini, davalı şirkete yapılan başvuru üzerine 8.077,68 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin çok düşük kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000,00 TL maluliyet tazminatının kaza tarihinden işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı … sigorta A.Ş.’den tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, davacının kaza sonrası yapılan başvuru üzerine yapılan ödemeyi kabul ettiğini, davalının herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleştirilen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/459 E-2016/636 K. Sayılı dosyasında; davacı vekili, davalı … Sigorta A.Ş. ve … Sigorta A.Ş.’ye karşı açtığı davada; 21.10.2009 tarihinde davalı … Sigorta A.Ş.’ne sigortalı … plakalı araç ile davalı … Sigorta A.Ş.’ye zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı 43 DV 717 plakalı aracın çarpıştığını, meydana gelen kaza sonucu … plakalı motosiklette yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, Ankara 6 Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/953 E. sayılı dosyasında her iki araç sürücüsünün de kusurlu olduğunun belirlendiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere geçici iş göremezlik, tedavi ve bakım giderlerini belirlenerek … Sigorta A.Ş.’den 5,00 TL, … Sigorta A.Ş.’den 5,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, açıklama dilekçesi ile … Sigorta A.Ş. tarafından 18.716,00 TL … Sigorta A.Ş. tarafından 8.077,68 TL ödeme yapıldığını, Ankara 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/590 E. Sayılı dosyası ve Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/953 E. Sayılı dosyasında daimi maluliyet için dava açtıklarını, bu davanın geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi ve bakım giderlerine ilişkin olduğunu belirtmiştir.
Davacı vekili yargılama aşamasında davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açtıkları davadan feragat ettiklerini belirtmiş, … Sigorta A.Ş. yönünden geçici iş göremezlik talebini 8.094,37 TL bakıcı gideri talebini 10.254,71 TL tedavi gideri talebini 1.313,00 TL’nin %75 kusur oranına göre 984,75 TL olarak ıslah etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın 21.10.2009 tarihinde davacının yolcu olduğu motosikletin yola kontrolsüz şekilde çıkan kamyonete çarptığı, davacının kaza neticesi sağ bacağının kırıldığını, iyileşme sürecinin 18 ayı bulduğu; fakat kırığın iyileşmesi nedeniyle sürekli maluliyete yol açmadığı, bu nedenle sadece hastanede kaldığı sürede geçici iş göremezlik ve bakıcı tazminatlarından davalıları sorumlu tutmak gerektiği, davalı … Sigorta A.Ş.’ye sigortalı araç sürücüsünün hatalı şerit değiştirmesi … Sigorta A.Ş. sigortalı araç sürücüsünün hız sınırlarına riayet etmeden yolda seyretmesi nedeniyle %50, %50 oranında kusurlu oldukları, davacı için 9.173,625 TL geçici tam iş göremezlikten kaynaklı, 11.622,00 TL bakıcı giderinden kaynaklı olmak üzere toplamda 20.795,625 TL maddi tazminat hesaplandığı, … Sigorta A.Ş.’nin hesaplanan tazminat miktarlarından poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğu, davacının bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının bulunmadığı, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından hesaplanan tazminat için dava açılmadan önce 18.716,32 TL ödeme yapıldığı, bu tutarın mahsubu neticesinde 2.079,30 TL bakiye tazminatın kaldığı gerekçesi ile; davanın kısmen kabulüne, 2.079,30 TL bakıcı giderinin 11.04.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Mahkemenin gerekçeli kararında … Sigorta A.Ş. aleyhine huzurdaki davada daimi işgöremezlik alacağı talebinde bulunulduğunun kabul edildiğini, bu davada böyle bir taleplerinin bulunmadığını, … Sigorta A.Ş. aleyhine daimi maluliyet alacağı davasının Ankara 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/590 E. sayılı dosyasında istendiğini, davanın halen devam ettiğini, işbu davayı Ankara 15 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/46 E. sayılı dosya ile … Sigorta A.Ş. aleyhine daimi maluliyet tazminatı davası olarak açtıklarını, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulunun 1. Dairesinin 26.08.2014 tarih ve 1876sayılı kararı ile Ankara 15 Asliye Ticaret Mahkemesinin işleri durdurulduğundan dosyanın Ankara 6 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/953 E. kaydı ile devam ettiğini, Ankara 7 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/459 E. sayılı dosyası ile … Sigorta A.Ş. ve … Sigorta A.Ş. aleyhine sadece geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri ve bakım gideri alacağı için her birine ayrı ayrı şimdilik 5,00.-TL den toplam 10.00.-TL için dava açtıklarını, dosyaların birleştirildiğini, ancak yerel mahkemenin birleşen dosyadan kararında hiç bahsetmediğini, davalılardan … Sigorta A.Ş. ile Ankara 6 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/953 E. sayılı dosyada sulh olunduğunu, 19 nolu celsede … sigorta A.Ş. ile sulh olduğunu mahkemeye bildirdiklerini, sulh protokolünü yazılı olarak 08.01.2017 tarihinde mahkemeye sunduklarını, buna rağmen mahkemenin gerekçeli kararında … sigorta A.Ş. ile sulh olduğunu belirtmediğini, gerekçeli kararında da … Sigorta A.Ş. lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, halbuki sulh protokolü dikkatlice incelendiğinde tarafların birbirinden vekalet ücreti istemeyeceğinin açıkça belirtildiğini, mahkemece alınan 09.05.2018 tarihli aktüer raporda davacının geçici iş göremezlik alacağının 8.094,37.-TL olduğu bakıcı giderinin 10.254,71.-TL olduğu toplamda alacağının 18.349,08.-TL olduğu tespiti yapıldığını, 22.11.2017 tarihli raporda da tedavi gideri alacağının 1.313,00.-TL olarak belirlendiğini, … Sigorta A.Ş.nın kusuru oranında tedavi gideri alacağının 984,75.-TL olduğu bildirildiğinden dava değerini 19.333,83.-TL olarak arttırdıklarını, mahkemenin 21 nolu celsesinin 2 nolu ara kararında; Ankara 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/495 E.(Yargıtay bozması sonrası 2015/590 E.) sayılı dosyadan kaynaklı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 18.716,32.-TL’lik ödemenin geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri kısmından mahsup edilip edilmeyeceğini sormak için ek rapor istendiğini, dosyada alınan 09.10.2018 tarihli ek raporda davacının 8.094,37.-TL geçici işgöremezlik alacağı, 10.254,71.-TL bakıcı gideri alacağının olduğunun belirtildiğini, bu rapora rağmen mahkemenin 22 nolu celsenin 3 nolu ara kararında yeniden kusur bilirkişi raporu alınmasına karar verdiğini, 29.05.2019 tarihli bilirkişi raporunda araç sürücülerinin kusurlu bulunduğunu, mahkemece yine 23 nolu celsenin 1 ve 2 nolu ara kararlarında görüleceği üzere yeniden bilirkişiye tevdii ile ödemenin yapıldığı tarih itibariyle yeterli olup olmadığının denetlenmesi için rapor istendiğini, akabinde alınan 20.12.2019 tarihli bilirkişi raporunda İbrahim Kuru’nun 9.173,65.-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 11.622,00.-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 20.795,625.-TL tazminat hakkının olduğunu ve … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğunun belirtildiğini, yerel mahkeme gerekçeli kararında maluliyet raporunda sürekli maluliyete yol açmadığının belirtildiğini iddia ettiğini, dosyada mevcut İstanbul 3. Adli Tıp Trafik İhtisas Kurulunun 26.07.2017 tarihli raporunda İbrahim Kuru’nun %2,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 18 ay olduğu, iyileşme süresince başka birinin bakımına ihtiyaç duyabileceği açıkça belirtilmesine rağmen mahkemece sürekli maluliyet oranının olmadığını yazıldığını, mahkemenin gerekçeli kararında … Sigorta A.Ş. tarafından dava açılmadan önce 18.716,32.-TL ödeme yapıldığı ve bu tutarın mahsubu neticesinde 2,079,30.-TL bakiye tazminat hakkı kaldığı kabul edilerek karar verilmesinin yasalara ve maddi gerçeğe aykırı olduğunu, … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan 18.716,32.-TL ödemenin bu dosyanın konusu olmadığını, ödemenin daimi işgöremezlik alacağına ilişkin olduğunu, Ankara 10 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/590 E. sayılı dosyanın konusu olduğunu, mahkemece alınan ve birbiri ile uyumlu olan bilirkişi raporlarında davacının geçici işgöremezlik alacağı, tedavi gideri ve bakıcı gideri alacağının olduğu belirtilmesine rağmen mahkemece tamamen dosyaya konu alacak kalemleri karıştırılarak yanlış ve hatalı hüküm tesis edildiğini, haksız fiiller bakımından davaya konu olaya ticari temerrüt faizi uygulanması gerektiğini, ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davacı vekilinin HMK.nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili asıl dava dosyasında davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açtığı davada davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araçta davacının yolcu olduğu sırada meydana gelen kaza sonucu yaralandığını belirterek sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsilini talep etmiştir.
Birleştirilen dava dosyasında davacı vekili, davalı … Sigorta A.Ş. ve davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı açtığı davada, davalı sigorta şirketlerine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araçların neden olduğu kazada davacının yaralandığını belirterek geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi ve bakım giderlerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 2.079,30 TL bakıcı giderinin davalılardan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde, mahkeme kararların tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri, hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini, hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını, gerekçeli kararın yazıldığı tarihi, içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu – 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
6100 Sayılı HMK’nun 297/1-2 maddeleri gereğince mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi ve HMK’nun 166. Maddesine göre ise birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması, harç ve diğer yargılama giderlerinin ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken mahkemece asıl dava doyası ile ilgili olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmediğinden asıl dava dosyası ile ilgili bir karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı tarafından Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/409 Esas, 2016/229 Karar sayılı dosyası ile açılan davanın birleştirilmesi talep edilmiş mahkemece aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan dosyaların tensip zaptı ile birleştirilmesine karar verilmiş, birleştirme kararı ile gelen dosya ile birlikte yargılamaya devam edilmiştir. Birleştirilen davada HMK.da öngörülen dilekçeler aşaması tamamlanmadığı, ön inceleme (HMK m.137) ve ön inceleme duruşması (HMK m. 140) yapılmadan tensiben dosya üzerinden verilen kararla bu dosya ile birleştirilmesine karar verildiği, birleştirme kararı verilerek gelen dosyada dilekçeler aşaması tamamlanmadan, ön inceleme ve ön inceleme duruşması yapılmadan yargılamaya devam edilmiştir.
6100 sayılı HMK’de dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra (HMK m. 126-136), ön inceleme ve ön inceleme duruşmasının yapılması gerekir (HMK m. 137-142). Ön inceleme aşaması tamamlamadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemez (HMK m. 137/1-2). Mahkemece ön inceleme duruşması yapılmadığından, taraflar ön incelemeye bağlı haklarını kullanamamış ve doğrudan tahkikata geçilip karar verildiğinden; bu durum, tarafların adil yargılanma hakkı kapsamındaki hukuki dinlenilme hakkına da (HMK m. 27) aykırılık oluşturmuştur. Bu nedenle birleştirilen dava yönünden, açıklanan usulü işlemlerin yürütülüp, gerçekleşecek sonuca göre olumlu ya da olumsuz bir karar verilmek üzere kararın kaldırılmasına ve mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
3-Kabule göre; mahkemece her ne kadar asıl dava dosyası ile davalı … sigorta A.Ş.’ye karşı açılan sürekli iş göremezlik tazminatı talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş, birleştirilen dava dosyasında da tazminatın her iki davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de davacı vekili tarafından yargılama aşamasında davalı … Sigorta A.Ş. ile sulh olunduğu belirtilerek bu davalı yönünden açtıkları davadan feragat ettiklerini beyan etmiş olmasına göre davacının talebinin hakkın özünden feragat olmayıp davalı ile yapılan sulh sözleşmesi ve ödeme sebebiyle feragat edilmiş olduğu dikkate alınarak sonucuna göre hüküm kurulması ve sulh sözleşmesine göre ödenen yargılama giderleri ve vekalet ücreti gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
4- Davacı vekili, … Sigorta A.Ş.’ye karalı açtığı davada geçici iş göremezlik, tedavi ve bakım giderlerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece bilirkişi raporu ile belirlenen 9.173,62 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 11.622,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplamda 20.795,625 TL maddi tazminat hesaplandığı, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından hesaplanan tazminat için dava açılmadan önce 18.716,32.TL ödeme yapıldığı, bu tutarın mahsubu neticesinde 2.079,30 TL bakıcı giderinin davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsiline karar verilmiş ise de mahkemece öncelikle davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan ödemelere ilişkin belgeler getirilerek davalı tarafından yapılan ödemenin hangi zarar için yapıldığının belirlenmesi, ondan sonra bu davada talep edilen zarar kalemleri ile ilgili ödeme yapılıp yapılmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle HMK.da belirtilen usulü eksikliklerin tamamlanmasından sonra HMK.nın 140. Maddesi gereğince birleştirilen dosya yönünden ön inceleme duruşması yapılarak tahkikata geçilip sonucuna göre birleştirilen davalar yönünden denetime uygun ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, belirtilen hususlardaki eksiklikler tamamlanarak yeniden hüküm kurulması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran tarafca yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.maddesi gereğince KESİN olmak üzere 31.03.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.