Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/1335 E. 2021/2071 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:…..

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/09/2018
NUMARASI ……

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 19/11/2021

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … … A.Ş. vekili, davalı … … … …. Ltd. Şti. vekili ve yargılama sırasında birleştiklerini ileri süren …. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 12/02/2014 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki, davalı … Genel … A.Ş nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı, davalı … ……Ltd. Şti’ye ait aracın, kaldırımda yürümekte olan davacıya çarpması sonucu davacının yaralanmasına sebebiyet verdiğini, davacının maddi ve manevi zarara uğradığını, araç sürücüsünün kusurlu olması nedeniyle davacının uğramış olduğu maddi zarardan davalıların sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle 3.000,00-TL, geçici iş göremezlik nedeniyle 3.000,00-TL, tedavi ve ulaşım giderleri nedeniyle 1.000,00-TL maddi tazminat ile 70.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; 27/02/2018 tarihli bedel artırım dilekçesi ile sürekli iş göremezlik zararından kaynaklanan taleplerini 301.205,81-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davalının aracının önüne çıkan plakasını alamadığı başka bir aracın sıkıştırması sonucu kazanın meydana geldiğini, kaza sonrası üzerine düşen görevi yapıp davacının hastaneye kaldırılması için gerekli çabayı gösterdiğini, davacıya üzüntülerini bildirdiğini, maddi ve manevi üzerine düşen her şeyi yapmaya hazır olduğunu söylediği halde davacı tarafından reddedildiğini, istenilen manevi tazminatın fahiş olduğunu, davalının ödeyecek durumu olmadığını, kusur raporlarını kabul etmediklerini, maddi tazminat taleplerinden diğer davalı … şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … ……Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde; adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluğunun olmadığını, davalıya ait kazaya karışan aracın… … Şirketi nezdinde genişletilmiş kasko … poliçesi ile sigortalı olduğunu, … Sigortanın da davaya dahil edilmesini talep etmiştir.
Davalı … Genel … A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın geçici iş göremezlik zararından … sorumlu olduğunu, davalının poliçe kapsamında sorumlu olmadığını, maluliyet oranının ve maddi zarar tutarının tespiti gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece davanın, trafik kazasında yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu,…. alınan 10/10/2017 tarihli raporda; kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın %30 oranında, plakası belirsiz aracın %70 oranında kusurlu oldukları, davacının kusurunun bulunmadığının bildirildiği, … Başkanlığından alınan raporda; davacının kazada yaralanması nedeniyle vücut çalışma ve meslekte kazanma gücünden %21 oranında kaybettiği, 45 gün süre ile bakıcı ihtiyacının olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 5 ay olduğunun bildirildiği, Hesap bilirkişisinden alınan raporda; davacının yaralanması nedeniyle geçici iş göremezlik zararından kaynaklanan tazminatın 436,69-TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan tazminatın 301.205,81-TL olduğu, Dosya kapsamına toplanan delillere uygun olan maluliyet raporu, kusur raporu ve hesap bilirkişisi raporuna itibar edildiği, Davacı vekilinin 27/09/2018 tarihli duruşmada; tedavi gideri ve yol gideri taleplerinden feragat ettiklerini bildirdiği, Dosya kapsamına, toplanan delillere, iddia, savunma, maluliyet raporu, kusur raporu ve hesap bilirkişisi raporuna göre; olay tarihinde davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki araç ile kaldırımda yürüyen davacıya çarpması sonucu davacının %21 oranında iş ve gücünden kalacak ve 5 ay sürede iyileşecek derecede yaralanmasına sebebiyet verdiği, Adli Tıp Kurumundan alınan kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın %30 oranında, plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %70 oranında kusurlu oldukları, davacının kusurunun bulunmadığı, yaralanması nedeniyle davacının 436,69-TL geçici iş göremezlik, 301.205,81-TL daimi iş göremezlik zararının bulunduğu, araç maliki olan davalı … ……Ltd. Şti’nin ve davalı sürücü …’ın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi le davalı … şirketinin ise poliçe limiti olan 268.000,00-TL ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 19/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacının maddi zararlarından sorumlu oldukları, davacı vekilinin tedavi gideri ve yol gideri taleplerinden feragat ettiği, davacının yaralanması nedeniyle manevi zarara uğradığı, Türk Borçlar Kanunu 56. maddesinde belirtilen manevi tazminata hükmetme koşullarının gerçekleştiği anlaşıldığından, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücü de dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahisle davacının tedavi ve yol gideri talebinin feragat nedeniyle reddine, davacının geçici iş göremezlik talebinin kısmen kabulüne, sürekli iş göremezlik talebinin kabulüne, geçici iş göremezlik nedeniyle 436,69-TL, sürekli iş göremezlik nedeniyle 301.205,81-TL olmak üzere toplam 301.642,50-TL’nin tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı … şirketinin poliçe limiti 268.000,00-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla davalı … şirketinden dava tarihi olan 19/02/2015 tarihinden itibaren davalılar … ve … ……Ltd.Şti’den kaza tarihi olan 12/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin geçici iş göremezlik zararı talebinin reddine, Davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, 30.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … ……Ltd.Şti’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı … şirketi vekili, davalı … … …. ..şti vekili ve …. Ve Tİc. Ltd. şti vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
1-Davalı … …. Ltd. Şti vekili istinaf dilekçesinde; trafik kazasında davalı şirket şoförü %30 kusurlu (kabul anlamına gelmemek kaydı ile) bulunmuş iken, hesap bilirkişisi tarafından hesaplanan tazminat ve rakamların tamamından davalı şirkete mesuliyet yüklenmesinin tüm hukuk ilkelerine aykırı ve kabul edilemez olduğunu, şirket aleyhinde davanın kabulüne karar verilmesi ihtimalinde dahi hesaplanan tazminat rakamlarının % 30 undan sorumlu olabileceğini, kusur oranını göz ardı ederek zararın tamamından sorumluluk belirlenmesinin hukuki geçerlilikten uzak olduğunu, davalı şirket ve davalı şoförün kusuru ile oluşan zarar arasındaki illiyet bağı – sebep – sonuç ilişkisinin göz ardı edildiğini, başka bir aracın kusurunun davalıya yüklendiğini, Davayı ve kusur oranını kabul anlamına gelmemekle kaydıyla, 10/10/2017 tarihli … raporuna göre; plakası belirlenemeyen araç %70, davalı araç sürücüsü … %30 kusurlu bulunduğunu, Tazminat miktarının belirlenmesinde tarafların kusur oranına göre değerlendirme yapılması gerekirken, mahkemece bu hususun dikkate alınmadığını, %100 kusur oranı üzerinden maddi ve manevi tazminat tayin ettiğini, Davacının … oranı belirlenirken sadece … Üniversitesinden alınan rapor ile yetinildiğini, adli tıp ihtisas kurulundan maluliyet raporu alınmadığını, ayrıca davacının dava dilekçesinde ve … tarafından belirlenen oran %17 olarak yazılı iken … Üniversitesi tarafından bulunan % 21 oranının çelişkili olduğunu, Maluliyet oranı belirlenirken SOL EL 4. parmaktaki yaralanmanın maluliyete etkisi, elin fonksiyonel el olup olmadığının da değerlendirilmediğini, Elin fonksiyonel el olmaması durumunda bulunan son maluliyet oranından 0,8 indirim yapılmasının yasal mevzuat gereği olduğunu, taleplerin hesaplanmasına baz alınan davacının geliri için sadece ibraz edilen 1 AYLIK maaş bordrosu ve 2014 yılı net ücretin (kaza tarihi itibariyle 1 ay) dikkate alındığını, davacının … hizmet dökümü, beyan edilen ücretin süreklilik arz edip etmediği, unvan, eğitim, tecrübe ve yapılan iş karşılığı alabileceği emsal ücret araştırması yapılmadığını, kazanın davalı şirket şoförünün başka bir araç tarafından sıkıştırılması sonucu meydana geldiğini, sıkıştıran araç sürücüsüne % 70 kusur verildiğini, trafik kazası tutanağında işyerinin güvenlik kamera kayıtları olduğunun ifade edildiğini, kamera kayıtlarında kazaya sebep olan aracın belli ve kayıtlı olduğunu, davalı araç sürücüsünün … halinde olduğunu, bu hususlar mahkemece tartışılmadan ve değerlendirilmeye alınmadan karar verildiğini, 02/01/2018 tarihli bilirkişi raporunun doğrudan hükme esas alındığını, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, her ne kadar gerçekleşen trafik kazasındaki kusur durumu ve davacı tarafın maddi-manevi taleplerinin değerlendirilmesi amacı ile bilirkişi raporu tanzim edilse de, düzenlenen bilirkişi raporunun maddi gerçeklerden uzak, yalnızca davacı tarafın beyan ve talepleri üzerinden yapılmış bir değerlendirmeden ibaret olduğunu, dava dilekçesinde bakıcı giderleri talebinde bulunulmamış olmasına rağmen bilirkişinin bakıcı giderleri ile ilgili hesap yapmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporunda yapılan tüm tazminat hesaplarının fahiş olduğunu, davalının usul ve yasaya aykırı bu tutarları ödeyebilmesinin mümkün olmadığını, bilirkişinin hukuki değerlendirmelerde bulunamayacağını, davalının dava konusu olayla ilgili maddi ve hukuki bir sorumluluğu bulunmadığını, aracın teknik bakımlarının tam olduğunu, …’ın kavşağa kontrolsüz girerek kural ihlali yaptığını, kazanın tamamen sürücünün hatasından kaynaklandığını, ortaya çıkan zararın, kaynağı olan davranışın istihdam edenin hâkimiyetini sağlayan, bağımlılık unsurunu koparacak şekilde ve işle doğrudan ilgisi olmayan bir davranış olduğunu, davalı yanında çalışıyor olan sürücünün kavşağa kontrolsüz girmesi ile hızını yol ve trafik durumuna göre ayarlayamamış olmasının davalının kontrolünde olmayan, işle doğrudan bir ilgisi bulunmayan ve istihdam edenin hâkimiyetini sağlayan bağımlılık unsurunu koparan bir davranış olduğunu, dava konusu olayın tamamen davalı …’ın hatasından kaynaklandığını ve davalı işletenin hiçbir sorumluluğu bulunmadığı için öncelikle davanın husumet itirazları dikkate alınarak reddedilmesi gerektiğini, TBK madde 66′ ya göre Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse, sorumlu olmayacağını, davalı şirketin, davalı …’ı işe alırken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli tüm özeni de gösterdiğini, davalı şirketin manevi tazminattan sorumluluğu olmadığını, davacının manevi tazminatı acıyı verenden talep etmesi gerektiğini, manevi tazminatın davacı tarafından bir zenginleşme aracı olarak kullanıldığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2-Davalı … … A.Ş. istinaf dilekçesinde; aracın 29.05.2013 başlangıç – 29.05.2014 bitim tarihleri arasında geçerli olmak üzere Zorunlu Mali Mesuliyet … Poliçesi ile … …. Ltd. Şti. adına maluliyet halinde kaza tarihi itibariyle şahıs başına 268.000,00-TL’sine kadar azami sorumluluk hadleri ile davalıya sigortalı olduğunu, Manevi tazminat taleplerinin Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi teminatı dışında kaldığını, davanın ve sigortalı araç sürücüsüne atfedilen %30 kusur oranının kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davalının söz konusu tazminattan kusuru oranında sorumlu Olduğunu, mahkemenin kusur oranını dikkate almadığını, … raporunda sigortalı araç sürücüsüne atfedilen kusur oranını kabul anlamına gelmemek kaydıyla, söz konusu raporda sigortalı araç sürücüsünün %30 kusurlu olduğu belirtilmiş olmasına rağmen Mahkemece sadece %30 kusur oranından sorumlu oldukları gözetilmeden %100 kusur oranı üzerinden hüküm kurulduğunu, tarafların kusur durumunun tespitinde sadece … Dairesi tarafından hazırlanan raporu ve söz konusu raporda yapılan hatalı tespiti kabul etmediklerini, … Dairesi’nin en az yedi uzmanının katılımı ile oluşan genişletilmiş uzmanlar heyeti ve Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden’de rapor alınması gerektiğini, somut olayın Adli Tıp Kurumu Ankara Trafik İhtisas Dairesi tarafından detaylıca irdelenmediğini, kaza tespit tutanağındaki verilere göre inceleme yapıldığını, kazanın meydana gelmesine etki edebilecek Karayolları Genel Müdürlüğü’nden kaynaklanan yol kusuru ve teknik arıza hususlarının da değerlendirilmediğini, davacının maluliyet oranının yargıtayca da kabul edildiği üzere Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu marifetiyle tespit ettirilmesi gerekirken, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü tarafından düzenlenen maluliyet raporu dikkate alınarak hüküm kurulduğunu, dosyada mevcut bilgi ve belgelerin karara esas alınması mümkün olmadığından Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre Adli Tıp 3. İhtisas Dairesi tarafından davacıda meydana gelen maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, davalı şirketin tedavi giderleri kapsamında sayılan geçici iş göremezlik zararlarından, sair tedavi giderlerinden ve geçici bakıcı giderlerinden sorumluluğu olmadığını, geçici işgöremezlik süresi ve geçici bakıcı gideri süresi dikkate alınarak hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın yürürlüğe girmesi itibariyle geçici iş göremezlik tazminat talepleri tedavi giderleri kapsamında olup; 6111 sayılı yasa uyarınca davalı Şirket’in tedavi giderleri, geçici iş göremezlik ve geçici iş göremezlik dönemi geçici bakıcı talepleri nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ”Maddi ve Manevi tazminat” başlıklı 90. maddesi gereği Trafik poliçesinden kaynaklanan tazminat ödemelerinin kanun hükmü ile genel şartlara tabi kılındığını, tedavi giderleri dolayısıyla davalı şirketin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, sorumluluğun …’ da olduğunu, davalı Şirket aleyhine hükmedilen geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı giderinden kaynaklı maddi tazminatın hukuka aykırı olduğunu, talep edilen tazminat hesabı uzmanlık gerektirdiğinden, hazine müşteşarlığı tarafından kabul edilen bir aktüer uzmanı seçilerek hesaplama yapılması gerektiğini, … bir zenginleşme aracı olmayıp sigortalısının, kaza nedeniyle oluşan maddi zararlarını tazmin etmekle yükümlü olduğunu, bilirkişinin işin özelliğine göre uygun teknik bilgiye sahip olması gerektiği gibi hazırlayacağı raporun uzman olduğu konudaki özel ve teknik bilgiyi içerir nitelikte bulunması ve genel şartlarda yer alan hüküm ve şartların tazminat hesabında dikkate alınması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
3-….. vekili istinaf dilekçesinde; davalı … …. Ltd. Şti. ile … …Ltd. Şti. nin birleştiğini ve bu hususun 06.09.2016 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, iş bu davadan haberdar olmadıklarını, kendilerine savunma hakkı verilmediğini, kararın icraya konulması üzerine haciz için ……Şti.ne gelindiğini, dosyada mevcut Ankara eğitim araştırma hastanesince düzenlenen maluliyet raporu ile hükme esas alınan HÜTF hastanesince düzenlenen rapor arasında çelişki olduğunu, çelişkinin giderilmediğini, parmak kırığı nedeniyle %21 maluliyet ve 5 ay geçici iş göremezlik süresinin orantısız olduğunu, kalıcı sakatlık, uzuv kaybı olup olmadığının değerlendirilmediğini, sürücüye %30 kusur verildiği halde tüm zarardan sorumlu tutulduklarını, %70 kusura isabet eden zarardan sorumlu olmadıklarını, manevi tazminatın fahiş olduğunu, hesaplamaya esas alınan emsal ücretin … verileri ile uygunluğunun aranması, davaya taraf ve vekil olarak eklenmeleri gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle cismani tazminat ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İş bu dava, davacı yayaya çarparak yaralanmasına sebebiyet veren aracın trafik kayıt maliki (aynı zamanda adam çalıştıran sıfatı ile sürücünün işvereni) olan davalı ……Ltd. Şti, sürücü … ve aracın ZMSS şirketi hakkında açılmış olup, dosyada mevcut ticaret sicil belgelerinde, yargılama sırasında davalı ……Ltd. Şti. ile istinaf talebinde bulunan … ..Ltd. Şti.nin birleştiği, davalı şirketin, aktif ve pasifleri ile birlikte … …Ltd. Şti. ne devredildiği belirtilmiştir.
Bir davada taraf ve dava ehliyeti dava şartlarından (HMK m. 114/1-d) olup, mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırması gerekir.
Bu durumda mahkemece, aleyhinde dava açılan davalı … …Ltd. Şti.nin tüzel kişiliğinin devam edip etmediği, davalı şirket ile … …Ltd. Şti. arasında birleşme işlemi mi, şirket devir işlemi mi yapıldığı, davalı şirketin tüzel kişiliğinin devam edip etmediği hususlarının ilgili ticaret sicil müdürlüğünden sorulması, yargılamanın devamı sırasında henüz hüküm verilmeden yapıldığı anlaşılan söz konusu işlem nedeniyle … …Ltd. Şti.nin davaya dahili ile delillerinin toplanması, bu şirket ve davalı … …Ltd. şti. yönünden husumetin, davalı şirketin tüzel kişiliğinin devam edip etmediğinin, tazminatla sorumlu tutulup tutulamayacağının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru olmadığından, davalı … …Ltd. Şti. vekili ile … …Ltd. şti. vekilinin istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın yeniden görülüp sonucuna göre karar verilmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırılma sebebine göre istinaf talebinde bulunan bir kısım davalılar vekili ile … …Ltd. Şti. vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı … ….Ltd. Şti. vekili ile …. Ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1-a-4 maddesi gereğince kabulü ile Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli,……. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülüp sonucuna göre bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, kararın kaldırılma sebebine göre davalı … … A.Ş. Vekili, davalı … ….Ltd. Şti. vekili ve …. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair istinaf taleplerinin şimdilik incelenmesine YER OLMADIĞINA,
2-Davalı … … A.Ş. tarafından yatırılan 5.627,80TL nispi, 35.90TL maktu istinaf karar harcı ile davalı ……Ltd. Şti. tarafından yatırılan 35.90 TL maktu, 5.627,80 TL nispi istinaf karar harcının ve … …Ltd. Şti. tarafından yatırılan 5663.63TL nispi istinaf karar harcının talep halinde ilgili taraflara iadesine,
3-Davalı … şirketi tarafından ve davalı … …Ltd. Şti. tarafından yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmın ilgili taraflara iadesine,
4-İstinafa gelen davalı … şirketi ile davalı ……Ltd. şti. ve … …Ltd. Şti. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda gözetilmesine,
5-Kararın tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 12.11.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

……
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.