Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/1261 E. 2021/1481 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No….
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
…..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2017
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 17/09/2021

Dairemiz tarafından verilen kararın Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından bozulmasına karar verilmesi üzerine yapılan yargılama sonunda;

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 21.01.2015 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ.nin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu, davalı …’na ait, davalı …’nun idaresinde bulunan aracın yaya kaldırımında bulunan müteveffa … … çarparak vefat etmesine neden olduğunu, müteveffanın Gümrük Bakanlığında müfettiş yardımcısı olarak çalıştığını, davacıların müteveffanın eşi, çocuğu, kardeşi, anne ve babası olduğunu, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı eş … için 10.000,00 TL, küçük çocuk … için 10.000,00 TL, kardeş … için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 21.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı eş … için 100.000,00 TL, küçük çocuk … için 70.000,00 TL, anne … için 30.000,00 TL, baba … için 20.000,00 TL, kardeş … için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 240.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı araç sürücüsü … ve araç maliki …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, talep arttırım dilekçesi ile davacı eş … için 744.795,85 TL, çocuk … için 200.251,24 TL olarak belirlemiş, sigorta şirketinin 268.000,00 TL ile sorumlu olduğunu belirtmiş, yargılama aşamasında … ve … davaya dahil edilmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ vekili, olay tarihi itibariyle kişi başına sakatlık/ölüm teminatının 268.000,00 TL olduğunu, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün meydana gelen trafik kazasında herhangi bir kusuru bulunmadığını, kusurun ve müteveffanın müterafik kusurunun belirlenmesi gerektiğini, davacıların dava öncesi başvurularının olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili, davalının seyrettiği yolun buzlu olduğunu, …. yetki sahasındaki alanda tuzlama yapılmadığını, buzlanma nedeniyle aracın kontrolünü kaybetmesi sonucu yolun sağına savrulduğu, yolun fiziki yapısı, kaza tarihindeki buzlanmanın varlığı, kullanılmayan elektrik direği ile satılık ibareli levhanın olay yerinde bulunmasının, kaldırımın kazanın meydana geldiği yerde alçaltılmış olmasının değerlendirilerek kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, her ne kadar sicilde araç maliki gözükse de davalı …’nun aracın sevk ve idaresinde söz sahibi olduğundan bahsedilemeyeceğini, eşinin vefatı nedeniyle miras hükümleri uyarınca çocukları ile birlikte el birliği ile malik olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dahili davalılar … ve …’na velayeten … vekili, davalıların babalarının vefatı nedeniyle miras hükümleri uyarınca diğer kardeşleri … ve anneleri … ile birlikte araç üzerinde elbirliği ile malik olduklarını, aracın sevk ve idaresinde tek söz sahibinin davalı … olduğunu belirterek davalıların araç işleteni olarak sorumlu tutulamamaları nedeniyle dahili davalılar yönünden davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, … plakalı aracın celp olunan trafik kaydının tetkikinde veraset ilamına istinaden …, …, … ve … adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla iştirak halinde mülkiyet hükümlerine göre araca malik olan ancak davada taraf olmayan … ve … davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandığı belirtilerek davacı … için 744.795,85 TL (davalı … Sigorta AŞ’nin 211.212,00 TL’sinden sorumlu olması kaydı ile), davacı … için 200.251,24 TL (davalı … Sigorta AŞ’nin 56.788,00 TL’sinden sorumlu olması kaydı ile) destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, davacı …’ın maddi tazminat talebinin reddine, davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 25.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar …, …, … ve … … velayeten …’ndan tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili ve davalılar …, …, …, … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde; davacılara ayrılan destek pay oranlarının başka destek olacak kişiler olup olmamasına göre değişeceğini, desteğin anne ve babasının sağ olduğunun sabit olduğunu paylarının ayrılması gerektiğini, proporsiyon hesabı yapılmadan bilirkişi incelemesinin yasaya aykırı olduğunu, sigorta şirketinin yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden poliçede yazılı limit ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, müteveffanın müterafik kusurunun olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ileri sürmüştür.
Davalılar …, …, …, … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemece alınan bilirkişi raporunda yapılan hesaplamada yanlış yapıldığını, tekrar hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, bilirkişinin ek rapor ile hesap yapılmasına gerek olmadığını belirttiğini, desteğin sadece 4 aylık ve 2014 yılına ait bordroları üzerinden hesaplama yapıldığını, bordroda maaş yanında ek ödemelerinde bulunduğunu, bu yan ödemelerin istikrarlı olup olmadığının belirlenmesi için daha uzun süreyi kapsayan ödeme belgelerinin dosyaya kazandırılması gerektiğini, mahkemece eksik belgelerin getirilmediğini, her ne kadar malik görünseler de davalılar …, … ve …’in babalarının vefatı nedeniyle miras hükümleri uyarınca malik olduklarını, aracın sevk ve idaresinde tek söz sahibinin davalı … olduğunu, destek pay oranlarının başka destek olunacak kişi olup olmamasına göre değişeceğini, desteğin anne ve babasına pay ayrılması gerektiğini ileri sürmüştür.
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 26. HUKUK DAİRESİNİN 04.07.2018 TARİH …… SAYILI KARARI;
Dairemiz tarafından yapılan istinaf incelemesi sonunda; davalılar … ve … yönünden istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; kazaya karışan … plakalı aracın celp olunan trafik kaydının tetkikinde veraset ilamına istinaden …, …, … ve … adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla iştirak halinde mülkiyet hükümlerine göre araca malik olan ancak davada taraf olmayan … ve … davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandığı belirtilmiş ise de; davalılar …, …, … ve … aracın trafik kaydına göre araç maliki olduğu, davacı zarar gören dava dilekçesi ile davasını … ve …’na yönelttiği, mahkemece her ne kadar davalıların veraset ilamına istinaden malik olduklarını, tüm mirasçıların davaya dahil edilmesi gerektiği iddia edilmiş ise de davalıların murisinin kaza tarihinden önce 2010 yılında vefat ettiği ve aracın davalılar adına kayıtlı olduğu, davalıların mirasçı sıfatı ile değil araç maliki olarak sorumlu oldukları, araç sahibinin veya işletenin birden fazla olması halinde zarar görene karşı müteselsilen sorumlu olacakları, 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın 88. Maddesi, TBK 61 ve 62. maddeleri ile 163. maddesi gereğince zarar gören tazminatın tamamını dilediği takdirde zarar verenlerin hepsinden talep edebileceği gibi bir kısmından veya sadece birinden de talep edebileceği, mirasçıların sorumluluğuna ilişkin TMK.nın 641 ve 981. maddelerinde de mirasçıların üçüncü kişilere karşı müteselsilen sorumlu olduklarının düzenlendiği, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen taraf, dava açıldıktan sonra davaya dahil edilemeyeceği gibi mecburi dava arkadaşlığı dışında ıslah yolu ile dahi taraf eklenemeyeceği, dahili dava dilekçesi ile haklarında usulüne uygun dava açılmayanlar davada davalı sıfatını kazanamayacağı gibi, bu kişi aleyhine hüküm de kurulamayacağı, davaya dahil edilen … ve …’nun usulüne uygun olarak hakkında açılmış bir dava bulunmadığından bu davalılar aleyhine hüküm kurulması doğru ayrıca davacı küçük …’ya velayeten annesi tarafından yasal temsilcisi sıfatıyla dava açılmış olup davanın tarafı … olduğundan hüküm fıkrasında davacı … yararına hükmedilen tazminatın davacı …’a ödenmesi için hüküm kurulması gerekirken tazminatın velayeten anne …’a ödenmesine karar verilmesi de doğru olmadığından davalı sigorta şirketi vekili ve davalılar … ve …’nun istinaf başvurusunun esastan reddine, dahili davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile haklarında kurulan hükmün kaldırılmasına, karar verilmiş, karar davacılar vekili ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİNİN 20.10.2020 TARİH ….. SAYILI İLAMI;
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonunda; davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, somut olayda davacılar davayı desteğe çarpan aracın sürücüsü …, maliki … ve zorunlu trafik sigortacısına karşı açtığı, kazaya karışan aracın ruhsat bilgisinde malik olarak … görünmekle birlikte, araç üzerinde hak ve menfaati bulunanlar kısmında diğer (3) ortağı ibaresi bulunduğunu, tescil tarihinde …, … ve …’nun reşit olmadığı aracın takyidat bilgilerinde aracın veraset ilamına istinaden …, …, … ve … adına kayıtlı olduğundan davacılar davaya … ve …’yu da dahil ettiği, ilk derece mahkemesince dahili davalıların da tazminattan sorumluluğuna karar verildiği, hükmün davalılar …, …, dahili davalılar …, … ve davalı … Sigorta A.Ş. tarafından temyizi üzerine bölge adliye mahkemesince taraf sıfatı kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gerektiğinden, dahili dava dilekçesi ile davaya dahil edilen … ve …’in usulüne uygun olarak hakkında açılmış bir dava bulunmadığından bu davalılar aleyhine hüküm kurulması doğru görülmediği gerekçesiyle dahili davalıların hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, oysaki tereke üzerinde iştirak halinde mülkiyet söz konusu olduğundan, tüm mirasçıların davanın tarafı olması gerektiği, dahili davalıların mirası reddettiklerine dair karar bulunmamasına, terekenin de borca batık olduğunun iddia ve ispat edilmemesine göre bölge adliye mahkemesince mirasçılar … ve …’nun da işleten sıfatının bulunduğu nazara alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmadığı gerekçesi ile davacılar yararına bozulmasına karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Yargıtay bozma ilamına uyularak dairemiz tarafından yapılan açık yargılama sonunda; Dosya kapsamı ve Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 10.02.2021 tarih ….K. Sayılı bozma ilamına göre, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın celp olunan trafik kaydının tetkikinde …, …, … ve … adına kayıtlı olduğu aracın trafik kaydına göre davalıların 2011 yılında yapılan tescil ile araç maliki olarak kaydedildikleri, dava konusu kazanın 2015 yılında meydana geldiği, Yargıtay bozma ilamına göre kaza tarihinden önce araç veraset ilamına göre mirasçılar adına kayıt edilmiş olsa dahi iştirak halinde mülkiyet hükümlerinin uygulanması ve araç maliki olan ve davaya dahil edilen … ve …’nun da zarardan sorumlu tutulmaları gerektiği belirtildiğinden kesinleşen yönler dikkate alınarak davacılar için belirlenen maddi ve manevi tazminatın davalılar …, …, … ve …’dan tahsili yönünde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-1 Davacı … ve …’ın maddi tazminat talebinin kabulü ile, davacı … için 744.795,85 TL (davalı … Sigorta A.Ş.nin 211.212,00 TL.sinden sorumlu olması kaydı ile), davacı … için 200.251,24 TL (davalı … Sigorta A.Ş.nin 56.788,00 TL.sinden sorumlu olması kaydı ile) destekten yoksun kalma tazminatının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 05/03/2015 dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden 21/01/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Davacı …’ın maddi tazminat talebinin Reddine,
3-Maddi tazminat yönünden alınması gereken 64.556,16 TL karar harcından peşin alınan 891,45 TL ve tamamlama harcı 3.159,51 TL’nin toplamı olan 4.050,96 TL’nin mahsubu ile bakiye 60.505,20 TL harcın (davalı sigorta şirketinin 17.158,29 TL’sinden sorumlu olması kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 891,45 TL peşin harç, 3.159,51 TL tamamlama harcının toplamı olan 4.078,66 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre maddi tazminat yönünden 43.741,83 TL ücreti vekaletin (davalı sigorta şirketinin 12.400,80 TL’sinden sorumlu olması kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre maddi tazminat yönünden 17.965,07 TL ücreti vekaletin (davalı sigorta şirketinin 5.093,10 TL’sinden sorumlu olması kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen maddi tazminat talebine ilişkin olarak 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafça yapılan 429,30 TL tebligat ve müzekkere, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.129,30 TL yargılama giderinden kabul red oranına göre 1.128,10 TL’nin (davalı sigorta şirketinin 319,81 TL’lik kısmından sorumlu olması kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiyenin davacılar üzerinde bırakılmasına,
B-1-Davacıların manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … için taktiren 50.000,00 TL, davacı … için takdiren 25.000,00 TL, davacı … için takdiren 10.000,00 TL, davacı … için takdiren 10.000,00 TL, davacı … için takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatın 21/01/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılar …, …, … ve …’dan tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,
3-Manevi tazminat yönünden alınması gereken 6.831,00 TL karar harcının davalılar …, …, … ve …’dan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre manevi tazminat yönünden 5.850,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
5-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre manevi tazminat yönünden 3.000,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
6-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre manevi tazminat yönünden 1.980,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
7-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre manevi tazminat yönünden 1.980,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
8-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre manevi tazminat yönünden 1.980,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, …, … ve …’dan alınarak bu davacıya verilmesine,
9-Davalılar …, …, … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak 5.850,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davalılar …, …, … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak 3.000,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
11-Davalılar …, …, … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
12-Davalılar …, …, … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
13-Davalılar …, …, … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT’ne göre reddedilen manevi tazminat talebine ilişkin olarak 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
14-Sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
15-Davacılar tarafından yapılan 1.028,90 TL yargılama giderinin davalılar …, …, … ve …’dan tahsiline,
Dair karar davacılar vekili ile bir kısım davalılar vekili Av. …’nun ve davalı …’nun yüzüne karşı, diğer davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda HMK.nın 361/1 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde TEMYİZİ KABİL OLMAK ÜZERE oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/09/2021

….

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.