Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/1122 E. 2023/723 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1122 – 2023/723
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1122
KARAR NO : 2023/723

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/03/2021
NUMARASI : 2019/452 Esas 2021/167 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 19/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/10/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalılar … ve … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 28.02.2019 tarihinde, davalı …’a ait olup davalı … ‘ın sürücüsü olduğu ve davalı sigorta şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracın, yaya olan davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğunu belirterek sürekli çalışma gücü kaybı için 900,00 TL ve geçici iş göremezlik kaybı için 100,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 12.11.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, geçici işgöremezlik tazminatı talebini 2.112,21 TL’ye, sürekli işgöremezlik tazminatı talebini 41.540,09 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle, davadan önce kendilerine davacı tarafından usulüne uygun şekilde başvuru yapılmadığını, sigortalı araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, çalışma gücü kayıp oranı ve kusur dağılımına ilişkin raporunun ATK dan, hesap raporunun aktüer siciline kayıtlı bilirkişiden alınması, tazminat hesabının vergilendirilen kazanç belirlenip bunun üzerinden yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik talebinin poliçe kapsamında olmadığını, davanın haksız fiilden kaynaklanması nedeni ile ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortalı araç için ayrıca kasko sigorta poliçesi düzenlendiği için bu şirkete davanın ihbarı gerektiğini, araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, yaralanmanın çalışma gücü kaybı oluşturduğuna ilişkin rapor sunulmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı, davacının maluliyet durumunun belirlenmesi yönünden Hacettepe Üniversitesinden alınan raporda, davacının %6 daimi maluliyetinin bulunduğu, iyileşme süresinin 4 ay olarak belirlendiği, davacının geçici ve sürekli işgöremezlik zararının belirlenmesi için aktüerya raporu alındığı, raporların hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, 2.112,21 TL geçici işgöremezlik zararı ve 41.540,09 TL sürekli işgöremezlik zararı olmak üzere toplam 43.652,30 TL’nin davalılardan müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine, karar verilmiş, karara karşı davalılar … ve … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalılar … ve … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kazanın meydana gelmesinde tüm kusurun davalı …’a verilmesini kabul etmediklerini, davacının dikkatsiz şekilde yolda yürüdüğünün dikkate alınmadığını, aracın teknik veya bakımına ilişkin bir kusur sözkonusu olmadığından davacı işleten … yönünden davanın reddi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava konusu kazaya ilişkin kaza tespit tutanağında, kazanın oluşumunda davalı sürücü …’ın tam kusurlu olduğunun tespit edildiği, kazaya ilişkin ceza soruşturmasında alınan bilirkişi raporunda davalının tam kusurlu olduğunun belirlendiği, eldeki davada alınan bilirkişi raporunda da, kontrolsüz ve dikkatsiz şekilde geri manevra yapan davalının tam kusurlu olduğunun mütalaa edildiği görülmüş olup raporun, ayrıntılı, gerekçeli, kaza tespit tutanağı ile uyumlu ve kazanın oluşumuna uygun olduğu anlaşılmakla davalılar vekilinin kusur oranına yönelik istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
2918 sayılı KTK’da hukuki sorumluluğa ilişkin düzenlemeler “Hukuki Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı 8. kısım 85/1.maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Motorlu aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına ya da bir şeyin zararına neden olmasından işleten sorumlu olup, bu sorumluluğun tehlike sorumluluğu olduğu, aracın karayolunda kullanılmasından yarar sağlayan işletenin meydana gelebilecek tehlikeler ve hasarlardan kusursuz sorumluluğu bulunduğu, işletenin tehlike sorumluluğundan kurtulmasını düzenleyen KTK’nun 86. maddesine göre kazanın mücbir sebepler, zarar görenin veya üçüncü kişilerin ağır kusurundan kaynaklandığının ispatlanması gerektiğinden, davalılar vekilinin, davalı …’ın aracın teknik ve bakımına ilişkin bir kusurunun bulunmadığından bahisle zarardan sorumlu olmadığına yönelik istinaf itirazına itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalılar … ve … vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık görülmediğinden ve istinafa başvuran taraf aleyhine değerlendirme yapılamaması nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b-1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.981,89 TL istinaf karar harcından peşin alınan 745,50 TL harcın mahsubu ile kalan 2.236,39 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 19.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.