Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2021/1113 E. 2023/761 K. 27.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1113 – 2023/761
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1113
KARAR NO : 2023/761

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/03/2021
NUMARASI : 2019/379 Esas 2021/368 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 27/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 20/11/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalılar …ve …vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI;
Davacı vekili, 29.07.2017 tarihinde, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacı idaresindeki araca çarptığını, kaza sonucu davacının yaralandığını, vücudundaki kırık kemikler nedeniyle ameliyat olmak zorunda kaldığını, ayak bileğindeki hasar nedeniyle belirli mesleklerde çalışma gücünü yitirdiğini, tedavi sürecinin aylarca sürdüğünü, sürekli masraf yapmak zorunda kaldığını, yol masraflarının, kazanç kayıplarının, tedavi giderlerinin ve ilaç giderlerinin maddi tazminat miktarı belirlenirken dikkate alınmasını talep ettiklerini, kaza tespit tutanağında davacının kural ihlalinin bulunmadığını, davalı …’ın şeride tecavüz etme maddesini ihlal ettiğinin sabit olduğunu, bu davalının soruşturma dosyasında alkollü olduğunu ve davacının istikamet şeridine geçerek … plakalı araca çarptığını beyan ettiğini, davalı …’ın Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1205 esas sayılı dosyasında 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava açma haklarını saklı tutarak 100,00TL maddi tazminatın davalılardan 15.000,00TL manevi tazminatın davalı işeten ve sürücüden tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 01.03.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 19.136,30TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … Sigorta vekili, …plakalı aracın davalı şirket tarafından tanzim edilen 30.12.2016- 2017 vadeli … numaralı zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı tarafın tedavi giderlerinin teminat kapsamında olmadığını, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, kaza sırasında sigortalı aracın işletenin sorumluluğunda bulunmaması karşısında davalı şirketin sorumluluğunun bulunmayacağını, 6111 sayılı kanun ile trafik kazasından kaynaklı tüm tedavi giderlerinin SGK’ya devredildiğini, davalı şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, sürücünün tali kusurunun tespiti halinde TBK’nın 52. Maddesine göre davacı yanın kusuru nazara alınarak tazminatın kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek aleyhlerine açılan davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddi ile İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, esasına girildiği takdirde davaya konu talebin zamanaşımına uğraması, taleplerin teminat kapsamında olmaması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, talep edilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, talep edilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEME KARARI;
Mahkemece toplanan delillere göre, 29.07.2017 tarihinde davalı …adına kayıtlı, davalı sigorta şirketince zorunlu trafik sigortası yapılan aracın davalı …idaresindeyken olay mahallindeki viraja geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı şeride geçtiği ve karşı şeritte seyreden araçta bulunan davacının yaralanmasına neden olduğu, kazanın oluşumunda davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza sonucu davacının %1 oranında engelli hale geldiği, 3 aya kadar iyileşme süresinin söz konusu olduğu, olay tarihi, olayın oluş biçimi, davalı sürücünün tam kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile davacının yaralanma derecesi gözetilerek davacının yaralanmasından dolayı duyduğu manevi acının kısmen de olsa karşılanabilmesi bakımından hakkaniyet ilkeleri gözetilerek; davacının 4.212,18TL geçici iş göremezlik, 14.924,12TL sürekli iş göremezlik zararının oluştuğu, davacının sigorta şirketine başvuru tarihi itibariyle davalı sigorta şirketi yönünden 17.10.2017 tarihinde temerrütün oluştuğu kabul edilerek 19.136,30TL maddi tazminatın davalılardan müştereken müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, hükmedilen bedele davalı gerçek kişiler yönünden olay tarihi olan 29.07.2017 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise, temerrüt tarihi olan 17.10.2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, 10.000,00TL manevi tazminatın olay tarihi olan 29.07.2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken müteselsilen alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı davalılar …ve …tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ;
Davalılar …ve …vekili istinaf dilekçesinde, dosyada yeterince kovuşturma yapılmadığını, davacının münhasıran alkolün etkisinde bu kazayı meydana getirip getirmediğinin araştırılmadığını, bu durumun davacının kusur durumunu ve sigortaya karşı da rucüen alacağını belirleyeceğini, maddi tazminatın yüksek hesaplandığını, olayda zamanaşımının söz konusu olduğunu, olayın üzerinden 2 yıl geçtiğini, maddi ve manevi tazminatın reddi gerektiğini, manevi tazminatın da fazla olduğunu, davacının memur olduğunu ve verilen 10.000,00TL tazminatın sebepsiz zenginleşmeye neden olabilecek bir tazminat olduğunu, makul bir manevi tazminat verilmesinin gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE;
Davalılar …ve …vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kaza maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın davacı idaresindeki araca çarptığını, kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek maddi ve manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde, mahkeme kararların tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri, hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini, hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını, gerekçeli kararın yazıldığı tarihi, içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu – 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
HMK.’nın 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Davacı tarafından dava dilekçesi ile dava konusu kaza sonucu davacının yaralanması nedeniyle, çalışma gücü kaybı, kazanç kaybı, tedavi gideri ve iyileşme sürecinde yapılan ilaç ve yol masraflarının maddi tazminat kapsamında tahsilinin talep edildiği, 08.10.2019 tarihli ön inceleme duruşmasında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davaya konu kazadan dolayı tarafların kusur oranlarının ne olduğu, bu kusura göre kazadan dolayı davacının sürekli iş göremez duruma düşüp düşmediği, düşmüşse oranının ne olduğu, kaza nedeniyle sürekli iş göremezlik zararı ile SGK’ca karşılanmayan yol, tedavi ve ilaç giderlerine ilişkin zararının ne olabileceği, manevi zararının ne olabileceği, yetki, davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktalarında toplandığı şeklinde uyuşmazlık tespitinin yapıldığı, davacı tarafından 01.03.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 4.212,18TL geçici iş göremezlik, 14.924,12TL sürekli iş göremezlik olmak üzere maddi tazminat talebini toplam 19.136,30TL’ye yükseltildiği, mahkemece ise davacının talepleri ayrı ayrı değerlendirilmeden maddi tazminata hükmedildiği, bu şekilde hükmün HMK’nın 297/2’ye aykırılık teşkil ettiği görülmektedir.
Mahkemenin davacının talep ettiği zarar kalemlerinin hangi zarar kalemi için ne miktar tazminat talep ettiği açıklatılarak sonucuna göre karar vermesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetli değildir.
Açıklanan nedenlerle davalılar …ve …vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6.maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar …ve …vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-Davalılar tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran davalılar tarafça yapılan yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yeniden yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Karar tebliği, harç ve gider avansı iade işlemlerinin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 353/1.a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 27.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.