Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1016
KARAR NO : 2023/679
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2020
NUMARASI : 2019/297 Esas 2020/45 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ : 12/10/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 18/10/2023
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 16.09.2018 tarihinde, davalı …’un sürücüsü olduğu traktörün neden olduğu kaza sonucu davacıya ait aracın hasarlandığını, kazanın meydana gelmesinde davalı …Ş.’ye zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olan yol kenarında park halindeki traktörün de kusurunun bulunduğunu, davacıya ait aracın pert olduğunu, davalı … tarafından aracın rayiç değerinin 30.000,00-TL olarak belirlendiğini, sovtajının … Şirketine 7.500,00-TL karşılığında satıldığını, davalı … tarafından da davacıya 11.250,00-TL ödeme yapıldığını, sovtaj bedeline karşılık … tarafından davacıya ödenen 7.500,00-TL ve davalı … tarafından ödenen 11.250,00-TL ye rağmen davacının aracının pert olması dolayısıyla oluşan zararının halen tam olarak karşılanmış olmadığını, ayrıca müvekkilinin aracından mahrum kaldığı süre için müvekkilin kaza tarihinden itibaren araç kiralamak zorunda kalması nedeniyle de maddi zararının oluştuğunu, davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını belirterek aracın pert olması dolayısıyla oluşan zarar için şimdilik 5.000,00-TL’nin, araçtan mahrum kalınması nedeniyle de şimdilik 1.000,00-TL mahrumiyet bedelinin davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile araç hasarından kaynaklanan zararına ilişkin talebini 11.250,00-TL’ye, araç mahrumiyet zararından kaynaklanan talebini 1.600,00-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, Alaca Mahkemelerinde açılması gerektiğini, kazanın davacının aşırı hızı ve traktörü görmesine rağmen hızını düşürmemesi nedeniyle oluştuğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı …’ın aracında oluşan zararın eksper tarafından belirlendiğini, 22.500,00-TL rayiç bedel üzerinde anlaşıldığını, davalı şirket tarafından …’a % 50 kusur oranına göre kendisine mutabakat ile ödeme yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğu, davalı … şirketine sigortalı traktör sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davacının aracının pert olması nedeniyle uğradığı gerçek zararın yapılan ödeme mahsup edilerek belirlendiği ve araç mahrumiyet zararının hesaplandığı, raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesi ile… Sigorta AŞ aleyhine açılan davanın reddine, davalı … aleyhine açılan davanın kabulü ile 1.600,00-TL araç mahrumiyet zararı, 11.250,00-TL aracın pert olması nedeniyle oluşan zarar olmak üzere toplam 12.850,00-TL’nin 16.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte …’tan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın Alaca Mahkemelerinde açılması ve Ticaret Mahkemesinde değil genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı … şirketine sigortalı traktör sürücüsünün de kusurunun bulunduğunu, davacının da çok hızlı seyretmesi nedeniyle kusurlu olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasar bedeli ve araç mahrumiyet zararının tazmini istemine ilişkindir.
Davalı … vekili, yetki itirazında bulunarak davanın, kazanın meydana geldiği Alaca İlçesinde görülmesi gerektiğini ileri sürmüşse de, HMK.nın 7. maddesine göre, davalının birden fazla olması halinde bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde de dava açılabileceğinin düzenlendiği, davalı … şirketinin Ankara ilinde bölge müdürlüğünün bulunduğu anlaşılmakla davalı vekilinin yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Dava konusu olayda, davacı kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketine de dava açmış olup zorunlu sorumluluk sigortaları 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1483. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle de dava, TTK 4/1-a maddesi gereğince mutlak ticari davadır. Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde Ticaret Mahkemesi varsa Asliye Hukuk Mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, Ticaret Mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir. Bu itibarla, davalı vekilinin mahkemenin görevli olmadığına yönelik istinaf itirazına itibar edilmemiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin kaza tespit tutanağında, sevk ve idaresindeki traktörle tarladan yolun karşı tarafına kontrolsüz ve dikkatsiz şekilde geçiş yapan davalı sürücünün ve bankette park halinde bulunan diğer traktör sürücüsünün kusurlu olduğunun, davacının ise bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda ise …’un yönetimindeki … plakalı traktör ve bağlı yüklü römork ile trafik kuralarına aykırı olarak kavşak bölgesi olmayan bir yerden, bölünmüş yolu geçmeye çalışması sırasında kazaya neden olduğu gerekçesi ile tam kusurlu bulunduğu, … plakalı traktör ve bağlı römorkun sürücüsü …’in banketi kullanarak banket üzerinde duruşa geçmesinde herhangi bir kural ihlali bulunmadığından kusursuz olduğu, davacıya ait araç sürücüsünün ise hızının mahal şartlarına uygun olması nedeniyle kusurunun bulunmadığı belirlenmiş olmakla mahkemece hükme esas alınan kusur oranlarının dosyadaki bilgi ve belgelerle, kazanın oluşu ile uyumlu, raporun ayrıntılı ve gerekçeli olduğundan hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı kanaatine varılmış, davalı vekilinin kusur oranına yönelik istinaf itirazının reddi gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf sebepleri yönünden ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden bir hukuka aykırılık görülmediğinden davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b-1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 877,78-TL istinaf karar harcından peşin alınan 219,00-TL harcın mahsubu ile kalan 658,78-TL harcın davalı …’tan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Karar tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 12.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.