Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/933 E. 2022/2008 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/933 – 2022/2008
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/933
KARAR NO : 2022/2008

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2020
NUMARASI : 2018/815 Esas 2020/91 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 06/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 01/11/2022

Mahalli mahkemesinden verilen karara karşı davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 25.02.2018 günü saat 20:10 sıralarında Anafartalar Mahallesinde, Adnan Saygun Caddesini takiben Atatürk Bulvarı istikametine seyir halinde olan kimliği belirsiz sürücü yönetimindeki plakası belirlenemeyen bir aracın, Dibek Sokak (Eğerciler Sokak) kavşağı çıkışı ile Pala Sokak Kavşağı girişi arasındaki bir kesimde, yolun karşısına geçmeye çalışan davacı yaya …’a aracın sağ ön kesimi ile çarpması sonucu davacının yaralandığını belirterek davacının ağır yaralanması geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kalması nedeniyle şimdilik 5.000,00-TL maddi tazminatın ve 100,00-TL bakıcı gideri tazminatının kaza tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini talep etmiş; 23.08.2019 tarihli bedel artırım dilekçesi ile geçici iş göremezlik tazminatını 100.001,66-TL’ye,sürekli iş göremezlik tazminatını 43.991,50-TL’ye,bakıcı giderini 3.206,24-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen taşıtın cinsinin tespiti, araç plakası ve sürücüsünün tespit edilemediğinin ispatı gerektiğini, geçici iş göremezlik nedeni ile doğan zararlara ilişkin maddi tazminat taleplerinin teminat dışında olup davalı kurumun bu talepler nedeniyle sorumluluğu bulunmadığını, davacının talep ettiği bakıcı giderine bağlı maddi tazminat isteklerinin reddi gerektiğini, bakıcı giderinin, Trafik Sigortası Genel Şartlarının a.5 maddesinde tedavi teminatı içinde sayıldığını ve bu giderlerden sosyal güvenlik kurumunun sorumlu olduğunu, …’nın sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren avans faizi talebi haksız olup, aleyhe karar verilmesi halinde ancak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, davadan önce davalıya zararın tazmini yönünde başvuru yapıldığına dair delillerin dosyaya kazandırılmadığı, SGK Başkanlığı Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün cevabi yazısından davacıya kaza nedeniyle herhangi bir ödeme yapılmadığının anlaşıldığı, Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın raporunda; davacının çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı nedeniyle 4 ay süreyle geçici iş göremez halde kaldığının mütalaa olunduğu, alınan kusur raporunda davacının %50 oranında, faili meçhul araç sürücüsünün trafik kazasının oluşumunda %50 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği, aktüer bilirkişi 19/08/2019 tarihli raporda; 25/02/2018 tarihinde davacı …’a karşıdan karşıya geçerken plakası tespit edilemeyen bir aracın çarparak kaçtığı, davalı …’nın araç sürücüsünün kusuru ve poliçe teminat limitiyle sınırlı olarak davacının zararından sorumlu olduğu, davacının geçici ve kalıcı iş göremezlik süresi ve maluliyet oranı, davacı ve sürücünün kusur oranları gözetildiğinde davacının geçici iş göremezlik tazminatı 10.001,66-TL, sürekli iş göremezlik tazminatı 43.991,50-TL, bakıcı giderinin 3.206,24-TL olarak hesaplandığı, bilirkişi raporları detaylı, gerekçeli ve dosya içerisinde mevcut delillerle uyumlu olduğundan hükme esas alındığı, maddi tazminatın haksız fiil neticesinde meydana gelmesi nedeniyle 25.02.2018 kaza tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiğinden bahisle davanın kabulüne; 10.001,66-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 43.991,50-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.206,24-TL bakıcı giderinin avans faizi ile birlikte kaza tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükme karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; Kaza tarihi 25/02/2018 olduğundan, 01.06.2015 Tarihinde Yürürlüğe Giren Trafik Sigortası Genel Şartlarının işbu davada uygulanması gerektiğini, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını,
2918 Sayılı Kanunun 97 nci maddesindeki değişikliğe göre; dava öncesinde davalı kuruma öncelikle başvuru yapılmış olması şartı getirildiğini, davacı tarafından maluliyeti sebebiyle tazminat talebine ilişkin olarak, dava öncesinde davalı kuruma başvuru yapıldığını, fakat dava konusu tazminatın hesaplanması için zaruri olan maluliyetin kesin ve sürekli olduğuna dair rapor sunulmadığını, davalının davacı tarafa 15 gün içerisinde dönüş yaparak kendilerinden sağlık raporu talep ettiğini, 15 günlük süreyi cevap süresi olarak kabul etmek gerektiğini, yani 15 günde yazının karşı tarafa tebliğ edilmek zorunda olmadığını, davalının, başvurandan belge talep etmesi dosyanın tekemmülü için zorunlu ise başvuranın bu belgeleri ibraz etmeden başvuru şartını yerine getirmiş sayılamayacağını, Trafik Sigortası Genel Şartlarının EK-6 kısmında başvuru sırasında sunulması zorunlu belgelerin sayıldığını, mevzuata göre, başvurunun tamamlanmadığını ve başvuru dava şartı bulunmaksızın dava açıldığını, davanın reddinin gerektiğini, ayrıca davalı kurum tazminat için gerekli belgeleri elde edemediğinden temerrüde düşmüş sayılamayacağını,
Geçici işgöremezlik tazminatından sorumluluklarının bulunmadığını, yeni genel şartların yürürlüğe girmesi sonrası gerçekleşen kazalarda geçici işgöremezlik zararından Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olduğunu, 01.06.2015 tarihi itibariyle, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlüğe girdiğini, davaya konu tazminat talebine dayanak trafik kazasının da, Trafik Sigortası Genel Şartlarının yürürlüğe girmesi sonrasında gerçekleştiğini, 5684 sayılı yasanın 14. maddesi ve … yönetmeliği gereği Güvence Hesabının bedensel zararlardan sorumlu olduğunu, dolaylı zarar, gelir kaybına ilişkin geçici iş göremezlik tazminatından kurumun sorumlu olmadığını, geçici işgöremezlik tazminatının Trafik Sigortası Genel Şartlarının A.2.d maddesindeki zarar tanımına girmediğini, geçici iş göremezlik tazminatının A.5 teki teminat türlerinde sayılmadığını ve A.6.k maddesinde teminat dışı haller arasında sayıldığını, bu nedenle, geçici işgöremezlik zararından davalı kurumun sorumluluğu bulunmadığını, sorumluluğu bulunmadığından geçici iş göremezlik tazminatı ile ilgili davalıya yükletilen bu tazminatın hukuka aykırılık teşkil ettiğini, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlardan sorumlu olduklarını, bedensel zararlar dışında kalan her türlü maddi zararın bu kapsam dışında kaldığını, trafik kazası geçiren kişilerin yaya, yolcu veya sürücü, kusurlu veya kusursuz, sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın kazadan kaynaklanan tedavi hizmet bedellerinin tamamının SGK tarafından karşılanacağının hüküm altına alındığını, bu nedenle tedavi teminatı’ndan kaynaklanan maddi tazminata ilişkin taleplerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na yöneltilmesi gerektiğini, geçici bakıcı giderinin, Trafik Sigortası Genel Şartlarının A.5 maddesinde tedavi teminatı içinde sayıldığını ve bu giderlerden sosyal güvenlik kurumunun sorumlu olduğunu, bakıcı gideri tazminatının brüt ücret üzerinden hesaplanması için bakıcı tutulduğunun ve SGK priminin yatırıldığının belgelenmesi gerektiğini, itiraza konu dosyada bakıcı tutulduğu ve SGK primi yatırıldığının belgelendirilmediğini,
Davalı kurumun geçici bakıcı giderinden sorumluluğu bulunmadığı halde geçici bakıcı giderine hükmeden mahkeme kararının kurum lehine bozulması gerektiğini, tazminata kaza tarihinden değil, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, davalı sigorta şirketi olmayıp, hazine müsteşarlığına bağlı bir kurum olduğunu, davalının yaptığı işin ticari iş niteliğinde olmadığını, davalı kurumun haksız fiilin gerçekleşmesinde taraf olmadığını, sorumluluğunun kanundan kaynaklandığını, talep olunan belgeler gönderilmediğinden tazminat hesabı yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle temerrüt oluşmadığını,
Açıklanan nedenlerle, … aleyhine karar verilmesi halinde ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz oranlarına hükmedilmesi gerektiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacılara ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek davalı kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
HMK’nın 355. maddesi gereğince davalı … vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve istinaf edenlerin sıfatına göre dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, plakası ve kimliği belirsiz sürücü yönetimindeki aracın, davacı yayaya çarparak yaralanmasına ve maluliyetine sebebiyet vermesi nedeniyle davalı … aleyhinde açılan geçici, sürekli iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
1-Davacı tarafından dava açılmadan önce KTK’nın 97. maddesi gereğince 10.10.2018 tarihli dilekçe ile başvuruda bulunulduğu, davalının davacıdan özürlülük ölçütü yönetmeliği gereğince maluliyet oranını gösteren sağlık kurulu raporunu ibrazını istediği, davacının o tarihte halen tedavisi devam ettiğinden söz konusu raporu ibraz edemediği anlaşıldığından, KTK’nın 97. maddesinde başvuru sırasında belge ibrazından bahsedilmeyeceğinden dava başvuru şartının yerine getirildiği anlaşılmıştır.
Davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümleri gereğince belirlenmesi gerekir. 6098 Sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, SGK’nın sorumluluğu kapsamında olmayan geçici iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri bu kapsamdadır. Sürücü ve işletenin, davacının bu zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden (davacıya çarparak maluliyetine sebebiyet veren aracın plakası ve sürücüsünün kimliği tespit edilemediğinden 5684 Sayılı Yasa’nın 9, 14 ve 16. maddeleri hükmü gereğince davalı …nın, araç sürücüsünün kusuru oranında ve kaza tarihinde geçerli ZMMS poliçesi limiti ile bu zararlardan sorumlu olmasına) SGK’nın sorumluluğunda olmayan geçici iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri 2918 Sayılı Kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacı bu zararlarını davalı …ndan talep edebilir.
Genel şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde bu zararların SGK’nın sorumluluğunda olduğuna ilişkin her hangi bir düzenlemenin de yer almaması, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, SGK’nın sorumluluğu kapsamında olmayan geçici iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı giderinin bu yasa kapsamı içerisinde bulunmaması nedeniyle (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 Esas – 2019/10217 Karar 24.12.2019 Tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743 Esas – 2013/4496 Karar sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb) denetime ve hükme elverişli bilirkişi raporları ile davacının 10.001,66-TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 3.206,24-TL geçici bakıcı gideri yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmaması, SGK tarafından davacıya davaya konu trafik kazasında yaralanması ve maluliyeti sebebiyle ödeme yapılmadığının dosyada mevcut müzekkere cevabından anlaşılmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı … vekilinin temerrüt tarihi ve hükmedilen faiz türüne ilişkin istinaf talebinin incelenmesinde; 26/04/2016 tarihinde 2918 Sayılı Yasanın 99. maddesinde yapılan değişiklik ile getirilen “Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası Genel Şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” düzenlemesi gereğince, sigortanın temerrüdü için Genel Şartlarda belirtilen belgeler ile sigorta şirketine müracaat zorunludur. Davacının eksik evrak ile müracaat etmesi halinde davalının temerrüdü gerçekleşmeyeceğinden davacı ancak dava tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edebilir.
Davalı …, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 9/a bendinde sigortalının veya sigortayı yaptırmakla sorumlu olanın tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için Güvence Hesabına başvurulabileceğinin düzenlenmiş olması nedeniyle davada taraf sıfatı kazanmıştır. Davalı … sigorta şirketlerinin sorumluluğunu üstlendiğine göre faiz başlangıcının belirlenmesinde KTK.nın 99. maddesi hükümlerinin uygulanması, buna göre başvuru olması halinde başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü sonrasında, başvurunun bulunmaması halinde dava tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekmektedir.
Somut olayda davacının yaralanması nedeniyle, o tarihte tedavisi henüz tamamlanmadığından maluliyet raporu eklemeksizin eksik evrakla, genel şartlarda belirtilen evrakların tamamı eklenmeden davalıya müracaat ettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davadan önce davalının temerrüdü gerçekleşmemiştir. Ayrıca davacıya çarparak maluliyetine sebep olan aracın, izlenen kamera görüntülerinden beyaz renkli bir otomobil olduğu belirtilmiştir. Bu durumda davalının temerrüdü açılan dava ile gerçekleştiğinden, davacı lehine hükmedilen geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderine 19.11.2018 dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken, 25.02.2018 kaza tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesi doğru olmadığından, davalı vekilinin açıklanan nedenlerle dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre sair istinaf nedenlerinin reddine, davalının faiz başlangıcına ve türüne yönelik istinaf sebepleri yerinde görüldüğünden, istinaf taleplerinin kabulüne, mahkemece yapılan yargılamada eksiklik bulunmaması ve yapılan hata nedeniyle yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmamasına göre HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının istinaf eden davalı yönünden kaldırılmasına, davacı lehine hükmedilen tazminatın faiz başlangıcının “19.11.2018” dava tarihi, faiz türünün yasal faiz olarak düzeltilmesine, ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararda kesinleşen yönler korunarak yeniden esas hakkında karar verilmiştir. (HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda, infazda tereddüt olmaması için yerel mahkeme kararının Dairemizce düzeltilen ve kaldırılan kısımları dışında kalan hüküm fıkrası aynen yazılmıştır.)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-Yukarıda 2 no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin13.02.2020 tarih ve 2018/815 Esas – 2020/91 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Buna göre HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca yeniden esas hakkında düzelterek karar verilmesi gerektiğinden;
1-Davanın KABULÜNE; 10.001,66-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 43.991,50-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 3.206,24-TL bakıcı giderinin 19.11.2018 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.907,29-TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin ve ıslah anında alınan harcın mahsubu ile kalan 3.693,39-TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 213,90-TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan toplam 1.295,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 8.235,92-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK 333. maddesi gereğince mahkemece, yatırılan avansın kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesine müteakip iadesine, iadesi yönünde başvurunun olmaması halinde arta kalan giderin iade edileceğinin davacıya meşruhatlı davetiye ile bildirilmesine,
İSTİNAF HARÇ VE GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
1-İstinaf başvuru harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davalı … tarafından peşin olarak yatırılan 976,85-TL istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davalıya iadesine,
3-Davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi ve harç iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 06.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.