Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/805 E. 2022/2090 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/805
KARAR NO : 2022/2090

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2019
NUMARASI : 2016/42 Esas 2019/1159 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/11/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı … sevk ve idaresindeki motosiklete, davalı … AŞ nezdinde trafik sigortalı, diğer davalı …’un sevk ve idaresindeki otomobilin çarpması neticesinde davacının yaralandığını, araç sürücüsü davalı …’un asli ve tamamen kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik sürekli iş göremezlik tazminatı olarak 500,00 TL, geçici iş göremezlik tazminatı olarak 250,00 TL ve ekonomik durumun sarsılmasından kaynaklanan 250,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 50.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi hariç olmak üzere diğer davalıdan tahsilini talep etmiş; 11.07.2019 tarihli ıslah dilekçesinde, maddi zarardan kaynaklı tazminatı 345,32 TL arttırarak toplam 1.345,32 TL’sine yükseltmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde; Davalı … yönetimindeki aracın davalı şirkete Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davalı şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacının kusur ve zararı kanıtlaması gerektiğini, kusur oranlarının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Kurumuna gönderilmesini, maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından alman raporla belirlenmesini, 6111 sayılı yasa gereği geçici işgöremezlik dönemi zararından SGK’nın sorumlu olduğunu, SGK tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin sorulup tenzil edilmesi gerektiğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Kazanın oluşumunda davacının da kusurunun bulunduğunu, kusur tespitinin İstanbul Adli Tıp Kurumunca yapılması gerektiğini, davacının ekonomik durumunun sarsılmasını ispat etmesi gerektiğini, manevi tazminat talebinin kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu kazanın 19.08.2015 tarihinde meydana geldiği, davacının yaralanması nedeniyle daimi iş göremezlik, geçici iş göremezlik ve ekonomik durumunun sarsılması nedeniyle tazminat isteminde bulunduğu, davacı hakkında düzenlenen Gazi Üniversitesi ATK raporunda davacının sürekli maluliyet oranı tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin 20 güne kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 25.12.2018 tarihli raporunda davalı sürücü …’un %100 oranında kusurlu, davacı sürücü …’ın kusursuz olduğunun tespit edildiği, davacının, 20 gün geçici iş göremezlik durumunda olduğu süre için bilirkişi tarafından hesaplanan 1.345,32 TL’yi davalı … şirketinden ve davalı araç sürücüsünden isteyebileceği, geçici iş göremezlik talebinin teminat kapsamında olduğu, sürekli iş göremezlik talebinin ve ekonomik durumunun sarsılması nedeniyle tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, yine davacının manevi tazminat talebi yönünden kusur durumu, kaza tarihine göre paranın alım gücü, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, maluliyet oranı değerlendirildiğinde duyulan veya duyulacak elem ve acı gözetilerek manevi tazminat takdir edildiğinden bahisle, Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 1.345,32 TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı … yönünden temerrüt tarihi olan 16/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hükme karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece 1.345,32 TL geçici iş göremezlik tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verildiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde geçici iş göremezlik tazminatı olarak 500,00 TL talep ettiğini, bu talebini ıslah dilekçesi ile 345,22 TL olarak artırdığını, davacı tarafın talebine göre verilmesi gereken geçici iş göremezlik tazminatı 845,22 TL olmasına rağmen mahkemece hatalı olarak 1.345,32 TL’ye hükmedildiğini, buna ilişkin itirazlarını bildirmelerine rağmen mahkemece dikkate alınmadığını, kaldı ki geçici iş göremezlik zararının sigorta genel şartları uyarınca teminat dışı olup, SGK tarafından karşılanması gerektiğini,
Mahkemece 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verildiğini, davacının sürekli bir maluliyeti bulunmamasına rağmen mahkemece manevi tazminata hükmedildiğini, Adli Tıp raporunda da görüleceği üzere geçici zararı bulunan davacının nasıl bir manevi zararının bulunduğunun anlaşılamadığını, sosyal ve ekonomik durum araştırmasında da anlaşılacağı üzere davalının işsiz olduğunu, herhangi bir geliri bulunmadığını, hükmedilen manevi tazminat yüksek olup, davalının bu miktarı karşılayacak gücü bulunmadığını, manevi tazminat miktarının, davalıyı cezalandırmak amacı taşıdığını, davalının herhangi bir kastı bulunmamasına rağmen taksirle meydana gelen kazada, maddi bir zararı bile neredeyse bulunmayan davacı lehine bu kadar yüksek bir manevi tazminat takdir edilmesi ve davalının sosyal ekonomik durumunun dikkate alınmamasının hukuka aykırı olduğunu belirterek Kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda; Dava, yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ve ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklanan cismani maddi tazminat ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Davalı vekilinin, davalı aleyhine hükmedilen maddi tazminata ilişkin istinaf talebinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK.nın 341/2 maddesinde miktar veya değeri 1.500,00-TL.sını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu belirtilmiş; 02.12.2016 tarihli RG de yayınlanan 24.11.2016 tarihli 6763 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 41. Maddesi ile de, madde de yer alan “binbeşyüz” ibaresi “üçbin” şeklinde değiştirilmek suretiyle, sözkonusu kesinlik sınırı 3.000,00-TL.sına çıkarılmış ve her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, bu miktarın Maliye Bakanlığınca her yıl için tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması kabul edilmiştir.
Somut olaya bakıldığında; davacı taraf dava dilekçesinde, davalının sebebiyet verdiği kaza sonucu davacının yaralandığından bahisle şimdilik 250,00TL sürekli, 500,00TL geçici işgöremezlik tazminatı ile 250,00TL ekonomik geleceğin sarsılmasından kaynaklanan tazminat olmak üzere toplam 1.000,00TL cismani maddi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş; 11.07.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile geçici iş göremezlik tazminatı talebini artırarak toplam 1.345,32TL’nın tazminini istemiştir. Mahkemece davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 1.345,32Tl geçici iş göremezlik tazminatının davalı … şirketinden temerrüt tarihinden, davalı …’tan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Davalı aleyhine hükmedilen tazminat miktarı 1.345,32TL olup 2019 yılı karar tarihi itibari ile istinaf kanun yoluna müracaat sınırı olan 4.400,00 TL’nın altında olduğundan verilen karar davalı yönünden kesin niteliktedir. Miktar olarak kesin olduğu yasada açıkça belirtilen bu karara karşı davalı istinaf kanun yoluna başvuramayacağından, HMK.nın 341/2, 352/1-b Maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf talebinin (dilekçesinin) miktar yönünden reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin manevi tazminata ilişkin istinaf taleplerine gelince; KTT, cumhuriyet savcılığında alınan, ceza mahkemesinde davalı sürücünün mahkumiyetine karar verilirken esas alınan bilirkişi raporları ile iş bu dava dosyasında Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusura ilişkin raporda davalının kazanın meydana gelmesinde %100 oranında tamamen kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Davacının hayati tehlike geçirmeyecek, BTM ile giderilmeyecek, kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, lateral malleol kemik kırığının davacının hayati fonksiyonlarını orta derecede etkileyeceği, davacının sol ayak bileğinde kırık olduğu, cerrahi operasyon geçirdiği anlaşılmıştır. Dosyada mevcut GÜTF hastanesince düzenlenen maluliyete dair raporda, davacının sürekli maluliyeti bulunmasa da 20 gün süre ile geçici iş göremezlik hali olduğunun belirlenmiştir. Davacının olay tarihinde henüz 26 yaşında olduğu, hiçbir kusuru olmadığı, davaya konu trafik kazasında yaralandığı, manevi tazminata hükmetmek için mutlaka sürekli maluliyet olmasının gerekmediği, bu halin sadece manevi tazminat miktarının takdirinde gözetilecek hallerden olup, yaralanmış olmak manevi tazminat takdiri için yeterli bulunmuştur.
Kaza tarihi, kazanın oluş şekli, davalı …’nin olayda tamamen kusurlu bulunması, davacının kaza tarihindeki yaşı, yaralanma durumu, geçirdiği operasyon, tarafların SED, manevi tazminatın amacı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, davacının yaralanması sebebiyle maruz kaldığı acı, ağrı, üzüntü, elem, ıstırap, keder, sıkıntı, manevi çöküntü, manevi tazminatın amacı, zenginleştirme ve fakirleştirme amacı taşımaması, caydırıcı olması, özendirici olmaması ve 22.06.1966 tarih, 1966/ 7 Esas-7 Karar sayılı YİBK kararındaki kriterler gözetildiğinde davacı için yerel mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının hakkaniyete uygun bulunması ve mahkemenin gerekçesine göre, yerel mahkeme kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan (HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak yapılan inceleme sonunda) davalı … vekilinin bu hususlara ilişkin ve yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin maddi tazminata yönelik istinaf talebinin (dilekçesinin) HMK.nın 341/2 ve 352/1-b maddeleri gereğince miktar itibariyle REDDİNE,
2-Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
3-Davalı …’tan alınması gereken 341,55TL istinaf karar harcından, peşin alınan 54,40TL maktu, 54,00TL nispi harcın mahsubu ile bakiye 233,15TL harcın adı geçen davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf başvuru harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı … tarafından peşin yatırılan 100.00TL gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde adı geçen davalıya iadesine,
7-Kararın tebliği, kesinleştirme, harç ikmalive gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 20.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.