Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/705 E. 2022/2043 K. 14.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/705
KARAR NO : 2022/2043

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/12/2019
NUMARASI : 2014/941 Esas 2019/1361 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 14/10/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 09/11/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 15.06.2012 tarihinde davalı … … Sigorta Şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı aracın aynı istikamette durarak yolcu indiren davalı …. ne zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı yolcu otobüsüne çarptığını, kaza neticesinde … plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacı …’nin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL geçiçi iş göremezlik 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının müracaat tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında davalı … yönünden sürekli iş göremezlik tazminatını 16.741,29 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı … … Sigorta Şirketi vekili, … plakalı aracın sigortacı şirket tarafından zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, hatır taşımasının değerlendirilmesini talep ettiklerini, hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılmasının gerektiğini davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı …. vekili, … plakalı aracın davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı bulunduğunu, poliçeden dolayı sorumluluklarının şahıs başına bedeni 225.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, yapılacak yargılama sonucunda sigortalı araç sürücüsünün kusurlu bulunması halinde sorumluluklarının poliçe teminatı ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; olay tarihinde davalı … şirketlerine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araçların karıştığı trafik kazası nedeniyle araçta yolcu olan davacının maluliyetinin oluştuğu, davaya konu kaza nedeniyle Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen rapora göre davacının vücut çalışma gücünden % 3,3 oranında kaybettiği, iyileşme süresinin ise 9 ay olduğunun tespit edildiği, kaza tarihinde öğrenci olan davacının kazancının asgari ücret olarak belirlenmesi gerektiği, bu suretle öğrenci olan davacının iyileşme sürecinde çalışması söz konusu olamayacağından geçici işgöremezlikten kaynaklı tazminat talep hakkı bulunmadığı, bu tazminat türü nedeniyle talep yöneltilen davalı … … Sigorta A.Ş. ile davacının sulh olduğu, davacının davalı ….’den 16.741,29-TL sürekli işgöremezlikten kaynaklı maddi tazminat talep hakkı bulunduğu, diğer davalı … bakımından ise sulh nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerektiği, davalı ….’ye dava açılmadan önce başvuru yapılmadığından dava tarihi itibarıyla davalının temerrüde düşürüldüğü, sigortalı aracın kullanım amacı (ticari) ve cinsi gereği tespit edilen tutara kısmi dava mahiyetinde açılan dava nedeniyle dava ve ıslah tarihlerinden itibaren avans faizi işletileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile; 16.741,29-TL sürekli işgöremezlikten tazminatının 25,00-TL’sinin dava tarihinden bakiye kalan tutarının ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte (davalı ….’nin sorumluluğunun poliçe limitiyle sınırlı ve sorumlu olmak üzere) davalılardan …’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı … … Sigorta A.Ş. yönünden taraflar sulh olduğundan bu davalı hakkındaki talepler nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Gerekçeli kararda maddi tazminatın 25,00 TL’sinin dava tarihinden bakiye kalan tutarının ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verildiğini, 2918 sayılı KTK’nun 99/1. Maddesi ile ZMMS Genel Şartları’nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içerisinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunduğunu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiğinin kabulü gerektiğini, eğer sigortaya yapılmış bir başvuru yoksa dava tarihi ile rizikonun sigortacıya ihbar edildiği kabul edileceğini, bu nedenle maddi tazminatın tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacı vekilinin HMK.nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davalı … … Sigorta Şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı aracın davalı …. ne zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı … plakalı yolcu otobüsüne çarptığını, kaza neticesinde … plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, belirterek 50,00 TL geçici iş göremezlik 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas kurulundan alınan raporda davacının dava konusu kaza sonucu yaralanması nedeniyle %3.3 oranında maluliyetinin bulunduğu ve 9 ayda iyileşeceği belirlenmiş, aktüer bilirkişi raporunda ise maluliyet oranına göre 33.482,58 TL sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanmış, davacı vekili 06.12.2019 tarihli dilekçe ile davalı …. nin % 50 kusur oranına göre 50,00 TL talep ettikleri sürekli iş göremezlik tazminatını 16.741,29 TL olarak belirlediklerini belirtmiş, 26.12.2019 tarihli dilekçe ile davalı … yönünden 25,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep ettiklerini belirterek 16.741,29 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı …. den tahsilini talep etmiş, mahkemece 16.741,29-TL sürekli işgöremezlik tazminatının 25,00-TL’sinin dava tarihinden bakiye kalan tutarının ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte …’den tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı … … Sigorta A.Ş. yönünden taraflar sulh olduğundan bu davalı hakkındaki talepler nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde, mahkeme kararlarının tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri, hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini, hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını, gerekçeli kararın yazıldığı tarihi içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacağı şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu – 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
Davacı dava dilekçesinde trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle 50,00 TL geçici işgöremezlik, 50,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep etmiş ıslah dilekçesi ile sürekli işgöremezlik tazminatını davalı …. yönünden ıslah etmiş, mahkemece davacının sürekli iş göremezlik tazminatının kabulüne karar verilmiş ise de hüküm fıkrasında diğer talep edilen geçici iş göremezlik tazminatı yönünden olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemiştir.
Mahkemece, hüküm fıkrasının HMK.nın 297/2.maddesine uygun şekilde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunlu olduğundan, usul ve yasaya aykırı olan hükmün kaldırılmasına, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin davacının taleplerinden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğinden HMK.nın 297. Maddesine uygun şekilde hüküm kurulması için HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde hükmedilecek tazminata müracaat tarihinden itibaren faiz uygulanmasının talep etmiş, mahkemece davacı tarafından dava tarihinden önce davalı … şirketine başvuru yapılmadığından dava dilekçesi ile talep edilen miktar yönünden dava tarihinden ıslah edilen miktar yönünden ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmiştir. Olay ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi gereğince dava açılmadan önce sigorta şirketine ihbar edilmiş ise ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması halinde ise davalı … şirketinin alacağın tamamı yönünden dava açıldığı tarihte temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Dosya kapsamına göre davalı … şirketine davadan önce başvuru yapılmadığı anlaşılmakla, davalının alacağın tamamı için dava tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken ıslah edilen miktar yönünden ıslah tarihinden faiz uygulanmış olması doğru görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; HMK.nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA,
Yeniden yargılama yapılması için dosyanın kararı veren mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf yoluna başvuran tarafça yatırılan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine,
3-İstinaf yoluna başvuran tarafça yapılan yargılama giderinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılacak yargılamada dikkate alınmasına,
4-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nun 353/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere 14.10.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.