Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/52 E. 2022/1448 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2019
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)

KARAR TARİHİ : 02/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 24/06/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili,davacı vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; 08/04/2016 günü dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan ve davacıya ait olan aracın davalı …’in sevk ve idaresindeki araç ile çarpışması sonucu, davacıya ait aracın savrularak yan yattığını, araç içerisinde bulunan dava dışı sürücü … ile sağlık çalışanı … ve hasta yakını …’in yaralandıklarını, davalı …’in, olay tarihinde diğer davalı … şirketinin sigortalısı olduğunu belirterek ,davacıya ait ambulansta ve ambulans içinde yer alan donanımda oluşan maddi zararın yeniden tespitiyle, şimdilik 10.000,00-TL’nin ve 678,30-TL delil tespiti yargılama giderinin kaza tarihi olan 08/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 45.000,00-TL maddi zarar ve maddi zararın parçası olan 578,30-TL (delil tespiti) yargılama giderinin kaza tarihi olan 08/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; olayda aracı kullanırken, kaza sırasında yanında annesi de olduğu halde siren sesi olmayan, ışıkları yanmayan bir ambulansın kırmızı ışıkta geçerek kavşağa girdiğini ve kendi aracına çarptığını, bu durumunun kaza tespit tutanağı ve emniyette tutulan diğer tutanaklarla sabit olduğunu, davacıya ait ambulansın dava dışı sürücüsü … hakkında Ankara Batı 6. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığını, …’ın tam kusurlu bulunduğunu, kaza anında ambulans içerisinde hasta olmayıp, araçta bulunan …’in hasta yakını olmadığını, hastane çalışanı olup, ambulans ile bu kişiye servis hizmeti verildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesine ait 06/02/2019 tarihli raporun esas alınmasıyla ambulansın görev halinde, tepe lambası ve sirenlerinin açık olduğu kabul edildiğinde; otomobil sürücüsü …’in % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, ambulans sürücüsü …’ın % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olacağı tespit edilmiş olmakla, ceza dosyası ve tüm dosya kapsamında mevcut tanıkların ağırlıklı beyanlarına göre, ambulansın tepe lambası ve sirenlerinin açık olduğu sonucuna varıldığından, ATK raporuna göre davalı sürücü … kazanın oluşumunda %75 oranında kusurlu kabul edilmesiyle 45.000,00-TL’lik zarardan davalıların müştereken sorumlu olduğu kanaatiyle davanın kabulüne 45.000,00-TL maddi tazminatın davalı … yönünden kaza tarihinden (08/04/2016), davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan (18/11/2016) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı … şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydı ile) davacıya verilmesine karar verilmiş,karar davalı … vekili, davacı vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde ayrı ayrı istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, ambulansın siren ve ışıkları faal durumda iken hasta almak üzere seyrini sürdürüp yeşil ışıkta geçiş yaptığını, kusurun tamamen davalıda olduğunu, hükmedilen tazminata ticari faiz işletilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde, kusur raporlarının çelişkili olduğunu, hükümde poliçe limitinin açıkça yazılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; ceza yargılamasında davalının olayın meydana gelmesinde kusursuz bulunduğunu, sanık …’ın suç tarihinde kırmızı ışık ihlali yaparak aracının kişilerin hayat, sağlık veya mal varlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare ettiği sabit bulunduğundan cezalandırılmasına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalı sürücünün olayda kusursuz olduğunu, ambulansın görev esnasında, tepe lambalarının ve sirenlerinin faal vaziyette hareket ettiği hususunun davacı tarafça ispatlanamadığını, alınmaya gidildiği iddia edilen hasta Musa Kaygusuz’un olay günü olan 08.04.2016 tarihinde acil servis girişi bulunmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan taraf vekillerinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda kaza tespit tutanağı uyarınca, 08.04.2016 tarihinde sürücü …’ın, idaresinde bulunan ambulans ile seyir halinde olduğu sırada kendisine hitap eden kırmızı ışıkta durmayıp yoluna devam etmesiyle sürücü … idaresinde olan ve kendisine yanan yeşil ışıkla hareket eden araçla çarpışması sonucu meydana gelen kazada sürücü …’ın kural ihlali olduğunun belirlendiği, davalıya ait aracın davalı … şirketi tarafından kaza tarihini kapsar şekilde ZMM sigorta poliçesinin düzenlendiği, mahkemece alınan 23/08/2018 tarihli bilirkişi raporu uyarınca, kazanın meydana gelmesinde davacıya ait ambulansın dava dışı sürücüsü …’ın; % 75 oranında, davalı … Şirketinin ZMMS poliçesiyle (trafik) sigortalısı olduğu aracın davalı sürücüsü …’in % 25 oranında kusurlu olduğu, kamu ambulans aracının, 08.4.2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu tamirinin ekonomik olmaması nedeniyle aracın … olduğu, aracın kaza tarihindeki 2. El değerinden (95.000.00-TL), hurda (sovtaj) bedelinin (35.000.00-TL) düşülmesi ile davaya konu tazminat tutarının 60.000.00-TL olarak belirlendiği, kusur oranlarına göre; davacının maliki olduğu ambulansın olay anındaki sürücüsü …’ın %75 kusur oranına göre tazminat tutarının; 45.000.00-TL, davalı …Ş. ile ZMM Sigortalı özel aracın olay anındaki davalı sürücüsü …’in %25 kusur oranına göre tazminat tutarının; 15.000.00-TL olduğunun belirlendiği, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 06/02/2019 tarihli rapor uyarınca, ambulansın tepe lambası ve sirenlerinin açık olmadığı kabul edildiğinde, otomobil sürücüsü …’in kusursuz ,ambulans sürücüsü …’ın % 100 kusurlu olduğu; ambulansın görev halinde, tepe lambası ve sirenlerinin açık olduğu kabul edildiğinde;tomobil sürücüsü …’in % 75 kusurlu, ambulans sürücüsü …’ın % 25 kusurlu olduğunun belirlendiği, Ankara 9.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/84 D.iş sayılı dosyasına sunulan tespit raporunda, tespit konusu aracın ağır hasarlı olması nedeniyle onarımının ekonomik olmayacağı, aracın ikinci el piyasa değerinin 95.000-TL, hasarlı haldeki değerinin 35.000-TL olmasıyla meydana gelen zararın 60.000-TL olacağı, mekanik tansiyon aletinin bedelinin 150,00-TL olacağının belirlendiği, Ankara Batı 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/436 Esas – 2016/754 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde; sanık …’ın olay tarihinde ambulans şoförü olarak … Hastanesinde bir hastayı almaya giderken kırmızı ışıkta geçtiği esnada müşteki İlkay’ın sevk ve idaresindeki araç ile çarpıştığı ve mağdurların bu şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği, kendisine kırmızı ışık yanmış olmasına rağmen kırmızı ışığa aldırış etmeyerek seyrine devam etmek suretiyle genel güvenliği kasten tehlikeye soktuğu ve bu nedenle sanığın üzerine atılı suçun tüm unsurları sabit görülerek, sanık hakkında (trafik güvenliğini tehlikeye sokmak) hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hüküm tesis edildiği, kararın kesinleştiği, anılan ceza dosyasında kusur raporu alınmadığı, mahkemece alınan bilirkişi raporlarının hükme esas alınması ve davalı sürücünün olayda % 75 oranında kusurlu bulunduğunun kabulü ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, hükme esas alınan kusur raporunun olayın oluşu ile uyumlu bulunmasına,sigortalı aracın hususi araç olması gözetilerek hükmedilen tazminata yasal faiz işletilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına,hükme esas alınan hesap raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmasına göre, HMK 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda davacı vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde, mahkeme kararlarında tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri, hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini, hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını, gerekçeli kararın yazıldığı tarihi, içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir. (Hukuk Genel Kurulu – 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
Davalı … şirketinin tazminattan sorumluluğu, sigorta poliçesinde belirtilen teminat limiti ile sınırlıdır. Bu durumda hüküm kurulurken poliçe limitinin gözetilmesi ve davalı … şirketinin harç, yargılama gideri ve avukatlık ücretinden, sigorta bedelinin (limitinin) hükmolunan tazminata oranı dâhilinde sorumlu tutulması gerekir.
Somut olayda, davalı … şirketinin kaza tarihi itibariyle araç başına maddi hasar halinde azami poliçe limitinin 31.000,00-TL olduğu kabul edilmiştir. Ancak mahkeme hükümlerinin açık, anlaşılır ve infaz edilebilir mahiyette olmasındaki yasal zorunluluk gözetildiğinde; hüküm fıkrasında infazda tereddüt uyandıracak şekilde (davalı … şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydı ile) hüküm kurulduğu anlaşıldığından davalı … vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebinin kabulü gerektiği anlaşılmakla davacı vekilinin ve davalı … vekilinin tüm,davalı … vekilinin sair istinaf taleplerinin reddine,hükümde poliçe limitinin belirtilmesi gerektiğine yönelik istinaf isteminin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, istinaf konusu yapılmayan kısımlar baki kalmak üzere, HMK.nın 353/1.b.2. maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
l-Davacı vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
II-Davalı … vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 05/07/2019 tarih, 2016/939 Esas 2019/635 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
1-Davanın KABULÜ ile, 45.000,00-TL maddi tazminatın ile (davalı … şirketi yönünden poliçe limiti olan 31.000,00-TL ile sınırlı kalmak kaydı ile) davalı … yönünden kaza tarihinden (08/04/2016), davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan (18/11/2016) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacıya verilmesine,
2-578,30-TL delil tespiti dosyası giderlerinin yargılama giderlerine dahil edilmesine,
3-Alınması gerekli 3.073,95-TL harcın (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumluluğu gözetilerek 2.117,61-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 5.300,00-TL (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumluluğu gözetilerek 3.651,11-TL sinden sorumlu olmak kaydıyla) vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 2160,90-TL (davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumluluğu gözetilerek 1.488,00-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla )yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN
ll-Davalı … tarafından yatırılması gereken 3.073,95-TL harçtan peşin alınan 768,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.305,47-TL harcın adı geçen davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
lll-Davalı … Sigorta tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine,
IV-İstinaf başvurusu nedeniyle … sigorta tarafından yapılan 32,50-TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
V- İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından ve davalı … tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
VI-Başvuran taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
VII-Kararın usulüne uygun olarak taraflara tebliği ile harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 02/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

…..

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.