Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/365 E. 2022/1835 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/365 – 2022/1835
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/365
KARAR NO : 2022/1835

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/11/2019
NUMARASI : 2019/143 Esas 2019/1002 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 16/09/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 22/09/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta AŞ. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalıya ZMMS poliçesi ile sigortalı, dava dışı sürücü…’ın sevk ve idaresindeki aracın davacı yaya…’e çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, zararın tazmini için gerekli bilgi ve belgelerle birlikte davalı … Sigorta AŞ’ye başvuruda bulunulduğunu, ancak belirtilen yasal süre içerisinde davalı yanca taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek şimdilik kalıcı iş göremezlik bedeli olarak 3.800,00 TL, geçici iş göremezlik bedeli olarak 100,00 TL, bakıcı gideri tazminatı olarak 100,00 TL olmak üzere toplam 4.000,00 TL’nin 10/06/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 11.11.2019 tarihli artırım dilekçesi ile şimdilik 3.044,25TL bakıcı gideri, 2.011,85TL geçici iş göremezlik tazminatının tazminin istemiştir.
Davalı … Sigorta AŞ. vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafça davadan önce davalı şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığından kanunda öngörülen başvuru şartının gerçekleşmediğini, davanın öncelikle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, davacı yayanın davaya konu kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğunu, davacı yana SGK tarafından rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı veya gelir bağlanıp bağlanmadığının tespiti için ilgili SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılması gerektiğini, ZMMS genel şartlarına göre geçici iş göremezlik zararı ile geçici bakıcı giderlerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davacının bakıcı gideri talebinin tedavi gideri kapsamında olup bu durumda davacının talebini SGK’ya karşı yöneltmesi gerektiğini, davalı şirketin bu noktada herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını belirterek davacının bakıcı gideri talebinin ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece davanın, haksız fiilden kaynaklanan geçici ve kalıcı işgöremezlik ve bakıcı gideri tazminatı istemine ilişkin olduğu, kazaya karışan aracın davalı sigorta şirketi nezdinde kaza tarihini kapsar şekilde ZMMS poliçesiyle sigortalı olduğu, davacının asgari ücret düzeyinde gelir elde ettiğinin kabul edildiği,… Üniversitesinden alınan 02.07.2019 tarihli rapora göre kaza nedeniyle davacıda meydana gelen özür oranının %0 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 6 ay ve bakıcı ihtiyaç süresinin 6 ay olduğunun belirtildiği, SGK tarafından verilen cevapta davacıya davaya konu trafik kazası nedeniyle ödeme yapıldığı bildirilmiş olduğundan bu ödemenin hesaplanan tazminattan tenzil edildiği, kusura ilişkin bilirkişi raporunda, yaya…’ün %75 (YüzdeYetmişBeş) oranında Birinci Derecede, aracın sürücüsü…’ın ise %25 (YüzdeYirmiBeş) oranında Tali Derecede Kusurlu olduğunun belirtildiği, …’ün yaralanması nedeniyle; dava dilekçesinde belirtmiş olduğu taleplerine ilişkin hesaplanan net toplam tazminatın, 3.044,25TL bakıcı gideri, 2011.85TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 5.056,10TL olduğu, hesaplanan maddi zararların davalı Şirket tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi teminat limiti kapsamında kaldığı, hükmedilecek tazminata temerrüt (davalı şirkete başvuru tarihini izleyen 8 iş gün sonrası) tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğinin tespit edildiği, Davalı sigorta vekili geçici işgöremezlik ve bakıcı giderinden sorumlu olmadığına ilişkin itirazda bulunmuş ise de, geçici işgöremezlik ve bakıcı giderinin SGK tarafından ödenen giderlerden olmaması nedeniyle bu itiraza itibar edilmediği, … Üniversitesinden alınan 02.07.2019 tarihli rapora göre meydana gelen kaza nedeniyle davacıda meydana gelen özür oranının %0 olduğu anlaşıldığından davacının kalıcı iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar verildiği, Tüm dosya kapsamı, dava, cevaplar, maluliyet raporu, kusur raporu ve hesap raporu birlikte değerlendirildiğinde; meydana gelen kazada davacının yaralandığı ve tıbbi iyileşme süresinin 6 ay ve bakıcı ihtiyaç süresinin 6 ay olduğu, bu itibarla davacının geçici iş gücü ve bakıcı zararını karşı tarafın kusuru olan %25 oranında talep edebileceği anlaşıldığından, Davacının kalıcı iş göremezlik talebinin reddine, Davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri talebinin kabulü ile, 3.044,25 TL bakıcı gideri, 2.011,85 TL geçici iş göremezlik tazminatının 01/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
1-Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Aleyhe olan tespit ve değerlendirmeleri kabul etmediklerini, trafik kazasının meydana gelmesinde davacının hiçbir kusuru bulunmadığını, davacının dava konusu trafik kazası nedeniyle ağır şekilde yaralandığını, sol diz altında kemik kırığı meydana geldiğini ve platin takıldığını, ayrıca vücudunun çeşitli yerlerinde çatlaklar, kırıklar, sıyrıklar ve yaralanmalar meydana geldiğini, kazadan sonra … Şehir Hastanesi’ne kaldırıldığını, ilk müdahalenin ardından yatarak tedavi gördüğünü ve çeşitli cerrahi operasyonlar geçirdiğini, dava konusu trafik kazası sebebiyle ağır şekilde yaralanan davacının; geçici ve kalıcı iş göremezliğe maruz kaldığını, aynı zamanda bakıcı ihtiyacı da doğduğunu, trafik kazası sebebiyle davacının uğradığı maluliyet oranını gösterir 07.01.2019 tarihli … … Devlet Hastanesi’nce tanzim edilmiş Özürlü Sağlık Kurulu Raporu’nda (aleyhe hususları kabul anlamına gelmemek kaydıyla) davacının %8 oranında kalıcı maluliyeti olduğunun tespit edildiğini, ancak yargılamada… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenmiş 02.07.2019 tarihli Adli Tıp Raporu’nda davacının kalıcı maluliyeti olmadığı yönünde görüş bildirildiğini, iş bu raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla 05.08.2019 tarihinde mahkemeye itiraz ettiklerini ve dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’na gönderilmesi talebinde bulunulduğunu, mahkemece Adli Tıp Raporu’na karşı yapılan itirazın gerekçesiz olarak reddine karar verildiğini, … … Devlet Hastanesi’nce tanzim edilmiş Özürlü Sağlık Kurulu Raporu ile… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenmiş Adli Tıp Raporu arasındaki çelişki giderilmeden, davacı…’ün kalıcı maluliyet oranı denetime açık, yeterli, gerekçeli, objektif bir rapora dayanarak tespit edilmeksizin; kalıcı iş göremezlik talebinin reddine karar verildiğini, dosyanın davacının maluliyetinin tespiti amacıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’na gönderilmesini talep ettiklerini (Yargıtay 12. HD 2010/31197 E. 2011/12267 K. ) belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2-Davalı … Sigorta AŞ. vekili istinaf dilekçesinde; ZMSS genel şartlarına göre “geçici iş göremezlik zararı” ile “geçici bakıcı giderlerinin” poliçe teminatı kapsamında olmadığını, Davacı tarafça dava dilekçesinde geçici iş gücü kaybına ilişkin talepte bulunulduğunu ve mahkemece kurulan hüküm de geçici iş göremezlik, tedavi giderleri ve bakıcı giderine hükmedilmiş ise de davaya konu poliçenin tabi olduğu ve talebin yapıldığı tarihte yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik Sigortası) Genel Şartları’nda Kapsama Giren Teminat Türleri başlığı altında düzenlenen A.5.maddesi b bendinde “Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin” sağlık giderleri teminatı kapsamında yer aldığının düzenlendiğini, Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona erdiğinden davacı tarafça talep edilen geçici iş gücü kaybına ilişkin talepten SGK sorumlu olup davalı şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Bu sebeple davacının geçici iş göremezlik talebinin reddi gerektiğini, davaya konu kaza 10.06.2018 tarihinde meydana geldiğini, davacının geçici iş göremezlik nedeniyle tazminat talebinin haksız olduğunu, Kazaya karışan aracın 28.07.2017 tarihli poliçe ile davalı şirketçe sigortalı olduğunu, Davaya konu kaza ve poliçe tarihine dikkat edildiğinde yargılamada 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yeni Genel Şartların esas alınması gerektiğini, genel şartlarda tedavi sürecinin bir uzantısı olan geçici iş göremezlik teminatının da tedavi gideri teminatı içerisinde yer aldığının vurgulandığını, bu nedenle geçici iş göremezlik” tazminatının reddini talep ettiklerini( 13.10.2010 tarih 2010/10-500-490 Sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında 6111 sayılı kanun yürürlüğe girmeden geçici iş göremezlik tazminatının açıkça tedavi gideri içerisinde değerlendirilmesi gerektiğinin belirtildiğini), Dolayısıyla 6111 sayılı kanun ile bu talepler tedavi gideri kapsamında sayılacağından SGK tarafından karşılanması gerektiğini, mahkemece davacının “Geçici İş Göremezlik” taleplerinin davalı şirket bakımından reddi gerekirken, kabulü ile hüküm kurulmasının yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davacı vekili ve davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda; dava, davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı giderinin aracın ZMMS şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Somut olayda trafik kazası davalıya sigortalı aracın davacı yayaya çarpması şeklinde meydana gelmiş olup, olayda davalıya sigortalı araç sürücüsünün %25, davacının %75 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Olay yerinin ışıklı yaya geçidi olduğu, davacı yayanın yaya geçidinden ancak kendisine hitap eden kırmızı ışıkta karşıya geçmek istediği anlaşılmıştır. Davalıya sigortalı aracın 17 mt fren izi bulunmaktadır. Bu nedenle KTT’da davalıya sigortalı aracın sürücüsü…’ın aracının hızını yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmaması sebebiyle tali, davacının ise kendisine hitap eden kırmızı ışıkta yaya geçidini kullanarak karşıya geçmek istemesi, kırmızı ışığa uymaması nedeniyle asli kusur izafe edilmiştir. Yargılama sırasında alınan ve konusunda uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda da aynı kural ihlalleri nedeniyle davalıya sigortalı araç sürücüsünün %25, davacı yayanın %75 oranında kusurlu bulunduğu belirtilmiştir. Kusur yönünden hükme esas alınan bilirkişi raporu kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun bulunduğundan davacı vekilinin isnat edilen kusura yönelik istinaf talepleri yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin davacının kaza nedeniyle sürekli maluliyeti bulunduğu, kendileri tarafından alınan 07.01.2019 tarihli … … Devlet Hastanesi’nce tanzim edilmiş Özürlü (ENGELLİ) Sağlık Kurulu Raporu’nda davacının %8 oranında kalıcı maluliyeti olduğunun tespit edildiği, ancak yargılamada… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenmiş 02.07.2019 tarihli Adli Tıp Raporu’nda davacının kalıcı maluliyeti olmadığı yönünde görüş bildirildiği, bu raporlar arasındaki çelişkinin itirazlarına rağmen giderilmediği, bu hususta eksik inceleme yapıldığına dair itirazının incelenmesinde; söz konusu 07.01.2019 tarihli … … Devlet Hastanesi’nce tanzim edilmiş Özürlü (Engelli) Sağlık Kurulu Raporu’nda, davacının opera tibia kırığı 3 korteks kaynamış antaljik yürüyüş nedeniyle %8 oranında maluliyeti olduğu belirtilmiş ise de, bu raporun 2 yıl süreliğine geçerli olmak üzere verildiği, rapor tarihinin 07.01.2019 olduğu, ayrıca engelli sağlık kurulu raporu olduğu, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet oranının belirlenmesinde ve tazminat hesabında esas alınamayacağı gibi, mahkemece yargılama sırasında alınan AÜTF Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenen raporun 02.07.2019 tarihinde, davacı tarafın dayandığı rapordan daha sonraki tarihte düzenlendiği, davacının 24.05.2019 tarihinde şikayetleri dinlendikten sonra muayenesinin gerçekleştirildiği, fizik muayenede yürüyüşünün doğal olduğunun, sol patella altında tibiaya verikal uzanan 7 cm skar dokusu, tibi proksimali medial kısmında 2 adet ikişer cm’lik skar dokusu, tibia distali medial kısmında 3*22cm lik hiperpigmente deri ile aynı hizada skar dokusu bulunduğu, alt ekstremitede kısalık yada atrofi bulunmadığı, kalça eklemi, diz eklemi, ayak bileği eklemi hareketlerinin tam ve açık olduğunun tespit edildiği belirtildikten sonra tüm tıbbi tedavi belge ve bilgileri değerlendirilerek sonuca varıldığı, davacının davaya konu trafik kazası sonucu sürekli maluliyet halinin bulunmadığı, 6 ay geçici iş göremezlik hali ve aynı sürede bir başkasının bakımına muhtaç olduğu yönünde mütalaa bildirilmiştir. AÜTF Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nca düzenlenen 02.07.2019 tarihli raporun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacı vekilinin bu rapora itirazı ve İstanbul ATK 2. İhtisas kurulundan yeniden rapor alınmasına yönelik talebi de gerekçesiz olarak reddedilmiş olmayıp, 20.09.2019 tarihli duruşmada … … Devlet hastanesince düzenlenen raporun, mahkemece istenen Özürlülük Ölçütü…Yönetmelik hükümleri gereğince düzenlenmemiş olması gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Davacı tarafça dayanılan engelli sağlık kurulu raporu trafik kazasından kaynaklanan maluliyet tespiti ve tazminat hesabına esas alınamayacağından, raporlar arasında çelişkiden söz edilmesi de mümkün değildir. Bu durumda sürekli maluliyeti bulunmadığı anlaşılan davacı için sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanması da söz konusu olmayacağından, davacı vekilinin bu hususlara ilişkin yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin de reddine karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf sebeplerine gelince; Davalı sigorta şirketi vekili geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin teminat kapsamında olmadığını, bu giderlerden SGK’nın sorumlu olduğunu ileri sürmüş ise de; davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümleri gereğince belirlenmesinin gerekmesi, 6098 Sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararı ve bakıcı giderinin bu kapsamda olması, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik ve bakıcı gideri zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. Maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararı ile bakıcı gideri 2918 Sayılı Kanunun 92. Maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacı geçici iş göremezlik tazminatını ve bakıcı giderini davalı sigorta şirketinden talep edebilir. Genel şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı gideri tedavi giderlerinden olmayıp, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde, geçici iş göremezlik zararı ile bakıcı giderinin SGK’nun sorumluluğunda olduğuna ilişkin her hangi bir düzenlemenin de yer almaması, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri ödemesinin bu yasa kapsamı içerisinde bulunmamasına (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 E. 2019/10217 K. 24.12.2019 Tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743-2013/4496 sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb) göre davalı sigorta şirketi vekilinin geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinin teminat kapsamında olmadığına ilişkin istinaf talebi de doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemenin gerekçesine göre davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun (HMK.nın 355 maddesine göre istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu) HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacı… vekili ile davalı … Sigorta AŞ vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 80,70TL maktu istinaf karar harcından, peşin alınan 44.40TL harcın mahsubu ile bakiye 36.30TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı … Sigorta AŞ’den alınması gereken 345,38TL nispi istinaf karar harcından, peşin alınan 65,00TL harcın mahsubu ile bakiye 280,38TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı ve davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ayrı ayrı kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kararın usulüne uyun şekilde taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 361/1 maddesi gereğince davacı taraf yönünden İKİ HAFTALIK SÜRESİ İÇİNDE TEMYİZİ KABİL olmak üzere 16.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.