Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/311 E. 2022/1824 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/311 – 2022/1824
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/311
KARAR NO : 2022/1824

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2019
NUMARASI : 2018/709 Esas 2019/775 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 15/09/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 11/10/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/03/2016 tarihinde, dava dışı sürücü … idaresinde bulunan … plakalı aracın yapmış olduğu tek taraflı kaza sonucu, araçta yolcu olarak bulunan davacının ağır şekilde yaralandığını, davacının uğradığı zararın giderimi için davadan önce sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine bir miktar ödeme yapılmış olsa da zararın tam olarak karşılanmadığını, davacının karşılanmayan zararı bakımından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 50,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 50,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 50,00-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 150.00,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 03/10/2019 tarihinde verdiği ıslah dilekçesi ile davasını 9.896,70-TL artırmış.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine yapılan başvuru sonrasında 01/06/2017 tarihindeki 145.062,70-TL’lik ödeme ile davacının tüm zararının karşılanmış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, aksine değerlendirme ile davanın esasına girilmesi halinde ise davacı tarafın yaralanmasına ilişkin maluliyet durumunun yürürlükteki mevzuata uygun olarak ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini, olayda hatır taşıması olduğunun dikkate alınmasını talep ederek davanın davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme; davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan aracın yaptığı tek yanlı kaza sonucu, araçta yolcu olarak bulunan davacının vücut genel çalışma gücünü %18 oranında kaybedecek şekilde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunu, davacının davadan önce yaptığı başvuru sonrasında davalı sigorta şirketi tarafından 145.062,70-TL ödeme yapıldığını ve sigorta şirketinin ibra edildiğini, mahkemece alınan bilirkişi raporunda ise davacı zararının 95.067,82-TL olarak belirlendiğini, sigorta şirketi tarafından ödenen bedelin davacının bakıcı gideri dahil tüm zararını karşılamış olması nedeni ile davanın reddine karar vermiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davadan önce yaptığı başvuru sonrası sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin kapsamı içerisinde herhangi bir şekilde bakıcı gideri ödemesi yapıldığına dair kayıt bulunmamasına rağmen, yerel mahkemenin yapılan ödeme kapsamında bakıcı gideri var olduğunu kabul edilerek bilirkişi raporu ile belirlenene 10.046,70 TL bakıcı gideri talebinin reddine dair verdiği kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeni ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan aracın sürücüsünün %100 kusuru ile meydana gelen tek yanlı kaza sonucunda, araçta yolcu olarak bulunan davacının %18 oranında kalıcı maluliyete uğrayacak, 6 ayda iyileşecek ve 6 süre ile bakıcıya ihtiyaç duyacak şekilde yaralandığı, davadan önce yapılan başvuru üzerine davalı sigorta şirketi tarafından 145.062,70-TL ödeme yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Yerel Mahkemece, alınan hesap bilirkişisi raporuna göre; davacı zararının 95.067,82-TL olarak belirlendiği ve sigorta şirketi tarafından ödenen 145.062,70-TL’lik bedelin davacının bakıcı gideri dahil tüm zararını karşılamış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak, davacı tarafça davalı sigorta şirketine davadan önce yapılan talepte; sadece işgöremezlik tazminatı istenmiş, bakıcı giderine yönelik bir talep yer almamıştır. Nitekim, davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen “Sulh ve İbra Protokolü” başlıklı ibranamede de ödenen 145.062,70-TL’lik bedelin maluliyet tazminatına ilişkin olduğu belirtilmiş olup, bakıcı gideri ödemesi yapıldığına dair bir kayıt yer almamaktadır. Mevcut delillere göre, davalı sigorta şirketinin davadan önce yapmış olduğu 145.062,70-TL’lik ödeminin bakıcı giderini kapsamadığı sabit olup, aksine değerlendirme ile davanın reddine dair verilen karar usul ve yasaya aykırıdır.
Yerel Mahkemece aktüerya konusunda uzman bilirkişiden alınan 09/09/2019 tarihli hesap raporunda davacının bakıcı gideri zararı 10.046,70-TL olarak belirlenmiştir. Davacı vekilinin, 03/10/2019 tarihinde verdiği ıslah dilekçesi ile dava değeri 9.896,70-TL artırılarak, raporlarla belirlenen 10.046,70-TL bakıcı gideri talep edilmiş olsa da; dava dilekçesindeki 150,00-TL’lik talebin sadece 50,00-TL’lik kısmının bakıcı giderine ilişkin olması nedeni ile bakıcı giderine ilişkin talebin dava dilekçesinde belirtilen 50,00-TL + artırım ile istenen 9.896,70-TL olmak üzere toplam 9.946,70-TL olması gerektiği ve bu miktar üzerinden karar verilmesi gerektiği görülmüştür. Davalı sigorta şirketi tarafından hatır taşıması itirazında bulunulmuş olsa da; dosyada mevcut deliller itibari ile davanın yaralanmasına neden olan kazadaki taşımanın kimin yararına ve ne amaçla olduğu belirlenemediğinden bu konudaki itirazın da reddine karar verilmiştir.
Bu nedenle davacı vekilinin istinaf istemi yerinde görülmekle ilk derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kaldırılmasına, yapılan hatalı değerlendirme ile davanın esastan reddine karar verilmiş olsa da; Mahkemece yapılan yargılamada eksiklik bulunmamasına ve yeniden yargılamaya ihtiyaç duyulmamasına göre, davanın kısmen kabulüne dair yeniden karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
l-Davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 22/10/2019 tarihli 2018/709 Esas 2019/775 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2.maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine, buna göre;
1-Davanın kısmen kabulüne; 9.946,70-TL bakıcı giderinin, poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere, dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 679,45-TL harçtan, peşin ve ıslah ile alınan toplam 204,92-TL harcın mahsubu ile bakiye 474,53-TL karar harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, kabul edilen miktar üzerinden ve karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/1.maddesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, red edilen miktar üzerinden ve karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan AAÜT’sinin 13/2.maddesine göre belirlenen 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça ödenen 204,92-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 76,50-TL tebligat ve posta gideri, 52,00-TL müzekkere gideri ve 1.000,00-TL bilirkişi masrafından oluşan toplam 1.164,40-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 1.152,81-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
İSTİNAF HARÇ VE YARGILAMA GİDERLERİ YÖNÜNDEN:
ll-Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
lll-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 31,50-TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
lV-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısım var ise HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
V-Kararın usulüne uygun olarak taraflara tebliğine,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.