Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/228 E. 2022/1529 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/228 – 2022/1529
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/228
KARAR NO : 2022/1529

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2019
NUMARASI : 2016/413 Esas 2019/847 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat

KARAR TARİHİ : 09/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 10/06/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde, 13/02/2016 tarihinde davalı … …Ltd. Şti.’nin işleteni olduğu, davalı … idaresindeki, diğer davalı nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın müvekkilinin içinde yolu olarak bulunduğu … plakalı araca arkadan çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, müvekkilinin zararından sorumlu olduklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL kalıcı iş göremezlik olmak üzere 200,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline ayrıca kaza nedeniyle yaralanan müvekkili için 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Oto. Turz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘den müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 21/09/2019 tarihli dilekçesi ile; alacak taleplerini 13.930,98 TL’ye yükseltmiş noksan harcı tamamlamıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın, davacının dava usuli başvuru şartını yerine getirmediğinden usulden reddi gerektiğini, kazaya karışan aracın müvekkili şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, maluliyet ve kusur oranlarının Adli Tıp Kurumunda tespit edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışında kaldığını, dava konusu trafik kazasında davacının sigortalı araçta yolcu olarak bulunması halinde söz konusu olayda hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini savunmuş davanın reddini istemiştir.
Davalılar … ve … Oto Turz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 17/10/2017 tarihli raporda; 13/02/2016 tarihli yaralanma nedeniyle vücut genel çalışma gücünden kaybetmediği, 4 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı görüşü bildirildiği, maluliyet raporuna itiraz üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesinden alınan 05/12/2018 tarihli raporda; … ve … oğlu, 11/04/1991 doğumlu …’ın 13/02/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 VII( 1a….0) A%3, E cetveline göre: %2.1 (yüzdeikinoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği görüşü bildirildiği, Kusur Bilirkişisinin 27/11/2017 tarihli raporunda; davaya konusu trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü davalı …’in asli kusurlu olduğu ve kusur oranının %70 olduğu, çarpılan … plakalı araç sürücüsünün tali kusurlu olduğu ve kusur oranının %30 olduğu, 13/02/2016 tarihinde davalı … …Ltd. Şti.’nin işleteni olduğu, davalı … idaresindeki, diğer davalı nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın davacının içinde yolu olarak bulunduğu … plakalı araca arkadan çarpması sonucu davacının yaralandığı, davacının meydana gelen trafik kazasında %2.1 (yüzdeikinoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği, trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü davalı …’in asli kusurlu olduğu ve kusur oranının %70 olduğu, çarpılan … plakalı araç sürücüsünün tali kusurlu olduğu ve kusur oranının %30 olduğu, davalı …’in sürücü, davalı … Oto Tur…Ltd. Şti.’nin araç maliki, davalı sigorta şirketine kazaya neden olan aracın ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, davacının alınan aktüer raporuna göre; 2.732,08 TL geçici, 11.198,90 TL daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 13.930,98 TL maddi zararı bulunduğu, bu tazminatın davalı sigorta şirketinin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile talep edilebileceği kanaati ile maddi tazminata yönelik hüküm kurulduğu, manevi tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 8.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Otom. Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 2.732,08 TL geçici, 11.198,90 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı sigorta şirketi vekili istinaf dilekçesinde, geçici iş göremezlik zararı Yeni Genel Şartlar gereği teminat dışı olmasına rağmen kabul edilmiş olmasının hatalı olduğunu, hükmedilen tutarın dava tarihinden ticari faizi ile birlikte ödenmesine dair hüküm kurulduğu halde, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, sigortalı aracın kullanım amacı “hususi” olup, kullanım amacına göre de yasal faize hükmedilmesi gerektiğini, 17.10.2017 tarihli … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın raporuna göre davacının maluliyeti bulunmadığını, kusur raporunu kabul etmediklerini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemidir.
Tazminat hesabına ilişkin olarak, tarafların bilirkişi raporunda kullanılan yaşam tablosuna ve tatbik edilen esaslara açık itirazları olmasa dahi TBK 51. maddesi uyarınca tazminatın kapsamının hakim tarafından belirlenmesi zaruridir. Gerçek zarar miktarı, hak sahibinin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluşmaktadır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Hak sahiplerinin bakiye ömürleri önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta iken, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, … Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, … Danışmanlık, … Üniversitesi ve … Üniversitesi’nin çalışmaları ile “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumunca da ilk peşin sermaye değerinin hesaplanmasında anılan tabloların uygulanmasına geçilmiştir. Gerek diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve gerekse bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği de göz önüne alınarak, ülkemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nce de karar verilmekle görüş değişikliğine gidilmiştir. (Yargıtay 17. HD 22/12/2020 tarih, 2019/5206 Esas – 2020/8874 Karar sayılı ilamı, 14/01/2021 tarih 2020/2598 Esas – 2021/34 Karar sayılı ilamı) Bu itibarla, tazminat hesaplanmasında TRH 2010 Tablosu’nun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemiş ise de; Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nın 90. maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir.” bölümündeki; “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmekle zarar hesaplanmasında ZMMS Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz bu cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Bu nedenle aktüer raporunda %1,8 teknik faiz tatbik edilmesi doğru görülmemiş ise de, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 21/6/2021 tarih ve 2021/2457 Esas, 2021/3304 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, karara esas alınan rapordaki hesap biçiminin davalı lehine olması ve aleyhe hüküm kurma yasağı gereği tazminat hesap biçimi kaldırma sebebi yapılamayacağından, bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir.
Maluliyet oranına ilişkin olarak ise, davacıda meydana geldiği iddia olunan zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan yaralanmalar dikkate alınarak, oluşturulacak uzman doktor heyetinden, olay tarihinde yürürlükte olan çalışma gücü ve maluliyet oranının belirlenmesine ilişkin mevzuat hükümlerinin dikkate alınarak yapılmasının gerekmesine, … Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından düzenlenen raporda hangi yönetmelik hükümleri uygulandığı belirtilmediğinden hükme esas alınabilecek nitelikte bulunmadığından Adli Tıp Kurumu tarafından yöntemine uygun şekilde alınan maluliyet raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı … Sigorta A.Ş.’den alınması gereken 852,71-TL nispi istinaf istinaf karar ve ilam harcından peşin yatırılan 374,52-TL harcın mahsubu ile bakiye 478,19-TL harcın adı geçen davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından istinaf kanun yoluna başvurma harcı peşin yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-İstinaf talebinde bulunan davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde adı geçen davalıya iadesine,
5-Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kararın taraflara tebliği, kesinleştirilmesi ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 09/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.