Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/200 E. 2022/1621 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/200 – 2022/1621
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/200
KARAR NO : 2022/1621

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2019
NUMARASI : 2016/742 Esas 2019/997 Karar

DAVACILAR :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 30/06/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacılar vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili dava dilekçesinde; 06/05/2016 tarihinde, davalı tarafından ZMMS ile sigortalı araç sürücüsünün direksiyon hakimiyetini yitirmesi sonrasında, sigortalı aracın karşı şeride geçerek, müvekkili …’in sevk ve idaresindeki, diğer müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu araca çarparak müvekkillerinin yaralanmasına neden olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davalı tarafından sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu ve davalının müvekkillerinin zararlarından sorumlu olduğunu, ileri sürerek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak müvekkilleri için ayrı ayrı 500,00-TL sürekli iş göremezlik, 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere 1000,00’er TL tazminatın davalıdan tahsili istemiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile … … için geçici iş göremezlik tazminatını 7.276,66-TL olarak, … … … için 6.786,54-TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı Sigorta vekili; yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi vermemiş yargılama sırasında davanın reddine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davanın trafik kazası nedeniyle geçici iş görmezlik istemine ilişkin olduğu, davalı tarafından sigortalı araç ile davacının sürücüsü olduğu aracın karıştığı kazada, trafik kusur raporuna göre davalı tarafından sigortalı aracın %100 oranında kusurlu olduğu, davacıların kusurunun bulunmadığı, A.Ü. Tıp fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan maluliyet raporunda, kaza neticesinde davacıların sürekli maluliyetinin meydana gelmediği, 4 ay süre ile iş göremez kaldığının tespit edildiği, aktüer bilirkişiden alınan raporda davacı …’in geçici iş göremezlik zararının 7.276,66-TL, … …’ın geçici iş göremezlik zararının ise 6.786,54-TL olduğu, davacıların zararlarından davalının sorumlu olduğu gerekçesi ile davacı … … için 6.786,54-TL, davacı … için 7.276,66-TL geçici iş göremezlik tazminatının 23/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde; yerel mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan alınan maluliyet raporuna göre karar verildiğini, ancak raporda müvekkillerinin gerçek maluliyetinin ve şikayetlerinin nazara alınmadığını, müvekkillerinin ayağında güç kaybı ve hareket kısıtlığı olduğunun aşikar olduğunu, rapora itiraz etmelerine rağmen Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; ZMMS genel Şartlarına göre geçici iş göremezlik zararlarının sigorta teminatı kapsamında olmadığını, bu nedenle reddine karar verilmemesinin hatalı olduğunu, davayı kabul etmemekle birlikte; kaza esnasında davacının emniyet kemerinin takılı olup olmadığının araştırılmadığını, müterafik kusur indirimi yapılmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik istemidir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf incelemesi kural olarak istinaf sebepleri ile sınırlı olmakla birlikte, mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde HMK’nın 355. maddesi gereğince resen incelenir.
6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılmasını ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği; aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiş olup, hakim kararında taleplerin her biri hakkında verilen hükmü göstermesi gerekir. (HMK mad. 26; 297/2)
Anılan madde uyarınca mahkemece, taleplerin hepsi hakkında karar verilmesi gerekir. Mahkemenin taleplerden biri hakkında olumlu veya olumsuz hiçbir karar vermemiş olması halinde hakkında karar verilmemiş olan talep, zımnen reddedilmiş sayılamaz. Çünkü, bu talep hakkında ortada olumlu veya olumsuz bir mahkeme kararı yoktur.
Somut olayda; davacılar vekili, trafik kazası neticesinde müvekkillerinin geçici ve sürekli iş göremezlik zararları meydana geldiğini ileri sürerek tazminat talebinde bulunmuştur. Nitekim İstinaf dilekçesinden de, davacıların sürekli iş göremezlik tazminatı taleplerinin devam ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece ise, gerekçeli kararda davacıların talebinin sadece geçici iş göremezlik zararına ilişkin olduğu kabul edilerek, bu talep yönünden karar verilmiş, davacıların sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin talepleri yönünden olumlu olumsuz karar verilmemiş olduğundan karar usul ve yasaya uygun olmadığı gibi kamu düzenine de aykırıdır.
Bu nedenle davacılar ve davalı vekilinin istinaf taleplerinin verilen kararın kamu düzenine aykırı olması nedeniyle kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-4. maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın yeniden görülerek davacıların sürekli iş göremezlik zararlarına ilişkin de taleplerinin olmasına göre, davacıların bu talepleri de değerlendirilerek, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine; davacılar vekilinin ve davalı vekilinin sair istinaf sebeplerinin kaldırma sebebine göre incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacılar vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 06/11/2019 tarihli 2016/742 Esas 2019/997 Karar sayılı kararının, HMK’nın 353/1-a-4. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Kararın kaldırılma sebebine göre, davacılar vekilinin ve davalı vekilinin sair istinaf taleplerinin İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf eden taraflarca yatırılan “istinaf karar harcının” istekleri halinde yatıranlara iadesine,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesinde değerlendirilmesine,
5-Ankara 22. İcra Dairesinin 2019/16734 sayılı dosyasına yatırılan 40.000,00-TL teminat mektubunun yatıran tarafa iadesine,
6-Karar tebliği, kesinleştirme, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nın 353/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere 16/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.