Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/1847 E. 2022/2374 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1847 – 2022/2374
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1847
KARAR NO : 2022/2374

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/10/2020
NUMARASI : 2018/954 Esas 2020/421 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 23/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;28.12.2012 tarihinde davalıya Zorunlu Mali Mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın yaptığı tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve malul kaldığını, davalıya 12.02.2018 tarihinde başvurmalarına rağmen ödeme yapılmadığını belirterek HMK’nun 107 maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 400,00-TL geçici işgöremezlik, 4.500,00-TL sürekli işgöremezlik tazminatı ile 100,00-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 5.000,00-TL maddi tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 04.03.2020 tarihli talep arttırım dilekçesi ile geçici işgöremezlik tazminatını 4.195,03-TL’ye; sürekli işgöremezlik tazminatını 55.768,16-TL’ye, bakıcı giderini 974,79-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın 2 yıllık süre içinde açılmadığını, davadan önce usulüne uygun başvuru yapılmadığını, belirsiz alacak davası açılmayacağını, kazaya karışan … plaka sayılı aracın 23.07.2012 -23.07.2013 tarihleri arasında davalı şirkete trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının gerçek zarar, sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, geçici işgöremezlik ve bakıcı giderinin teminat dışı olduğunu ,maluliyet ve kusur yönünden ATK’dan, tazminat hesabına ilişkin raporun aktüer siciline kayıtlı bilirkişiden alınması gerektiğini, hatır taşıması ve emniyet kemeri yönünden araştırma yapılmasını, davanın sürücüye ihbarını, temerrüte düşmediklerinden dava tarihinden yasal faiz istenebileceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu kazanın 28/12/2012 tarihinde meydana geldiği, davacının yaralanması nedeniyle daimi işgöremezlik, geçici işgöremezlik tazminatı ve bakıcı gideri isteminde bulunduğu, davacı hakkında düzenlenen Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın raporunda davacının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre vücut genel çalışma gücünden %24,2 oranında kaybettiği, 6 ay süre ile işgöremezlik halinde kaldığı, 1 ay süresince başkasının bakımına muhtaç kaldığı, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’nin 12. maddesine göre devamlı surette başkasının bakımına muhtaç olmadığının tespit edildiği, davacı içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı aracın tek taraflı yapmış olduğu kaza sonucu yaralanmış olup kusur incelemesi yaptırılmadığı, aktüerya hesap bilirkişi tarafından hesaplanan 55.768,16-TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 4.195,03-TL geçici işgöremezlik tazminatı ve 974,79-TL bakıcı giderini poliçe teminat kapsamında davacının davalı sigorta şirketinden isteyebileceği kanaatine varıldığı, ayrıca davalı vekili hatır taşıması indirimi ve emniyet kemeri takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirtmiş ise de davacının içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı aracın sürücüsü Veyis Usta’nın eşi olduğu bu nedenle hatır taşımasından söz edilemeyeceği, ayrıca davacının Cumhuriyet Savcılığı soruşturması sırasında alınan beyanında, kaza tespit tutanağında ve alınan maluliyet raporunda emniyet kemeri takmadığına dair bir tespitin bulunmadığı, davalının bu iddiasını da ispat edemediği bu nedenle emniyet kemeri kullanılmadığına ilişkin iddianın yerinde olmadığı anlaşıldığından müterafik kusur indirimine gerek olmadığı kanaatine varılarak davacının teminat kapsamında olan geçici işgöremezlik, sürekli işgöremezlik ve bakıcı gideri talebinin kabulüne, sigorta şirketinin temerrüde düştüğü 26/02/2018 tarihinden itibaren davalı sigortalı aracın hususi olması nedeniyle yasal faize hükmedilmesi gerektiği kanısıyla davanın kabulüne, 55.768,16-TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 4.195,03-TL geçici işgöremezlik tazminatı, 974,79-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 60.937,98-TL tazminatın temerrüt tarihi olan 26/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hükme karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı… Sigorta AŞ. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalı şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını, davacının davalı şirkete başvurusunda maluliyet raporunu, kaza sonrasında uygulanan tedaviye ilişkin evrakları, adli evrakları ve ifade tutanaklarını sunmadığını, bunun üzerine davalı şirket tarafından söz konusu eksik evrakların tamamlanması için davacı vekiline yazı gönderildiğini, ancak davacının, davalı şirketin tazminat hesabını yapabilmesi için gerekli olan evrakları tamamlamadan dava ikame ettiğini, oysa gerekli evraklar dava öncesi davalı şirkete iletilmiş olsa idi nasıl ki faizden, vekalet ücretinden, yargılama gideri ve harçlardan sorumlu olmayacak idiyse, usulüne uygun başvuru yapılmaması nedeniyle hüküm kurulurken söz konusu kalemlere de hükmedilmemesi gerektiğini, bu kapsamda davalı şirket hükmedilen tazminat kalemlerini icra dosyasına ödeyecek olup ancak faiz, vekalet ücreti, yargılama gideri ve harçlardan herhangi bir sorumluluğu bulunmaması nedeniyle karara karşı istinaf kanun yoluna başvurma zorunluluğu doğduğunu, HMK madde 114/2’den atıfla KTK madde 97 hükmü gereği yargı yollarına başvurmadan önce davacıların sigorta şirketine başvuru yapma zorunluluğunun bir dava şartı olduğunu, kanun’da ifade edilen bu başvurunun alelade bir başvuru olmayıp belli nitelikleri haiz olması gerektiğini Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları B.2 maddesi gereği müracaatçıların, genel şartlar ekinde yer alan gerekli tüm belgeleri sigortacının merkez veya şubelerinden birine iletmekle mükellef olduğunu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları Ek:6 tazminat ödemelerinde istenilecek belgelerin 30/3/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu, hak sahibi gerçek kişiler için: T.C Kimlik No., kaza raporu, mağdura ait son 3 aylık döneme ilişkin ücret belgesi, hak sahibine ait banka hesap bilgileri olduğunu, müracaatçıların sigorta şirketlerine yaptıkları başvuruların geçerli kabul edilebilmesi için gerçek zararın tespitine yarar ve gerekli görülen tüm belge ve bilgileri de sigorta şirketlerine iletmiş olmaları gerektiğini her ne kadar; huzurdaki davanın davacısı davalı şirkete başvuru yapmışsa da bu başvuru işbu ibrazı zorunlu belgelerin tamamını içermediğinden şirket tarafından işlem yapılamadığını, bu belgeler ZMSS genel şartları kapsamında bedensel zarara ilişkin yapılan başvuruda istenilecek belgelerden olup tazminat hesaplaması yapılabilmesi için de ibrazı zorunlu olduğunu, kesinlikle davayı kabul anlamına gelmemekle; davacı tarafından davalı şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmamış olduğundan davacının davaya konu taleplerine ilişkin herhangi bir hesaplama yapılamadığını, açıklanan nedenlerle; KTK md. 97 uyarınca dava açılmadan önce sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılması bir dava şartı olmasına karşın davacı tarafından bu şart yerine getirilmemiş olduğundan davanın usulden reddi yerine kabulünün yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf istemini kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
İstinaf talebinde bulunan davalı vekilinin istinaf sebepleri doğrultusunda, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava, yaralamalı trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle geçici işgöremezlik, sürekli işgöremezlik tazminatı ile bakıcı gideri istemine ilişkidir.
Davacı vekili, davalının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın yaptığı tek taraflı kazada yolcu konumundaki davacının yaralandıklarını belirterek maddi tazminat talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davacı tarafından davadan önce davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığını, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de; dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuruyu düzenleyen 2918 sayılı KTK.nın 97. maddesinde “sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması” gerektiği belirtilmiş bu yazılı başvuruya eklenmesi zorunlu olan ve dava şartı olan başvurunun yapılmamış sayılmasına neden olacak belgeler belirtilmemiştir. Dosya kapsamına göre davacı tarafından dava açılmadan önce, davalının da kabulünde olduğu gibi sigorta şirketine başvuru yapıldığı anlaşıldığından KTK.nın 97. maddesinde belirtilmeyen belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle dava şartının yerine getirilmediğine ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, davacı tarafından davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapılmış olup başvuru belgelerinin davalıya 12.02.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına göre HMK.nın 355. maddesi gereğince davalı tarafın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda davalı… Sigorta AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı… Sigorta A.Ş.vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 4.162,67-TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.040,70-TL. nın mahsubu ile kalan 3.121,97-TL. harcın davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
6-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 16.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.