Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/1517 E. 2022/2358 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1517 – 2022/2358
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1517
KARAR NO : 2022/2358

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/06/2020
NUMARASI : 2019/696 Esas 2020/222 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 28/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı asıl ve birleşen dosya davalısı … AŞ. vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili asıl dosyada dava dilekçesinde;09.12.2015 tarihinde davacının yolcu konumunda olduğu, …’in sevk ve idaresindeki aracın, …’un sevk ve idaresindeki araçla çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün kazada kusurlu olduğunu, bu aracın davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak; şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 17.03.2017 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talebini 91.140,45-TL daha artırarak toplam 92.140,45-TL’nin kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde; davacının yolcu konumunda olduğu aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, öncelikle kusur oranlarının belirlenmesini talep ettiklerini, davacının müterafik kusurunun araştırılması gerektiğini, davacının hatır ile taşınması durumunda hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, davacının gelirinin asgari ücret olarak kabul edilmesi ve maluliyet tespitinin Adli Tıp Kurumunca belirlenmesi gerektiğini, avans faizi talebinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili birleşen dosyada dava dilekçesinde; asıl davaya konu trafik kazası sonucu davacının yaralanması nedeniyle geçici iş kaybı ve kalıcı maluliyetin oluştuğunu, zararın giderimi için asıl dosyada açılan davada alınan bilirkişi raporunda; davacının kalıcı maluliyeti zararının 125.941,95-TL olarak belirlendiğini, o dosyada 48.876,38-TL kalıcı iş gücü zararının talep edildiğini, bakiye 77.065,57-TL kaldığını, davacının talebi doğrultusunda 70.000,00-TL süreli işgöremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı sigortacıdan tahsilini ve dosyaların birleştirilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde; belirsiz alacak davası olmadığından kaza tarihi itibariyle faiz istenemeyeceğini, söz konusu bilirkişi raporunun hatalı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, asıl ve birleşen dosya kapsamı; bilirkişi raporu, BAM 22. Hukuk Dairesi kararı hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının, 09/12/2015 tarihinde içinde bulunduğu davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesiyle sigortalı aracın %100 kusurlu sevki ile gerçekleşen trafik kazasında yaralandığı, malul kaldığı, 6 ay süreyle geçici iş ve gücünden geri kaldığı, %7 oranında malul olduğu, hesap bilirkişisinden alınan rapora göre bu nedenle geçici iş görmezlik zararının 13.884,74-TL ve kalıcı iş görmezlik zararının 125.941,95-TL olduğu, asıl dosyada bedel artırım dilekçesiyle yükseltilen tazminat miktarının 92.140,45-TL olduğu ve birleşen dosyada bakiye zarar için talep edebileceği miktarın hesap bilirkişisinin hesap ettiği 125.941,95-TL den düşümüyle 47.686,24-TL olduğu, birleşen davada temerrütün birleşen dava tarihi olan 03/04/2020 tarihinde gerçekleştiği gerekçesiyle; asıl dosyada; davacının davasının kabulü ile; 92.140,45-TL nin dava tarihi olan 28/01/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, Birleşen Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/177 Esas, sayılı dosyasında; davacının davasının kısmen kabulü ile; 47.686,24-TL’nin bu davanın tarihi olan 03/04/2020 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hükme karşı asıl ve birleşen dosya davalısı … AŞ vekili tarafından istinaf kanun yluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Asıl ve Birleşen dosya davalısı … AŞ vekili istinaf dilekçesinde;6704 sayılı kanun ile 2918 sayılı KTK’nun 90. maddesinde “Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamındaki tazminatlar bu kanun ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” şeklinde değişiklik yapıldığını, söz konusu değişiklik ile ZMMS kapsamındaki tazminatlar bakımından Sigorta Genel Şartlarında öngörülen usul ve esasların uygulanacağının belirtildiğini, Sigorta Genel Şartlarının C.11 maddesinde, genel şartların yürürlük tarihinden sonra akdedilen sözleşmelerde uygulanacağı belirtilmiş olup, yine genel şartların C.12 maddesinde de yürürlük tarihi olarak 01.06.2015 tarihinin belirtildiğini, Sigorta Poliçesi düzenleme tarihi 20.08.2015 tarihi olup, sigorta genel şartlarının yürürlük tarihi olan 01.06.2015’den sonra tanzim edildiğinden tazminatın Sigorta Genel Şartlarına göre hesaplanması gerekirken, PMF hesap tablosu ve ıskontoya dayalı olarak tazminat hesaplanmasının hatalı olduğunu(Yargıtay 17 HD.’nin19.04.2018 tarih ve 2017/3610 2018/4373 Esas-Karar sayılı ilamı), geçici iş göremezlik zararı ve geçici bakıcı giderinin teminat kapsamında olmadığını, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının A.5. maddesi gereğince, sağlık giderleri teminatının, üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içerdiğini, kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderlerin sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunu, sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğunun 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi hükmü gereğince sona erdiğini, bu hüküm uyarınca geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı giderinden davalının sorumluluğu bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Asıl ve birleşen dosya davalısı … AŞ vekilinin istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda; asıl ve birleşen davalar, trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkin olup, birleşen davada bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı istenmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığını, bu giderlerden SGK’nın sorumlu olduğunu ileri sürmüş ise de; davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK.nın ve 6098 sayılı TBK.nın haksız fiile ilişkin hükümleri gereğince belirlenmesi gerekİir.
6098 Sayılı TBK’nun 54. maddesinde çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden doğan kayıplar ile kazanç kaybı, bedensel zararlar kapsamında sayılmış olup, geçici iş görmezlik zararının bu kapsamda olması, sürücü ve işletenin, zarar görenin geçici iş görmezlik zararlarından sorumlu olması nedeniyle, aracın sigortalı olması halinde 2918 Sayılı Yasanın 90. maddesi gereğince, sigortanın sorumluluğu da TBK hükümlerine göre belirleneceğinden ve geçici iş göremezlik zararı 2918 sayılı kanunun 92. maddesinde sigorta teminatı dışında tutulmadığından, davacı geçici iş göremezlik tazminatını davalı sigorta şirketinden talep edebilir.
Genel Şartlara atıf yapan kanuni düzenleme Anayasa Mahkemesince iptal edildiği gibi, geçici iş göremezlik zararı tedavi giderlerinden olmayıp, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesinde, geçici iş göremezlik zararının SGK’nun sorumluluğunda olduğuna ilişkin her hangi bir düzenlemenin de yer almaması, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenlemede; trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin karşılanacağı belirtilmiş olup, geçici iş göremezlik gideri ödemesinin bu yasa kapsamı içerisinde bulunmamasına (Yargıtay 10.H.D.’nin 2016/10172 Esas, 2019/10217 Karar 24.12.2019 Tarihli, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2012/5743-2013/4496 sayılı, 01.04.2013 tarihli ilamı vb) göre davalı sigorta şirketi vekilinin geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığına ilişkin istinaf talebi doğru görülmemiştir.
ZMSS genel şartlarının az yukarıda değinilen Anayasa Mahkemesi Kararı gereğince iptaline karar verilmesi nedeniyle tazminat hesabında ZMSS Genel Şartlarının uygulanmamasında bir isabetsizlik bulunmaması, bununla birlikte artık yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince (bu husustaki görüş değişikliği sonucu) tazminat hesabının TRH 2010 yaşam tablosu ve progressif rant formülüne göre yapılması gerekirken, hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda PMF 1931 yaşam tablosu ve progressif rant yöntemine göre hesaplanması doğru değil ise de, bu durum istinaf talebinde bulunan davalı sigorta şirketinin daha lehine olmakla bu hususa girilmemesi, davalı sigorta şirketi tarafından yargılamanın devamı sırasında yapıldığı ileri sürülen tazminat ödemelerinin infazda dikkate alınmasının gerekmesi, dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenler, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması ve mahkemenin gerekçesine göre davalı sigorta şirketi vekilinin asıl ve birleşen davalara yönelik yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun (HMK.nın 355 maddesine göre istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu) HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Asıl ve birleşen dosya davalısı … AŞ vekilinin istinaf talebinin 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan asıl dava yönünden alınması gereken 6294.11-TL istinaf karar harcından, peşin alınan 1574.00-TL nispi harcın mahsubu ile bakiye 4720.11-TL harcın davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalıdan birleşen dava yönünden alınması gereken 3257.45-TL istinaf karar harcından,peşin alınan 815.00-TL harcın mahsubu ile bakiye 2442.45-TL harcın davalı sigorta şirketinden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Asıl ve birleşen dosya davalısı sigorta şirketi tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı sigorta şirketi tarafından yatırılan 100.00-TL gider avansından kullanılmayan kısmın davalı … AŞ ‘ne iadesine,
5-İstinaf başvurma harcı peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği, harç ikmali ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 16.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.