Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/1509
KARAR NO : 2022/2274
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/09/2019
NUMARASI : 2018/113 Esas 2019/687 Karar
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Trafik Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 26/12/2022
Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı … vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacılar vekili, 15.02.2017 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın yaya …’a çarptığını, meydana gelen kaza sonucu…’un vefat ettiğini, müteveffanın davacı…’un eşi, diğer davacıların annesi olduğunu, davacı…’un eşinin ölümü ile desteğinden yoksun kaldığını, davalı … şirketi tarafından %25 kusur oranına göre… için 12.109,00 TL ödeme yaptığını, kusur oranının kabul etmediklerini belirterek 12.109,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının sigorta şirketi yönünden 28.05.2017 tarihinden diğer davalılar yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, sigorta şirketi tarafından ödenen 12.109,00 TL.nin 28.05.2017 tarihinden itibaren uygulanacak faizinin sigorta şirketinden tahsiline, davacı eş … için 30.000,00 TL, diğer davacılar için ayrı ayrı 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında davacı… için destekten yoksun kalma tazminatı talebini 27.544,11 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı … vekili, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, husumet yönünden sürücünün davalı … tarafından yapılan hizmet alım sözleşmesi ile çalışan işçi olduğunu, sözleşme gereğince yüklenici firmanın sorumlu olduğunu, davalı belediyenin sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı …. vekili, dava öncesi usulüne uygun başvuruda bulunulmadığını, bu sebeple davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı … vekili, davalının …nda işçi olarak çalıştığını, davalının idaresinde bulunan araçla şehir içinde yaklaşık 40 km/hızla seyir halindeyken müteveffanın aniden yola çıktığını, müteveffayı fark ettiği anda fren tertibatına başvurduğunu, ancak yağan karın da etkisiyle kazayı engelleyemediğini, kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan delillere göre; Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/307 esas sayılı dosyasında sürücünün ve müteveffanın aynı derecede kusurlu olduğunun saptanarak hüküm kurulduğu, kusur bilirkişi raporunda kazada sürücünün % 50, ölenin % 50 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, aktüerya raporunda yapılan ödeme güncellenerek hesaplamanın yapıldığı, ıslah dilekçesi gözetilerek maddi tazminat talebi değerlendirildiği, manevi tazminat yönünden tarafların kusur durumu, sosyal ve ekonomik durumları, eş ve çocukları için davacıları zenginleştirmeyecek, davalıları ekonomik güçlüğe sokmayacak oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilerek davanın kısmen kabulüne, 27.544,11 TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatının davalı … şirketi için 04.01.2018 ödeme tarihinden davalı … ve …ndan 15.02.2017 kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile tahsiline, 662,84 TL faizin davalı …den tahsiline, manevi tazminat yönünden 25.000,00 TL manevi tazminatın Eş…, 7.500,00 TL ‘den 30.000,00 TL manevi tazminatın …, …, … ve …’e kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ile …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde; mahkemenin görevsiz olduğunu, davanın trafik kazası olduğundan Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, diğer davalının belediyede hizmet alım sözleşmesi ile işçi olarak çalıştığını, sorumluluğun yüklenici firmaya ait olduğunu, faiz başlangıcına ilişkin hükümde sarahat olmadığını, dolayısıyla ödeme aşamasında faiz hesaplaması yapılamadığını, ayrıca kaza sonucu görülen dava, ticari bir işmiş gibi değerlendirilerek avans faizine hükmedilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte davalı idare yönünden yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu, reddedilen kısım yönünden takdir edilen vekâlet ücretinin AAÜT’ye göre yanlış takdir edildiğini, bilirkişi raporunda kazaya ilişkin kusurun %50- %50 nispetinde olduğunu, dava dilekçesinde talep sonucu inceleneceğinde görüleceği üzere gerekçeli kararda reddedilen miktarın talep sonucundan daha yüksek olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı … vekilinin HMK.nın 355. Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın davacıların desteği yaya…’a çarptığını ve ölümüne neden olduğunu belirterek desteğin eşi için destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminatın, desteğin çocukları için manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davalı araç sürücüsü ve yayanın eşit kusurlu olduğunu kabul ederek davacı eş için hesaplanan tazminatın davalılardan, davacı eş ve çocuklar için belirlenen manevi tazminatın davalılar işleten ve sürücüden tahsiline karar verilmiştir.
Dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kazaya karışan aracın davalı … adına kayıtlı olup KTK.nın 3 ve 85. Maddeleri gereğince işleten sıfatıyla tazminattan sorumlu tutulmasında, her ne kadar mahkemece karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabulüne ve reddine karar verilen maddi ve manevi tazminat için ayrı ayrı vekalet ücretine manevi tazminat içinde her davacı için kabul ve reddilen miktara göre vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken maddi ve manevi tazminatın toplamı üzerinden kabul ve red nedeniyle tek vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de bu şekilde kurulan hüküm istinafa başvuran taraf lehine olup aleyhine değerlendirme yapılamayacağından davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.638,58 TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 1.375,56 TL.nın mahsubu ile kalan 4.263,02 TL. harcın davalı … Başkanlığından tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3- Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 01.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …
* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.