Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/1291 E. 2022/1642 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1291 – 2022/1642
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1291
KARAR NO : 2022/1642

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2020
NUMARASI : 2016/582 Esas 2020/172 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 07/07/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 08.05.2010 tarihinde davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı aracın davacı … idaresinde bulunan araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.000,00 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, açıklama dilekçesi ile talep ettikleri tazminatın 1.500,00 TL’sinin geçici iş göremezlik tazminatı, 1.500,00 TL’sinin ise sürekli iş göremezlik tazminatı olduğunu belirtmiş, davacı …’nın yargılama sırasında 12.10.2018 tarihinde vefat etmesi nedeniyle veraset ilamı gereğince mirasçılar …, … ve … davaya devam etmiş, talep arttım dilekçesi ile talebini 403,60 TL geçici 15.762,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olarak belirlemiştir.
Davalı vekili, dava açılmadan önce başvuru yapılmadığını, kaza ile sakatlık arasında illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını, geçici iş göremezlik ve bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu kazanın 08.05.2010 tarihinde meydana geldiği, davacıların murisi …’nın yaralanması nedeniyle daimi iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı isteminde bulunduğu ve yargılama sırasında vefat ettiği ve mirasçılarının davaya devam ettiği, … hakkında düzenlenen … Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Adli Tıp Ana Bilim Dalı başkanlığından alınan raporda davacının sürekli maluliyet oranının %17,2 olduğu, iyileşme süresinin 3 haftaya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, kusur yönünden alınan bilirkişi raporunda davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu, …’nın kusursuz olduğu yine Torbalı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/129 esas sayılı dosyasında da alınan ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen raporda yine davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun tespit edildiği, aktüerya hesap bilirkişisi raporunda …’nın vefat ettiği 12.10.2018 tarihine kadar 1931 PMF simgeli tablo kullanılarak eski genel şartlarda yer alan hükümlere göre yapılan hesaplama sonucu 403,60 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 15.762,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı belirlendiği, davalı sigorta şirketine başvurulduğu ve başvuruda davalı sigortaya tebliğden itibaren 15 günlük süre verildiği anlaşıldığından temerrüt tarihinin 21.06.2016 olarak kabul edildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 403,60 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 15.762,69 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 16.166,29 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 21.06.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile muris … mirasçılarına veraset ilamındaki hisseleri oranında ödenmesine karar verilmiş karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Mahkemece hesaplamaya esas alınan maluliyet oranı hatalı olduğunu, kazazedenin geçirdiği trafik kazası nedeni ile husule gelen yaralanmaları ile birlikte yapılmış olan tedavisine ilişkin tıbbi evrak referans alınarak yapılan değerlendirme neticesinde raporda bildirilen özür oranının olması lazım gelenden yüksek olduğu ve eldeki verilerle kabul edilebilir özür oranının % 17.2 olabileceğinin değerlendirildiğini, bu sebeple hesaplamaya esas alınan oranın olması gerekenin üzerinde bildirildiğini, raporun özürlü sağlık kurulu raporu mahiyetinde olmadığını, sigortalı aracın poliçe tanzim tarihi ve kaza tarihi göz önünde bulundurulduğunda karayolları motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının ek:6 maddesine göre; sürekli sakatlık tazminat ödemelerinde 30.03.2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş Sağlık Kurulu Raporu ibrazı gerektiğini, davalı tarafından alınan medikal raporda travma ile ilgili olarak meydana geldiğinin tıbbi kanıtlarının dosya içinde eksik olduğunu, şahsın trafik kazasından sonra boyun travması ile hiçbir bulgu belge bulunmadığını, uygulanması gereken yürürlükteki Genel Şart Hükümleri gereğince geçici bakıcı gideri tazminatı ve tedavi giderleri bakımından davalının sorumluluğunun bulunmadığını, geçici iş göremezlik tazminatı ve bu süre içinde meydana gelecek bakıcı giderleri de dahil olmak üzere tedaviye ilişkin tüm giderlerin hem 6111 sayılı kanun doğrultusunda KTK.nın 98. madde gereği hem de Trafik Sigortası Genel Şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmada kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı aracın davacı … idaresinde bulunan araca çarptığını, meydana gelen kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talep etmiş, davacı …’nın yargılama sırasında 12.10.2018 tarihinde vefat etmesi nedeniyle veraset ilamı gereğince mirasçılar …, … ve … davaya devam etmiştir.
Mahkemece davacının maluliyetinin belirlenmesi için … Üniversitesi, Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 11.11.2019 tarihli raporda davacının yaralanması nedeniyle C3-4 seviyesinde omurilikte meydana gelen myelopatik sinyalin travma ile kuvvetli illiyet olduğunun düşünüldüğü, Radyoloji Rapor Sisteminden alınan 13.07.2017 rapor tarihli Kranial MR, Servikal Vertebra MR, Torakal Vertebra MR, Lomber Vertebra MIR raporlarının, 3 adet röntgen grafisinin incelendiği, travmaya bağlı C3-C4 seviyesinde myelopatik sinyal değişikliği … Beyin Cerrahisi Anabilim Dalınca hazırlanan raporda mevcut bulgunun travma ile kuvvetli illiyet bağı olduğunun belirtildiği 01.05.1954 doğumlu …’nın 08.05.2010 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinden omurga travmalarından sonra oluşan kronik radikülitler nedeniyle %17.2 oranında maluliyetinin bulunduğu ve tıbbi iyileşme süresinin 3 hafta olarak belirlendiği anlaşılmış, davacının olay tarihinden vefat tarihine kadar olan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanmıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle dava konusu kazanın 08.05.2010 tarihinde meydana gelmiş olması nedeniyle davacının maluliyetinin Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre belirlenmiş olmasında ve davacının yaralanması ile maluliyeti arasında illiyet bağının kurulmuş olmasında, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.nın 353/1.b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.104,31TL. istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL. + 221,68 TL’nın mahsubu ile kalan 828,23 TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir olarak kaydedilmesine,
3-Başvuran tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 16.06.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.