Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi 2020/1197 E. 2022/2471 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1197 – 2022/2471
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
26. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1197
KARAR NO : 2022/2471

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/02/2020
NUMARASI : 2017/31 Esas 2020/95 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZILMA TARİHİ : 29/12/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI
Davacı vekili, 21.10.2016 tarihinde davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı… plakalı minibüsün yoldan çıkıp tek taraflı trafik kazası yapması sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 500,00-TL geçici, 2.500,00-TL sürekli iş göremezlik zararının 08.07.2016 başvuru tarihinin sekiz gün sonrasından itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında geçici iş göremezlik tazminatı talebini 5.368,87-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, sorumluluklarının kusur oranı ve limit ile sınırlı olduğunu, kusurun, zararın, illiyet bağının ispatlanması gerektiğini, davacının emniyet kemeri takmadığından müterafik kusuru bulunduğunu, maluliyet raporunun Adli Tıp Kurumundan alınması gerektiğini, SGK ödemelerinin araştırılmasını, davalının usulüne uygun temerrüte düşürülmediğini, genel şartlar çerçevesinde araştırma ve hesaplama yapılması gerektiğini, olayda hatır taşıması olduğunu, belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen raporda davacının sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin ise 4 ay olduğunun tespit edildiği, davacının dava dışı sürücü olan …’in sevk ve idaresindeki araçta yolcu olarak ve menfaati dairesinde bedelsiz taşındığının ispatlanamadığı, dolayısıyla hatır taşımacılığı itirazının yerinde olmadığı, olayda davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalanan… plaka sayılı araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının başkaca zararının artmasına etki edecek şekilde müterafik kusurunun bulunduğunun tespit edilemediği, davacının kazancının asgari ücret olması dikkate alınarak yapılan hesaplamada davacının davalıdan 5.368,87-TL geçici iş göremezlik tazminatı talep hakkı bulunduğunun bilirkişi marifetiyle tespit olunduğu, belirtilerek davanın kısmen kabulüne, 5.368,87-TL geçici işgöremezlik tazminatının 03.01.2017 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvuru yapılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı … Sigorta Şirketi vekili istinaf başvuru dilekçesinde; Davaya dayanak poliçenin 01.06.2015 tarihinde değişen yeni genel şartlara tabi olduğunu, genel şartlarda tedavi gideri teminatından ödenen tüm tazminatların SGK’ya devredildiğini, geçici iş göremezlik zararı da tedavi gideri teminatından karşılandığından SGK’nın sorumlu olduğunu, davacı vekilinin avans faizine yönelik taleplerinin de reddi gerektiğini, emniyet kemeri takılmaması nedeniyle de müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, SGK’dan ödeme alınıp alınmadığının sorulmadığını, SGK ödeme yaptıysa davalı şirketin sorumluluğuna gidilemeyeceğinden davanın reddini gerektiğini ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE
Davalı vekilinin HMK.nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, dosya içerisindeki bilgi ve belgeler, mahkeme kararının gerekçesi, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile yapılan inceleme sonunda;
Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalı sigorta şirketine Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı minibüs sürücüsünün neden olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığının belirterek geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece davacının geçici iş göremezlik tazminatının kabulüne, sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava konu trafik kazası 21.10.2016 tarihinde meydana gelmiş, kazaya neden olan aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası davalı tarafından 112.11.2015 -2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere düzenlenmiştir.
Mahkemece; davacının yaralanması nedeniyle maluliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti için Adli Tıp 3. Adli Tıp İhtisas Kurulundan alınan raporda davacının dava konusu kazada yaralanması nedeniyle maluliyetinin bulunmadığı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayacağı belirlenmiş, aktüer bilirkişi tarafından geçici işgöremezlik süresi için belirlenen tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili davalının geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını ileri sürmüş ise de; geçici iş göremezlik tazminatı, yaralanan kişinin iyileşme süresince çalışamaması nedeniyle ortaya çıkan zarar olup 2918 sayılı KTK.nın 98. maddesinde belirtilen sağlık hizmet bedeli sayılamayacağı gibi iyileşme süresince meydana gelen ve TBK.nın 54. maddesinde de sayılan bu zarardan zarar sorumluları KTK.nın 85. maddesi ve 91. maddesi gereğince araç işleteni ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası sorumlu olduğundan ve KTK.nın 98. maddesinde belirtilen SGKnın sorumlu olduğu sağlık hizmet bedeli kapsamında geçici işgöremezlik zararı bulunmadığından, dosya kapsamı, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer istinaf başvuru nedenlerinin reddi gerekmiştir.
Ancak davalı sigorta şirketi vekili, davacıya SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemelerinin mahsubu gerektiğini ileri sürmüş olduğundan istinaf incelemesi sırasında dairemiz tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasına karar verilmiştir. Davacının geçici iş göremezlik nedeniyle talep edebileceği zarar, çalışmakta olduğu işini yapamaması nedeniyle uğradığı kazanç kayıpları olup, SGK tarafından davacıya geçici iş göremezlik dönemi için tazminat ödendiğinin anlaşılması ve bu ödenen tazminatın zarar sorumlularına rücu edilebilecek zararlardan olması halinde zarar görenin aynı zarar için iki kez ödeme alması sebepsiz zenginleşmesine neden olacağından ödenen miktarın davacının zararından mahsup edilmesi gerekir.
Dava konusu olayda davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik tazminatı ödendiği anlaşılmış, aynı zarar iki kere karşılanamayacağından davacının SGK’dan tahsil ettiği bedel için davalının sorumluluğunun sona erdiği, SGK tarafından davacıya ödenen 511,09-TL. tazminatın davacı için hesaplanan 5.368,87-TL geçici iş göremezlik tazminatından mahsubu ile kalan 4.857,78-TL.den davalının sorumlu tutulması gerektiğinden davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK.353/1.b.2.maddesi gereğince 4.857,78-TL geçici iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline dair kesinleşmiş yönler korunarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
I-Davalı sigorta şirketi vekilinin İstinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına,
Buna göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
4.857,78-TL geçici iş göremezlik tazminatının 03.01.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 331,83-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL peşin harç, 54,40-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 246,03 -TL nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı yargılamada vekil ile temsil edildiğinden kabulüne karar verilen maddi tazminat miktarı üzerinden belirlenen 4.857,78-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak 31,40-TL Başvurma harcı, 31,40-TL Peşin harç, 4,60-TL Vekalet harcı, 54,40-TL ıslah harcı ile tebligat ve müzekkere gideri 262,00-TL, 800,00-TL Hacettepe adli tıp gideri, iki bilirkişi ücreti 1.000,00-TL olmak üzere toplam 121,80-TL harç ve 2.062,00-TL nin kabul ve red oranı dikkate alınarak 1.257,82-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı yargılamada vekil ile temsil edildiğinden reddine karar verilen maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 3.011,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK 333 maddesi gereğince yatırılan gider avansından kalanın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
II-İSTİNAF BAŞVURUSU NEDENİYLE YAPILAN HARÇ VE MASRAFLAR YÖNÜNDEN;
1- Davalı vekili tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde iadesine,
2-İstinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafından yapılan 31,40-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
3-Başvuran tarafça yatırılan delil ve gider avansından kullanılmayan kısmın HMK.nın 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
5-Karar tebliği, harç mahsup, iade ve tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK.nın 362/1.a maddesi gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere 29.12.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi

Başkan
Üye
Üye
Katip

* Bu belge, 5070 sayılı Kanun hükümleri gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır.